tag:blogger.com,1999:blog-19862731343625872024-03-14T09:16:44.076+03:00Nedirkibu - Merak ettiğiniz güncel bilgi ve HaberlerUnknownnoreply@blogger.comBlogger2108751150tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-3095595025405303642017-09-16T13:00:00.000+03:002017-09-16T13:00:07.562+03:00Hamileliğin 4.Haftasında Neler Oluyor? 4 Haftalık Bebeğin Görüntüsü, Neler Yemeli Neler İçmelisiniz?Anne olmaya artık aylar kaldı, Peki <b>hamileliğinizin 4.haftasında bebeğinizde ve sizde ne gibi değişiklikler oluyor?</b> Hamileliğin 4.Haftasında Neler Oluyor? 4 Haftalık Bebeğin Görüntüsü ile ilgili yazımızdadır. Yorumlarınız ve sorularınız için alt kısımdaki yorum formundan bize ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
Hamileliğin 4. haftası, erken hamilelik belirtilerini yaşamaya başladığınız ve artık kan veya idrar testi ile gebeliğinizi net bir şekilde saptayabileceğiniz haftadır. Hala küçük bir hücre yığını olarak rahminize yerleşmiş olan bebeğiniz tüm hızıyla gelişimini sürdürmeye devam edecek.<br />
<br />
<b>Hamileliğin 4. haftasında bebeğin gelişimi</b><br />
Hamileliğin 4. haftasında bebeğinizin boyu yaklaşım 1 mm, yani bir haşhaş tohumu kadar! 8 haftalık olana kadar ona 'embriyo' denilecek. Şimdilik yalnızca bebeğinizin kalbini ve kafasını oluşturacak olan yapılar gelişiyor, hamileliğin 10 haftasına gelindiğinde bebeğinizin iç organları da gelişmeye başlamış olacak.<br />
<br />
Embriyoyu meydana getiren hücreler, aynı zamanda hamileliğin sonuna kadar bebeğinizi besleyecek olan plasentanın da gelişimini desteklemeye başlamıştır. Bebeğiniz 40 hafta boyunca amniyotik kese adı verilen bir kese içinde gelişimini sürdürecek. Ultrason muayenesinde hala net olarak gözlemlenemeyecek kadar küçük olan bu kesenin içinde bu haftada yolk kesesi adı verilen küçük bir halka oluşmuştur ve bu yapı, içerdiği sıvılarla embriyonun ihtiyaç duyduğu besinlerin taşınmasına yardımcı olur.<br />
<br />
<b>Hamileliğin 4. haftasında bebeğin (embriyonun) görünümü:</b><br />
<b><br /></b>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="450" data-original-width="600" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiz3jSKIhIBqeEo1pVywX0VvRpd19G5X_B6Jos2HaltDtFUFv7YYTWMSyPyml9QMmc2JvQ2S3o0yleiyV5X_XwdgsmxPAI2aAAslRgrIzDilOBq10XIMwVAKu7Oqe5m5GQUd-KFRDzjTA/s640/gebelikte+4.hafta+goruntusu.jpg" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hamileliğin 4.Haftasında Neler Oluyor? 4 Haftalık Bebeğin Görüntüsü</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b>Hamileliğin 4. haftasında annedeki değişiklikler</b><br />
Artık kalbiniz eskisine göre çok daha hızlı atıyor. Kan hacminiz bu fazladan atışlara yetişinceye kadar (ki buna birkaç hafta daha var) çoğu zaman yorgun hissedeceksiniz. Yükselen hamilelik hormonları ve artan kan hacmi nedeniyle göğüslere de fazladan kan ulaşmaya başlar ve buna bağlı olarak meme uçlarında hassasiyet oluşabilir.<br />
<br />
Hamileliğin 4. haftası, yükselen hormonlara bağlı olarak mide bulantısı, yorgunluk, halsizlik gibi belirtilerin görülmeye başlandığı bir zamandır. Sık sık dinlenerek ve beslenme düzeninizi kontrol etmeye özen göstererek bu tür olumsuz belirtilerin verdiği rahatsızlıkları azaltabilirsiniz. Duygu durumunuzda meydana gelen ani değişiklikler içinse yapabileceğiniz en iyi şey, mümkün olduğunca stresten uzak durmaya çalışmanızdır. Size iyi gelecek şeyleri yapmayı alışkanlık haline getirin, mümkünse gün içinde temiz havada kısa yürüyüşler yapmaya çalışın. Bu tür olumsuz belirtiler ilk haftalarda pek çok anne adayınız rahatsız eder ve genellikle bu belirtiler hamileliğin ilk trimesterinin sonunda, yani 12 haftadan itibaren azalmaya başlar. Bu süreçte yaşadıklarınızı partnerinizle paylaşmanız ve içinden çıkamadığınız durumlarda bir uzmana başvurmanız faydalı olacaktır.<br />
<br />
Erken hamilelik belirtileri ile ilgili detaylı bilgi için ilgili yazımıza göz atabilirsiniz:<br />
<br />
<b>Hamileliğin 4. haftasıyla ilgili uzman görüşü:</b><br />
<br />
Medicana International İstanbul Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehtap Derelioğlu hamileliğin 4. haftasında vücuttaki değişimleri şöyle anlatıyor:<br />
<br />
“Rahim içine gelmiş blastosist aşamasındaki embriyo artık rahim içinde büyümesine başlar. Kalınlaşmış endometrium adı verilen rahim duvarında bazı enzimatik işlemler gerçekleştirerek kendi alanını genişletir. Bebeğin oluşum aşamasında dış katmanlardan plasenta ve zarlar, iç katmanlardan da embriyo gelişimi başlar.<br />
<br />
Embriyonun içinde yerleşmiş olduğu keseciğin içi amnios sıvısı denilen bir sıvı ile kaplıdır. Gebelik kesesinin içinde küçük halka şeklinde yolk kesesi denilen şekil belirginleşir. Yolk kesesi sıvı içerir ve embriyotik besin taşınmasına yardımcı olur ve ilk kan dolaşımı üzerinde etkisi olur. Plasenta denilen bebeğin eş dokusu oluşumunu tamamlama sürecine kadar embriyoyu yolk kesesi besin taşır.<br />
<br />
Bu dönemin sağlıklı gelişimi için düzenli olarak folik asit alınması gerekir. Dengeli beslenmeye dikkat edilmeli ve B12 ihtiva eden gıdalara bu dönemde ağırlık verilmesi gerekir."Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-52007407440288450722017-09-15T10:48:00.002+03:002020-05-26T17:25:43.377+03:00Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?" border="0" data-original-height="600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhFjxFITdo9fac2e6ptBT8o5q6eTgicXfFH2LnyNOCW6UT7-472VOx8_dPGUwLv02eHZV6K2o5NQZeIKNPOCMif4FwjjbboP_gRg9ubZC9gXjhLAVZrTI0_yYubIOb4eCsw3dEeE31jqg/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir6.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?<br />
<div>
<br /></div>
</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Genç kızların beğendiği bir model-oyuncu olan <b>Burak Özçivit</b> ile ilgili merak edilen bilgiler, <b>Burak Özçivit</b> <b>kaç yaşında</b> ve <b>Burak Özçivit nereli?</b> gibi soruların cevaplarını sayfamızda bulabilir, ayrıca <b>Burak Özçivit'in yeni resimleri</b>ne de nedirkibu.com dan ulaşabilirsiniz. <b>Burak Özçivit</b> resimleri sürekli olarak güncellenmektedir. Sizde Burak Özçivit ile ilgili düşüncelerinizi ve sorularınızı alt kısımda bulunan yorum formundan bize ulaştırabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="576" data-original-width="768" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHLG6I7PmMYwhakg3i3Fg13UUwEh6pOYR2MWzH29ZcDcsktqn9l2xMP84c_odMJbBqHEF0s92SXJnpSm7TBhBwlmDsa5cIablrKtQ4aclFPJlgqRmSanI47q_KcE2D-VjRvvWnyYef4A/s640/burak-ozcivit-resimleri-.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="162" data-original-width="312" height="332" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipnnWdaA2bFrRoaomI2q6LQA1B_SJMjLmhOvMJQBVA6WaQEsO6sXhmMy1jDHWV1nkYkWWYgWJIzqDehlFkNXXrq8rUY6blp1fnmhejN6t5FQZIy0uI2UNss1Bp4mmAKXH14smpZen5gA/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında? </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="674" data-original-width="690" height="624" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgV7-jlhaPd84eF-PrCrlAyC_mmdsBlAFK6w480jfUfozNL5cH9YP99mk4FheLXauYobqSV8XpYf4wm9UAceraHen1If50u4YjeDg8R9BjcYKzRoMGsEf17XhYWLd9tyVpHtib4vnKG5g/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir2.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="340" data-original-width="606" height="358" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2F3lPbSNNakHxKZh4M5YmPfvL7qXbais5d8IHLn2XqEYTrTSEOKIppaIvIMSCZQoaUDFK6ZCukY_jJ7PnQ9bt7xEslT-3IXJfXVdg8ePe1pNHmWZI0-CrdFXvH72PD8XD7avMFfMVOA/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir3.Jpeg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Doğum tarihi: 24 Aralık 1984 İstanbul Doğumlu<br />
Boy: 1,84 m<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="298" data-original-width="500" height="380" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8pINNnsKHGob4Aaldn9om0cCKWvuawfe-wFzSyuJ95yjGZe3Pk8fKTF-y9329tR7B4nARBP9LuzHLAVH3iochDYsFjFJC5X0mKCYsj4j23GlyGOAnCGcQz1dm46WVyfqXjLo8KTsqeg/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir4.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında? </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhl6pYG_yWyXEvPxteN6yhe1zqrvs0cZj45C4dUCkF-j_VzDWkdUlz9ALkb1DFILzHMqMm8EHSG3HQEiDM7qFmvVExEhQBrQYTaq8d0okB2FcutVKABzhFMRt5J3AmofDuehBo1quxpQQ/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir5.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="531" data-original-width="940" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUE3qVKo541yjRpyno3K73x77jshx_Z5OU-aGThGWVDAsqnu3TGstS4ZwtgBzXC3hak0YLW2sPugiTCRsIClwaS2Ep3t63kHRcBPCpmdCUO4STub_G2JloJ61Sl9tHAu2gFpkGnlPDRw/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir7.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında? </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="336" data-original-width="640" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9f0O7wo0HWi_C_yoTEXBDGMcwdCNp6e0cYrr1aGgW_LzdXbZUFmAu4IC1F-n1LMx_L4fegihmnGZDi6kw11nJBVEKZhSFCwvHBnN2lJMSWVAWDejVbBVZqPJjlVKHuteHS7-ZzAxLFw/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir8.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="331" data-original-width="500" height="422" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimZBVYtPPgdfpXhKcO5x4kG3-fMftf5qeTuGgJliDQ-yPgXqGeB_5lKp9IZ3tIu_SGtGdC8Ux5LtE-9oQiMukm7KPvyx8Ar9zuEgIvZQigvgGEk3MdCP-3ws9SBP8viI1uqdVrIJrEFw/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir9.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında? </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="332" data-original-width="590" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhK2jW8OfR5QjhSXNxaRzEkE1pK4Ei5Wch1_l9JkqlnahdMl12jIP8Tq6N1f8ROKxMs1b5_Go9MC7RbaeCxhdXOo5gKzhEzaKKMN0Agfviv3o9yjAxNQ8Ga7hrZyT7F2QjxNzvYRhedzw/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir10.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında</td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="371" data-original-width="670" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidM9UwdC8NNfYV05_GWETRCX9QPH48ztc5TrHB_b4zusS3dKawYiPdVfGGgHQz-ZFdA2ags3lZR2BSulOcOlhGnWDVErrb6WRb0dEoFi0d7QldNr_NIYE7818aJJKQKyKAmkhyOHisiQ/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir11.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında? </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="434" data-original-width="770" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1h6-SrFzK5M3czcvSqmiu8ZkgCJEuFU9r9r-TXHJJaNu2oYj6_fCHdW7r6Z7OMRDP5Q53OoQK0MKlHtIZ5smRqTfrK64YMaJIMhgTzTiM_fsSCUlfs2sDRmvuAkNjGG8T1UwlECXnOw/s640/burak-ozcivit-resimleri-kimdir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Burak Özçivit Resimleri, Burak Özçivit Yeni Resimleri, Burak Özçivit Kaç Yaşında?</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-71029191970432947062017-09-15T10:15:00.001+03:002018-11-15T23:15:55.911+03:00Ejder Meyvesi Nedir, Ejder Meyvesinin Faydaları NelerdirAna vatanı Vietnam olan meyve, ilaç sanayinin yanı sıra dondurma ve salata yapımında kullanılıyor. Ağırlığı 300 gram ile 1 kilo arasında değişen tropikal meyve, narenciye ve sebze üretimine alternatif ürün olarak tercih ediliyor. Türkiyede yeni yeni yetiştirilmeye başlandı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Ejder Meyvesi Nedir, Ejder Meyvesinin Faydaları Nelerdir" border="0" data-original-height="427" data-original-width="640" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGTzEWr19Te31kNmQ4CHMYzYjvglRtKzu5trItcDM6fBKGqe889aK8ruWlu2lTpSyldCQqphP-lYnBOlg24GlNROLhxDMe4d4MuT3h3UenrOxsyFDffgmNU32wD66kYLVLZdPYiTIGuw/s640/ejder-meyvesi-nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Ejder Meyvesi Nedir, Ejder Meyvesinin Faydaları Nelerdir" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Ejder Meyvesi <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank">Nedir</a>, Ejder Meyvesinin Faydaları Nelerdir</td></tr>
</tbody></table>
<div>
<br />
Yetiştirilme aşamasında kimyasal gübre, ilaç kullanılmaması ve yüksek getirisi sebebiyle üreticilerin tercih ettiği ejder meyvesinin tanesi 10 ila 14 lira arasında satışa sunuluyor.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ejder Meyvesinin bir diğer adı ise <b>Pitaya</b>. </div>
<div>
<br /></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Ejder Meyvesi Nedir, Ejder Meyvesinin Faydaları Nelerdir" border="0" data-original-height="426" data-original-width="640" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJrr6w0NmWEmP6WVvo2G5vumCfXq7X7v-jx2BRcdT358xvtpJY0FBjBEzeJX-OWKgeONjbj9_ziQXkuB_45s2ogRUiBGNX1uArJ8AlcwAv_rKlygz9m5vXCREWXTuWVcSZ8YCf5UFijg/s640/ejder-meyvesi-nedir45.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Ejder Meyvesi Nedir, Ejder Meyvesinin Faydaları Nelerdir" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Ejder Meyvesi Nedir, Ejder Meyvesinin Faydaları Nelerdir</td></tr>
</tbody></table>
<div>
<b>Ejder Meyvesinin insan sağlığına faydaları</b></div>
<div>
<div>
<ul>
<li><b>Pitaya</b>, içinde bolca C vitamini bulunduğu için bağışıklık sistemini güçlendiriyor.</li>
<li>Yine C vitaminin etkisiyle güçlü antioksidan özellik gösteriyor, vücuda serbest radikallerin girmesini önleyerek bizi hastalıklardan koruyor.</li>
<li>Pitayanın içinde kalsiyum da oldukça fazla olduğundan kemiklerin gelişimi ve sağlığı açısından olumlu etkilerde bulunuyor.</li>
<li>Kan basıncını düşürdüğünden yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkların önüne geçiyor, iyileşme sürecine destek oluyor.</li>
<li>Bol miktarda likopen içeren pitaya, likopenin etkisiyle kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltıyor.</li>
<li>Çözülebilir lifler, potasyum ve düşük şeker oranıyla Tip 2 diyabet hastalığının da önemli destekçilerinden oluyor.</li>
<li>Zayıflamaya yardımcı oluyor.</li>
<li>Vucudun nem dengesini koruması nedeniyle özellikle cilt kuruluğu yaşayanlar için en doğal çözümlerden oluyor.</li>
<li>İçindeki potasyum sayesinde göz sağlığına da destek olmayı unutmayan pitaya, özellikle göz kuruluğu çekenlere çok fayda sağlıyor.</li>
</ul>
</div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-67187787738694203932017-09-15T09:36:00.003+03:002020-05-26T17:22:18.602+03:00Kaşmir Nedir? Kaşmir Kumaş Nasıl Yıkanmalıdır? Kaşmir Kumaşın Özellikleri!<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Kaşmir Nedir? Kaşmir Kumaş Nasıl Yıkanmalıdır? Kaşmir Kumaşın Özellikleri!" border="0" data-original-height="370" data-original-width="650" height="364" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheu-rHEB09Tl85bmCDcoGiAMdq5ocVkJO5v4zbfuWIRhchujIxg7aTUX7grRFr4BrvcCdq7-bMlTsTB9NDaZ6lta3NBjzmfVwQdSGudw284o68ImXXaZenxPSJ8bp80anJUIfLvyUogQ/s640/ka%25C5%259Fmir-nedir-nasil-y%25C4%25B1kan%25C4%25B1r.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Kaşmir Nedir? Kaşmir Kumaş Nasıl Yıkanmalıdır? Kaşmir Kumaşın Özellikleri!" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Kaşmir Nedir? Kaşmir Kumaş Nasıl Yıkanmalıdır? Kaşmir Kumaşın Özellikleri!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b><br /></b>
<b>Kaşmir </b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank">Nedir</a>?<br />
<br />
Parlak görüntüsü, ipeksi dokusu ve yumuşaklığı ile modaseverlerin gözde kumaş türü olan kaşmir, geçmişten günümüze tekstil sektörünün en değerli yünü olarak kabul ediliyor. Hem kış hem de yaz mevsiminde kullanılabilen bu yünden yapılan giysiler özellikle soğuk kış günlerinin ve gecelerinin en kurtarıcı parçaları olarak öne çıkıyor. Herkesin hayran olduğu, özel günlerin aranan kumaşı olan kaşmirin özelliklerini ve nasıl elde edildiğini sizler için yazdık.<br />
<br />
<br />
<b>Kaşmir Nedir, Nasıl Elde Edilir?</b><br />
<br />
Kaşmir, bir kumaş türüdür. İnce ve yumuşak bir yapısı vardır. Hindistan’ın Kaşmir bölgesinde yaşayan, aynı ismi taşıyan kaşmir keçisinin kıl örtüsünden elde edilir. Kaşmir keçisi Hindistan’ın yanı sıra Çin, Moğolistan, İran ve Tibet’te de yetişir. Tüm bu ülkelerin ortak yanı kış aylarının oldukça sert geçmesidir. Kaşmirin üst tabakası kıl, alt tabakası ise ince yünlerden oluşur. Yani, kaşmir bir kıyafet 2 tür kıldan meydana gelir. Kaşmir kılları, kaşmir keçisinden taranarak ya da kesilerek alınır. Belli dönemlerde, kaşmir keçilerinin üstteki yünlerinin altında koruyucu ve ipeksi iç tüyler oluşur. Sert kış aylarında keçileri sıcak tutan bu tüyler yılda bir kez, genellikle de bahar aylarında keçilere zarar vermeyecek şekilde toplanır ve güvelenmesin diye ağzı kapalı, hava almayan plastik poşetlere konur. Ardından üzerindeki kir, yağ ve bitkisel atıkların arındırması amacıyla yıkama aşamasına geçilir. Daha sonra ise ayrıştırma işlemi yapılır; en ince ve en uzun tüyler seçilir. En iyi tüyler seçildikten sonra yünler kök boya ile istenilen renge boyanır.<br />
<br />
<b>Kaşmirin Kullanım Alanları Nelerdir?</b><br />
<br />
Kaşmir yününden yapılan ürünlerin neredeyse tamamı kaşmir ismiyle anılır. Kaşmirin üst tabakasındaki kaba liflerden urgan, kilim, çuval, ip, battaniye ve yorgan; alt tabakasındaki liflerden ise giysi ve ipek kaşmir üretimi yapılır. Kaşmirden yapılan başlıca giyim ürünleri; kazak, şal, elbise, eldiven, bornoz ve beredir. Kaşmirden ayrıca halı da yapılmaktadır. Ülkemizde, Siirt yorganlarının iç kısmında kaşmir keçisinin kaba yünü kullanılır.<br />
<br />
<b>Kaşmirin Özellikleri Nelerdir?</b><br />
<br />
Özellikleri açısından merinos yününe fazlasıyla benzeyen kaşmir lifi; medula, pulumsu yüzey ve korteks tabakalarından oluşur. Doğal renkleri kahverengi, beyaz ve gridir. Kaşmir lifi ile yün lifi arasında bazı farklar bulunur. Her iki yün de mikroskop altında incelendiğinde; yün lifinde örtü hücreleri az belirgin ve kalkık şekilde görülür. Oysa kaşmir lifinde kaşmirin pulları ince yapılı ve geniştir. Kaşmir, yünden daha parlak olmasını bu özelliğe borçludur. Yine mikroskop incelemesinde kaşmir lifinin enine görüntüsü neredeyse yuvarlak daireler şekildedir. Diğer yünlere oranla, kaşmir yününün nem emme oranı oldukça fazladır.<br />
<br />
Oldukça hafif ve doğal bir yün olan kaşmir, insan vücuduna çok iyi adapte olur. Termal özelliklidir. Hem yazın hem de kışın giyilebilir. Yaz aylarında terletmez, kış aylarında ise üşütmez. Alerji yapma olasılığı sıfıra yakındır. Vücuda değdiğinde batmaz veya yakmaz. Oldukça kaliteli bir kumaştır. Taranarak toplanan kaşmir yününden üretilen kazaklar diğer malzemelerle üretilenlere oranla çok kalitelidir. Kaşmir kazaklar, koyun yününden elde edilen kazaklara oranla 6 kat daha fazla sıcak tutma özelliğine sahiptir. Dolayısıyla kaşmir kazakların özellikle dondurucu soğuk kış günlerinde kurtarıcı parçalar olduğunu söylemek mümkündür.<br />
<br />
<b>Kaşmir Neden Pahalıdır?</b><br />
<br />
Kaşmir keçisi step iklimde yetiştirilir. Ancak step iklimin çölleşmeye başlaması ve kaşmir keçisinin çok az ülkede yetiştiriliyor olması nedeniyle yünü oldukça değerlidir. Ayrıca toplandıktan sonra geçirdiği işlemler de oldukça zahmetli ve maliyetlidir. 1 kaşmir keçisinden en fazla 250 gram yün alınabilmektedir. Elde edilen yünler birtakım temizleme işleminden geçer; kir, yağ ve bitkisel atıklar ayrıştırılır. Bu işlemin ardından yünün gramajı düşer. 250 gram yünden ancak 100 – 150 gram kadar yün kalır. Bir başka deyişle; 1 adet kaşmir kazak için 5 keçinin kaşmiri gerekmektedir. Kaşmirin pahalı ve aynı zamanda ipekten bile değerli olmasının ana sebebi budur. Değerli ve pahalı bir kumaş olması nedeniyle geçmişte kaşmiri sadece kraliyet ailesinin giydiği bilinir.<br />
<br />
Daha ucuz olması amacıyla genellikle başka materyaller ya da yünler ile karıştırılarak üretimi yapılır. Hatta bazı ürünlerde kaşmir görünümü vermek için sentetik maddelerle veya koton ile karıştırılır. Bu ürünleri dokunarak ve ağırlığından kolaylıkla anlayabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Kaşmir Keçisi</b><br />
<br />
Özellikle yünlerinin tekstil sektöründe kullanılması sebebiyle kaşmir keçisi çok uzun yıllardan bu yana yetiştiriciliği yapılan bir keçi türüdür. Günümüzde yukarıda saydığımız ülkeler dışında da yetiştirilmektedir. Kaşmir keçisi yetiştirildiği ülkeye göre farklı özelliklere ve renge sahiptir. Genellikle rengi beyaz olsa da siyah, gri ve kahverengi renklerde de görülebilir. Kaşmir keçisinin kılları uzun ve kısa olmak üzere 2 bölümden oluşur. Tekstil sektöründe kullanılan yünler kısa kıllardan elde edilir.<br />
<br />
Hemen hemen tüm keçi türlerinde olduğu gibi kaşmir keçileri de tırmanmayı ve zıplamayı seveler. Bununla birlikte sakin bir yapıya sahip oldukları da söylenir. Neredeyse tamamında (yüzde 95’inde) boynuz bulunur. Bu boynuzlar keçilerde dik, tekelerde yana doğru kıvrıktır. Kulakları sarkıktır. Tekeler ortalama 70, keçiler ise 50 kilo ağırlığındadır. Eti yağsızdır. Diğer keçi türleri ile kıyaslandığında süt verimi oldukça düşüktür. Ancak peyniri oldukça lezzetlidir. Bu durum kaşmir keçisinin peynirini özel kılmaktadır. Kaşmir keçisinin bir diğer özelliği ise mera hayvanı olmasıdır. Kapalı ortamlarda kaşmir keçisi yetiştirmek pek mümkün değildir.<br />
<br />
Kaşmir keçisinin en önemli özelliği çetin kış şartlarına dayanıklı olmasıdır. Uzun ve yumuşak tüyleri ile – 30 dereceye kadar kendini koruyabilir. Yaz mevsiminde ise + 40 dereceye kadar yaşayabilir. Kış ayı ne kadar soğuk ve uzun geçerse, keçinin alt tüyleri o kadar parlak ve güzel olur. Yetiştirildiği bölgeye göre farklılık gösterse de kaşmir keçisinin tüyleri genellikle Mart ve Mayıs ayları arasında taranarak toplanır. Bu zaman geçirilirse keçiler yaza hazırlık amacıyla tüylerini dökmeye başlar. Tüy dökme dönemi gelmeden önce tüyler toplanmalıdır. En kaliteli kaşmir yünü hayvanın sırt ve omuz bölgelerinden alınır. Hayvanın arka ve alt kısmındaki tüyler daha kısa olduğundan ancak başka materyaller ile karıştırılarak kullanılabilir. Bir kaşmir keçisinin yeterli yün verebilir hale gelmesi için ortalama 4 yıl gerekir. Yetişkin bir kaşmir keçisinden yılda ortalama 150 gram saf kaşmir elde edildiği bilinmektedir.<br />
<br />
<b>Kaşmir Kumaşlar Nasıl Yıkanır?</b><br />
<br />
Kaşmirin ipeksi yumuşaklığından uzun süre faydalanmak istiyorsanız, şimdi vereceğimiz tüyoları mutlaka uygulamalısınız.<br />
<br />
Kaşmir kıyafetlerini elde yıkamalı ya da kuru temizlemeye göndermelisiniz.<br />
Elde yıkayacaksanız; bir kaba soğuk su doldurun ve bu suyu yünlü kıyafetlere özel olan deterjan ile köpürtün. Ardından kaşmir kıyafetinizi bu suda bekletin.<br />
<br />
Dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta ise, kaşmir kıyafeti kesinlikle sıkmamaktır. Sıkmadan bir askıya asarak ya da kurutma makinesinde kurutabilirsiniz. Kurutma makinesine atmadan önce kıyafeti temiz ve büyük bir havlunun içine sarın ve havluyu hafifçe sıkın. Böylelikle giysideki fazla suyu almış olursunuz. Ayrıca kurutma makinesinde narin kıyafetler için olan kısa programı tercih etmelisiniz.<br />
<br />
Kaşmir kıyafetinizi kurutma makinesine atmayacaksanız, dışarıda değil içerde (kapalı mekanda) kurutmanızı öneririz. Askınızı hamak gibi kullanıp giysinizi üzerine sererek kurutabilirsiniz.<br />
En doğru yıkama ve kurutma yöntemi için giysinizin bakım talimatlarını incelemeyi unutmayın.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-8318291261181373872017-09-14T22:30:00.001+03:002020-12-12T16:50:32.443+03:00Doğum Yapan Sigortalı Anneye İş Görememezlik Yardımı Nedir? Nasıl Başvuru Yapılır?<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Doğum Yapan Sigortalı Anneye İş Görememezlik Yardımı Nedir? Nasıl Başvuru Yapılır?" border="0" data-original-height="320" data-original-width="640" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrHLAi_G6FIID_w9E6kN6ZvgdDGJr0SYTTADKD1Z-f-HsYszj_NjP3v3DwbNYVt93HAdDnIboulyFtFp7KM7_hyphenhyphenZZAh4FPAiZ1_uqWltkKZ5m6UdXzKe-B4aRhd3ElfzQId-4UCKyXyQ/s640/anne-olanlara-yap%25C4%25B1lan-para-yard%25C4%25B1mlar%25C4%25B1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Doğum Yapan Sigortalı Anneye İş Görememezlik Yardımı Nedir? Nasıl Başvuru Yapılır?" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Doğum Yapan Sigortalı Anneye İş Görememezlik Yardımı Nedir? Nasıl Başvuru Yapılır?</td></tr></tbody></table></div><div><br /></div>Çalışan hanımlara anne olduklarında devlet tarafından <b>çocuk yardımı</b> ve <b>süt parası</b> ile birlikte <b>geçici iş görememezlik</b> adı altında bir ödeme yapılmaktadır. <div><br /></div><div>Konu ile ilgili bilgiler yazımızın devamındadır. Sorularınız için yorum formunu kullanabilirsiniz.<br />
<br />En az 4500 TL şeklinde ödeme imkanı bulunan ve devlet tarafından annelere karşılıksız olarak ödenen doğum parasından faydalanmak isteyenler, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüklerine, Sosyal Hizmetler Müdürlüklerine ve ilçelerde ise kaymakamlıklarda bulunan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına yapılıyor.<br />
<div>
<div>
<br /></div>
<div>
Annelere devletin desteği sürüyor. Devlet, doğan her çocuk başına karşılıksız üç farklı destek sağlıyor. Üç çocukta destek 14 bin lirayı buluyor. Devlet, doğan her çocuk başına karşılıksız üç farklı destek sağlıyor. </div><div><br /></div><div>Annenin eline, 300 ila 600 lira arasında değişen doğum yardımı, 122 lira süt parası, 4099 lira da rapor parası geçiyor. </div><div><br /></div><div>Doğum ödemelerinde başvuruda bulunan ve 15 Mayıs 2015 tarihinden sonra doğum yapmış annelerin, banka hesaplarına yatırılıyor. Anne sağ değilse, babanın da hesabına ödemeler yapılabiliyor.</div>
<div>
<br /></div>
<h3 style="text-align: left;"><b>Başvurular nereye yapılacak?</b></h3>
<div>
<br /></div>
<div>
En az 4500 TL şeklinde ödeme imkanı bulunan ve devlet tarafından annelere karşılıksız olarak ödenen doğum parasından faydalanmak isteyenler, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüklerine, Sosyal Hizmetler Müdürlüklerine ve ilçelerde ise kaymakamlıklarda bulunan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına yapılıyor. Doğum yardımı veya süt yardımı için de, 144 ve 183 numaralı telefonları arayabilirsiniz. Sigortalı olarak bir işte çalışırken, herhangi bir nedenle iş göremeyecek olan (hamilelik, kaza veya sağlık problemi) kişiler rapor ödemesinden yararlanabilirler.</div>
<div>
<br /></div>
<h3 style="text-align: left;"><b>Doğum ödemeleri nereye, nasıl yapılıyor?</b></h3>
<div>
<br /></div>
<div>
Doğum ödemelerinde başvuruda bulunan ve 15 Mayıs 2015 tarihinden sonra doğum yapmış annelerin, banka hesaplarına yatırılıyor. Anne sağ değilse, babanın da hesabına ödemeler yapılabiliyor.</div>
<div>
<br /></div>
<h3 style="text-align: left;"><b>ÇOCUĞUN NÜFUS CÜZDANI YANINDA OLMALI</b></h3>
<div>
<br /></div>
<div>
Başvuru yaparken yeni doğan çocuğun nüfus cüzdanı yanınızda olmalı. Anne ya da baba çocuğun TC kimlik numarasıyla isterse Aile Bakanlığı'nın internet sitesi üzerinden de başvuru yapabilir.</div>
<div>
<br /></div>
<h3 style="text-align: left;"><b>VERGİSİZ, KESİNTİSİZ</b></h3>
<div>
<br /></div>
<div>
Doğum yardımı 15 Mayıs 2015 tarihi ve sonrasında doğan çocuklar için yapılıyor. Doğum yardımı canlı doğan her çocuk için 'bir defaya mahsus' ödeniyor. Doğum yardımları, anne sağsa annenin hesabına, değilse babası veya çocuğun bakımını üstlenen yakınının hesabına yatırılıyor. Doğum yardımından vergi alınmıyor ve kesinti yapılmıyor. Ayrıca doğum yardımına haciz de uygulanamıyor. Doğum yardımı ve süt parası için '144' ve '183' no'lu telefon numaralarını ücretsiz arayabilirsiniz. iş göremezlik ödeneği Kadına sağlanan haklar doğum ve süt parası ile de sınırlı değil.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>16 HAFTA İZİN</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sosyal güvenlik kapsamında kadınlara 'geçici iş göremezlik ödeneği de (rapor parası)' veriliyor. Bu ödenek kişinin çalışmasına engel bir hastalık, kaza veya hamilelik gibi bir durum ortaya çıktığında bu süre için belirli oranda gelir güvencesi sağlıyor. Doğumdan önce 8 hafta (çoğul gebelikte 10 hafta), doğum sonrasında 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta veya 112 gün (çoğul gebelikte 18 hafta) izin veriliyor. Ödeme PTT ve Ziraat Bankası'ndan yapılacak.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Kadın, doktor raporuyla doğuma 3 hafta kalana kadar çalışabilir. Bu durumda 5 haftalık izni, doğum sonrası iznine eklenir.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>4099 LİRA İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEĞİ</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Doğum sonrasında 13 hafta izin kullanır. Bu durumdaki kadınlar, izin süresi için geçici iş göremezlik ödeneği alır. Geçici iş göremezlik ödeneği için doğumdan önceki bir yıl içinde en az '90 gün sigorta primi' ödenmiş olmalı. Asgari ücretle çalışırken hamilelik ve doğum nedeniyle bu yıl 16 hafta izin kullanan sigortalı kadın 4099 lira iş göremezlik ödeneği alacak. Ödemeler PTT ve Ziraat Bankası aracılığıyla yapılıyor. Tüm ödemeleri alan anneye ilk çocukta en az toplam 4521 lira ödenecek. 3 çocuğu olanın alacağı destek 14 bin liraya ulaşıyor.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>2 AY İÇİNDE</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
15 Mayıs 2015'ten önce doğan çocuklar için doğum yardımı yok! Ancak ödeme miktarına esas çocuk sırasının tespitinde, yani doğan çocuğun kaçıncı çocuk olduğunun belirlenmesinde 15 Mayıs'tan önce doğmuş olan çocuklar da sayılıyor. Örneğin; 15 Mayıs 2015'ten önce iki çocuğunuz varsa ve bu yıl üçüncü çocuğunuz doğarsa 300 lira değil, 600 lira doğum parası alırsınız. İstediğiniz zaman başvuru yapabilirsiniz. Doğum parasını almak için özellikle belirtilen bir başvuru süresi yok. Başvurudan sonra 2 ay içinde başvuru yapan kişinin telefonuna onay mesajı geliyor. Mesaj geldikten sonra anne PTT'ye gidip parasını alıyor.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>122 LİRA SÜT PARASI</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Doğum yapan kadınlara 'doğum yardımı'nın yanında bir ödeme daha yapılıyor. Bu ödeme 'emzirme ödeneği' ya da 'süt parası' olarak da biliniyor. Doğum yardımı almak, süt parası almaya engel teşkil etmiyor. İkisi de kazanılmış hak. Süt parası 1 Ocak'tan geçerli olmak üzere '122 lira' olarak uygulanıyor.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
</div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-51020484181174389092017-09-14T10:44:00.001+03:002018-04-17T08:50:40.420+03:00Süt'ün Zararları, Fazla Süt İçmenin Zararları, Kimler Süt İçmemeli!<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="333" data-original-width="531" height="401" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqarrKHEQHr3eTq2vhlk7dyKBLl8fgNgqeDsi3wb6wQxmFAflJ6Ys6ngZg9mzTZinwwtU9NxihHEfJouSNyEoj04LWziaznfNXovfvufMDP8gg9C8ar9CbIlYokxIzQlSfxY7taUgGuA/s640/sut-icmek.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Süt'ün Zararları, Fazla Süt İçmenin Zararları, Kimler Süt İçmemeli!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b>Süt </b>içmek insan vücuduna faydalı olsa da<b> fazla süt içmek,</b> zararları da yanında getiriyor. Süt içmek kimi insanlara da iyi gelmiyor. <b>Sütün zararları</b> ile ilgili yazımızı sizlerle paylaşıyoruz.<br />
<br />
İsveçli bilim adamlarına göre; <b>süt </b>fazla tüketildiğinde, kemiklerde çatlama ve kırılmalar azalmıyor, hatta günde 2 bardak süt içen kadınların kemik kırığıyla ölüm riski yüzde 21 artıyor.<br />
<br />
Çocuklara yönelik birçok kampanyada <u>süt içmenin faydaları</u> anlatılıyor. Süt kalsiyum, fosfor, magnezyum ve B12 vitamini deposu. Sağlık Bakanlığı’na göre yetişkinler için günlük 1 bardak süt (200 ml) 700 mg kalsiyum ihtiyacının üçte birini karşılıyor. İsveçli bilim adamları, aşırı süt tüketimi ile kemiklerdeki kırılma ve çatlama arasındaki bağlantıyı tespit etmek için, 1987-1990’da 61 bin 400 kadına, 1997’de ise 45 bin 300 erkeğe ne kadar sıklıkla süt, yoğurt, peynir tükettiğini sordu.<br />
<br />
<b>Bir bardak süt riskleri katlıyor</b><br />
<br />
Araştırmaya göre günde bir bardak süt içmek kadınlarda kemik kırığı (osteoporoz) sonucu ölüm riskini erkeklerde de kalp rahatsızlığı riskini artırıyor. Eğer kadınlar günde iki bardak süt içerlerse kemik kırığıyla ölüm riski yüzde 21 artıyor. Süt tüketimi 3 veya daha fazla bardağa çıkarsa, risk yüzde 93’lere kadar yükseliyor. Günde 3 bardaktan fazla yani 680 gram süt içen kadınlarda ölüm ve kalp-damar hastalıkları riskinin günde bir bardaktan az süt içenlere göre 2 misli, kanser riskinin de yüzde 44 fazla olduğu hesaplandı. Deneklerin sağlık durumlarını uzun yıllar takibe alan bilim adamları, günde 3 bardaktan fazla süt tüketen kadınların kemiklerindeki çatlama veya kırılma ihtimali riskinin, daha az içenlere göre fazla olduğunu ortaya çıkardı. Araştırmacılar denek erkekleri sonuçlarının da kadınlara yakın olduğunu tespit etti.<br />
<br />
% 60: Üç bardaktan çok süt içen kadınlarda herhangi bir kemiğin kırılması riski yüzde 16, kalça kemiği kırılma riski yüzde 60 fazla bulundu.<br />
<br />
<br />
% 10: Üç bardaktan fazla süt içen erkeklerde ölüm riski günde bir bardaktan az süt içenlere nazaran yüzde 10 yüksek iken, kırık riski yüksek bulunmadı.<br />
<br />
<br />
%50: Bilim adamları, aşırı miktarda süt tüketenlerin kalça kemiklerindeki çatlama riskinin, daha az içenlere göre yüzde 50 fazla olduğunu belirtiyor.<br />
<br />
%21: Kadınlar günde iki bardak süt içerlerse kemik kırığıyla ölüm riski yüzde 21 artıyor.<br />
<br />
<b>Süt içmezsek ne oluruz?</b><br />
<br />
Harvard’tan Prof. Dr. Robert Cohen, “Eğer süt ürünleri aniden ortadan kaybolsaydı neler olurdu? Belki ABD, öldürücü hastalıklar listesinde 1 numara olan kalp hastalıklarının sorumlusu olan kollestirin problemi olmayan bir ülke olurdu. Kanser sorunu olmayan bir topluluk olurduk. Çok daha az; lösemi, menenjit, diabet, osteropoz ve alerji vakalarımız olurdu.”<br />
<br />
<b>Asıl sorun fazla fosfor </b><br />
<br />
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Metbolizma ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Aydın bu tartışmaya çocuklar açısından katılıyor. “Ben anne sütü dışında çocuklara süt içirilmesini doğru bulmuyorum. En doğrusu ek gıdalara başlar başlamaz yoğurt verin, kefir verin, ama süt içirmeyin. Sadece kutu sütleri değil, günlük sütleri de... Çünkü süt en alerjik gıdadır. Çocukta başta astım olmak üzere pek çok kronik hastalığa sebep olabilir...” diyor. Aydın İsveçli bilim adamlarının araştırmasını da şöyle yorumluyor; “Sütün içinde kalsiyum var ama fosforda yüksek olduğu için iyi emilmiyor. Roka dereotu gibi yeşilliklerde de bol kalsiyum var ama fosfor yok. Bu nedenle iyi emiliyor. Osteoporoz fazla süt tüketenlerde daha çok görülüyor. Kalsiyum kalp krizi riskini de artırabiliyor. Asıl sorun sütün içindeki fosfor. ‘Hangi sütü içmeliyiz?’ sorusunda Prof. Aydın “keçi sütü” cevabını veriyor. “Keçi sütü daha kalitelidir. Keçi ahıra bağlanmaz, yeşilin en iyisini yer. İnek ve koyun sütüne göre daha iyidir keçi sütü. Ama tükettiğiniz sütler UHT olmayacak.<br />
<br />
<b>Mayalamak daha sağlıklı</b><br />
<br />
Anneler keçi sütü de olsa yoğurt yapsınlar. Süt bir sürü ısıl işlemden geçiyor, içindeki sindirici enzimler özelliklerini kaybediyor, vitaminler azalıyor. Ama mayandığı zaman enzimler tekrar canlanıyor ve sindirici enzimler oluşuyor. Astım gibi hastalıklarının en büyük sebeplerden biri de süt.<br />
<br />
<b>Osteoporoz riski azalıyor</b><br />
<br />
En fazla süt içilen ülke Amerika’dır. En fazla osteoporoz de beyaz Ameriklılar’da görülür. Ama zenciler ya da Latin Amerikalılar’da Kızılderililerde süt tüketimi azdır. Çünkü tıpkı Türkler gibi sindiremezler sütü ve kemik erimesi daha azdır onlarda. Sütün içinde kalsiyum yüksek ama bunun emilmesi çok büyük sorun.<br />
<br />
<b>Probiyotiği keşfedin</b><br />
<br />
UHF sütler yüksek ısı ve basınçta işleniyor ve süt ölüyor. Sütte probiyotikler var bunları zenginleştirmek gerekiyor bunun en iyi yolu da mayalanmış gıdalar ama market yoğurları ekşimiyor turşu kefir bunlar büyük probiyotik kaynağı.<br />
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-38503940482642996432017-09-14T10:08:00.004+03:002021-05-23T12:56:34.673+03:00Yeni Moda Gelinlik Modelleri<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhJFEEUFqiyG42_6jp3mMiOxUEpJ6YOfWFiToGNSUxolfYWY78iGElbtum6Y4HznoAdpvCrAY1mBG7RtMUIsyZ3HEuBqkHxmGlYghBKU9GJIJiJheth4tgz938P5w1vc4RMpOQZtZXfVg/s16000/yeni+moda+gelinlik+modelleri.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Yeni Moda Gelinlik Modelleri</td></tr></tbody></table><br /><h2 style="text-align: left;">Yeni Moda Gelinlik Modelleri</h2>Evlenecek gelin adayları heyecanla <b>gelinlik </b>model araştırmalarına girmeye başlıyor. <div><br /><div>Gelinlik Araştıranlar İçin <b>Yeni Gelinlik Modellerini</b> sayfamızda paylaşıyoruz. <b>Gelinlik Modelleri </b>cüretkar olmakla birlikte oldukça şık durmaktadır.<br />
<br />
Hayatımızı sevdiğimiz insanla birleştirdiğimiz gün hepimiz için çok özel ve önemlidir. O gün herkes, gözlerin üzerinde olmasını ister. Fakat bu durumda seçim yapmak hepimiz için zor olacaktır?<br />
<br />
İşinizi kolaylaştırmak adına sizin için sonbaharının en <b>güzel gelinlik modelleri</b>ni derledik.<br />
<br />
<h2 style="text-align: left;">
Son Moda, Gelinlik Modelleri</h2>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="382" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4gVs8NK91S31Zk0RiauaILRBSBVSpubFw7vO8_ygEmdpRGgVDC2QmT-HqcEImvwpE-QF8jRWK-fzPsjFvcH84jXhYzz4hklcNuqh4bWUJ0c0JACzXeQZdji2Ms7_-hq2NaB-JMwe2Lg/s1600/gelinlikmodelleri1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri </td></tr>
</tbody></table><br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="434" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3Miy6wIVPz0G4Zs4eISbFLe3_TjZGtyvPDiOV4XLnhbEgeSpdZRowKUQkwO3cpHazKm-5Y86nhNc2nFmU50Anw64nEIGVN0liKF8-BbhgZ-F_ajDnrgz8y6fVOdhojf3mzJX6XOc3Ig/s1600/gelinlikmodelleri2.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="858" data-original-width="564" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijklIrPhxip1_K3nlRPM4pZW8YSSZ43WHEqAY7PQRQSGlf8oMkAkTiQdljRwgWxRYcO1M5HZ0vMsOB-Uw8U7CxN4FdRnOl0Lz33aMnqDfHiHk9pBkNyFYUqdNjeIHCvAjIXeBZHW6DPg/s1600/gelinlikmodelleri3.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="337" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfZsFROVrUSy3aALzcY6CT6xzxvHrKiFx60QftNOz77yAWHr6I47EpaBkgRFnzXuHZkDjKoAimhN22GxOX0EQ-BlU6PkKyagL128GPkqfKklgCKxSmPyw0z-1lFk8WcUfu0EknI4uGIw/s1600/gelinlikmodelleri4.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="846" data-original-width="564" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0MsIghFgfmOGNB0_yEq9R-wa1HKPDvBMDXio3amlpa1OJACdfbpiKQtW5vU1iuFRBIFfdOwDOPq5IMjixZa0vaB3EZxtDdepfIzj9fNcimc_rfp5-wSp4TKl9Rb8OcLV73yhBBBKJ0A/s1600/gelinlikmodelleri5.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="406" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEizJ4CDiKC3hH0c2aeyCw3gbrU8-7kWGsraxgoN1XH0REy1Xq89GJZgY98Ca7GfzQDvEYqEjgI6mX5BxGTS3HhB5gTNqwqDwJONlMIF3f-SDp-8JCpJoO3qgk-bSTH9423lEWKx3GReBg/s1600/gelinlikmodelleri6.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="443" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXmuTH2iRtB2mnd8hqxZXrEx9TusbQTSwl3RpFJGOc7yLPtzd9IIr0zSRxsyEMdX1svW1aTfS62xJMNrWDDsXbCaRT8kL0rYSdYxIIHlnZKDzGM-ZebDTQTir1fIltawOy35VFXfOK7g/s1600/gelinlikmodelleri7.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="846" data-original-width="564" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhE_JVofMBMak38-jKs41oyUx-S2XyXSF-W1z3cJPi4BvHoX9tyMFzpjJlRwosAo77UvnWAgpMExK4ZMBDiPxMP5jiDV5aKTt0VIKTMVcPWd3rLVRKUPapAajXAkPt9CGTom-Fs2FxZXg/s1600/gelinlikmodelleri8.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="500" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2DJ56XNc6jTs_6YTLwqnF-Rbn6RCuE7zxdHzTvp3MQYjmrHz5CqizYJYeJYMbTZC284TlVEs7_zWYuGTUrsL6QFwYi13qpxDEkeT1p-dgeVAP_1jAWdSIBunLCfxfW-ACxcWBViPnPQ/s1600/gelinlikmodelleri9.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="331" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjb6CXTRPTbH3_jhKr4A8H6QUEePkqKCcpZistXfDRrC8c2igZZKqQIhcekyS-GJISdD34bQAQV7_h_tfiJVJTzVESFKathh6x3FumJwcujklH_UBZTuO5gf7TgYcr1ckcOIgmfG3O5ew/s1600/gelinlikmodelleri10.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="789" data-original-width="564" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhT1mBhD28w954f6uOfE_7o4D90a29Fyb4UdGW8MmCN5G0Ywttygw1Bg-A07hyphenhyphenZDaco0YDE8Ic9FNGFA9y6Go0gRvG2NjZync03NuaYExCzmrJQm-wSCfjcxc8ZCQJXwESyl_YWzePiSA/s1600/gelinlikmodelleri11.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="951" data-original-width="564" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiB4FaiEs7EmL37b85wb3nkYod4uHLEtailjoJ8hOZJk7bJUUBP-BGxiZ-Car5Hvg2WtHxai7AaI1EZkvzI1mEgzNLPSxEz1CzWklzij_wEHV2ghODBvncllUUVbIb52CCXRSM_dyVbWQ/s1600/gelinlikmodelleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gelinlik Araştıranlar İçin Yeni Gelinlik Modelleri</td></tr>
</tbody></table>
</div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-37419683119599825932017-09-14T09:45:00.001+03:002020-05-26T17:29:13.506+03:00Saç Yeme Hastalığı, Rapunzel Sendromu Nedir?<b>Saç Yemek </b>bir hastalık olarak karşımıza çıkmakta ve aşağıda ki haber gibi tehlikeli sonuçları olabilmektedir. <b>Saç Yeme Hastalığı</b> ile ilgili bilgiler yazımızın davamında..<br />
<br />
İngiltere'de trikofaji (saç yeme) hastalığına yakalanan bir genç kız doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Saç Yeme Hastalığı, Rapunzel Sendromu Nedir?" border="0" data-original-height="303" data-original-width="730" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOBma8owQP4Y6xFGtmkZJf2gDMV3wO6JAqVJbLcgMd0q7tp7fWcJRViFm5oFI6T9JyhrPDnUJe8f8Mralbk6f_agAZiGrmQjwGAOkuyMtOlTvSioZUZyovJyn85LeZRmIYzOrwMygejA/s1600/sac-yeme-hastaligi-nedir.jpg" title="Saç Yeme Hastalığı, Rapunzel Sendromu Nedir?" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Saç Yeme Hastalığı, Rapunzel Sendromu <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank">Nedir</a>?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Lincolnshire bölgesine bağlı Skegness kasabasında yaşayan 16 yaşındaki Jasmine Beever, geçen hafta okulda fenalaşınca, öğretmenleri tarafından dinlenmesi için eve gönderildi. Ancak kısa süre sonra Jasmine'in cildinde kızarıklıklar oluştu.<br />
<br />
İngiliz Daily Mail gazetesinin internet sitesine yansıyan habere göre; doktorlar genç kızı hayatta tutabilmek için 15 dakika boyunca ellerinden gelen her şeyi yaptı. Ancak Jasmine hastaneye kaldırıldığı 7 Eylül gecesi hayatını kaybetti.<br />
<br />
Otopsi raporunda ailesini ve dostlarını yasa boğan Jasmine'in karınzarı iltihabı nedeniyle öldüğü belirtildi. Patoloji uzmanı, hayat dolu bir genç olduğu ifade edilen Jasmine'in midesinde saç yumağı bulunduğunu açıkladı.<br />
<br />
<b>Rapunzel Sendromu</b> olarak bilinen saç yeme hastalığı nadir görülen bir durum ve büyük oranda kadınlarda rastlanılıyor.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-26984070396129957722017-09-13T21:30:00.000+03:002018-11-15T23:16:05.032+03:00Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?<b>Diyaliz </b>ile ilgili merak ettiğiniz soruları sayfamızda cevaplandırmaya çalışacağız. Diyalizin insan vücudundaki önemi nedir, <b>Diyalize girmenin zararı</b> varmıdır, <b>Diyaliz cihazları</b> tam olarak ne işe yarar?<br />
<br />
Böbrek hastalarının kullanmak zorunda olduğu, böbrek yetmezliği sonucunda vücuttaki zararlı maddelerin ve sıvıların uzaklaştırılması için geliştirilen yapay bir kan temizleme makinesi olan diyaliz insan üzerinde kullanıldığında, yaşam süresinin ve kalitesinin artmasını sağlamıştır. Bu şekilde diyaliz makinesine bağlanılarak kanının temizlenmesi işine de hemodiyaliz denilmektedir.<br />
<br />
Diyaliz makinesi karmaşık olmayan bir sisteme sahiptir. Hasta kişilerin kanınını temizlemek ve gereken düzeye getirmek için böbreklerin yapmakla görevli olduğu işleri vücut dışında yapmaktadır.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td><img alt="Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?" border="0" data-original-height="844" data-original-width="1600" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDSQUb_qVe0MGPab2_OajAAjhVlav6qQACqgpI18tkDPgTtlIKZf9XkmPKzlGlirQouecSdrrutL3mNUJDfAvqXJqYX-P1WZcRQQsRPbnUOeu6i2qBWvWaOQITRjcDlshE3DoKrcE2sw/s640/diyaliz-nedir-faydalari-zararlari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?</td></tr>
</tbody></table>
Diyaliz makinesi insandan atar damar ve toplar damar olmak üzere 2 ayrı yerden kanı alıp bunları temizleyip, vücudun bir parçası gibi tekrar akışı sağlamaktadır. Yapı olarak, kanı süzmek için genelde kimyasal ve ya hayvansal yapıda zarlar kullanılır. Makine içinde iki tüp bulunur bu tüplerde tuzlu solisyon vardır. Zararlı maddeler zar yardımı ile ayrılarak birinci tüpe alınır ve temizlenen kan tekrar pompalanarak süreklilik sağlanır.<br />
<br />
Damardan diyaliz için kanın alınmasının 3 çeşidi vardır.Kol kısmından alınırsa fistül, boyun kısmından alınırsa jugular vene, boyun ve ya bacaktan alınması fark etmeksizin sentetik bir malzeme ile alınmasına ise sant denir.<br />
<br />
Hastanın durumu acilse genelde boyun-omuz bölgesinden kolayca atar ve toplar damarlardan alınır. Hastanın acil bir durumu yoksa ön koldan bir toplar bir atar damar seçilir. Fistül alının bölgeye hasta özen göstermelidir.<br />
<br />
Açılan damar yolu sürekli olarak kullanılacağından tekrar tekrar açmak yerine bir defaya mahsus kapaklı bir sistem ile tek seferde açılıp her seferinde kullanılabilmektedir.<br />
<br />
Hemodiyaliz gören hastalar bu işleme bir kez tabi tutulmazlar. Kanın sürekli olarak temizlenmesi ve akışın sağlanması gerekmektedir. Bu sebeple damar yolu için açılan sant, fistül ve jugular vene’nin korunması gerekmektedir.<br />
<br />
Hasta olan kişi haftalık diyalize bağlanılır. Kandaki yabancı madde miktarına göre haftada 3-4 defa ve günlük 3-4 saat boyunca makineye bağla kalmak zorundadır.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?" border="0" data-original-height="577" data-original-width="651" height="566" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCFy5JmKIUEizJX9mpr13-qmZnkP_AiXLF3Tz3lT7iW4BdFubilmwvHSpl5Dl9mYn2wWsOSilZUbNOQGyJWWCxAqlaL5oSm86S8VtAsMCxTs3d2zIAWA0r7ybXsd_wqgdufUpk0ZkjAg/s640/diyaliz-cihaz%25C4%25B1-nas%25C4%25B1l-calisir.jpg" title="Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Diyaliz Nedir, Diyalizin Faydaları ve Çalışma Prensibi Nedir?</td></tr>
</tbody></table>
Dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Kanın alındığı kolun yük kaldırmaması, saat,bilezik, kayış gibi aksesuarların kullanılmaması, dar ve sıkı kıyafetlerin giyilmemesi gerekmektedir. Ayrıca fistül oynanmamalı, hareket ettirilmemelidir.<br />
<br />
Kan yapısı gereğince pıhtılaşmak istemekte ve fistülün olduğu bölgeyi tıkanmasına sebep olmaktadır. Bunları önlemek için bazı damar genişletici kremlerin kullanılması, sıcak su ile ovulması gerekmektedir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-9036674286543323852017-09-13T13:53:00.001+03:002020-12-12T16:51:30.355+03:00Hünnap Nedir, Hünnap Meyvesinin Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="479" data-original-width="720" height="424" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5a5HVa6aw-lqHMdGoubl7LtJ_KFqmI4qm7m9z_z3xaJdMq455OG6_Tx_k7ivEakEp3lqS_rjkj5HSy_Ha_-GngMdy5DpjhMjFI3gcaRNKsem9f4BVVj-KTbvx9ZGdYtPVXh62cjKcAg/s640/hunnap-faydalari-nelerdir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hünnap Nedir, Hünnap Meyvesinin Faydaları Nelerdir?</td></tr></tbody></table><b><div><b><br /></b></div>Hünnap meyvesi</b> son dönemlerde Türkiye de adı duyulmaya başlanan sağlığa faydaları sürekli anlatılmakta olan bir meyvedir. <div><br /></div><div>Yazımızda <b>Hünnap </b>meyvesinin <b>faydalarını</b>, Hünnap meyvesinin hangi hastalıklara iyi geldiğini ve <b>Hünnap </b>meyvesinin <b>zararlarını </b>bulabilirsiniz.<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
Çin’de uzun zamandır önemli bir bitkisel ilaç olarak bilinen hünnap meyvesi, sadece tat tomurcuklarını hoşnut etmekle kalmaz, aynı zamanda doğadaki besin ögelerinin küçücük bir paket haline getirilmiş şekli gibidir. </div><div><br /></div><div>Hünnap meyvesinin sağlık yararları hakkında daha fazla bilgi için okumaya devam edin.<br />
<br />
Hünnap meyvesinin Çin kökenli olduğu düşünülmektedir ve Çin hurması da denilmektedir. Bu meyve çeşidine bağlı olarak kiraz veya erik boyutunda olabilir. İnce, yenilebilir kabuk ile kaplı beyaz eti vardır. </div><div><br /></div><div>Çoğu kişi hala ham ve yeşil olduğu zamanlarda yemeyi tercih eder. Meyve olgunlaştığı zaman yeşil rengini bırakır ve bazen kızıl kahverengi noktalar taşıyan, kahverengi veya morumsu bir renk alır. </div><div><br /></div><div>Tamamen olgunlaşmış bir hünnap meyvesi kuru üzüme biraz benzer şekilde tamamen kırmızı ve buruşuk görünüm alır. Makalenin geri kalanında bu Asya meyvesinin sağlık yararlarını açıklayacağız.<br />
<br /><br />
<h3 style="text-align: left;"><b>Hünnap Meyvesinin Faydaları Nelerdir?</b></h3>
<ul>
<li>Hünnap meyvesini bu kadar sağlıklı yapan şey, belki de içerdiği C vitaminidir. C vitamini vücuttaki serbest radikal hasarını azaltmaya yardımcı olan ve bağışıklık sistemini güçlendiren güçlü bir antioksidandır.</li>
<li>Hünnap meyvesi niasin (B3 vitamini) zenginliği sayesinde kan dolaşımını geliştirir.</li>
<li>Önemli bir sağlık yararı da kan basıncı üzerindeki etkisidir. Meyve aynı zamanda potasyum içerdiğinden yüksek kan basıncını düşürmeye yardımcı olur. Meyvenin düşük sodyum içeriği az tuzlu diyet yapması gereken insanlar için sağlıklı bir seçimdir.</li>
<li> İçindeki kalsiyum kemik gücünü artırmaya yardımcı olur ve magnezyum kas tonusunu arttırır.</li>
<li>Geleneksel Çin tıbbında hünnap meyvesinin meme kanseri tedavisinde kullanıldığı bilinmektedir.</li>
<li>Geleneksel Çin ve Kore tıbbı uygulayıcıları bu meyvenin antibakteriyel, antifungal, anti-ülser ve anti-inflamatuar özellikleri olduğunu iddia etmektedir.</li>
<li>Bazı klinik çalışmalar hünnap meyvesinin kronik kabızlık belirtilerini azaltabileceğini ve aynı zamanda ilk ay içinde bebekleri etkileyen sarılığın tedavisine yardımcı olabileceğini bildirdi.</li>
<li>Bu meyve ayrıca kuru, kaşıntılı deri, yara ve ülser gibi yaygın cilt hastalıklarının tedavisinde de faydalıdır.</li>
<li>Hünnap meyvesinin, stres veya anksiyeteyi azaltmaya yardımcı bazı özelliklere sahip olduğu düşünülmektedir.</li>
</ul>
<br />
<br />
Semptomları bu meyve ile tedavi edilebileceği düşünülen diğer durumlar ise;<br />
<br />
<ul>
<li>iştahsızlık</li>
<li>ishal</li>
<li>anemi</li>
<li>yorgunluk</li>
<li>histeri</li>
<li>ateş</li>
<li>astım</li>
<li>iltihap</li>
<li>göz hastalıkları</li>
</ul>
<ul>
<li><b>Hünnap meyvesinin önemli bir özelliği </b>de sağlıklı karaciğer işleyişi ile bağlantılı olmasıdır. İçerdiği antioksidanlar karaciğere koruma sağlar ve yenilenmesini sağlar. Bu bilgi yaklaşık 40 dakika boyunca kan temininden mahrum bırakılan karaciğerin hünnap meyvesi yardımıyla iyileşme gösterdiği bir hayvan çalışmasında elde edilmiştir.</li>
<li><b>Karaciğeri güçlendirici etkileri</b> geleneksel Çin tıbbında, siroz ve hepatit gibi durumların tedavisinde bu meyvenin kullanımı ile bağlantılı olabilir.</li>
</ul>
<br />
Hünnap meyvesinin aşırı tüketiminin bilinen hiç bir yan etkisi olmamasına rağmen, devam eden herhangi bir kronik sağlık sorununuz varsa, doktorunuz ile bu konuyu konuşmanız gerekmektedir. Yine de her şey de olduğu gibi bu meyveyi de aşırı miktarda tüketmek yan etkilere yol açabileceğinden dikkatli olmalısınız.</div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-73208006262827854422017-09-13T11:25:00.003+03:002020-12-11T23:05:18.671+03:00Gece Yatarken Sivilce Üzerine Sürün, Sabah Yıkayın...<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2JQKQg-WjCtfggkVwzISgtIxlksVON2x0KdxbNLTDGz3Woj5ua-VzkYj9OS2YWRffhyphenhyphenEn8eQj5wrEZfmnwrgpkjyxJzv_tRXcmT4qe1mSE_uXHsNdsVOqrEKAL1sQ276Gn1aAso9Qpg/s16000/sivilce.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gece Yatarken Sivilce Üzerine Sürün, Sabah Yıkayın...</td></tr></tbody></table><div style="font-weight: bold;"><b><br /></b></div><div><br /></div>Diş Macunu ile sivilceler geçiyor mu, Diş Macununun sivilcelere bir zararı olur mu? <b>Diş Macunu </b>kullanarak <b>sivilceleri yok </b>edenlerin yorumları ile ilgili bilgiler sayfamızdadır.<br />
<b><br /></b>
<h3 style="text-align: left;"><b>Diş Macunu Sivilcelere İyi Gelir mi?</b></h3>
<br />
Diş macunun sivilce tedavisinde kullanıldığını duymuşsunuzdur ancak diş macununun <b>sivilceye </b>iyi gelmesi için kullanılan <b>diş macunun </b>içeriği ve kullanacak kişinin cilt tipi de önemlidir. <div><br /></div><div>Diş macunu sivilceye iki şekilde iyi gelebilir; birincisi sivilceyi kurutarak küçültür ve daha çabuk iyileşmesini sağlayabilir, ikincisi ise sivilcenin üzerinde koruyucu bir tabaka oluşturarak kir, yağ gibi sivilcenin iyileşme sürecini uzatan faktörleri uzak tutar.<br />
<br /><b><br /></b><div><b><br /></b></div><div><h3 style="text-align: left;"><b>Sivilceler İçin Hangi Diş Macunu Kullanılmalı?</b></h3>
<br />
Sivilceleri diş macunuyla kurutmak için beyaz, başka bir özelliği bulunmayan ve dişi beyazlattığı söylenen “<b>peroksit”</b> <u><b>içermeyen </b></u>bir diş macunu bulmalısınız.<br />
<br />
<span style="color: red;">Uyarı</span>: Diş macununun içinde bulunan bazı bileşenlerin sivilceyi iyileştirmek yerine ciltte alerjiye ve cildin daha çok kızarmasına, tahriş olmasına neden olabileceğini unutmayın.<br />
<br />
Peroksit, methanol, alkol ve florid içeren diş macunları dişleriniz için iyi olabilir ancak cilt yüzeyinde kullanmak için uygun değildir.<br />
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>Hangi Cilt Tipi İçin Uygun?</b></h3>
<br />
Hassas ve kuru cildi olanlar sivilce üzerine diş macunu sürmeden önce iki kere düşünmeli. </div><div><br /></div><div>Çünkü diş macunu, hassas ciltlerde kızarıklığa, kuru ciltlerin ise daha da kurumasına neden olabilir.<br />
<br />
Cildin aşırı kuruması ise sivilcenin bulunduğu bölgede renk değişimine ve sivilce izine neden olabilir. </div><div><br /></div><div>Bu yüzden diş macunu yerine cilt tipinize uygun bir merhem kullanmak en doğru seçim olacaktır.</div><div><br /></div><div><br /></div><div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Diş Macunu İle Sivilce Tedavisi, Diş Macunu Kullanarak Sivilceleri Geçenler!" border="0" data-original-height="320" data-original-width="610" height="334" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgIdcnJgPl7QIZV2pLg_Zba1s5g5Ohzn-1B-tzYjXFcIRqGRds5LRW_jr7-0eZr9Dz1N6xNoFECxoDPd8127-SRyROY2CdRfmRRMfemPKptoSEwBR2XSbTsiqAEQN0r9L9pHJcgQ8g_7Q/s640/di%25C5%259Fmacunuilesivilcege%25C3%25A7ermi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Diş Macunu İle Sivilce Tedavisi, Diş Macunu Kullanarak Sivilceleri Geçenler!" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Diş Macunu İle Sivilce Tedavisi, Diş Macunu Kullanarak Sivilceleri Geçenler!</td></tr></tbody></table><b><br /></b>
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>Ne Zaman Uygulanmalı?</b></h3>
<br />
“Doğru” diş macununu bulduysanız ve cildinizin diş macununa uygun olduğunu düşünüyorsanız, gece yatmadan önce yüzünüzü yıkayıp sivilcelerin üzerine az miktarda diş macunu sürebilirsiniz. </div><div><br /></div><div>Sabah kalkınca yüzünüzü ılık suyla tekrar yıkayın. </div><div><br /></div><div>Tahriş, kızarıklık veya aşırı kuruluk hissederseniz diş macunu kullanmayı bırakın ve uygun tedavi için bir cilt doktoruna danışın.</div><div><br /></div><div>Sivilce sorunu olanlar Lazer ile sivilce tedavisini araştırabilir, İsterseniz sizin için yayınladığımız " <a href="https://www.nedirkibu.com/2017/11/lazerle-sivilce-tedavisi-hakkinda.html" target="_blank"><b>Lazer İle Sivilce Tedavisi Hakkında Bilinmesi Gerekenler</b></a> " isimli sayfamıza gözatabilirsiniz.</div><div><br />
<br />
<b>Diş Macunu</b> kullanarak sivilcelerini geçirmeye çalışanların yapmış olduğu yorumlar! Sizlerde soru ve görüşlerinizi bizimle paylaşabilirsiniz.<br />
<b><br /></b>
📣 Ben kullanıyorum sivilcelerim den eser kalmadı yüzü yakma falan da yok 1 hafta kullandım sivilcelerim küçüldü biraz daha kullanınca yok oldu bende şaşırdım ve cildim çok hassastır normalde aldırınca da kabarma falan oluyor aldırdıktan sonra bepanten gecede macun sürüyorum küçük sivilceleri yok ediyor büyükleri küçültüyor diyebilirim ilk denemede etkisini göreceksiniz yüzde korkuyorsanız da kolunuzda yada herhangi bir yerinizde olan sivilceye gece sürün sabah yıkayın eser kalmayacak eski halinden.<br />
<br />
<br />
<b>📣 </b>Burnumdaki leke için denedim cildim şimdi kızardı fena halde ne yapacağımı bilmiyorum lütfen yardım edin bu kızarık geçer mi?<br />
<br />
<b>📣 </b>Ben 3 gün sürdüm sivilcelerim yavaş yavaş küçüldü ve yok oldu diyebilirim ama vücudum hiç kuru olmadığını rağmen şu an yüzüm hepsi kabuklaştı.<br />
<br />
<b>📣 </b>Arkadaşlar macunu komple yüzünüze sürerseniz tabi ki de tahriş veya kızarıklık olur. Cildiniz hassas veya çok kuruysa kullanmayın merhem kullanın. </div><div>Benim cildim ne yağlı ne kuru, normal. Gece değil de sabahları uyandığımda sivilcelerin üstüne sürüp, 5 dakika bekleyip yıkıyorum ve 3 günde sivilceler kayboldu, ayrıca siyah noktalara da iyi geliyor.<br />
</div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-89008515555624184022017-09-13T10:39:00.000+03:002020-06-19T16:23:16.984+03:00Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi<b>Uyuz </b>ile ilgili bilgiler, <b>Uyuz </b>neden olur, <b>Uyuz belirtileri </b>nelerdir, <b>Uyuz tedavisi </b>nasıldır gibi soruların cevaplarını sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
<b>Uyuz</b>, yüzyıllar boyunca insan hayatında büyük bir sorun haline gelmiştir. Bu parazitin tam adı Sercopets Scabiei’dir. Bulaşıcı ve kaşıntılı bir hastalık olarak görülen uyuz, bir tür parazittir.<br />
<br />
Parazitlerin <b>hastalık </b>yapanı, dişi olanıdır. Erkeklerde gözle görülür (nokta) büyüklüktedir. Derinin boynuzsu tabakasına yerleşirler ve günde 1 mm yol açıp bir yumurta bırakırlar.Uyuz amili, derinin içinde zikzak çizgiler halinde açar ve ilerler. Açtığı tüneller içerisinde böcekler hareket etmesi insanda kaşıntıya neden olur. Bu durum kaşınan bölgeyi zedelenir, kanar, iltihaplanır ve sonunda kabuklanma oluşur.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi" border="0" data-original-height="212" data-original-width="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvGVTvvOAaGVBgl1tnZte0tjV6Cdlawex4zwzFbCfXm5duh9qNYMpOw9qxmOcukDnf8hpV_FUzflI0tgruiH4VW3ZBH_F55Qr1QfWmtNfmiv4ACcGEY8xUSCBdcMPPR-KoIuv5cdSKuA/s1600/uyuz-belirtileri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi </td></tr>
</tbody></table>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
İnsanlara; at, koyun gibi hayvanlardan bulaşsa da bu parazitlerin ömrü uzun olduğu söylenemez. İnsandan insana ise ancak aynı yatakta yatmak, sıkı temaslarda ve dolaylı dolaşmalar sonucunda bulaşır. Uyuz, her türlü; bakımlı, bakımsız, zengin, fakir insanlarda görülmesi mümkündür. Bir evde uyuz olan kişinin tüm ailesine bulaştırması oldukça yüksektir. Her ne kadar hızlı bir tedavi yapılırsa o kadar iyidir. Uyuz, küçük yaşta çocuklara kadar bulaşabilen bulaşıcı bir hastalıktır. Bilgisizlik başka bir kimseye bulaşmasını kolaylaştırır.<br />
<br />
Uyuz, çocuklarda; ayak tabanı, kulak, eliçi, yüzde olurken yetişkin kişilerde; koltukaltı çukuru, dirsek, el, parmak arasında, dizlerde, kaba etlerde, bilekte, meme ucu gibi yerlerde görülür. Uyuz, tedavi edilmediği taktirde zaman içerisinde (birkaç ay) geçmekte fakat belirtileri çıktığı anda doktora başvurulmalıdır. Tedavi edilmediği taktirde çevredekilere bulaşma gibi sorunlara neden olur.<br />
Belli başlı bölgelerde (savaş, deprem, açlık, bataklık vb.) uyuz oranında artış görülmüştür. Kuluçka dönemi uyuz da tam belirtilmezken, ilk gelen uyuz amilinin bir kaç haftada geçmesi gerekmektedir.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi" border="0" data-original-height="667" data-original-width="1000" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg-FjTBMR9GV4tehvj08hh4tu_EvCQCgBrz39aiSfMLmjswT-OnmQE-Zib4K_H0QZ6tRzSRxTMUOkBBGVk3gpOJ3r4EVLEyzbngxJNEPYpautDhvmk_K8zlwGbKioZoIjUT47a0cTjVIg/s640/uyuz-nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Uyuz Hastalığı Nedir? Uyuz Belirtileri, Uyuz Hastalığı Tedavisi</td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Uyuz Belirtileri</b><br />
Hastalar ilk olarak gece kaşıntısından şikayet ederler. Bazen o kadar şiddetli olurlar ki, gece uykudan uyandırır. Hastalığın bulaşıcı olduğu bilinmeli, ona göre tedbirler alınmalıdır. Deride oluşan tünel deliklerinin kirle kaplı olması teşhiste önemli rol alır. Tünel ucunda ya da inci tanesine benzeyen veziküller olması dikkat çekici diğer bölümdür. En çok ellerde, ayaklarda, ön kollarda, erkeklerin genital bölgelerinde, %85 oranında görülür.<br />
<br />
<b>Uyuzdan Korunma Yolları Nelerdir?</b><br />
<br />
<ul>
<li>Hasta olan kişiler ile yakın temaslardan kaçınmalıdır.</li>
<li>Aynı evde yada sürekli yakın olan kişiler kontroller yapmalılardır.</li>
<li>Aile, yakın akrabalar ve yakın arkadaşları bilgilendirilmelidir.</li>
<li>Daha önce kullandığı çamaşır, çarşaf gibi eşyalar kullanılmamalıdır.</li>
<li>Uyuz böcekleri kıyafetlerde 2-3 gün yaşadığı bilinmektedir. 20 dk kaynar suyla yıkanmalı, tüm giysiler ütülenmelidir.</li>
<li>Ev, araba gibi sürekli içinde durulan yerler süpürülmelidir.</li>
</ul>
<br />
<br />
Aynı evde yaşayan bireylerin aynı anda tedavi görmesi önemlidir. Aksi takdirde başkasına bulaşan uyuz tekrar çıkmasına neden olacaktır. Kwell, Wilkinson Pomat, Scatin gibi ilaçlar doktor tavsiyesinde kullanılmalıdır. Hasta olan kişi öncelikle keseli banyo yapıp, ilacını boynundan başlayarak tüm vücuduna sürmesi gerekir. 24 saat sonra banyo yapmadan, aynı ilacı kullanır. Elbiselerini kaynar suyla yıkayıp ve ütülendikten sonra giyer. Eğer tedavi olumlu sonuç vermezse 7-10 gün tekrar uygulanır. Tedavi süreci olumlu geçmesi halinde kaşıntılar bir kaç hafta devam edebilir.<br />
<br />
Sadece insanlarda görülmeyen bu hastalık ehil ve vahşi hayvanlarda da görülmektedir. Bu hastalığa yakalanan hayvanlar genel olarak kılları dökülür, deride kepeklenme ve sonrasında kabuklanma olur. Uyuz amili hayvanların deri içerisine giremedikleri için tedavisi kolaydır. Hasta olan hayvanlardan insanlara bulaşması mümkündür bu yüzden çok dikkatli olunmalıdır.<br />
Türkiye de en çok rastlanan uyuz çeşidi arpa uyuzudur. Genelde; arpa, mısır, fasulye, buğday gibi tozlardan bulaşır. 3-4 gün içerisinde belirtilerin şiddetli kaşıntı ve döküntülerle gösterir ve iyileşme evresine geçer. Tedavi olarak sirkeli su veya tuzlu suyla yıkanmak yeterlidir.<br />
<br />
<b>Uyuz Eskiden nasıl tedavi edilirdi?</b><br />
<b><br /></b>
<b>Lindan</b><br />
Lindan diğer ismiyle, gamma benzan heksakloriddir. Topikal emilimin ardından nörotoksik risk taşıdığı ve uyuz böcekleri bu tedaviye direncini geliştirdiği için dünyanın birçok ülkesinde yasaklanmıştır. Deri enfeksiyonun yoğun olduğu bölgelerde Lindan kullanılması tavsiye edilmez. Linda’nın uygulandığı bölgede 12-24 saat süre vücutta kalması ve 3-4 yaş altındaki çocukların doktor kontrolünde yapılması gerekmektedir.<br />
<br />
<b>Benzil Benzoat</b><br />
Enfeksiyon sonrası deri tahrişlerine ve egzama lezyonlarına yola açan ‘Benzik Bonzoat’ etkili bir maddedir. Benzil benzoatlı preparatların en az 2 kere vücutta uygulamalıdır.<br />
<br />
<b>Permetrine 2. Jenerasyon</b><br />
İngiltere de 1973 yılında geliştirilen bu yöntem, yeni tedavi yöntemleri arasında en çok kullanılandır. Bu ilaç ışığa dayanıklı permetrindir. Permetrin içeren deri kremi, güvenlik bakımından üst düzey olup ve cilde yan etkilerini en aza indirgenmiş olması önemli bir ayrıntıdır. En az yan etkisi olan bu kremin 2 aylık bebeklerde bile kullanılmasında hiçbir sakınca yoktur. En çok rapor edilen yan etkileri kaşıntıdır. Ancak bunun ilaçtan mı yoksa uyuzdan mı kaynaklandığı bilinmemektedir.<br />
<br />
<b>Uyuz Hakkında Bilmemiz Gerekenler</b><br />
Sonbahar ve kış aylarında uyuzun arttığı görülmüştür.<br />
Hastaneler, okullar gibi topluluğun çok olduğu yerlerde daha çok çıkma ihtimali vardır.Gece kaşıntısı, bulaşmadan sonra 15 gün ila 1 ay sonra başlar. Tedavi edildikten 2 hafta kadar kaşıntıların olması normaldir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-23808346869242232272017-09-12T15:10:00.000+03:002018-11-17T16:12:20.949+03:00Ankara Rüzgarlı Sokak Nerede? Rüzgarlı Sokak'ta Hangi Mağazalar Var?Rüzgarlı sokak, <b>Banyo, mutfak, tesisat ve seramik, duvar kağıdı</b> gibi onlarca inşaat ürününün satıldığı Ankara'nın ticaretinin yoğun olarak işlediği bir bölgedir. Yapı marketlerde daha yüksek fiyatlara bulabileceğiniz ürünleri Rüzgarlı sokakta daha fazla çeşit ile daha uygun fiyatlarla bulabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img alt="Ankara Rüzgarlı Sokak Nerede? Rüzgarlı Sokak'ta Ticaret" border="0" data-original-height="296" data-original-width="405" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjxlCKFMxr_i4dAoIOo62dWKh8RI1kc3e9ASxv4QUmPkd2NdbuXVDgfbsuj9PoJDC2k_IGZ0QPkO-CdXiN-1HrdySO8amABaYlAu4KuIJP-AiRjYHgeCiVz0FKwSueO9qqYjxKYQjEi5A/s1600/nerede.jpg" title="Ankara Rüzgarlı Sokak Nerede? Rüzgarlı Sokak'ta Ticaret" /></div>
<br />
<br />
<b>Ankara Rüzgarlı sokaktaki iş yerleri pazar günleri açıkmı?</b><br />
<br />
Pazar günleri bazı iş yerleri açıktır, bu nedenle işinizi pazar'a bırakmamanızı tavsiye ederiz.<br />
<br />
Ayrıca Rüzgarlı sokak üzerinde Devlet Hastanesi, Sgk Binası gibi kamu kurumlarıda bulunmaktadır.Unknownnoreply@blogger.com0Ankara, Türkiye39.9333635 32.85974190000001739.5435735 32.21429490000002 40.3231535 33.505188900000014tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-298340497982539592017-09-12T14:50:00.001+03:002020-12-12T16:52:06.374+03:00illuminati Nedir, illuminati İle Ne Amaçlanıyor? illuminati Sembolleri<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="illuminati" border="0" data-original-height="600" data-original-width="1000" height="384" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWvY3X8-RY3u_haa9Wk_iuL-13u2MpKTORtDlGt-FYB1hOx7FxVVHDsV1PebRAvcFOqaNiNeRjZK9XXd66EWDVSFPhHOLWQRayqo6qAtMU8SKkuJ9H7yJXklzYzFUoNj132JB5fSxqEQ/s640/illuminati-sembolleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="illuminati" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">illuminati Nedir, illuminati İle Ne Amaçlanıyor? illuminati Sembolleri</td></tr></tbody></table></div><b><div><b><br /></b></div>illuminati </b>ile ilgili bir çok şey duyarız, peki nedir bu <b>illuminati </b>? <b>illuminati </b>ile ilgili merak edilen bilgileri yazımızda sizlerle paylaşıyoruz. <b>illuminati </b>ile ilgili fikirlerinizi yorum formunu doldurarak bizimle paylaşabilirsiniz.<div>
<br />
Aslında illuminati için Dünya’nın kontrol merkezi desek, pek de yanılmış olmayız. Çünkü bu örgüt, bulunduğumuz sistemin başında yönetici katogerisinde bulunanların doğrudan veya dolaylı olarak illuminati’ye hizmet ettiği var sayılıyor.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
İlk olarak 1 Mayıs 1776’da Adam Weishaupt isimli Kabbalacı bir Hukuk Profesörü ve Baron von Knigge ile kurulan gizli topluluktur. Ayrıca İlluminati’nin sözcük anlamı ‘Aydınlanmış Olanlar’ anlamına gelmektedir.<br />
<br />
Rönesans döneminde kurulmuş olan bu topluluğun amacı kelime anlamına eşdeğer olan insanların düşüncelerini hür kılmak, dinsel dogmatik düşüncelerden arındırmak ve Newtoncu pozitif bilimi geliştirmek olsa da, Dünya siyasi tarihinin en fazla komplo teorisi almış topluluğudur.<br />
<br />
Son derece gizlilik içinde tutulan üyelerin kayıtları ve bilgilerini kimse bilmemekteydi. Üyerlerin her birinin kod adları olup, yazışma ve haberleşmede bu takma adlar kullanılmaktaydı. Örnek vermek gerekirse, Adam Weishaupt’un kod adı ‘Spartacus’ idi.<br />
<br />
En başta 12 kişilik üye ile kurulan bu topluluk daha sonra 80 kişiye ulaşmıştır. 1874’de İlluminati, gizli siyasi amaçları olduğu öne sürülerek yasaklanmıştı. Fakat benimde en dikkatimi çeken nokta ise 19. yüzyılın başlarında ünlü Alman filozof Hegel’in katılımı bu topluluğa yeni bir nefes, canlılık katmış ve İlluminati eski parlak dönemine geri dönmüş.<br />
<br />
İlluminati, üyesi olan Hegel’in tez-antitez kuramlarıyla Yeni Dünya Düzeni düşüncesinin geliştiği bir ütopya topluluğu haline gelmiştir. İlluminati daha sonra dinsel dogmatik düşüncelerin egemen olduğu İtalya’ya ulaşmıştır ve ünlü rönesansçı şahıslar tarafından Katolik Kilisesi’ne siyasi bir savaş başlatmıştır. Bu savaşın amacı ise bilimin ispatladığı gerçekler için kiliseyi ikna ettirmekti.<br />
<br />
Günümüzde dahi son derece faal olan bu örgüt birçok siyasi, askeri ve ekonomik olayın sorumlusu haline gelmiştir.Birçok ABD Başkanı illuminati’ye hizmet etmiş olup alınan tüm siyasi kararların illuminati’den geçtiği düşünülüyor.<br />
<br />
Myron Fagan’a göre Waterloo Savaşı, Fransız İhtilali ve açıklanamayan John F. Kennedy suikasti bu örgütün işidir.<br />
<br />
Dikkat çeken başka br nokta ise Holywood film sektörü bu örgütün elindedir. Günümüzde ise 10 adet yöneticisi ve 300’e yakın alt kadrosu bulunduğu, bu grubun içinde tanınmış ünlüler, bankacılar ve sanatçıların bulunduğu iddia edilmektedir.<br />
<br />
Gelelim bu Dünya’yı yöneten bu dev örgütün nasıl yürütüldüğüne:<br />
Öncelikle her yıl bir kere toplanan <b>İlluminati topluluğu</b>, ‘Yeni Dünya’ ve ‘Tek Din’ planlarını masaya yatırıyor.<br />
<br />
<b>Peki bunu nasıl yapmayı planlıyorlar?</b><br />
Kendi düzenlerini, ilkelerini benimsetmek ve yoluna koymak için ülkeler arası çıkar kavgaları, ekonomik krizler ve terrör yanlısı savaş sinyalleri ile ellerinde tuttukları güç ile Dünya geleceğine yön çiziyorlar. Peki bunu neden mi yapıyorlar? işte sebebi; İlluminati örgütünün esas ilkesi ‘kaostan kaynaklanan düzen’ olarak nitelendirilen var olan rejimi bozup, tek devlet ve tek dine dayalı istedikleri tek dünyayı kurmak..<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="illuminati Nedir, illuminati İle Ne Amaçlanıyor? illuminati Sembolleri" border="0" data-original-height="407" data-original-width="610" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqJSYEykKMkUc-G6mq8UeOCA7RfBgqIsFjafMoMupr9_lugNA_tdw-cvd1WXX4m9QJ4td29MQdTsp4IegTDhyX59ev5_bXN7Ejj2QSCgIf-qMeKADlPCep7X1ZVnsSWAX55ONlUZghLw/s640/illuminati-nedir.jpeg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" title="illuminati Nedir, illuminati İle Ne Amaçlanıyor? illuminati Sembolleri" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">illuminati Nedir, illuminati İle Ne Amaçlanıyor? illuminati Sembolleri</td></tr>
</tbody></table><br /></div><div><br /></div><div>
Örgütün geçmişinde ki diğer ilginç nokta ise tarihe göz attığımızda ortaya çıkmakta. İlluminati’nin seçkin üyeleri Yuvarlak Masa tabirini verdikleri plan ve programların görüşüldüğü bir konsey oluşturdular. Oluşturdukları alt kadrolar diğer ülkelere yayılmış ve devlet adamlarını kapsamaktaydı.<br />
Bunun etkisi ise 1. Dünya Savaşında görülüyordu.<br />
<br />
Peki nasıl mı? Savaşta yer alan karşıt ülkelerin temsilcileri savaşın devamında Yuvarlak Masa’da bir araya gelip savaşın gidişatı ve sonucunda çıkacak çıkar ortamları konusunda planlarını görüşüyorlardı. Savaşın çıkış sebebinden, Osmanlı Devleti’nin yıkılışına kadar plan program içinde olan İlluminati, savaşların sonucunda çıkan düzensizlikten faydalanıp hedeflerindeki Tek Dünya için bütün ülkeleri çemberi içine almış olucaktı.<br />
<br />
Bu bilgiyi de sizinle paylaşmak isterim ki; İlluminati’nin On Gizli Liderinin serveti, 102 bagımsız devletin gayri safi milli hasılasından daha fazladır. Şu anda ABD’nin uyguladığı diğer strateji ise enerji kaynaklarını ele geçirmektir. Hatta ABD’den Christoper Fettews, Parameter dergisindeki makalesinde şöyle diyor: Orta Asya ve Hazar denizini merkez bölge olarak niteleyip, bu bölgenin önemli Enerji kaynaklarına sahip olunmuştur. Söz konusu rezervlerin kontrolü için ABD, Rusya, Çin, İran ve Türkiye büyük Satranç oyununda rol almaktadırlar…<br />
<br />
11 Eylül olayı da bu satranç oyununun hamlelerinden biriydi sadece.. Fakat bu olayların suçlusu olarak görülen ABD yönetimi bu planın sadece aracılığını üstlenmişti. Asıl yöneten kişiler İlluminati’nin seçkin üyeleriydi. Birçok araştırmacının ortak görüşe vardığı kanı ise ABD’nin 100 yılı aşkındır İlluminati’nin kontrolü altında olması.<br />
<br />
Dünya’nın en büyük Siyonist örgütü olan İlluminati’nin iç çemberinde bulunan seçkin üyelerinden biri ise ABD’nin tanınmış zengini David Rockefeller olduğu söyleniyor. 91 yaşında olan Rockfeller dünyanın en büyük bankalarından Chase Manhattan Bank, Citibank ve Standard Oil, Mobil gibi dünya petrol pazarını elinde tutan dev şirketlerin en büyük hissedarıydı. Şirketlerinin cirosu dünyadaki pek çok devletin yıllık gelirlerinden daha fazla olduğu söyleniyor.<br />
<br />
Aşağıdaki resimde 1 Amerikan Dolar’ının üstündeki illuminati simgeleri belirtilmektedir:<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Amerikan Dolar’ının üstündeki illuminati simgeler" border="0" data-original-height="418" data-original-width="640" height="418" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjTp0xnU1zEGmW-VkcD5FRa34BQvfmYois9ur5MByaJI12V_yS94Gghblfe2B7HXDo2K54a-Ag5ahigM2k6UwkRJhai5L7evnpYgxBWj7eJTkUazm3PsOrhIVn8cKTlnyiPJC9dU6pUQQ/s640/dolar%25C3%25BCzerindekiilluminatiresimler.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Amerikan Dolar’ının üstündeki illuminati simgeler" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Amerikan Dolar’ının üstündeki illuminati simgeler</td></tr>
</tbody></table><br /></div><div><br /></div><div>
İşte günümüzde yer alan olayların birçoğu bu kuruluşun elindedir. Sadece siyasi değil, bütün insanlığa ulaşabilecek bütün yayın organlarını kullanmaktadırlar.<br />
<br />
<b>Peki ya Bilgisayar oyunları ? Cizgi filmler ? veya herkesin dilinden düşürmediği şarkıların içeriğindeki mesaj ?</b><br />
<b><br /></b>
Evet bu konu bizi en tedirgin eden nokta. Dünyaca ünlü MMORPG online oyunlar (Devasa oyunculu çevrimiçi rol yapma oyunları) birçok masonik etkileşim aracıdır.<br />
<br />
Algının en güçlü ve karakter arayışının çocukluk çağında olduğunu hepimiz biliyoruz ve bazı cizgi filmler de rol alan karakterler ve simgeler İlluminati eğilimli mesajlar vermektedir. Günümüzde ünlü camiasından birçok kişi bu topluluğa bağlı olduğunu iddia ediyor, belki doğru belki de dikkat çekmek amaçlı ama şunu bilmeliyiz ki yaşadığımız çevrede gelişen teknoloji ve medya ile birlikte her sektörde varolan bir örgüttür <u>illuminati</u>.<br />
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-37301243534056236522017-09-12T14:33:00.000+03:002019-02-17T16:36:06.452+03:00Boyun Düzleşmesi Nedir? Boyun Düzleşmesi Nasıl Belli Olur?Boyun Düzleşmesi ile ilgili merak edilen bilgileri yazımızda bulabilirsiniz. Sorularınız için yorum formunu kullanabilirsiniz.<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHAMLPPh5BRzYTUiNgtT5sZY5iyIN5zMuYlfpCml-V63p9Ecpe9Hz61mpyG0IUjrqc418xDaymzmR_xLBBK92NvnZoD4S0Q9PNm34s-nncHo8WVXZAXy610N29ZwAPFJImtcuHAwmrpw/s1600/boyun-d%25C3%25BCzle%25C5%259Fmesi-nedir.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Boyun Düzleşmesi Nedir? Boyun Düzleşmesi Nasıl Belli Olur?" border="0" data-original-height="267" data-original-width="441" height="386" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHAMLPPh5BRzYTUiNgtT5sZY5iyIN5zMuYlfpCml-V63p9Ecpe9Hz61mpyG0IUjrqc418xDaymzmR_xLBBK92NvnZoD4S0Q9PNm34s-nncHo8WVXZAXy610N29ZwAPFJImtcuHAwmrpw/s640/boyun-d%25C3%25BCzle%25C5%259Fmesi-nedir.jpg" title="Boyun Düzleşmesi Nedir? Boyun Düzleşmesi Nasıl Belli Olur?" width="640" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Boyun Düzleşmesi Nedir? Boyun Düzleşmesi Nasıl Belli Olur?</td></tr>
</tbody></table>
<b><br /></b>
<b>Boyun düzleşmesi</b> rahatsızlığı son dönemlerde özellikle genç nüfusta oldukça sık görülen bir hastalık türüdür. Bu hastalık türü yorgunluğun,stres’in ve aşırı düşünmenin neden olduğu bir hastalıktır. Boyun düzleşmesi, şekli C’ye benzeyen omurga’nın aşırı yüklenme,aşırı stres ve stres gibi nedenlerden dolayı omurga’nın I şeklini almasıdır. İnsan vücudundaki omurgaların belli bir duruşu ve şekli vardır,bu duruş ve şekil zamanla belirli nedenlerden dolayı farklılaşarak bazı rahatsızlıklara sebep olabilir… Boyun bölgemizdeki ve bel bölgemizdeki içe doğru gerçekleşen kavis, bu anatomik doğal duruşun temelidir. Bu doğal duruşu sağlayan ise yumuşak ve özel disklerdir. Bu disklerin kayması ya da belli nedenlerden dolayı şeklini kaybetmesi az önce de belirttiğimiz gibi boyun düzleşmesine neden olmaktadır.<br />
<br />
<b>Boyun Düzleşmesi Nasıl Anlaşılır ve Boyun Düzleşmesi Nedenleri Nelerdir?</b><br />
Boyun düzleşmesinin en net belirtileri arasında kronik ağrılar ve boyun hareketlerinde zorluklar yer almaktadır… Boyuna alınan darbeler de bu hastalığın başlangıcı için uygun ortamı sağlamaktadır.Kronik ağrılar nedeniyle başvurduğunuz doktorunuz MR sayesinde sizlere sonucu net bir şekilde bildirecektir.Hastalığın adından da anlaşılacağı gibi çekilecek MR’da boynun düz bir hal aldığı görülüyorsa,hastalık başlamıştır.Hastalığın nedenlerinden bahsedecek olursak;Uzun süre öne eğik bir şekilde oturmak,aşırı yük kaldırmak,yüksek ve sert yastıklar kullanmak,koltuk ve kanepe gibi rahatsız yerlerde başın uygun pozisyon almadan yaslanması gibi birçok etken hastalığın başlaması için uygun ortamı oluşturmaktadır.<br />
<br />
<b>Boyun Düzleşmesi Nasıl Tedavi Edilir?</b><br />
Düzleşmiş boyun kavisini tekrar eski haline getirmek ve hastanın normal yaşamına devam etmesini sağlamak mümkündür. Doktor kontrolünde gerçekleştirilen ya da sizlere sunulan egzersiz programları sayesinde 2 ila 3 hafta gibi kısa bir sürede hastalığın tedavisi mümkündür. Egzersiz programı düzenli olarak gerçekleştirildiğinde hasta eski haline kavuşur ve daha rahat bir yaşam sürer,bunun yanı sıra verilen egzersiz programını düzenli ve sürekli olarak gerçekleştirmek ileri ki dönemlerde yaşanabilecek boyun fıtığı rahatsızlığını büyük ölçüde engeller. Hasta iyileştikten sonra egzersizleri bırakmamalıdır çünkü tekrarlama oranı çok yüksektir bu hastalığın.Önceleri sıkça tercih edilen boyunluklar günümüzde yerini doğal egzersizlere bırakmıştır.Boyunluk,hastalara daha çok acı vermekte ve sızlanmalara neden olmaktadır.Egzersizler sayesinde hasta daha kısa sürede ve kolay bir şekilde iyileşmektedir bu nedenle boyunluk tedavisinden uzak durulmalıdır.<br />
<br />
<b>Boyun DüzleşmesiTedavi Edilmezse Ne Gibi Sıkıntılar Doğurabilir?</b><br />
Hastalığın bir üst seviyesi boyun fıtığıdır,daha zahmetli ve daha yoğun bir bakım dönemi isteyen bu hastalık boyun düzleşmesine göre daha tehlikelidir. Kaslarda gerginlik,aşırı baş ağrıları,baş dönmesi,boyun fonksiyonlarında bozukluk gibi kalıcı rahatsızlıklara yol açabilir.<br />
<br />
Hastalığın erken teşhisi ve tedavisi çok önemlidir. Ömür boyu sizleri rahatsız edecek ve yaşamınıza müdahale edebilecek kalıcı hasarlar meydana getirebilir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-47544782740097248002017-09-11T17:31:00.003+03:002020-12-12T16:53:06.276+03:00Tavana Duvar Kağıdı Uygulamaları, Tavan Kağıt Modelleri<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="373" data-original-width="546" height="436" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtyi-v3EIF3FgjHoI2_Zb0WYUUfKmZX2wMlVbwf4vkcQzpxpThs-9MeiAa2ZJQPQNiSby-7G9eIJQxymjyKBMGb6xZrbB5q74TLj-I-GoTd4aLaTkj89ANCnzahjBhqMplSF-fjBm5gQ/s640/duvar+ka%25C4%259F%25C4%25B1tlar%25C4%25B1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Tavana Duvar Kağıdı Uygulamaları, Tavan Kağıt Modelleri</td></tr></tbody></table><div><br /></div><h2 style="text-align: left;">Tavana Duvar Kağıdı Uygulamaları, Tavan Kağıt Modelleri</h2><div><br /></div>Duvarları süsleyen Duvar kağıtları , artık tavanlarımızı süslemeye başladı. <div><br /></div><div>Duvar kağıdı olarak aldığınız ürünleri Tavan kaplamalarınızda da kullanabilirsiniz. <div><br /></div><div>Ancak dikkat edilecek husus kağıtların daha hafif olması. Ayrıca Tavana kaplanacak kağıtların boyanabilir olması tercih edilmektedir.<br />
<br />
Duvar kağıtlarınızı seçerken kaliteli olmasına özen gösterin, </div><div><br /></div><div>Duvar kağıtları azda olsa ses ve ısı yalıtım görevi de görmektedir.<br />
<br />
İşte sizler için seçtiğimiz <b>tavan kağıdı uygulamaları</b>, sorularınız ve görüşleriniz için alt kısımdaki yorum formunu kullanabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="810" data-original-width="540" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-Wwi0T2Ck14P_W6CWM6i_PBidA0nOOCGrvdpwk8J6I2wNNbVqGyJYHIpPDB1z6Eau7tC30kmZmGk8dI8rGSUP0YzWkHcoc2hQSOjV9RJpwBHgLz8gH0iXx-CZu4ushMXzH8W4tZ3hyphenhyphenA/s640/tavanaduvarka%25C4%259F%25C4%25B1d%25C4%25B1.jpg" width="426" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="508" data-original-width="585" height="554" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTnUxWAo9wrV7IPJs91cQzXdh1ZMEVwRD2Xb5sr8FZ46ZlWAhgpIqpo25leFxDQe0qDOuqAQi5QJeWmmueop8GscKnM6AEnVGGeQJjNFldCBu8r7f0hKY9KV89B8gszP23Bx2vM2KZXw/s640/tavanduvarka%25C4%259F%25C4%25B1d%25C4%25B1kaplama.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="720" data-original-width="540" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXp_mUMHpuI5J551ztA33VDz9S1tjBdHwyJlffdQnFC_5vLP4tJKhNXfoCR-ZAnvY4A6sd1iYtRuJZx31-xrx3X5bPqEmUqGKoP1XqozukmIanPRKWJ3tXnWemn8NFOnvIkhJ8MLTafA/s640/tavankaplama.jpg" width="480" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="544" data-original-width="438" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1z1rGDCPbMIlIeISVg70q98spGJWdVOgRRTU3UCfXxGGnwxLJNeq8_pNmIg1Nzw2W6F-NN_2PGuK520ljgRFekgGDohSahpPITbZ7ImazGnIWKE75gUvaRNS-Lq8RQsgsUAomERhXQQ/s640/tavankaplamam.jpg" width="514" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="780" data-original-width="585" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgxrmDzSkRwH4769_8e2OFzDQ34sgGzpBWluMoBRLbW9M3LvaDULBfmhio_zjVR_XqoRe_sKBbl_Io-Tg_a4-iWqVKE0VKEIC1wmbjqOJrQeuBMgoVgOpfDc0dlUv8sEcJPtu7_Wq1Yw/s640/tavanka%25C4%259F%25C4%25B1d%25C4%25B1modelleri.jpg" width="480" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="731" data-original-width="585" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwetLvEE7eFgo5enx4ygsC22XcX3qCJLHyAI3Q-i7dUyns6t3Jw0an-8B6P2yH2TeccT_D9z5mvUB2viIKB84mC91XI4i9CMKEhgZ5BDUllMkW44jXgaG7r5YmP0liJR3RGDLgkfGbMA/s640/tavanka%25C4%259F%25C4%25B1d%25C4%25B1%25C4%25B1.jpg" width="512" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwX8_T7-VdVOR5XtpQff0QpGOwt5i1e9_SILrAdDVMmcE-uaYarFs5tAHqChjlD79SZN94JuIA8aphsx0a1dqmalc7kgYSHvaUETcbJjhAxbZmuNQqvKebt4JTwEMzFbtjctjvQUy2HA/s640/tavanka%25C4%259F%25C4%25B1lta%25C4%25B1r.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="811" data-original-width="540" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjlekjYIUe-QX1jx_cdMd727AADTYn2-3nZ0QNG1dbvYwl-7qbTPGljQL_L7Tf-bfDHl_IgOceoNtUnFRJN6f9gzug53Ol0bAUF0V6xOOfZ47dVFhFAcvGwvAdNrMIhge_-UCS04iIGw/s640/tavanka%25C4%259F%25C4%25B1tkaplama.jpg" width="426" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="398" data-original-width="600" height="424" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimBDKwEWv-CxBSGQB8C_5b9YEGKXeaQTAFZS5LgDppuvcg4_PFEnTB8dz6ptDLwmPObm-6Djyefjf_mpHajdEXnXrdZSl0qWaMxfZbjYmrJqEqVWcNoO6dgtFU8h5CZ8H2N0f72VZG5A/s640/tavanka%25C4%259F%25C4%25B1tlar%25C4%25B1.jpg" width="640" /></div>
<br /></div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-48748394538940459652017-09-11T17:21:00.002+03:002020-10-23T22:15:56.535+03:00HTS Nedir, HTS Raporu Ne Demektir?<b>Hts </b>ile ilgili merak ettiğiniz soruları sayfamızda paylaşıyoruz. <b>Hts Nedir, Hts Raporu</b> içeriğinden neler vardır?<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="418" data-original-width="620" height="430" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOHMKIzEepjSG64SGUdOuWuWU7IOwPHOcZ9TD6VzQTcZSGWV-JbMN-S2hcflnLlGL6p7AfYRVg0D_A4Rf8b4sQBtXLt8d8moMrqy5-SfXAAVWxiba60xP8O0iXLn5D6P8fLt97D9EXhg/s640/xiu8wg20161014010805.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
İnsanoğlunun medeniyeti ileriye taşıdığı her yeni teknolojik atılımla birlikte suç ve suçluların eylemleri de bu teknolojiye paralel olarak gelişme göstermektedir. Güvercin, duman ve ulaklarla sağlanan iletişim, modern zamanlarda avuç içine sığan cihazlarla saniyeler içinde tüm dünyayı kapsayacak kadar kolaylaşmıştır. Öyle bir zamandayız ki modern şehir insanlarının telefon irtibatının olmaması neredeyse çok az rastlanan bir durumdur.Eskilerin “bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” sözü “bana telefonunda hangi programlar olduğunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” dense kabildir. İnsanların birbirleriyle telefon üzerinden sağladıkları iletişim doğal olarak suç ve suç ilişkilerinin de en büyük delili haline getirmiştir telefon trafiğini. Nitekim günümüzde suçların aydınlatılmasında ve hakkaniyete uygun yargısal kararların verilmesinde telefon trafiğinin daha terminolojik bir ifadeyle HTS Raporlarının yeri hayli önemlidir.<br />
<br />
<b>Hts Raporu Neyi Kapsar ?</b><br />
<br />
Medya gündeminde suç olarak basına yansıyan her olayın telefon görüşmeleriyle ilişkilendirilmesi telefon kayıtlarıyla ilgili adli süreçleri de oldukça karmaşık hale getirmiştir.Suç ildeği şüphesi taşıyan yahut işlenen bir suçun aydınlatılması için yapılan takip ve dinleme faaliyetleri aynı değildir. Bu bakımdan istihbari amaçlı ve salt suç şüphesinene istinaden konuşma ve mesajlaşmaların takip edildiği kayıt sistemine “önleyici dinleme”. Bir suç işlendikte sonra bu suçun faillerinin açığa çıkarılmasına yönelik kayıtların dinlenilip kaydelilmesi ise “dinleme” faaliyeti olarak tanımlanır. HTS Raporu/Dökümü (Historical Traffic Search) ise kişilerin sahip oldukları telefonlarıyla gerçekleştirdikleri görüşmlerin arayan,aranan; arama zamanı,arama süresi, arama yeri ve sinyal alınan baz istasyonları gibi bilgileri kapsar. HTS raporu hazırlanırken kişilerin gerçekleştirdikleri iletişimin içeriğine müdahale edilmez. İletişimin içeriğinin takip edilip raporlanması “dinleme” faaliyetinin konusudur. HTS raporlarının hazırlanması özel bir adli bilişim uzmanlığının konusudur zira Savcıların hakim kararıyla TİB’den (Telekominikasyon İletişim Başkanlığı) talep ettiği veriler ham halde gelir.Bu noktadan sonra GSM opertörlerinin gönderdiği verilerin birbirleriyle ilişki bağını ortaya çıkarmak, kayıtlarla ilgili modellemeller yapmak, elde edilen verilerin istatistiki olarak ortaya koymak ve bu veriler üzerinden güvenirlilik sorgulamaları yapılarak mevcut delil ve ifadelerle tutarlılığının açığa çıkarılmak konuyla ilgili adli bilişim uzmanlarının sunduğu HTS raporlarını oluşturur.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<b>HTS Raporlarıyla İlgili Hukuki Boyut</b><br />
<br />
HTS raporları doğrudan iletişimin gizliliğiyle ilişkili olduğundan anayasa tarafından koruma altına alınmış bir haktır.Bu durumun tabii sonucu olarak bu dökümler sadece hakim veya savcının talebiyle alınabilmektedir. Kişisel talep bağlı olarak bu kayıtların alınabilmesi mümkün değildir.Bu raporlar adli makamlarca istenmesine rağmen CMK 135′ e göre sadece kanunda ifadesini bulan hallerde, belirli kişilerin, belirli ve sınırlı bir süre ile talep edilebilmektedir. Yine HTS kayıtlarının talep edilmesi için ilgili suçun aşağıda belirtilen kategorilerden birine girmesi icap etmektedir:<br />
<br />
<b>a) Türk Ceza Kanununda yer alan;</b><br />
<br />
<ol>
<li>Kasten öldürme (Madde 81, 82, 83),</li>
<li>Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (Madde 79, 80),</li>
<li>İşkence (Madde 94, 95),</li>
<li>Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, Madde 102),</li>
<li>Çocukların cinsel istismarı (Madde 103),</li>
<li>Nitelikli hırsızlık (madde 142) ve yağma (madde 148, 149),</li>
<li>Uyuşturucu veya uyarıcı Madde imal ve ticareti (Madde 188),</li>
<li>Parada sahtecilik (Madde 197),</li>
<li>(Mülga alt bent: 21/02/2014-6526 S.K./12. md)</li>
<li>Fuhuş (Madde 227),</li>
<li>Rüşvet (Madde 252),</li>
<li>İhaleye fesat karıştırma (Madde 235),</li>
<li>Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama (Madde 282),</li>
<li>Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak (madde 302),</li>
<li>Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 311, 312, 313, 314, 315, 316),</li>
<li>Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk (Madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337) suçları.</li>
</ol>
<br />
b) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (Madde 12) suçları.<br />
c) Bankalar Kanununun 22 nci Maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu,<br />
d) Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.<br />
e) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü Maddelerinde tanımlanan suçlar. (CMK/135. Md)<br />
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 220 nci maddesinin iki, yedi ve sekizinci fıkralarında yer alan suçların bir terör örgütünün faaliyeti kapsamında işlenmesi hâlinde bu suçlar için de iletişimin dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi tedbirlerine başvurulabilir. (Terör örgütüne üye olmak, yardım etmek, propagandasını yapmak)<br />
<br />
<b>HTS Kayıtlarının Modern Hukuk ve Kriminolojideki Yeri</b><br />
<br />
İletişim olanaklarının artmasıyla suç ve suçluluların ortaya çıkarılması çok daha çetrefilli hal almıştır. Organize olarak gerçekleştirilen suçların birçoğunda suçlular arkalarında delil ve tanık bırakmadan , çoğu zaman herhangi bir mağdur da olmadan suç işleyebilir olmuşlardır. Hırsızlık, fuhuş, insan kaçakçılığı gibi suçların tespiti ve suçluların yakalanması için teknolojiden istifade etmek kaçınılmaz olmuştur. Bu noktada bahsi geçen suçların engellenmesi ve aydınlatılması İletişim cihazlarının takip edip iletişim sürecine dair verilerin analiz edilmesiyle oldukça kolay hale gelmiştir. HTS dökümleri sayesinde büyük bir doğruluk ve objektiflikle suç gruplarının ilişki soy ağacı ortaya çıkarılabilmektedir.Bu noktada suçun açığa çıkarılması ve suçluların hakkaniyete uygun olarak cezalandırılmalarıyla birlikte herhangi bir mağduriyete ve kayba mahal vermeden suçun önlenmesi de mümkün olmuştur.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-86555769939702712742017-09-09T11:00:00.000+03:002019-02-17T16:41:07.736+03:00Bıttım Sabunu Nedir? Bıttım Sabununun Faydaları Nelerdir? Bıttım Sabunu Nasıl Yapılır?<b>Bıttım Sabunu <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank">Nedir</a></b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank"> </a>ve <b>bıhtım sabununun faydaları</b> nelerdir, Bu sorularla ilgili ayrıntılı cevapları yazımızın devamında bulabilirsiniz.<br />
<br />
Bıttım sabunu, “<b>bıttım</b>” adı verilen ufak kahverengi kabuklu yabani fıstık bitkisinin yağı ile “çitlembik” olarak da bilinen menengiç ağacının yağından yapılan faydası bol doğal bir sabun çeşididir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="335" data-original-width="500" height="428" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBSFLR31hW95ig3ubchoLyLyg1zp7ztmYcAQzxD1-X6w3PDJjAYXrwp6vjP8S3OiGO8hL3LJ2kPShjrQ0MA8DfDwtQ74syR6fuRh1wydHGpmgPfdgob6Y4z429hhcNwcBADuHoTPBljg/s640/b%25C4%25B1tt%25C4%25B1m+sabunu+faydalar%25C4%25B1.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Egzama, mantar ve kepek gibi cilt sorunlarını geçirmesiyle meşhur olan Bıttım sabunu, Mardin’in Botan bölgesinde doğmuş olmasına karşın Siirt ile özdeşlemiş durumdadır. Üretildiği bölgede “Botan sabunu” adıyla da tanınan Bıttım sabunu, deri dökülmelerini önleyerek birçok saç sorununu da çözer. Saçları besler ve yumuşacık hale getirir. Aynı zamanda, saçların erken beyazlamasını da önler. Cizre, Şırnak’ta da üretilen Bıttım sabunu tamamen doğal ürünlerden meydana getirilir.<br />
<br />
<b>Bıttım sabununun rengi sarı ve yeşil olur.</b><br />
<br />
Bir rivayete göre, Prens Charles başta olmak üzere İngiliz kraliyet ailesi de Bıttım sabununu yıllardan beri severek kullanır. Bu nedenle, Bıttım sabunu halk arasında “prensin sabunu” adıyla da bilinir.<br />
<br />
Bıttım sabunu, Güneydoğu Anadolu’nun hemen hemen her şehrinde bulunur. Türkiye’nin diğer bölgeleri ile şehirlerinde ise, aktarlardan ve organik pazarlardan kolaylıkla temin edilebilir. Alırken, gerçeğini ve katkısız olanını almaya özen göstermek gerekir.<br />
<br />
Bıttım sabunu, birçok kimyager ve saç uzmanının önerdiği, oldukça doğal bir temizlik ve bakım ürünüdür.<br />
<br />
<b>Bıttım Sabunu Nasıl Yapılır?</b><br />
<br />
Bıttım bitkisi, Antep fıstığının aşısız hali olarak da tanımlanabilir. Zaten Bıttım sabunu da, daha çok Siirt’te bulunan bu bitkinin fıstıklarının ezilmesi sonucu ortaya çıkan yağ ile üretilir.<br />
<br />
Siirt’te bu fıstık bitkisi Eylül ayının sonlarına doğru olgunlaşır. Bıttım fıstıkları, bağ ve bahçelerde toplanır, tek tek ayıklanır. Çürükleri ayrılır ve iyi durumdakiler yıkanıp kurutulur. Kuruma işlemi 5 ile 10 gün arası sürer. Kuruyan Bıttım fıstıkları değirmende öğütülür ve ardından orta sıcaklıkta suyla bir kazan içerisinde yoğrulur.<br />
<br />
Yoğurma işlemi en çok özen isteyen safhadır. Bu işlem iki saate yakın sürer. İki saat süresince yoğrulan Bıttım fıstıklarından belli bir miktarda yağ çıkar. Bu yağ ayrı bir kaba konur. Kalan Bıttım fıstıkları sıcak bir ortamda bırakılır. Böylece yağları tamamen süzülmeye çalışılır. Yağlı çözelti su yüzeyine çıkmaya başlar. Bu işlem sonlanınca, kazanda kalanlar atılır ve kazan temizlenir. Kazanın temizliğinin ardından, Bıttım fıstığı kabuklarından temizlenir ve yağın içinde olduğu kazan kaynarken bir başka kabın içerisinde sabunlaşma reaksiyonunun gerçekleşmesi için çözelti hazırlanır.<br />
<br />
Kazandaki yağ kaynadıktan sonra, çözelti düzenli aralıklarla kazana eklenir ve karıştırılır. Bu sayede, sabunlaşma reaksiyonu hızlandırılmış olur. Karışım 12 ile 16 saat arası bir süre boyunca kaynatılır ve bu süre sona erdiğinde sabunlaşma reaksiyonu son bulur. Sabun henüz sıcakken, yarı sıvı durumdayken kazandan alınır ve kaplara doldurulur. Kaplara konan Bıttım sabunu, açık havalı bir ortamda üç gün boyunca bekletilir.<br />
<br />
Büyük kalıplar halindeki bu sabunlar, üçüncü günün sonunda arzu edilen boyutlarda dilimler halinde kesilir ve tüketiciye de bu boyutlara ulaştırılır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="472" data-original-width="630" height="478" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkwnn9Q7y-tLbKr1BdP1GwcdB3gX7IQl1ev1cWW8wIy2kcKK5KpXZ5NsYEBMMO_p9BMM7G8tyo_Xg4V0OITj9BtJVjd8x-bDwwZy2pvPVNOKVjDA-gbntHksRDor9b6k9eMltyF9fvlA/s640/b%25C4%25B1ht%25C4%25B1m+sabunu+nedir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Hakiki Bıttım Sabunu Nasıl Anlaşılır?</b><br />
<br />
Bıttım sabunu, son yıllarda faydaları sebebiyle çok fazla rağbet görmeye başlamıştır. Bu yüzden, bazı kimseler, daha fazla kar uğruna Bıttım sabununu taklit etmektedir. Dolayısıyla şu anda piyasada satılan her Bıttım sabununun hakiki olmama riski bulunmaktadır. Peki hakiki Bıttım sabunu nasıl anlaşılır? Daha sağlıklı bir saç ve cilt için satın aldığımız Bıttım sabununun gerçek olup olmadığını nasıl anlayabiliriz?<br />
<br />
Bıttım sabunu genelde koyu yeşil ya da koyu sarı renkte olur. Yapım aşaması tamamlanan ve kullanıma hazır olan sabunun rengi bir süre sonra biraz açılabilir. Bunun sebebi, Bıttım sabununun içindeki suyun kurumasıdır. Su, zamanla buharlaşır ve yok olur. Hakiki sabunu anlamanın bir yolu bu rengi kontrol etmektir.<br />
<br />
Ayrıca, Bıttım sabununun yapımında Bıttım bitkisinin yağı kullanılır. Bu yağ binbir emekle elde edilen ve zor bulunan bir yağdır. Bu sebeple, kıymetli, oldukça pahalı bir yağdır. Kimi ürteticiler, bu sabunun üretiminde maliyeti azaltmak amacıyla bu değerli Bıttım bitkisinin yağı yerine zeytinyağı, defne yağı gibi başka yağlar kullanmaktadır. Sabunu ayırt etmenin bir başka yolu da, sabunu koklayarak sabunda bu tip yağların olup olmadığına bakmaktır.<br />
<br />
Ayrıca, taklit sabunlar, orijinallerine göre oldukça ucuzdur. Bu da bir kontrol yöntemi olarak öne çıkar.<br />
<br />
<b>Bıttım Sabunu Nasıl Kullanılır?</b><br />
<br />
<ol>
<li>Kullanmadan önce saçınızı ılık suyla yıkayıp arındırın. Saçınızın tüm suyu emmesini sağlayın.</li>
<li>Ardından, Bıttım sabununu su ile birazcık yıkayın.</li>
<li>Sonrasında, Bıttım sabununu bolca köpürtüp saç diplerinize masaj yapmak suretiyle uygulayın. Bu uygulamayı 3 ile 5 dakika arası bir süre devam ettirin.</li>
<li>Uygulama sırasında, saç derinizi hafifçe kaşıyın.</li>
<li>Bıttım sabununu tek başına kullanırsanız faydalarını maksimum noktaya çıkarırsınız. Bu nedenle, Bıttım sabununu yanında başka bir kimyasal ürün olmadan kullanın.</li>
<li>Bu sabunu düzenli bir şekilde kullanın, ancak bu şekilde faydaları açığa çıkar.</li>
<li>Eğer 1 gün Bıttım sabunu kullanıyorsanız, sonraki gün şampuan kullanmayın.</li>
<li>Saçlarınızı Bıttım sabunuyla yıkadıktan sonra 2 gün boyunca saçlarınızı yıkamayın. Çünkü, Bıttım sabunu yağlı yapısı ile saçlarınızı diğer ürünlere göre çok daha fazla besleyecektir.</li>
</ol>
<br />
<br />
<b>Bıttım Sabununun Faydaları</b><br />
<br />
<br />
<ol>
<li><u>Saç dökülmelerini engeller</u> ve neredeyse tamamen durdurur. Ancak bu etkinin aktif olması için, Bıttım sabununu sürekli ve sık bir şekilde kullanmak gerekir.</li>
<li>Kepeklerin ortadan kalkmasına yardım eder ve yeni kepek oluşumunun da önüne geçer.</li>
<li>Saçların beyazlamasını yavaşlatmaya yardımcıdır. Eğer hafif kırlaşmaya başlamış saçlarınız varsa, Bıttım sabununu kullanarak 7 ile 8 ay arası bir sürede saçlarınızın eski rengine kavuştuğunu görebilirsiniz. Bu etki için de sık olarak kullanılmalıdır.</li>
<li>Saçlar için iyi bir temizleyici ve arındırıcıdır. Saç derisindeki bakterileri tamamen ortadan kaldırır.</li>
<li>Saçları doğal bir şekilde güçlendirir.</li>
<li>Saçları besler ve yumuşacık yapar.</li>
<li>Saçların parlaklık derecesini artırır.</li>
<li>Saçların su ve yağ dengesini düzenler.</li>
<li>Çok yağlı saçların daha sağlıklı olmasına yardım eder.</li>
<li>Kuru saçları nemlendirmeye yardım eder.</li>
<li>Sıradan bir sabunun verdiği kurutma ve keçe yapma etkilerini asla göstermez.</li>
<li>Saçların elektriklenmesinin önüne geçerek rahat ve kolay şekilde şekil almasına yardım eder.</li>
<li>Özellikle kıvırcık saçlara kolaylıkla şekil vermeyi sağlar.</li>
<li>Saça hacim verir, gürleşerek dolgun görünmesine yardım eder.</li>
<li>Saçların kırılmasını önler.</li>
<li>Saçların sağlıklı bir şekilde uzamasına yardım eder.</li>
<li>Antiseptik etki gösterir, derideki ve saçtaki mikropları öldürür.</li>
<li>Vücut temizliğinde çok etkilidir.</li>
<li>İnsanları rahatlatan bir kokusu ve etkisi vardır.</li>
<li>Cilt üzerinde peeling etkisi gösterir.</li>
<li>Cildi pürüzsüz bir görünüme kavuşturur ve asla kurutmaz.</li>
<li>Ergenlik sivilcelerini ve genel olarak yağlanmaya bağlı olarak oluşan tüm sivilce ve akneleri geçirmeye yardım eder. Var olan sivilceleri kuruttuğu gibi, uzun süreli kullanımda sivilcelerin yeniden çıkmalarını da engeller.</li>
<li>Cilt lekelerinin ortadan kaybolmasına yardım eder.</li>
<li>Vücuttaki kaşıntıları ve kızarıklıkları alır.</li>
<li>Derideki yara ve tahrişleri ortadan kaldırmaya yardımcıdır.</li>
<li>Gözenekleri açmaya yardım eder ve vücudun rahatça nefes almasını sağlar.</li>
<li>Bacaklardaki varislerin gözle görülür biçimde azalmasına yardım eder.</li>
<li>Egzama ve mantar gibi cilt hastalıklarının iyileşmesine yardımcı olur.</li>
<li>Sedef hastalığının atlatılmasına yardım eder.</li>
<li>Tamamen doğal bir biçimde ve doğal ürünlerle üretildiği için kimyasal madde içermez ve yan etki göstermez.</li>
</ol>
<br />
<br />
<b>BITTIM SABUNUNUN FAYDALARIYLA İLGİLİ ÖNEMLİ BİR HATIRLATMA:</b><br />
<br />
Saçlarınızı başta sertleştiriyor gibi gelebilir. Bunun sebebi, uzun yıllardır kullandığınız kimyasal içerikli saç temizlik ve bakım ürünlerinden sonra ilk kez farklı bir ürün kullanmanızdır. Bıttım sabununu ilk kez kullanmaya başladığınız andan itibaren, saçlarınız yeni bir ürüne adapte olma sürecine girer. Birkaç kullanımın sonunda, eğer kullandığınız Bıttım sabunu hakiki ise, saçlarınız sabuna alışacak ve tüm faydalar birer birer etkisini gösterecektir.<br />
<br />
<b>ÖNEMLİ:</b><br />
<br />
<br />
<ul>
<li>Faydalarından yararlanabilmek için hakiki, doğal ve tamamen katkısız olanın Bıttım sabununu almaya özen gösterin.</li>
<li>Gözünüzden ve göz çevrenizden uzak tutun. Gözlerle temas etmesi durumunda göz yakıcı etki gösterdiği için kullanım sırasında çok dikkatli olun.</li>
<li>Fıstığa, bıttım bitkisine ya da menengiç bitkisine alerjisi olanların kullanmaması gerekir. Bu sabunu kullandıktan sonra cildinizde bir alerjik reaksiyonun geliştiğini görürseniz, Bıttım sabununu kullanmayı derhal bırakın ve bir cilt doktoruna başvurun.</li>
<li>Bir hastalık nedeniyle ilaç kullanıyorsanız ya da bir cilt rahatsızlığınız varsa Bıttım sabununu kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışın.</li>
<li>Çok sık ve aşırı miktarda kullanmayın. Cildinizi tahriş edebilir.</li>
<li>Oda sıcaklığında ve kuru yerde muhafaza etmeye dikkat edin.</li>
</ul>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-59171172921883125962017-09-08T19:30:00.000+03:002018-09-23T10:45:52.568+03:00Protein Tozu Nedir, Protein Tozu Zararlımıdır? Protein Tozu İçeriğinde Neler Var?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="330" data-original-width="660" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbB8w0sKxec_KBL9ZD_H10VmrUiC4P2GNVuMujZzxhoGDIWZAKqdRoBKaoxHyzu2gTge-H-Svam18v3-jE-BZyo_5jr8hWvTicei_hDmG3F9xxWAlC4KC1dPEz9LjX1c_hLY3HpPsMVA/s640/Protein-Tozu-nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">Protein Tozu Nedir, Protein Tozu Zararlımıdır? Protein Tozu İçeriğinde Neler Var?</span></td></tr>
</tbody></table>
<br /><b>Protein tozu nedir</b>, Protein tozu kullanmak <b>zararlımıdır</b>? sorularının yanıtlarını açıklamaya çalışacağız.<br />
<br />
Spor ile ile uğraşan pek çok kişinin merak ettiği bir sorudur; “protein tozu sağlığa zararlı mı?“. İlk olarak şunu belirtmemiz gerekir ki, protein tozu gibi tüketilen sporcu besinleri (supplementler) besin takviyeleridir ve öğünlerin yerine geçmez. Kullanım şekline ve sıklığına bağlı olarak olumsuz etkiler doğurabilen protein tozlarını yazımızda detaylı inceleyeceğiz ve olası zarar ve etkilerine değineceğiz.<br />
<br />
Protein tozu, “whey protein” olarak da bilinir. Toz olarak da protein barı olarak da tercih edilir. Protein tozu 4 grupta sınıflandırılır:<br />
<br />
<b>Süt proteini tozu:</b> Sütün içindeki, özellikle de inek sütünün içindeki protein türüdür. Daha yavaş sin<b>dirilir.</b><br />
<b><br /></b>
<b>Yumurta proteini tozu:</b> Tavuk yumurtası doğadaki en tam ve doğal protein kaynaklarından biri olarak görülür. Yumurta proteini de tavuk yumurtası kullanılarak üretilen bir protein takviyesidir.<br />
<br />
<b>Soya proteini tozu: </b>Soyanın içerisindeki proteinden üretilir. Kimi insanlar için alerjik reaksiyon gösterme sebebidir. Bu nedenle, soya proteini ürünlerinde alerjen uyarı bulunur.<br />
<br />
<b>Kazein : </b>Su ve sütle karıştırılarak kullanılır. Pudra şeklinde tozlardır. Vanilyalı, çikolatalı, çilekli ve başka aromalara sahip çeşitleri vardır.<br />
<br />
<u>Protein tuzu</u>, elzem amino asitleri ve dallı zincirli amino asitleri içerir.<br />
<br />
<b>En çok tercih edilen protein tozu hangisidir?</b><br />
<br />
En çok önerilen ve tercih edileni, kesilmiş sütün suyundan yani peynir altı suyundan elde edilerek toz haline getirilmiş whey proteinleridir. Bu protein tozu, en saf protein çeşididir.<br />
<br />
Protein tozu denince akla ilk olarak whey protein gelir. Peynir üretimi sırasında ortaya çıkan proteini yüksek maddeler bazı kimyasal işlemlerden geçirilir ve saflaştırılır. Ardından da konsantre edilir. İşte bu şekilde üretilen protein, dünyada da en çok kullanılan protein takviyesi olan whey proteindir.<br />
<br />
<b>Protein tozunu kimler kullanır?</b><br />
<br />
Protein tozu, ağır antrenman yapan sporculara, kuvvet ve güç antrenmanları yapan insanlara önerilen tozlardır. Bunun haricinde yoğun protein ihtiyacı duymayan kimselere, protein destekleyici bir besin takviyesi olarak kullanılması önerilmez. Bu sporcular, günlük kilogramları başına 1,3 ile 2 gr arasında protein almalıdır. Bu kimseler eğer diyetleriyle bu proteini alamıyorsa, protein tuzu kullanabilirler.<br />
<br />
Bu sporcular, proteini halihazırda yeterli miktarlarda alıyorlarsa, protein tozu kullanmaları önerilmez. Çünkü, protein fazlası vücutta bazı zararları olur. Örneğin karaciğer yorulacaktır, karaciğerde yağlanma ve harabiyet oluşacaktır. Ayrıca protein böbrekten metabolize olduğundan, böbreğin de yorulmasına sebebiyet verecektir. Bu rahatsızlıklara ek olarak, protein fazlası dehidrasyona da yol açabilir. Su kaybıyla birlikte kalsiyum kaybı da oluşabilir.<br />
<br />
Bu nedenle, temel protein kaynağı olarak değil ama eksik kalan proteini karşılamak amacıyla protein tozu kullanılabilir. Bu kullanımda da, protein tozunun miktarı ve dozajı oldukça önemlidir.<br />
<br />
Protein tozunun önerilebileceği bir başka grup da, vejetaryen beslenen insanlar ve geçirdiği herhangi bir operasyon sebebiyle vücuduna normal diyetiyle, doğal yollarla protein almakta zorlanan kimselerdir. Onların doku onarımı için de uygun miktarlarda protein tozu önerilebilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="614" data-original-width="1092" height="358" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIRiGg7x9aJVYl_5KU4fObbpAg6QXva9ZjFt3K-RVZMI2GRiOFiI_sw-AZxHtLBVZmbC-7fWp_q7rqpWSPrgqdIEq3fOIlxuDWdTyBIVke0VRg81bOOhw8XjvCcD3kmaaGBf-IEcYi0w/s640/protein-tozu-i%25C3%25A7eri%25C4%259Fi.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Protein tozu kilo aldırır mı?</b><br />
<br />
Protein tozu, zayıflama ya da kilo alma diyetlerinde özellikle tavsiye edilen ve kullanılan ürünler değildir. Sadece ağırlık çalışan, güç ve kuvvet antrenmanı yapan sporculara, diyetle alınamayan proteini almak için kullanılır. Bu durumda, protein tozu, kasların onarılması ve güçlenmesi ile bağışıklık sistemlerinin güçlü kalması için işe yarar.<br />
<br />
Bu kişiler, zaten kaloriyi yeterince tüketir; bu nedenle protein tozunun kilo almalarına neden olduğu söylenemez. Yapılan ağır antrenman sonrası ortaya çıkan enerji açığını protein tozu kapatmaz. Zaten protein tozu enerji olarak düşüktür. Yalnızca, yapısal maddeler içerir. Bu yüzden vücuda kilo aldırıcı etkisi olmaz.<br />
<br />
<b>Protein Tozu Zararlı mıdır?</b><br />
<br />
Protein, önemli bir yapıtaşıdır. Her insanın sağlığı için protein ihtiyacı vardır. Protein farklı miktarlarda ve çeşitlerde vücuda alınabilir. Yetişkin bir insanın günlük olarak alması gereken enerjinin yaklaşık yüzde 20’si proteinlerden gelmelidir. Bu proteinler, gün içinde yıkıma uğramış kas dokularını onarır ve yenilerinin yapımı için yardım eder.<br />
<br />
Kimi zaman, ek protein besinleri de insanlar için gerekli olabilir. Bu konuyla ilgili uluslararası alanda pek çok tartışma olsa da yapılan araştırmalar gösterir ki, yüksek dozajlarda olmadığı müddetçe, protein takviyesinin insan sağlığı üstünde ciddi tehlikeleri yoktur.<br />
<br />
Bazı protein tozları aspartam içerebilmektedir, yapılan araştırmalarda aspartam kansere neden olabilecek maddeler arasındadır. Bu sebeple protein tozu satın alacaksanız “aspartam içermez” “aspartame free” yazılı ürünleri tercih etmeniz sağlığınız için oldukça önemlidir.<br />
<br />
Protein tozu, sanılanın aksine bir hormon ilacı, doping aracı ya da mucizevi bir şey değildir (Yapay hormon takviyesi olan grup steroid grubudur). Protein tozu, zayıflama ya da kilo alma diyetlerinde değil, güç ve ağırlık antrenmanı yapan, diyetinde proteini yeterince alamadığı için protein eksiği olan sporculara önerilir. Bu sporcular, antrenman aralarında ve antrenman sonrasında uygun miktarda protein tozu alarak vücutlarındaki protein açığını kapatırlar. Bu sayede, kaslarını onarırlar ve bağışıklık sistemlerini güçlü tutarlar.<br />
<br />
Bunun haricindeki sporlarla uğraşan insanların protein tozuna ihtiyacı yoktur. Bu insanlarda, protein tozunun gereğinden fazla protein alımına sebep olma riski bulunur. Aynı risk, protein açığı olduğu halde protein tozu kullanan ancak bunun dozajını doğru ayarlayamayan sporcular için de söz konusudur.<br />
<br />
<b>Protein tozunun fazlası, </b><br />
<br />
<br />
<ul>
<li>Karaciğeri yorar.</li>
<li>Karaciğerde yağlanmaya ve sorunlara yol açar.</li>
<li>Protein böbrekten metabolize olduğundan, böbreği de yorar.</li>
<li>Dehidrasyona yol açar.</li>
<li>Su kaybıyla birlikte kalsiyum kaybını da tetikler.</li>
<li>Kalori artışı</li>
<li>İlaçların etkisini azaltma</li>
<li>Kalp hastalıkları</li>
<li>Gut hastalığına yol açma riski taşır.</li>
<li>Protein tozunun sivilce yapıp yapmadığı konusu hata tartışılmakta ve kesin bilgi sunulamamaktadır.</li>
</ul>
<br />
<br />
Kısırlık ve testis küçülmesi konusu ile ilgili olarak ise; ülkemizde satılan protein tozları androjen ve anabolizan içermemektedir. Bu maddelerin ve steroid türevi maddelerinin bulunmaması protein tozlarının kısırlığa veya testis küçülmesine neden olmayacağını göstermektedir.<br />
<br />
<b>Protein tozu nasıl kullanılır?</b><br />
<br />
Protein tozunu kullanması gereken kimseler, spor antrenmanları sonrasında ara öğünlerde ya da ana öğünlerinde bir iki doz protein tozu kullanabilirler. Eğer ana öğünlerini yüksek proteinli bir yemekle yapabiliyorlarsa, yapmaları önerilir. Ancak, eğer yüksek proteinli ana öğün yiyemiyorlarsa, diyetlerinde kalori sınırlaması söz konuysa, birkaç doz protein dozu alabilirler.<br />
<br />
Gün içerisinde, protein tozu kullanacak kişi en fazla 5-6 doz protein dozu almalıdır. Bunun nedeni, emilimi yavaş yavaş gerçekleştirmek, amino asitlerin kas dokusuna yavaş geçiş yaparak vücudu yormasını engellemektir.<br />
<br />
Protein tozu, sabahtan akşama dek ana ve ara öğünlere birer doz şeklinde bölünerek eklenirse kişi için daha verimli olur. Bu şekilde, maksimum fayda ve destek alınabilir.<br />
<br />
<b>Protein tozunun faydaları var mıdır?</b><br />
<br />
Piyasadaki protein tozları herkese önerilmez. Ağırlık sporu yapan sporcular için faydaları olabilecekken, ihtiyacı olmayanlar için zarara sebep olur. Protein tozunun fayda sağladığı sporcular, diyetleriyle yeterli miktarda protein alamayan insanlardır.<br />
<br />
Kas büyütme ve kas onarımı açısından destekleyici olan bu protein tozları içerisinde elzem amino asitler barındırır; bu asitler doğal besinlerden alınınca kasa kolayca ve hızlıca geçemez. Ancak tozlardaki elzem amino asitler saf haldedir. Özellikle, süt proteini tozundaki amino asitler daha da saftır. Yani biyolojik verimlilikleri oldukça yüksektir; kasa hızlıca geçerler ve etki eder.<br />
<br />
Güç ve ağırlık antrenmanı yapan sporcular, antrenman sonrası kas onarımı için protein tozu tercih edebilir. Özellikle kalorisi sınırlı diyetler yapması gereken, yağ yakıcı antrenmanlar yapan sporcular, doğal protein kaynakları arttıkça kalori miktarı da arttığından bunları yemeyi bir miktar azaltarak protein tozuna yönelebilir. Bu sayede, kas onarımı ve bağışıklık sisteminin güçlenmesi süreçleri bu kimselerde daha hızlı gerçekleşir. Aynı zamanda, eğer varsa, vücuttaki yaraların da hızlıca iyileşmesine yardım eder.<br />
<br />
Protein tozunun bir başka faydası da, kullanan kişiye zamandan ve yemek hazırlamak için harcayacağı enerjiden ekonomi ettirmesidir.<br />
<br />
Hakkında yapılan araştırmalar devam ediyor olsa da, whey proteini ile ilgili bir diğer faydanın da, vücuttaki kanser hücrelerini yok etmesi olduğu söylenmektedir.<br />
<br />
<b>Her protein tozu faydalı mıdır?</b><br />
<br />
Protein tozu, hakkında çok fazla araştırma yapılan bir besin takviye grubudur. Takviye olmaları itibariyle asla gıdanın yerini almaması gereken, ancak gıdadan yeterince protein alınmadığında kullanılması önerilerin protein tozları, piyasada çok çeşitlidir.<br />
<br />
Nasıl çiftçiler, hem organik hem de tarım ilaçlı üretim yapıyorsa, protein tozlarının da iyi ve kötü versiyonları vardır. Kimi üreticiler protein tozlarının içine kurşun, kadmiyum ve arsenik karıştırırken, tamamen organik içerikli protein tozları üretenler de vardır. Bu maddeler doğada da bulunur ancak miktarları çok önemlidir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-62355534990680433742017-09-08T17:37:00.002+03:002018-09-23T10:58:20.864+03:00Trüf Mantarı & Trüf Yağı Nedir? Trüf Mantarı'nın Faydaları Nelerdir?“Tanrı ve kralların besini” olarak bilinen, bir dönem kral sofralarının baş tacı olan trüf mantarından elde edilen trüf yağı; yemeklere eşsiz bir lezzet katıyor. Üstelik fiyat açısından bakıldığında trüf mantarının kendisi kadar ulaşılmaz değil!<br />
<br />
Bu yazımızda sizler için trüf yağını, nasıl elde edildiğini ve faydalarının neler olduğunu araştırdık.<br />
<br />
<b>Trüf Yağı Nedir? Nasıl Elde Edilir?</b><br />
Trüf yağı, kral sofralarının vazgeçilmezlerinden olan trüf mantarından elde edilen bir yağ çeşididir. Trüf mantarı yağı olarak da anılır. Trüf mantarının zeytinyağı içerisine aromasını katması ile elde edilir. Yağın içerisindeki trüf aroması oranı düşük olsa da, yoğun bir kokusu vardır. Bu nedenle yemeklerde az miktarda kullanılması gerekir. Beyaz ve siyah olmak üzere 2 çeşit trüf mantarı bulunur. Her ikisinden de trüf yağı elde edilebilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="440" data-original-width="660" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkfsU0RsGmKVuQaunvFk7SLEfnZyw3gwbLHrlUtCwl2I28WuxvSJ2dFmJ4iI8QzdJDMzWAVGHZWLq3p-Yvfen7YS7UbipUOxokUVx6bzN8REPf66nAUyxcthTbDZeIEokDx0H7Zg3MOQ/s640/TR%25C3%259CF+MANTARI+NED%25C4%25B0R.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<b>Trüf Mantarı Nedir?</b><br />
<br />
Trüf mantarı; ülkemizde “domalan mantarı”, dünya genelinde ise “siyah elmas” olarak tanınır. Anavatanı Fransa, İspanya ve İtalya’dır. Hatta bu ülkelerde kralların sofrasını donatan trüf mantarı için “tanrı ve kralların besini” denilmektedir. Sanıyoruz bu söz trüf mantarının ne kadar değerli bir besin olduğunu anlatmak için yeterlidir.<br />
<br />
Trüf mantarı ağaç diplerinde yetişir. Görüntü ve renk olarak patatese benzer. Kendine has bir kokusu vardır. Bu kokusu sayesinde eşsiz bir aromaya sahiptir. Yetiştirilmesi en zor mantar türlerinden biridir. Trüf mantarı yerin 50 cm kadar altında, genellikle ağaç diplerinde yetişir. Ağacın köklerini emerek ihtiyacı olan şeker ve organik asitleri temin eder. Yaz aylarında görülen sağanak yağışlar trüf mantarının ihtiyaç duyduğu nemi sağlar. Yaz aylarının çok kuru geçtiği yerlerde trüf mantarı yetişmez. Trüf mantarının sadece yetiştirilmesi değil toplanması da özel uzmanlık gerektirir. Çünkü yer altında olduğu için toprak üzerinden görünmez. Bu özel mantarın toplanması için yıllar boyunca domuzlar (özellikle dişi domuzlar) kullanılmış. Ancak bu aramalarda domuzlar zaman zaman buldukları mantarları yemişler. Bu nedenle günümüzde trüf mantarı toplama işleminde domuzların yanı sıra özel eğitimli köpekler de kullanılmaktadır.<br />
<br />
Siyah trüfün asıl adı siyah kış trüfüdür. Adından da anlaşılacağı üzere kış mevsiminde yetişir. Siyah bir yumru şeklinde olan bu çeşidin üzeri altıgen siğillerle kaplıdır. Yoğun, kendine özgü bir kokusu vardır. Trüf yumrusunun içindeki etli kısımda kahverengi ve beyaz damarlar bulunur. Beyaz trüf ise yaz aylarında, uygun iklim koşullarında doğal olarak yetişir. Bu nedenle en çok yetiştirilen ve en fazla tüketilen trüf mantarı çeşididir. Dış görüntü itibariyle siyah trüf mantarına benzer. Aralarındaki fark; siyah trüf mantarının kokusunun daha yoğun olmasıdır. Aynı kokuyu beyaz trüf mantarından almak mümkün değildir.<br />
<br />
Dünyadaki en kaliteli trüf mantarı İtalya’nın Alba kentinde bulunur. Hatta bu ülkede her yıl Ekim ve Kasım aylarında festival eşliğinde “trüf mantarı avı” yapılır. Bu festival gurme turistler, gastronomi profesyonelleri ve lezzet peşinde koşanları bir araya getirmektedir.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="533" data-original-width="800" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgudDrugwUMMSmSzKjJAcXLRNu1I5OdNTB8vA3BneY46RvPQU7TA_i-eYxRUdvU5ReIxj61CSqREh5MRaEAuI8SjpXsGTwFGattRrj3j0QQx25E86vAY80s1KPO6FCxjcNl-smcXqk84Q/s640/tr%25C3%25BCf+ya%25C4%259F%25C4%25B1+nedir+faydalari.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Trüf mantarı değerli olduğu kadar da pahalı bir besindir. Çünkü oldukça kısıtlı bir alanda yetiştirilir. Kilosu yaklaşık 5000 TL’ye satılmaktadır. Bu haliyle; en pahalı yiyecekler listesinde havyardan sonra, yani ikinci sırada trüf mantarının yer aldığını söyleyebiliriz.<br />
<br />
Trüf mantarı ülkemizde Güneydoğu Anadolu, Trakya ve Kuzey Anadolu bölgelerinde yetişir. Hatta Güneydoğu Anadolu bölgesinde bu mantar çeşidine “keme” ya da “domalan mantarı” denir. Bununla birlikte sizlere iyi bir haberimiz olduğunu söylemeliyiz. Ülkemizde de trüf mantarı yetiştiriciliği konusunda bazı girişimler hayata geçiriliyor, çiftçiler eğitiliyor ve bu alana özgü çiftlikler kuruluyor. Yakın zamanda, çok daha kolay bir şekilde trüf mantarı ve dolayısıyla trüf mantarı yağı temin edebileceğiz.<br />
<br />
Hem siyah hem de beyaz trüf mantarı hemen hemen her yemekte kullanılabilir. Beyaz trüf mantarını yani yaz trüfünü tüketmenin en iyi şekli, pişirmeden yemektir. Makarnanın ya da risottonun üzerine dilimleyerek tüketebilirsiniz. Burada önemli olan yoğun lezzeti olamayan yemekleri seçmektir. Bu tarz yemekleri beyaz trüf mantarı ile lezzetlendirebilirsiniz.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-36954157943575405732017-09-08T08:30:00.000+03:002018-09-23T10:58:05.446+03:00Yeşil Ceviz Kabuğu Suyunun Faydaları Nelerdir?Taze (Yeşil) <b>ceviz kabuğu suyu</b> çıkarılarak sivilceli cilt üzerine sürülmesi sivilcelerin ve cilt lekelerinin geçmesine yardımcı olur.<br />
<br />
Sedef hastaları yeşil cevizin kabuğundaki suyu sedefli bölgelere sürebilir, Bazı kaynaklar ceviz kabuğunun tazeyken yenilmesinin veya suyunun içilmesinin sedefe iyi geldiğini hatta iyileştirdiğini yazmaktadır. Ancak dikkat etmenizde fayda var, ceviz kabuğunun tadı çok acı olmaktadır, az miktarda tüketebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="336" data-original-width="640" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNtnKQyENshi7_Pp2l8tWM_SQdikY5BeMNdTJThNmWEAJ3eo23t_MNcG7w3txfGwael_mt9_x-Rk1rqdMiuKIirSFyoBEaF8asUN5XGqW5AprlZCDshT-CFrcfoQr9GrpbdFx77-cDvQ/s640/ye%25C5%259Fil-ceviz-kabu%25C4%259Fu-faydalari.gif" width="640" /></div>
<br />
<br />
Ceviz kabuklarını ( Kuru veya yaş ) kaynayan suyun içerisine atıp 10 dakika kaynattıktan sonra saçlarımızı yıkadığımızda saç dökülmelerimiz duracaktır. Saçlarımız eski parlaklığına kavuşacak ve yıpranmış saçlarımız kuvvetlenecektir.<br />
<br />
Saçlarımız kepeklerden arınmış olacaktır.Saçlarımızı bu şekilde hazırladığımız su ile hergün yıkamaya devam edersek varsa saçlardaki beyazlarımızda azalma görebiliriz.<br />
<br />
İncelen, kırılan tırnaklara ceviz kabuğu suyu sürülmesi, tırnakların güçlenmesini ve sağlıklı uzamasına yardımcı olur.<br />
<br />
<ul>
<li>Ceviz, bağırsak kurdunu döker. Taze ceviz bal ile yenirse basura iyi gelir, cinsel gücü artırır. </li>
<li>Ceviz kökünün kabukları zeytinyağı içinde kaynatılarak merhem haline getirilip, basura sürülürse iyi gelir. </li>
<li>Böbrek zafiyetini giderir. </li>
<li>Ceviz yenirse çıbanı patlatır. </li>
<li>Ceviz kurtları düşürür, kadınların beyaz akıntısı, vajen iltihabı, boğaz apsesi, bademcik iltihabı, deri çıbanları, deri döküntüleri, mide ve bağırsak nezlesi üzerine çok şifalı olmaktadır. </li>
<li>El ayak titremesini giderir. </li>
<li>Kuvvetten düşene iyi gelir. </li>
<li>Midenin çabuk acıkması ve hazmı kolaylaştırmak için yenir. </li>
<li>Mide gazını giderir. </li>
<li>Grip ve nezleye iyi gelir. </li>
<li>Öksürüğü keser. </li>
<li>Sedef hastalığına iyi gelir. </li>
<li>Kısık sesi açar, sırt ağrılarına iyi gelir. </li>
<li>Sindirim sistemi bozukluğunu giderir. </li>
<li>Vücudu soğuktan korumak için yenir. </li>
<li>Ceviz öğütülür ve vücuda sürülerek uyuzdan kurtulunur. </li>
<li>Vebaya iyi gelir. </li>
<li>Zayıf vücudu kuvvetlendirir. </li>
<li>Yorgunluğu ve bitkinliği giderir. </li>
<li>Zehirlenmelere ve zehre karşı yenir. </li>
<li>Zindeleşmeyi sağlar. </li>
<li>Yeşil kabuklarının suyu çıkartılır, gargara yapılırsa boğaz ağrılarını giderir, buruna çekilirse kanamayı keser, sivilcelere sürülürse derhal izale eder.</li>
</ul>
<div>
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-31101422666769202042017-09-07T11:44:00.003+03:002018-09-23T10:56:25.103+03:00Himalaya Tuzu Nedir? Himalaya Tuzunun Faydaları Nelerdir?Himalaya tuzlarını market raflarında sıklıkla görmeye başladık, peki himalaya tuzu nedir ve himzlaya tuzunu bu kadar değerli yapan özelliği nedir? Himalaya tuzu ile ilgili bilgiler nedikbu.com olarak sayfamızda bulunmaktadır.<br />
<u><br /></u>
<u>Himalaya Dağları</u>’nın kristal meyvesi Himalaya tuzu, insan vücudundaki elementlerin hemen hemen tamamını bünyesinde barındıran doğal şifa kaynağıdır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="540" data-original-width="810" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6_WZlUjbJ-7x1wX-y3b1sprjgCcCE4qTIKXE3jdSkDirkFwZHz7-42p74HaHs4fQMvTxwJc17DXEIJElDA5PAGkgnFD9npt9OmRUhH9vTm0UusYkSyajSfYIeU0Rt-x2MhdkbKHIYpg/s640/himalaya-tuzu-faydalar%25C4%25B1.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<br />
<u>Himalaya tuzu</u>, sıradan bir tuzun ötesinde özellikleri bulunan bir kaya tuzudur. Fiziksel, kimyasal, ruhsal ve bedeni olarak sayısız faydası bulunduğu belirtiliyor. Yerinde, gerektiği kadar ve bazı amaçlar için kullanıldığında bir şifa kaynağı olabilen Himalaya tuzu, gereğinden fazla tüketilince zararlı bir madde haline gelebiliyor. Enerji kütlesi olarak da tanımlanabilen milyonlarca yıllık bu kristal madde, keşfedildiğinden bu yana birçok amaç için kullanılmış.<br />
<br />
Himalaya tuzu, Pakistan’da Pencap bölgesindeki Himalaya Dağları’ndan çıkarılır ve adını da bu dağdan alır. Himalaya Dağları’nın güneyindeki Pencap’ın Khewra adı verilen bölgesindeki tuz madenlerinden elde edilir. Dünyanın en yüksek dağı Everest’i de bünyesinde barındıran Himalayalardan çıkarılan tuzun Pakistan’ın ekonomisine de önemli bir katkısı vardır.<br />
<br />
<b>Himalaya Oluşumu ve Özellikleri</b><br />
<br />
<b>Himalaya tuzu</b>, dünya kabuğunun en önemli kristal tuz cevherlerinden biridir. Denizlerin kuruması sonucu çökelen tuzların lavlarla kaplanması ve uzun yıllar boyunca yüksek basınç altında kristalleşmesiyle oluşur.<br />
<u><br /></u>
<u>Himalaya tuzunun çok keskin bir tadı vardır.</u> İşlenmeden doğal olarak tüketilebilir. Suda çözüldüğünde kimyasal ve moleküler yapısı değişmez. Kristalize bir molekül yapısı vardır. En kaliteli Himalaya tuzu, şeffaf ve saydam bir görünümdedir.<br />
<br />
Bünyesinde yaklaşık 10 farklı mineral bulunur. Yüksek oranda halit, yani sodyum klorür (NaCl) minerali içerir. Halit içeriği yüzde 95-98 civarındadır. Evoropit, silvit ve polihalit gibi mineraller de içeriğinde bulunur. Polihalit; yani potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt, oksijen ve hidrojen elementlerinden oluşan mineralin içeriği de yüzde 2-4 civarındadır. Ayrıca yüzde 0,01 oranında florür, yüzde 0,01 de iyot içerir. Bu minerallerdeki elementler dışında eser miktarda demir, bakır, krom, arsenik, molibden, nikel ve nadir toprak elementleri gibi elementler de içerir. Bünyesindeki ana mineral elementleri ve eser miktardaki elementlerin toplam sayısı 84’tür. (Bazı kaynaklarda belirtildiği gibi 84 mineral içermez, 84 element içerir.)<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="340" data-original-width="646" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiU4psBoB5Zi5jtu9JWYExMScGR4h4AzdC2054r7KoQjv8Jr4FQwCJEHzi4gibyBmg4BctY6_HW0VSElnGONlkzARxLqZ1r0CdpItvTYfz0bPJ4LpR6IxiZBFLTNPV1GNbhTWV6xjet4A/s640/himalaya-tuzu-nedir.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<b>Himalaya Tuzu Faydaları Nelerdir?</b><br />
<br />
İnsan sağlığı için doğrudan ve dolaylı olarak faydaları bulunan Himalaya tuzu, insan vücudunda bulunan hemen hemen bütün elementleri bünyesinde barındırır. Vücudun iç dengesini sağlayarak gerginliği ve stresi azaltır. Kirlenmeyen ve doğal haliyle kullanılabilen Himalaya tuzu, alternatif ve doğal tedavi uygulamalarında da etkindir. Molekül yapısı sebebiyle hücre zarının absorbe edebildiği bir maddedir. Bazı kaya ve deniz tuzları hücre zarından geçemez. Hücrelerde proteine dönüşen besin ve enerji kaynağıdır. Birçok hastalığın tedavisinde önerilen bir mineral kaynağı olan Himalaya tuzu; migren, gut, astım, bronşit, romatizma, kemik erimesi, alerji, kulak iltihapları, kireçlenme, diyabet gibi hastalıklarda doğal bir tedavi aracıdır.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-23246407969503338812017-09-07T11:30:00.001+03:002022-10-31T23:13:15.976+03:00Hasan Sabbah Kimdir, Hasan Sabbah'ın Hayatı<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="261" data-original-width="432" height="386" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVqKdJa0E0sVvcHR-AzJ_V78WsXzaK3JnP6jqYrzjTiH04HdC0-97ZKRbYXcrY5ktVzaLGjoxH3Hs9-sLTSpbaA0ZDWCKR2tAQygb6UsiO2kTFIJfPeocBY6D7xdidzp0fT0yGUDapAQ/s640/hasan-sabbah+kimdir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hasan Sabbah Kimdir, Hasan Sabbah'ın Hayatı</td></tr></tbody></table><div><br /></div><div><br /></div><div><h2 style="text-align: left;">Hasan Sabbah Kimdir, Hasan Sabbah'ın Hayatı</h2></div><div><br /></div>Cennet Vadeden Haşhaşiler ve Kurucuları <b>Hasan Sabbah</b> hakkında bilgileri sayfamızda bulabilirsiniz.<br />
<b><br /></b>
<b>Hasan Sabbah</b>, İslam Dininin İsmaililik mezhebi inancına dayalı olarak oluşturduğu Haşhaşiler tarikatı ile tanınmış, Orta Çağın en ilginç liderlerinden birisidir. Hasan Sabbah, otoriter bir lider olmasının yanı sıra, dini bilgisi ile hem farklı, hem de derinlikli bir karaktere sahip olmuştur. Sabbahı tarih sahnesinde farklı yapan etkenler ise, yetiştirdiği amansız suikastçileri ve 34 yıl boyunca hiç dışına çıkmadan yaşamını sürdürdüğü ünlü Alamut Kalesidir.<br />
<br />
<b>Hasan Sabbah</b>, “On iki İmam Şiiliği” inancının kalesi olarak lanse edilen Kumm şehrinde doğmuştur. Doğum tarihi net olarak bilinmemekle birlikte, 11. yüz yılın ortalarında dünyaya geldiği anlatılmaktadır. Rey şehrinde de din eğitimini almıştır. Kufeden gelen babasının On İki İmam inancına gönül verdiği ve anlatılanlara göre Yemen kökenli olduğu söylenmektedir. <div><br /></div><div>Bir başka rivayette ise, pek inandırıcı olmamakla birlikte, kadim Himyer soyundan geldiği belirtilmektedir. Anlatılan bir hikayeye göre, Hasan Sabbah, Ömer Hayyam ve Nizamülmülk, aynı zamanda eğitim görmüş okul arkadaşlarıdırlar. Kendi aralarındaki dayanışma ve verdikleri sözlere göre, içlerinden herhangi birisi çok başarılı olursa, diğerlerine yardımcı olacaktır. Nizamülmülk devlet kademelerinde tepelere çıktıktan sonra, bu sözü yerine getirmiştir. <div><br /></div><div>Ömer Hayyam, kendine emeklilik maaşı bağlanarak serbest ve rahat bir hayatı istemiştir. Ancak Hasan Sabbah, saray içinde çok daha yüksek bir makama gelmek istemiştir. Ardından yaşanan süreçte, vezirlik mevkisine gelmeyi arzulayan Hasan için, ayağını kaydırmak adına, vezir tarafından şerefine laf getirici söylentiler çıkarılmıştır. Bunun üzerine Hasan Sabbah, Mısıra yerleşmiştir. Ancak, anlatılan bu hikaye, efsane olmaktan öteye geçememiştir. Çünkü Nizamülmülk ile Hasan ve Hayyam arasında, yaklaşık 30 yıllık bir fark bulunmaktadır. Hikayenin gerçeklik payı, yok denecek kadar azdır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="261" data-original-width="432" height="386" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVqKdJa0E0sVvcHR-AzJ_V78WsXzaK3JnP6jqYrzjTiH04HdC0-97ZKRbYXcrY5ktVzaLGjoxH3Hs9-sLTSpbaA0ZDWCKR2tAQygb6UsiO2kTFIJfPeocBY6D7xdidzp0fT0yGUDapAQ/s640/hasan-sabbah+kimdir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Hasan Sabbahın Rey şehrinden ayrılıp Mısıra ulaşması; İsfahan, Azerbaycan, Silvan, Mezopotamya, Suriye ve Filistin kıyılarından geçtiği seyahat üzerinden anlatılmaktadır. Yaklaşık 3 sene boyunca Mısırda kalan Sabbah, daha sonra ise Kuzey Afrikaya sürülmüştür. </div><div><br /></div><div>Buradan da Suriye’ye gitmiştir. 10 Haziran 1081 tarihinde İsfahan’a tekrar ulaşmış Hasan Sabbah, dokuz yıl süresince hizmet için İranı dolaşmıştır. Hasan Sabbah, İran’ın kuzey taraflarında yer alan Deylem bölgesi ile oldukça fazla ilgilenmiştir. Çünkü bu bölge, İslam Dinini kılıç zoru ile kabul etmemiş, sahip olduğu toprakları çok zor fethedilen, savaşçı insanlara sahip ve köklü geleneklerini sürdürebilen yerli halkın kontrolü altındaydı. Hasan Sabbah, aradan geçen bir süre sonra, dikkatini çeken Deylem bölgesinde faaliyetlerde bulunabilmek adına Kazvin’e göçmüştür. </div><div><br /></div><div>Yerleştiği bölgede, yerli halkın arasından çok sayıda mürit bulan Hasan Sabbah, Elbruz Dağları’nda bulunan Alamut Kalesi’ne uzun süreli yerleşmeye karar vermiştir.<br />
<br />
Alamut Kalesi, çok geniş bir vadiyi gören, üstün ve egemen konumdaki büyük bir kayalık alan üzerine yapılmıştı. Yüksekliği iki bin metreyi bulan Alamut Kalesi, oldukça sert, sarp ve dolambaçlı bir yola sahipti. Bu özelliği ile de erişilmesi ve ulaşılması çok zor bir yapıyı andırmaktaydı. Kale ile ilgili ilginç rivayetlerden biri ise, Deylem hükümdarlarından biri için bu kalenin inşa edilmesiydi. </div><div><br /></div><div>Rivayete göre, kalenin inşa edilmesinden önce kral, kartalını havaya bıraktı. Kartal, kalenin olduğu kayalıkta durdu. Bu nedenle de kale, bu noktaya yapıldı. İsmi ise, “kartalın öğretisi” anlamını taşıyan “Aluh Amut” adından gelmekteydi. Sabbah kaleye vardığında, Alevi Mehdi isimli hükümdar, kalenin hakimiydi. Halkı kendi tarafına çekmeyi başaran Hasan Sabbah, kaleyi almak için çalışmalara başladı. 4 Eylül 1090 tarihine, gizli bir çalışmayla kale ele geçirildi. </div><div><br /></div><div>Kaleye hükmeden Alevi Mehdi, kaleyi terk etmek zorunda kaldı. Bir kısım İranlı tarihçilere göre Sabbah, Mehdiye büyük bir meblağ değerinde altın vermiştir. Ancak bu noktada önemli olan, Sabbahın bu tarihten itibaren Haşhaşin tarikatını kurmuş olmasıdır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1119" data-original-width="967" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFSfSuWPfurcvoGBa4mkqXyRuBoOXmUMH_Q9V5-pwBHt7DDTdZ75yKVnLB8ZTwiI3bRoeoXSUU5G7MnAfgVOtwAMFxcwYa3e-t5Mb7zfLKjYoiU-hS6ikfPCkGFXO06urrEVXUjnC42Q/s640/hasan-sabbah.jpg" width="552" /></div>
<br />
<br />
Hasan Sabbahın, Alamut Kalesine yerleştiğinden itibaren toplam 34 sene boyunca kaleden neredeyse hiç çıkmadığı, hatta kale içindeki odasını bile çok az terk ettiği rivayet edilmektedir. Alamut Kalesini aldıktan sonra, Büyük Selçuklu Devleti ve Abbasilere karşı planlar yapan Sabbah, yetiştirdiği suikastçiler ile, sadece kendi döneminde neredeyse 50ye yakın suikast gerçekleştirmiştir. </div><div><br /></div><div>Bu suikastlerin en önemli olarak anlatılanı ve bazı kaynaklara göre de ilk olanı, Nizamülmülk’ün öldürülmesi olayıdır. Diğer suikastler ise, Büyük Selçuklu Devletinin üst kademedeki yöneticileri ve Abbasilerin önemli din adamlarına yönelik olarak gerçekleştirilen suikastlerdir. Nizamülmülk’ün öldürülmesinin ardından, Melikşah’ın da ölümü üzerine Sencer, Berkyaruk ve Muhammed Tapar arasında yaşanan taht kavgaları nedeniyle Büyük Selçuklu Devleti çöküşün içine girmiş gerilemeye başlamıştır. Hasan Sabbah, yaşanan bu olumsuzlukları kendi lehine çevirmiş ve döneminde başka kalelerin de alınmasını sağlamıştır. </div><div><br /></div><div>1124 yılının Mayıs ayında hastalanarak yatağa düşen Hasan Sabbah, öleceğini hesap ederek kendinden sonra kuvvetlerini yönetmesi için Lemeser Kalesi komutanı Kiya Buzrug Ummidi halefi olarak seçti. Ebu Ali’yi de misyonerlik faaliyetlerinin başına geçirdi. Kasranlı Adem’in Oğlu Hasan’ı ve Kiya Ebu Cafer’i de yanına alarak, halefi konusundaki buyruğunu verdi. 23 Mayıs 1124 tarihinde ise, hayata veda etti.<br />
<br />
<b>Hasan Sabbahın ölümü</b>, bilgili liderliğinin de doğal olarak sonuydu. Sabbah keskin zekalı, becerikli, aritmetik düşünebilen bir lider olmasının yanı sıra astronomi ve büyü gibi alanlarda da yetkin olarak bilinirdi. Aynı zamanda yazar olan Sabbah, ömrü boyunca hiçbir zaman imam olduğunu iddia etmediği gibi, yalnızca bir imam temsilcisi olduğunu belirtmiştir.</div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-5769259848398122852017-09-06T21:00:00.001+03:002020-12-12T18:02:08.658+03:00Kehribar Taşının Özellikleri, Kehribar Nedir?Kehribar taşının ismini, tesbih modellerinde çok fazla görüyoruz ve duyuyoruz. Peki nedir bu kehribar?<br />
<br />
Geçmiş hakkında araştırma yapan bilim insanları, araştırmalarında daha çok fosillerden yardım almaktadırlar. Fosillerin geçmişi ise, milyonlarca yıl önceye kadar dayanmaktadır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="362" data-original-width="507" height="456" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvFNXl6Ci_9Ubt9SHJb5e-_niRwGd5p1vYuFfDwDYpR1gIPdZk3BWNdnPKkoCin-4fmXbw6VOTgn9Do5BZHU4QfsnIk1GF2BWl5JuwWb3bi6yrsrtUrUWvQGuoHUXh4pjadDpfdoK4dA/s640/kehribar+nedir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<br />
Fosiller, bazen kendini kömür ve petrol gibi madenlerle gösterse de bazı durumlarda daha farklı göstermektedir. Bu duruma en iyi örneklerden birisi ise, <b>kehribar </b>maddesidir. Kehribar bir taş olarak anılır ve ağaçların korunma mekanizmaları arasında yer alan reçinelerin fosilleşmiş halidir. Yapılan incelemeler neticesinde kehribarın içerisinde fosilleşmiş canlılara da rastlanmıştır. Şifalı taş olarak kabul edilen kehribarın bileşiğinde, oksijen, hidrojen, karbon ve de süksinik asit bulunmaktadır. Kehribar yapı itibariyle incelendiğinde, bu taşın aşırı derecede saydam olması dikkat çeken ilk özelliktir. Sahip olduğu ultra yumuşaklık ve hafiflik, kehribarın özelliklerinden bazılarıdır. Kehribarlar, oluşum itibariyle iki renkte bulunmaktadır. Bunlardan ilki sarı renktir. Fakat bu sarı tam renginde değil, kırmızımsı sarı şeklinde kendini gösterir. Diğer kehriban rengi ise, donuk sarı renge sahip kehribardır. Bu tür kehribarın diğer bir adı ise eskitilmiş kehribardır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="379" data-original-width="421" height="576" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-76iVn81FsWBKN1JjVb3dbqr4BSD7nfZ2PgilGoCRmZ82wz1OQ3EblBd8cY7Tpus_XJXmXw4gFhdMlIiYaK_aYlTh-Y2HsY9uDDs4apLR4mp6X4bvMVLw2xX_gPX8JRrXUZ1bQycVUQ/s640/kehribar-%25C3%25B6zellikleri.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Kehribar taşı, etkileri nedeniyle şifalı taş olarak sayılmaktadır. İnsan sağlığına olan etkilerinden dolayı şifalı olarak nitelendirilmekte olan kehribar taşının vücuda birçok olumlu yönde etkisi bulunmaktadır. Bu taş, takı aksesuarı olarak çok sık bir şekilde kullanılmaktadır. Öyle ki, kehriban taşından yapılmış olan gerdanlık takısı, troid bezi ve de boğaz enfeksiyonlarının oluşumunu engeller. Yine kehribandan yapılan gerdanlık, guatr hastalığının oluşmasını önlemektedir. Astım ve bronşit gibi solunumla ilgili hastalıkların oluşmaması ve iyileşmesi, kehribar taşının insan sağlığına olan etkileri arasında yer almaktadır. Birçok insan için olumsuz etkiler doğurabilen alerji sorunu, kehribarın iyileştirici gücü sayesinde önlenmektedir. Ağrılar için de, kehriban taşı büyük bir önem taşımaktadır. Yapılan gözlemler sonucunda özellikle de romatizmal ağrıları olan kişiler için kehribar taşı oldukça önemlidir. Bu taşın ağrıları giderme gücünden faydalanmak için, taşı ağrı bulunan yere sürmek yeterlidir. Böylece taşın sürüldüğü bölgedeki ağrıda azalma meydana gelir. Kehribar taşının sindirim sistemine de oldukça fazla olumlu katkıları bulunmaktadır. Bu taş, bağırsakların düzenli ve sağlıklı çalışmasını sağlamaktadır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="431" data-original-width="620" height="442" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4TF6VC-iEZE9wtQVJ4dkBtvnlfhzFzZ623KFaU0fRvDCvBMnEiPAbhkXr6DZ1GLQPswqXekDznM4ynmkx_5CKXpAMrfFrtBxI2XjxUuT3rbCtQ4a68c6uq7kHpFfZVpa_mk1UQL-BRQ/s640/kehribar-resimleri.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Kehriban taşına, sağlık açısından bakıldığında bu taşın öneminin çok büyük olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu taş, özellikle de kişilerin ruh sağlığı açısından çok fazla önem taşır. Yapılan araştırmalar sonucunda, kehribar taşının ruh sağlığına olan etkileri ortaya çıkarılmıştır. Bu taş, melankolik adı verilen ruh halini önlemede oldukça etkilidir. Aynı zamanda, sol bileğe takıldığında depresyonu önlediği ortaya çıkmıştır. Etrafta bulunan ve kişileri olumsuz etkileyen negatif enerji, bu taş sayesinde dağılır ve kişiye pozitif enerji olarak yansır.<br />
<br />
Kehriban taşı hem süs eşyası olarak, hem de sağlık alanında kullanılmaktadır. Sağlık alanında bu taş, iyileştirici gücü dolayısıyla birçok tedavi türünde kullanılmaktadır. Kehribar taşı, bedenle temas ettiği anda bedene sıcaklık yaymaktadır. Bu nedenle takı eşyası olarak boyun çevresine takılır. Buradaki amaç ise, taşın verdiği ısıdan yararlanılarak soğuk algınlığını gidermektir. Kehribar taşı, oldukça değerli bir taştır ve bazen sahteleri üretilebilmektedir. Gerçek kehribar taşı, yakıldığında etrafa çam kokusu yaymaktadır. Bunun asıl nedeni ise, kehribarın kozalaklı ağaçların reçinelerinden meydana gelmesidir. Kehribar taşı, sağlık alanının dışında özellikle tespih yapımında oldukça sık bir şekilde kullanılmaktadır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-21999074443033968432017-09-06T09:16:00.002+03:002020-11-29T01:24:18.584+03:00Aspirinin Saçlara Faydası...<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgI_ssF0TMN5hh52IZITBs7L-o9g8bU0UnjV55AjKUjNUOCW-D6UvGCoAxphsFXq42R8BNIE3apD2R4nunIqDFlJf1LffTv6zM8MUBg_KHpLe2sY9GoOgufYJ-7wGYEOdnNwh9K-1Y4A/s640/aspirinin-saclara-inanilmaz-faydasi-1504625760669.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Aspirinin Saçlara Faydası...</td></tr></tbody></table><div><br /><br /></div>Özellikle açık renk saçlıların daha çok etkilendiği, klorlu su, uzun süre güneşe maruz kalma gibi sebeplerden dolayı saç rengi açılabilir. <div><br /></div><div>Bu durumu doğal yoldan toparlamak için birkaç aspirinin ılık suda çözülmesini bekleyin, karışımı saçınıza uygulayıp 15 dakika beklettikten sonra durulayın.<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><div>
<h2 style="text-align: left;"><b>Aspirin Saçları parlaklaştırır </b></h2>
<div>
<br /></div>
<div>
Aspirindeki salisilik asit saçtaki kırıkları azaltır ve saçın daha parlak olmasına yardımcı olur.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<h2 style="text-align: left;"><b>Aspirin </b><b>Kepekleri azaltır </b></h2>
<div>
<br /></div>
<div>
Şampuana ekleyeceğiniz aspirin ile kepek oluşumunu engelleyebilirsiniz. </div><div><br /></div><div>Aspirindeki salisilik asit kafa derisindeki ölü deri hücrelerini çözerek kepekleri azaltacaktır. </div><div><br /></div><div>Saç derinizdeki doğal yağları kaybetmek istemiyorsanız, aspirini ayrı şekilde kullanın. </div><div><br /></div><div>Şöyle ki; haftada bir ezilmiş birkaç aspirini o günlük şampuanınıza katın.</div><div><br /></div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<h2 style="text-align: left;"><b>Aspirin </b><b>Saç dökülmesini engeller </b></h2>
<div>
<br /></div>
<div>
Araştırmacılara göre yüksek oranda prostaglandin D2 bulunan hayvanlar kesinlikle kel oluyor. </div><div><br /></div><div>Bu hipotez doğrultusunda saç dökülmesi yaşayan kişilerde prostaglandin D2 üretiminin yüksek olduğu düşünülmüştür. </div><div><br /></div><div>Aspirin ise prostaglandinin üretimini en iyi engelleyen bileşimlerden biri olarak bilinir.</div><div><br /></div><div><br /></div><div>Aspirin ile ilgili diğer yazılarımız;</div><div><br /></div><div><div><a href="https://www.nedirkibu.com/2018/03/aspirin-kullanma-klavuzu.html" target="_blank">Aspirin Kullanma Kılavuzu - Aspirinin 13 Faydası...</a></div></div><div><br /></div><div><div><a href="https://www.nedirkibu.com/2017/11/ciltteki-lekelere-sivilcelere.html" target="_blank">Ciltteki Lekelere, Sivilcelere, Kırışıklıklara Aspirin Limon Maskesi</a></div></div><div><br /></div><div><br /></div>
</div>
</div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-24857757759404970052017-08-31T12:55:00.001+03:002020-12-12T16:54:47.825+03:00Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img border="0" data-original-height="768" data-original-width="1024" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNscqyUZZ5Dyg8JV3P3zsKJlErbbhnRBRzJcf8fjYMuryvybZd6BgOtTUkMyyAmMGwUGoDw8Hi3RDEgXU-9GwzrLNT7XuFOTyVw6FU5_Xjp-vN_Vk-7CmMNEH23bgwP_hkrYc-C4n5nA/s640/kurban+baram%25C4%25B1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları<br /><br /></td></tr></tbody></table></div><b><div><b><br /></b></div>Kurban bayramı</b> ile ilgili whatsapp, Facebook, İnstagram, Twitter başta olmak üzere sevdiklerinize göndermek üzere <a href="http://www.nedirkibu.com/" target="_blank">kurban bayramı resimli mesajları</a>na sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
Resimleri sevdiklerinize göndermek için akıllı telefonlarınızdan resimlerin üzerine basılı tutup resmi paylaş sekmesine tıklamanız yeterli...<br />
<br />
<h2 style="text-align: left;"><b>KURBAN BAYRAMI RESİMLİ MESAJLAR</b></h2>
<br /><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="510" data-original-width="600" height="544" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgr5O5gYahyphenhyphenahgRSvztU8VoNH01na_HtOI5dZENGTyxl-8xs9FnCkmFNVhKDZZFOPr-VIgOEXT4hu0HqZG0GoAVRFjNR3smroUpgA31nrMa-um7XaxYDEaeswYpBzsgO3LvRYNML80V1w/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="335" data-original-width="604" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheVj42_GOShcv431iu6ArcLKGeW_z9gHRGLsPGOLT9T6r7CJNx3gmmKxvBvPqrS8B5UlvqXW_VsOZ1KmuJzHd_82s5rZdyUxIiMrVJsSp4UkZcBUZ1RKquhmgQ5_dxRcfwuwn_Vmo7zQ/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari2.Jpeg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="480" data-original-width="640" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDHxQtaCN7CMsPHtC4QSyEFpqahQkCsSyiTb18o5c30LNZTEQjCxTFyeMCkb-Zho9NKuGz6KNLRDB_tpBS9iEjL5tdcfL0nGwwXp_g3FQl0-1l7u2k2RGBRe6A8fLLuIp9sE_ffq57ww/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari3.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="752" data-original-width="752" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0UYOTE63K6nFNGWVxjcT1oLLi1Ye9Yo7-ps3BRvguM4k46uFZqRZibCWeJI5zVH9sYisBs5hPmwb-HuW-U4OCJIkmeQYlMJCQ3iIoxnS77yw8eLtsoRVNyELEBAP6FyQL4wGFnQcoNA/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari4.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="372" data-original-width="752" height="315" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7rXDWlpKrUX_veVj8J-Khbl48LKbk9fruuSJRZ2eukKu2hBdq-VNaY5LCPcH39bZUMocgh2gbhLObLwJyCUyuFfD1cEBZod4bUzOXZUZAO3O-kEE0OfjnSzUFjgwgavfs2x8n6SCTdA/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari5.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-k0RE9QnF3xqhDdjaGg3hbE-cywnP0di7vW3gNznDVMIeuvm5KxN6SwgneGYJYIZUjTnMteCH_CPJzdNb8sH9R9o8ktZyXBXl00oXWZ8Y1fx7yiEnHxhSt68vOiwRkS6LKGL5ej7Dyg/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari6.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="377" data-original-width="640" height="376" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3hHGOT84tl320d_f1hR_0jZl922ANUILqxGHENWCc_1kq15yzC3R3koisbs_TVBeIb5Cljl603WoYZ8k2aUSCbPlYJyJXQbTSaUq6nRENPn4DXUkkee69A-EsL230GughSAubbZPG4Q/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari7.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="480" data-original-width="640" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhcWMcIVKf5vrcUDYQwEzS_8XdubqFSurj2zn4S8onf0kmhyWXAyqD1iFcbBsdRub4Mi1-vsqzdysTNmq0kUPWw6zN9YcC5RwZUIidqomFSzke8pc6ei9SPJofuh67xmHzJwSpNWTmtkg/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari8.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="600" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrBifLwfx4a_LiFMvySocfcOSrSgvZf7Zyy6h7h95ppKkNsqXJABPz4tEe-2TsCEVTA3ex-kuFpAg8p3G9cTtAhn5fvLN3FyxF7KlJK4br82s_-7lYb3Cq5Rz5Zrn9DXoxC4OrCc8tQg/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari9.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="563" data-original-width="750" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4M7L9lxDJveWzTYm3ndC4zxjLB-OlTG1DIN_zhQqMRrNuGSWQiwQMQojM2o3l7iwoW1alX8lemtEcGugHwRgqZlIpz4DhUBP6R0OSzBzCz5zT16-UMeoDcRnHKDjkQ9RN5in1lhhrJQ/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari10.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="344" data-original-width="606" height="363" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfmFxU3kombBgWhtSEqvq16qtYqL6lyINWprgEGb8s4g3bjeycvBxpMtqPQW8SEAT570Jf70NmhLtNL5rWzX3fW4sYYcjPt4EciSaZIaqhJ9B4XBbScQcXkBw3MdB9EqP8WZy14eDwbA/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari11.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
<br /><br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgFMLhr2AXWemSE6NjJF5o4uJeZ4X3AihaRMVEB3l6xBwrgipBsYvQcSH6aFj-hZ9NuM653EIKZEaPVcvANWMZ_GsiDZvO9lJskSPtJ0Qgxj2WZMUOrte4f7Ejgbj6D4hd6BciRHa99Zw/s640/kurban+bayram%25C4%25B1+mesajlari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kurban Bayramı Resimli Mesajları, WhatsApp Kurban Bayramı Mesajları</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-86107558618899826452017-08-31T11:34:00.001+03:002020-12-11T23:55:14.639+03:00Papatya'nın Faydaları, Bitkisel Tedavi Yöntemleri<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgO0QJYqxqvWRbXGvg-A56rrJG_glsH5As-2aTLaVZUPpW1pBUdCmWvRrDXE70zc7_AadD772U6hRqvDI2rUiIVO6Y1D3HENxCTd9-7iR0I8rHO6VuHyj6eDow_2v0wWHZw5vjMR1uxBQ/s16000/papatya+faydalar%25C4%25B1.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Papatya'nın Faydaları, Bitkisel Tedavi Yöntemleri</td></tr></tbody></table><br /><div><br /></div><div><br /></div><div>Papatyanın antienflamatuar özelliği cildi hafif sıkılaştırıcı etkiye sahiptir. Özellikle soğuk algınlığı, bronşit ve üst solunum yolları hastalıklarının tedavisinde faydalıdır. </div><div><br /></div><div><b>Bitkisel ilaç </b>olarak kullanıldığı gibi <b>çay </b>formunda tüketilebilir. </div><div><br /></div><div><b>Kurutulmuş ot </b>olarak, sindirim sistemini uyarıcı etkisi olduğu için iştah kaybı için kullanılabilir ve gastrit, ishal, karaciğer ve safra kesesi şikayetleri gibi sindirim sistemi sorunlarının tedavisi için önerilmektedir.</div><div><br /></div>
<h2 style="text-align: left;"><b>PAPATYA FAYDALARI</b></h2><div><b><br /></b>
Ağız yaralarına, aft şikayetlerine ve kemoterapi sonrası ağızda gelişen yaralara karşı, papatya çayı ile gargara yapmak çok iyi bir destekleyicidir.<br />
<br />
Bunun dışında adet dönemini depresif geçiren kadınlar, günde iki defa içecekleri papatya çayının nasıl mükemmel bir anti-depresan özelliği olduğunu hayretle göreceklerdir. <div><br /></div><div>Bu anti-depresan özellik, mens dönemine bağlıdır yani regl dönemi için geçerlidir.<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
Ayrıca, <b>sinüzit </b>şikayetiniz varsa tencerede kaynamakta olan suyun içerisine, bir avuç kır papatyası atın. Suyun buharını, burundan beş dakika soluyun, 10 dakika ara verin ve tekrar beş dakika daha solumaya devam edin.<br />
<br />
Bu uygulama her akşam düzenli olarak yapıldığında sinüzit şikayetinizin ortadan kalktığını hayretle göreceksiniz. <div><br /></div><div>Burundan akıntı gelene kadar uygulama yapılmalıdır. </div><div><br /></div><div>Bazı inatçı sinüzitler, bu uygulamayı 10-15 gün yapmayı gerektirebilir.<br />
<br /><b>
Bağırsak gazlarına</b> karşı da papatya çayı iyi bir yardımcıdır. </div><div><br /></div><div><img border="0" data-original-height="262" data-original-width="520" height="322" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiHq90dxwjq-5TxgFAPCEXoUPTqpL0f5pbL9wPNiOd73LRo3kaemunuhzWMvvNWLBbUzx1p1fB3-R1Xn7mgPSNm725NlFyX6ILtC_1mOYOsu-WAzaP17YS7lXdlckPyJdoHpC-vWWSnvQ/s640/papatyanin-faydalari.jpeg" style="text-align: center;" width="640" /></div><div><br /></div><div>Ayrıca papatya bitkisi, anti-bakteriyel özelliği sayesine <b>göz iltihaplanmalarına </b>karşı da yardımcıdır.<br />
<br />
Bitkiye karşı alerjiniz yoksa pamuğu papatya çayına daldırarak gözünüzün üzerine kapatabilirsiniz. </div><div><br /></div><div>İlave olarak, gözleriniz çok sık <b>çapaklanıyorsa </b>aynı şekilde papatya çayı ile pansuman yapabilirsiniz.</div><div><br /></div><div><div>Ayrıca diğer yazımız <b><a href="https://www.nedirkibu.com/2017/08/papatya-suyu-ile-sac-renginizi.html" target="_blank">Papatya Suyu İle Saç Renginizi Açabilirsiniz</a></b>! sayfamıza da gözatabilirsiniz.</div><div><br /></div><h3 style="text-align: left;">Papatya Çayı'nın Diğer Faydaları</h3><div><div><ul style="text-align: left;"><li>Romatizmal rahatsızlıklar için kullanılır</li><li>Deri döküntüsüne yol açan cilt hastalıklarının belirtilerini hafifletir</li><li>Gastrit ve ülseratif kolit tedavisinde kullanılır</li><li>Sabah bulantılarını hafifletir</li><li>Alerji belirtilerini azaltır</li><li>Bağırsak sorunlarını ve iltihaplarını giderir</li><li>Kasları gevşetir, krampları azaltır</li><li>Bağırsak hareketini arttırır</li><li>Ağız iltihaplarını iyileştirir</li><li>Karaciğeri çalıştırır</li><li>Sırt ve bel ağrılarını hafifletir</li><li>Bağışıklık sistemini güçlendirir</li><li>Boğaz ağrısını alır</li><li>Apse tedavisinde gargara suyu olarak kullanılır</li></ul></div></div><div><br /></div></div></div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-60602699260582780952017-08-31T11:26:00.001+03:002020-12-12T16:54:11.600+03:00Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Terleme İle İlgili Bitkisel Tedavisi<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="336" data-original-width="640" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghwdnUNT2tgmJoIJa5dyiP1csEyyFG3m2clswIKnXwRMiicsJgFAKAX0nsDFxuWZQrbM4rs276n5vcqu5MqbSbS2HDFvoulatJx-QWlrBlNKUZ8iz_VmvV29cDmGfpdqjQQERXx4aAcg/s640/adacayi-terleme.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Terleme İle İlgili Bitkisel Tedavisi</span></td></tr>
</tbody></table>
<br />Terleme ile ilgili şikayetleriniz varsa Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'ndan bitkisel önerileri sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
Çaylar hayatımızın vazgeçilmez içecekleri arasındadır. <div><br /></div><div>Bu hafta sizlere bitki çaylarının bazı faydalarından bahsedeceğim...<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<h3>
ADAÇAYI</h3>
Terleme şikayetleriniz fazlaysa ve farenjit yani boğaz enfeksiyonu ve bademcik iltihaplanması sorunuyla sık sık karşı karşıya kalıyorsanız, adaçayı bulunmaz bir nimettir. <div><br /></div><div>Özellikle çocukların kış aylarında boğaz enfeksiyonu ve bademcik iltihaplanmasına karşı akşam yatmadan önce üç-dört defa yapacakları ağız gargarası, boğazda oluşan mikropları mükemmel bir şekilde yok edecektir.</div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-7934100855605168502017-08-31T11:20:00.002+03:002020-12-12T16:53:43.592+03:00Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Migren Bitkisel Tedavisi<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="340" data-original-width="646" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5t0EeVLrHbO6MawRNwps6PYI9dO8nDXfTtjLX8s5IE8QFdCg5pVOfwJDvXdXQCC5_AndbiNrv0GhyphenhyphenMAUOFMkSm6noWBkYPoSEQvtpsFKTSKJB7CoSNoqZgAlTc1WdttQ6NY10WKIyvQ/s640/biberiye-cayi-migren.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Migren Bitkisel Tedavisi</td></tr></tbody></table><div><br /></div><h2 style="text-align: left;">Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Migren Bitkisel Tedavisi</h2><div><br /></div>Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Migren Bitkisel Tedavisi ile ilgili bilgiler nedirkibu.com sayfamızda..<br />
<br />
Çaylar hayatımızın vazgeçilmez içecekleri arasındadır. Bu hafta sizlere bitki çaylarının bazı faydalarından bahsedeceğim...<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<div>
<br /></div>
Özellikle İzmir bölgesine özgü bir bitki olarak bilinen biberiye; migren şikayetlerine karşı ve yüksek ürik asidi düşürmede yardımcı bir bitkidir. <div><br /></div><div>Bu bitki, günde iki defa çayı yapılarak içilmelidir. Bir bardak suda 5-6 gram biberiye 10 dakika kaynatılır ve ılındıktan sonra sabah, öğlen ve akşam içilir. </div><div><br /></div><div>Her defasında taze hazırlanması gerekir.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..</div><div><br /></div><div>Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
</div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-21050520062819176712017-08-30T14:14:00.001+03:002018-11-17T16:30:44.410+03:00Arakan'da Olaylar Nasıl Başladı?Arakan'da yaşayan Müslümanlara karşı şiddet olayları yeniden yükselişe geçti. Son 3 günde Budistlerin saldırılarında 2-3 bin arasında Arakan Müslüman'ı hayatını kaybetti. Müslümanlara karşı zulmün arttığı son 7 yılda özellikle 2012'de Budist rahiplerin hazırladıkları tezgah göze çarpıyor. Myanmar'da bir kadına tecavüz eden 3 Budist rahip, suçu Müslüman gençlere atınca ülkedeki Müslümanlara karşı devam eden şiddet giderek yükselmeye başlıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="395" data-original-width="752" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfL3A1fFlGMWGfeB7yj6pP0bssTc84a7reF1Z05MQ7i8QgdF9LQCyyV6KGjnxd0kEBlOiDl3hpWri3Lz3lcPUVlR4Oy7fsLXHL8N2IRKyiHaX3GxT0qe-0Ct5aTmr8dA1X8spGCqgncA/s640/arakan.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
1948'de bağımsızlığını ilan eden Myanmar'da, Müslümanlara zulüm o dönemlerde başlasa da olayların soykırım boyutuna ulaşması son 7 yıllık sürece dayanıyor.<br />
<br />
Myanmar'ın resmi adı Myanmar Birliği Cumhuriyeti. Ülke 7 eyaletten oluşuyor. Arakan ülkenin Kuzeybatı sınırında yer alıyor ve bu 7 eyaletten biri.<br />
<br />
Myanmar'da 1982'de çıkarılan Vatandaşlık Kanunu ile ülkede 60'ın üzerindeki azınlık grup vatandaş olarak tanımlanırken, sadece Arakan'lılar vatandaş statüsünde kabul edilmemişlerdir.<br />
<br />
Bu tarihten itibaren sistematik olarak başlatılan zulüm günümüze kadar ulaşmış ve dünyanın tepkisiz kaldığı şiddet olayları soykırım boyutuna ulaşmıştır.<br />
<br />
<b>ZULÜM 2012'DE BİR TEZGAHLA SİSTEMLEŞTİRİLDİ!</b><br />
<br />
2012 yılının Mayıs ayında 3 Budist rahip, Myanmar'da yaşayan bir kadına tecavüz ettikten sonra, kadının cesedini Müslümanların yaşadıkları bir köyün yakınlarına bırakıp kaçıyorlar. Daha sonra bulunan cesedin faili olarak Müslümanlar gösteriliyor. Burma Hükümeti olayla ilgili 3 Müslüman genci suçlu göstererek tutukluyor.<br />
<br />
Tutuklu gençlerden biri dövülerek öldürülüyor, 2 Müslüman genç ise ölüm cezasına çarptırılıyor.<br />
<br />
Müslümanlara karşı yürütülen katliam politikalarına meşruiyet kazandırmak isteyen Burma Hükümeti, bu olayları bir propaganda malzemesi haline getirerek katliamlarını sistematik bir hale getiriyor.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-60651587220483079862017-08-30T14:08:00.000+03:002017-11-18T11:20:44.617+03:0030 Ağustos Zaferi Yıldönümü!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="531" data-original-width="940" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfCUa8h9CWtEagdcgUBgtvMZkcHAUkLp6ju69Bti6kZsMFq6pZ4GZ9cP-iqlm3O0wyv_9vSMVJToRoDdL9LX0SgpCqPfIdfvrvePjBCMcHqpMGpH0_IG30YFgFh7E02oVUEnXgPB6XEg/s640/30a%25C4%259Fustos.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Ulu Önder Atatürk liderliğinde, Türkiye Cumhuriyeti’ne giden meşakkatli yolda kazanılan Büyük Zafer’in 95. yılı bugün tüm yurtta kutlanacak. 30 Ağustos 1922’deki askeri zaferi, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilanıyla taçlandırarak bizlere armağan edenleri minnetle anıyoruz.<br />
<br />
Daha güçlü bir Türkiye için daha çok çalışmalı, dosta güven düşmana korku veren bir Türkiye için elbirliği ile ileriye dönük yatırımlar ve eğitim başta olmak üzere Atatürk ilke ve inkilaplarının izinde devam etmeliyiz.<br />
<br />
<br />
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-62475648509473753762017-08-27T18:44:00.000+03:002020-04-07T22:51:17.266+03:00Bebek Resimleri, Tatlı Bebek Resimleri, Güzel Bebek ResimleriBirbirinden <b>güzel ve tatlı bebek resimleri</b>ne nedirkibu sayfamızdan ulaşabilirsiniz. <b>Bebek resimleri </b>sayfamız güncel içerikler ile zenginleştirilecektir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="399" data-original-width="627" height="406" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhJke6pE1-7AK-_DTKsI1SLjD71UdeHVvp9BWk8QTeRmBKwrZVUy3bDBK9qTWNPL_-eOLxuQzKxjbnYSdnGRPqRnbr4CpGY5pGzRYaZWUwboc4pjBaMPb_4Sa674dyPIAXzbBLWVg1cuA/s640/bebek-resimleri1.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="640" data-original-width="1024" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHzszHWpVrTBl0IzfDC3-ZdbeYT_SyKYnU3vD3aE_l04c2AZGiiZ0WhD2vI4n8s-CWPp_2RJPSNpU4rgK1upqvl20mfhmWzC3V4JyDJmi9M9tCWSTp4YLnsRgwfuBfQGfdsWAci0m8DQ/s640/bebek-resimleri2.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-9JHxvJ9v_xfPZczoE_yBL3tMp80-B8JXaNKGKwEv1cHgDPNvrEqyCuLN7qfusq58MatS_JjJjuXHqvQcKwRm1_8n9YJlWR0OW4Rbb4M__YEJ4XrehNV-c-KPSGiZMuy7cYQQmjjHvg/s640/bebek-resimleri3.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="312" data-original-width="480" height="416" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEicqmCaVBS77s86DaJcbaywOFNi_MAReWOJs3HCtBrkaz2XEnZ4WxPHQELwDDgOD533nvt_2eN5iW8l2JljoxSpaaLy1Oj_xLhEasPUu8XVlaDwjgGMZ98yHkwVo04hmVud1X2tf09Gkw/s640/bebek-resimleri.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="826" data-original-width="1024" height="516" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwhnqarLYZfg7UI20y96RAYEVZ7K_O_-l3PTn-y-lNj512HgBi9pjoEd9PB11JessCOgnFLLihk8vKWELHEvVXxikajn_Mt4VXxphTsHGgWFP3ORFkjD_ENjrdkNlkuu_BgVJEqafoTQ/s640/bebekresimleri4.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="502" data-original-width="892" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhigTRC7w7JDys6oPnIRa8no2GNsi1XyzzEvt_bmKbNf6eIhNsKkE16JXGeRR190xCsbewAsOQPJs0IB-SWddg2nx7xMx-maADIPvUJTyvzjODoXM-iJbpDRrf6C02odcgIWSGpqgXH1g/s640/bebekresimleri5.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1XwwwUrqWHuQ2sDdzwlIr5qvQPY3sHoW95c9nBCCN11aQj3hG9SNuy5bsIglSGtAxMB5P0kogISZFBVTDgfXwPHVbJLNhWI1D5kV63snqi6TxfwrzPIB6iRCaAeSYcx0cqnovGWbq8w/s640/bebekresimleri6.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="336" data-original-width="640" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEge5LBZ923X3Ey7RltfMHIpauMwR2bpPHUK1iROi9XGejL1gPqugK1qp8V3q3CeJngD7lQATUg1Czmgi4qmF3x7nCZ56x6B2ISPBG06HfaGXfItdLBvsZOcmbiSeKrxUHUkJuC6Z_jRsQ/s640/bebekresimleri7.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="413" data-original-width="620" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhSfAbqKbYyHhI4jPVE_shSa3tUkE5JjAmXSPfP9-F73b_civpPade8DSA5SpLOJGrbP_IrCnT9qDnZBMt7OrPFzZJ8BMhXJg9sy4FFQCjxvfuunxi_JxSptVlWd2kn4qsnF8IFG3tIpQ/s640/bebekresimleri8.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="336" data-original-width="640" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTjOtidDFVQxGcttVeyj7ChYO6LfDtwMwpeRiHIDY-DqQpy8qqJ3xSYsCZ_rPkawcWenRkxHv5jtIuyjwCQpxNbaI3ws90nUanxXiku_1zmO2XJ0dLWSGMjdJulh5J9pxG38DjQlFHPA/s640/bebekresimleri9.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="502" data-original-width="475" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9dQFPOtiZLapFPSqwsHydm2ri8vw_WNUxCPzAZVmI-ctV2fED6Fz9yiFqG28rjdRck6nFxyWBQcxxuuvXhTyAtBqFx-Se3vG1KWSdXLAv5JzOhHqfSVC4qxz4CNnEY2PMux7-zzSz7g/s640/bebekresimleri10.jpg" width="604" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="194" data-original-width="259" height="479" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg-0naa_Az_u8md2_CKeO7tMi4EfcJw8LCzv9kTlWAGPvc5DDy1o3Fup9OOFwStQWuI42TSWXpuaSmt7N3Cj2jYilFoZ7nPHiNlxayfvheZk0EXSZ2ER-oVQ0Yi-BStF-uaVtU8dPnbHw/s640/bebekresimleri11.jpg" width="640" /></div>
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-68823958610546893852017-08-27T10:00:00.000+03:002018-09-23T10:46:31.565+03:00Trans Yağ Nedir, Trans Yağ Zararları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1280" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0k9OtM6HEHzuutG2k0nReNKqE2BrX70zPQA-WwCelizpEv51AJXYSiq7AGj167Q9-7g80x4hIgeBUB1ozIh0wy_XEF_QhJrf8Q_bnl_r7m50sD2JEGwtH4-_ilQzAEe_H1uHyqLu9WA/s640/transyagnedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">Trans Yağ Nedir, Trans Yağ Zararları Nelerdir?</span></td></tr>
</tbody></table>
<br />Aldığımız paket ürünlerin üzerinde <b>Trans yağ yoktur - Trans yağ içermez </b>şeklinde ibareler görmüşsünüzdür. Peki trans yağ nedir ve trans yağ zararlımıdır?<br />
<br />
Hepimiz yağlardan bahsedilince tek çeşit yağı aklımıza getirir ve fazlasının zararlı olabileceğini bilerek tüketimini kısmaya çalışırız. Oysa yararı ve zararı olabilen yağlar dışında, bir de vücutta birikimi oldukça zararlı olan yağ çeşitleri vardır.<br />
<br />
Sıvı yağlar ve katı yağlar hemen hemen tükettiğimiz bütün besin maddelerine ilave edilmektedir. Özellikle hazır gıdalarda sıkça duyduğumuz trans yağ kavramı ise oldukça merak edilen bir yağ türü olma özelliğini hala korumaktadır.<br />
<br />
<b>Peki bu kadar merak edilen ve diyetisyenler tarafından sıklıkla tüketilmemesi tavsiye edilen trans yağ nedir?</b><br />
<br />
Kimyasal olarak baktığımızda sıvı yağlardan biraz farklı olduklarını görmekteyiz. Göze çarpan ilk bulgu ise; doğal yağ olmayışlarıdır. Yani tamamen sentetik, yapay yağlardır. Trans yağların elde ediliş şekillerine baktığımızda,yine sıvı yağların ana madde olarak bulunduğu ancak bu sıvı yağlara ilaveten bir de hidrojen kullanıldığını görmekteyiz.Trans yağlar; sıvı bitki yağlarının hidrojen ile ısıtılması sonucu oluşan yağlardır. Kimyasal bir tanım yapılacak olursa; sıvı yağların çoklu bağlarının hidrojenle doyurularak katı hale getirilmesidir. Doğada bulunmayan bu sentetik trans yağ asitlerini malesef vücudumuz tanıyamaz. Hidrojenlenmiş yağ olarak da bilinen bu yağlar ne kadar hidrojene doyurulursa, o kadar daha katı hale dönüşümü hızlanmaktadır.<br />
<br />
Peki sadece hidrojenasyon ile mi trans yağ oluşumu gerçekleşmektedir? Elbette yapay olarak oluşturulabilen trans yağlar dışında bir de doğal trans yağ asitleri mevcuttur. Örneğin; bazı geviş getiren koyun,kuzu,inek gibi hayvanların işkembelelerinde,süt ve etlerinde de az miktarda trans yağ asidi bulunmaktadır. Fakat bu trans yağ asitleri doğal oluşmaktadır ve sentetik trans yağla karıştırılmamalıdır. Doğal oluşan bu yağların zararı yoktur.<br />
<br />
Ayrıca bunların dışında bir diğer trans yağ oluşumu da vardır. Yağların yüksek sıcaklıklarda sürekli olarak ısıtılması ve kızartılması ile de bu yağ türü oluşumu gözlenmektedir.<br />
<br />
Trans yağların alanlarına baktığımızda; hazır gıda besinlerinde, margarinlerde, işlenmiş yiyeceklerde,ticari kızartma yağlarında oldukça fazla tüketildiğini görmekteyiz.<br />
<br />
<b>Trans Yağların Zararları Nelerdir?</b><br />
Yapılan araştırmalar ilk bakışta masum gibi görünen bu yağların oldukça tehlikeli sonuçlar oluşturduğunu göstermektedir. Birçok ülke besinlerde trans yağ kullanımını azaltmaya ve kısmen kaldırmaya gitmiştir. İnsan hayatı için gerekli olmayan bu yağlar özellikle erken ölümlerde önemli bir etken olarak görülmektedir. Bilinen en önemli zararlarından biri; kötü kolesterol olarak bilinen LDL kolesterolünü artırması ve iyi kolesterol olan HDL kolesterolünü azaltmasıdır. İnsan vücudunun üretmediği bu yağ, besinler ile vücudumuza girmektedir.<br />
<br />
Yapılan araştırmalar da göstermiştir ki; trans yağ seviyesi yüksek olanların kalp krizi geçirme riski üç kat daha fazladır. Hidrojen yapısının değiştirilmesinin hiçbir faydası olmadığı gibi küçük bir yağ olması sebebiyle de damara hızla yapışma özelliği göstermektedir. Bu da kötü kolesterolün hızla artırması demektir. Kanser ve obezite bilinen zararlarındandır. Ayrıca bağışıklık sistemini zayıflatarak diyabete sebebiyet vermekte ve vücutta lipoprotein A miktarını artırarak kalp hastalıklarını oluşturmaktadır. Bunlara ilaveten bir de kas kaybı etkenini eklersek, neden köşe bucak bu yağdan ve bileşiminin bulunduğu besinlerden kaçmamız gerektiğini daha iyi anlayabilmekteyiz.<br />
<br />
Tüm bunlara ilaveten genelleme yaparsak hidrojenize yağların sebep olduğu hastalıkları şöyle sıralayabiliriz: Kanser, obezite, diyabet, kalp hastalıkları, kısırlık, kötü kolesterol artışı, iyi kolesterol azalışı,karaciğer fonksiyon bozukluğu, Alzheimer ve Parkinson sebebiyeti, hücre fonksiyon bozukluğu, kandaki yağ oranı yüksekliği,anne sütü kalitesinde düşüş, düşük doğum riski vb.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="320" data-original-width="625" height="326" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhcp-uF8yIHJbFB3YZMb7vzGmyME7yrskppx9mO9i_WImmCHR-Bs6fKu3GxcwDLraV1-OaaspD4gGcvUkaBi5BlkveajrNR_6_F6oaClZ-sau7N1ceUC8XPmN_-AKXp-8B7PdalrMQ7Zw/s640/714293.jpg" width="640" /><br />
<br />
<b>Trans Yağlar Neden Tercih Ediliyor ve Nerelerde Bulunur?</b><br />
Zararları ve etkileri bilindiği halde besin maddelerinde neden trans yağlardan vazgeçilemiyor?<br />
Elbette bundaki en büyük etken; maliyetin daha düşük olmasıdır. Birçok gıda firması bu yağın kullanımını daha kolay ve ucuz bulmaktadır. Özellikle de lezzet vermesi için lokanta,pastane,otel,kafe gibi yerlerde çoğunlukla tercih edilmektedir.Kızartma yağlarında da sıklıkla tercih edilir.Patates kızartmaları ,tavuk kızartmaları, lokantalardaki diğer kızartma ürünleri bu sınıfa dahildir.Tasarruf için yarı hidojenize edilmiş bu yağlar defalarca ısıtılıp ısıtılıp kullanılabilmektedir. Yapılan araştırmalar göstermiştir ki kurabiyelerin yüzde doksanında,donmuş gıdaların yüzde sekseni gibi bir oranında hidrojenize edilmiş yağ mevcuttur.<br />
<br />
Dahası hazır patates kızartmalarında,cipslerde,krakerlerde,bisküvilerde,çikolatalarda,gofret ve benzeri besinlerde lezzeti daha fazla artırdığından kitlelerce tercih edilmektedir. Diğer yağlara göre trans yağların ömürleri daha uzundur ve oda şartlarında besinler içerisinde resmen katılaşarak hapsolmaktadır. Fastfood sektörünün büyük bir patlamayla ilerlemesinin en büyük sebeplerinden biri de trans yağlardır. Bazı margarinlerde, katı yağlarda ve fırınlanmış besinlerde bulunduğu da unutulmamalıdır.<br />
<br />
<b>Peki Neler Yapılabilir?</b><br />
Tüm gıdalar yağ içerir ve bu yağlar büyüme, gelişme için de son derece gereklidir. Vücut için enerji kaynağı olan yağı, iyi ve kötü yağ olarak ayırt etmek gerekmektedir. Örneğin; zeytin yağı, soya yağı, mısırözü yağı, ayçiçeği yağı, kanola yağı birçok olumsuz etkiye sebep vermeden sağlığın devamlılığını sağlayabilmektedir. Sığır eti,süt ,peynir gibi hayvansal besinlerde de trans yağ mevcuttur ve doğal olduğundan birçok faydası da vardır.<br />
<br />
Hazır paketlenmiş ürünlerde, pastane ürünlerinde ve lokanta yemeklerinde fazla miktarda trans yağ olmamasına özen göstermeliyiz. Etiket bilgisi olan ürünlerde “hidrojenize yağ”, “hidrojene nebati yağ” ve “hidrojene bitkisel yağ” gibi trans yağ kullanıldığını belirten ibarelere dikkat edilmelidir. Listedeki önceliğine göre bu yağın miktarı da artış göstermektedir. Hidrojenleştirilmiş veya kısmen hidrojenleştirilmiş gibi ifadeler, alınan ürünün etiketinde aranmalıdır. Fakat bazen ürünler trans yağ oranını belirtmemektedir. Bu durumda verilen yağ oranlarının toplamını, toplam yağ miktarından çıkararak da hesaplayabiliriz.<br />
<br />
Lokantalarda özellikle kızartmalar yerine ızgara ve haşlamalar tercih edilebilir. Pastane ürünlerinden ziyade sütlü tatlıları tercih etmek de bu tüketimi azaltabilmektedir ve evde yapılan pasta ürünleriyle zarar en aza indirilebilmektedir. Ayrıca margarin yerine doğal sıvı yağlar ve tereyağı kullanılabilir. Kolay sürülebilen kap içerisindeki yumuşak margarinlerde de kısmen daha az trans yağı mevcuttur. Besinlerde yapay süt tozu,krema ve mayonez kullanımı azaltılarak süt ve yoğurda ağırlık verilebilir. Yine de bu ürünlerden ve hidrojene yağdan vazgeçilemiyorsa ürün listesinde bu yağın en alt sıralarda yer almasına dikkat edin.<br />
<br />
Unutulmamalıdır ki bu tüketim hızı ile trans yağ içeren birçok besin gelecekte en büyük hastalık sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkacak ve malesef margarinler üzerine “sağlığa zararlıdır” ibaresi yer almak zorunda kalacaktır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-90637873026869718182017-08-26T19:00:00.001+03:002020-12-12T18:12:41.057+03:00Zyban Nedir, Zyban Kullanıcı Yorumları<b>Zyban </b>ilacı ile ilgili bilgileri nedirkibu.com da paylaşıyoruz, sizlerde zyban kullanarak <b>sigara </b>bıraktıysanız bizimle paylaşabilirsiniz.<br />
<br />
Zyban sigarayı bırakmak için kullanılan ve reçeteli olarak satılan bir ilaçtır. İçerisinde bulunan Bupropion nedeniyle bu ilaç ilk başta Welbutrin adıyla bir anti-depresan olarak piyasaya sürülmüştür. Hala anti-depresan tedavilerinde kullanılmasına rağmen diğer özellikleri sayesinde diğer rahatsızlıklar içinde kullanılmaktadır. Örneğin depresyon için kullanılan Welbutrin’in kişinin sigara arzusunu azalttığı görülmüştür. Bu nedenle sigarayı bırakmak için uygulanan tedavilerde de kullanılan bu ilaç Zyban olarak adlandırılmıştır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="323" data-original-width="646" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7pm0YnvovMK5qU2wqvVsnOn3hfzsEGWQnBjl0ZPmwMRnuil66P90Psyh_o4ZVmrARklVR7smGUWrJn6uRdwJaPZUzG8jw0neqtgpAGkx8TwNr99TnwA33LFwlHo8L1dEy9GsdyVtSYA/s640/zyban-nedir%252C.jpg" width="640" /><br />
<br />
<b>Zyban’ın Yan Etkileri</b><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Zyban kullanımının neden olduğu yan etkiler genellikle şiddetli değildir. Bu ilacın kullanımı nedeniyle genellikle ağız kuruluğu ve uyuma güçlüğü gibi yan etkiler ortaya çıkabilir. Zyban faydalı bir ilaçtır ancak başka yan etkileri de vardır. Örneğin sigarayı bırakmak için Zyban kullanan kişilerde libido artabilir.<br />
<br />
<b>Zyban’ın Ciddi Yan Etkileri</b><br />
<br />
Büyük dozlarda Zyban alınan durumlarda nöbet geçirme rahatsızlıkları olan kişilerde nöbet oluşma olasılığı daha da artar. Ancak ilaç önerilen dozlarda alınırsa bu durumla karşılaşma olasılığı çok nadirdir. Ayrıca Zyban kullanan kişiler için alkol önerilmez.<br />
<br />
Zyban kullanımı bağımlılığa bağlı nöbet oluşumunu arttırdığı için bu rahatsızlığı bulunan insanlar için doktorlar genellikle düşük dozlarla tedaviye başlarlar. Bu doz zaman içinde arttırılır. Eğer alkol bağımlısıysanız veya nöbet geçirme gibi sorunlarınız varsa sigarayı bırakmak için farklı bir ilaç kullanmanız gerekebilir.<br />
<br />
Zyban kullanımı bazı insanlarda zayıflamaya neden olduğu için bu ilacın kullanımı sırasında dengeli ve sağlıklı beslenilmelidir. Zyban ile birlikte başka ilaçlar kullanacaksanız, öncelikle doktorunuza danışmanız gereklidir.<br />
<br />
Bu ilacın yüksek tansiyon, kalp hastalığı, böbrek veya karaciğer hastalıkları, bipolar bozukluk ve şeker hastalığı olan hastalarda kullanılması, hastalıkların daha da kötü bir hale gelmesine neden olabilir. Bu yüzden bu tür hastalıkları olan kişiler için Zyban kullanımı tavsiye edilmez.<br />
<br />
Zyban içinde bulunan Bupropion anti-depresan tedavilerinde de kullanıldığı için, bazı hastalarda intihar eğilimi ortaya çıkabilir.<br />
<br />
Eğer 24 yaş altındaysanız bu risk en yüksek düzeydedir. İntihar düşünceleri genellikle anti-depresan kullanımının ilk 12 haftasında görülür. Davranış değişiklikleri ve ruh hali değişikliklerinde hemen doktorunuzu arayın.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-78799425626313358102017-08-26T06:30:00.000+03:002018-01-30T17:42:19.954+03:00Maca Kökü Nedir? Maca Kökü Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="360" data-original-width="630" height="364" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgemItPYELNO8MPloncsTJDSEumE1FRBRqKEBofvlzwN-s6Wp4V-ZyAL54gtaLL2gazt8KGqKCMgcbxCFW7-aPGBlTv-_3Ig6mCKHcaAtUV0FFvM5VF8qGIWSbjoLm0vp6apFi0_DbiqA/s640/maca-koku-nedir-nasil-kullanilir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">Maca Kökü Nedir? Maca Kökü Faydaları Nelerdir?</span></td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Maca kökü</b> ile ilgili bilgileri nedirkibu.com da paylaşıyoruz<br />
<br />
Dayanıklılığı arttırma, hormonal dengesizliklerin düzeltilmesi ve libido artışı, maca kökünün önemli avantajlarından bazılarıdır. Bu makalede, bu sağlıklı bitkisel kökün yararları hakkında biraz daha fazla bilgi vereceğiz. “Lepidium meyenii” ve “Peru ginsengi” maca bitkisinin diğer iki ismidir. Temelde Peru ve Bolivya’daki And dağlarına özgü bir bitkidir. Maca bitkisi, dünyanın en sert en acımasız bazı bölgelerinde yetişir. Bu bitki sağlığa çok yararları olan kazık kökü ile karakterizedir. Maca bitkisi yaygın şekilde bir kök sebzesi ve şifalı bitki olarak kullanılmaktadır.<br />
<br />
<b>Maca kökü</b>, adapte etme özellikleri ile tanınır. Bir adapte edicinin özelliği stres, anksiyete, travma, ve yorgunluğa karşı vücudun direncini arttırmaktır. Ayrıca bu bitkinin kökünden yapılan takviyeleri tüketmek bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olur. Fiziksel ve ruhsal sorunlara karşı direnç gücünü artırır. Maca kökünün bazı özellikleri nedeniyle artritin neden olduğu ağrıları da hafiflettiği söylenmektedir.<br />
<br />
<b>Besin Değerleri:</b><br />
<br />
Bu kökler demir, potasyum, kalsiyum, iyot, magnezyum, lifler, proteinler ve doğal şekere sahiptirler. Ayrıca B1, B12 gibi vitaminler ve yağ asitleri içerir. Tüm bu besin ögeleri sinir sisteminin düzgün bir şekilde çalışabilmesi için sinirleri besler ve sakinleştirir. Sindirim sistemini uyarır ve iştahı arttırır. Maca kökünde bulunan demir oksijen taşınmasını teşvik eder ve vücudu taze ve enerjik tutar. Tüm bu mükemmel besleyici özellikleri maca kökünü de süper besinler listesine sokar.<br />
<br />
<b>Bayanlar İçin Faydaları:</b><br />
<br />
<b>-Adet Problemlerini Tedavi Eder:</b><br />
<br />
Adet dönemleri kadınlar için bir çok rahatsızlığa neden olabilir. Kramplar şiddetli sırt ve karın ağrılarına neden olabilir. Bazı kadınlar adet döngülerinde düzensizlikler yaşayabilirler. Bazı kadınlarsa PMS (Premenstrüel Sendrom) denilen psikolojik değişiklikler, yorgunluk, azalmış cinsel istek, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları gibi belirtilerin olduğu dönemler geçirebilirler. Maça kökünden yapılan takviyeler beyin ve hipofiz bezi arasındaki bağlantıyı güçlendirir ve hormonal düzensizliği giderir.<br />
<br />
<b>-Menopoz Sorunlarını Giderir:</b><br />
<br />
Menopoz kadınlardaki adet dönemlerinin bitmesidir ve beraberinde bazı sorunları getirir. Adet düzensizlikleri, ruh hali değişiklikleri, sıcak basmaları, uyku bozuklukları, vajinal kuruluk menopozun belirtilerinden bazılarıdır. Bu semptomların çoğu, kendi doğal formunda maca kökü ya da maca kökü takviyesi ile bir ölçüde azaltılabilir. Bu kökün menopoz öncesi, menopozal ve menopoz sonrası semptomları hafifletmek için yardımcı olduğu gözlenmiştir.<br />
<br />
<b>-Kısırlığı Tedavi Eder:</b><br />
<br />
Adet döngüsündeki düzensizlikler kadınlarda kısırlığa neden olabilir; ya da sağlıklı bir gebeliğin sürdürülmesini engelleyebilir. Bu düzensizlikleri gidermek ve hormonal dengeyi sağlamak için vücuda dışarıdan yapay hormonların verildiği tıbbi tedaviler tavsiye edilmektedir. Bu tedavi, hormon replasman tedavisi (HRT) olarak da bilinir. Bu hormonlar vücudun doğal ritmini değiştirerek adet döngüsünü düzenler. Dışarıdan hormon alınması yerine maca takviyeleri vücutta hormon üreten bezleri destekler ve hormon dengesinin geri kazanılmasına yardımcı olur.<br />
<br />
<b>Erkekler İçin Faydaları:</b><br />
<br />
-Maca takviyelerinin kullanımının erkeklerde kısırlık sorunlarını çözdüğü kanıtlamıştır.<br />
-Doğrudan sperm sayısını etkiler ve aynı zamanda semen hacmini arttırır.<br />
-Maca kökü kan akışını arttırarak iktidarsızlık ve erektil disfonksiyon sorunlarının tedavisinde yardımcı olur.<br />
-Maca takviyelerinin tüketimi testosteron ve progesteron gibi erkek cinsiyet hormonlarının seviyesini arttırır ve hormonal dengesizlikleri önler.<br />
-Düşük cinsel isteği olan erkekler için faydalıdır. Depresyonu hafifletmek için yardımcı olur böylece libido artışı sağlar.<br />
<br />
<b>Sporcular için Faydaları:</b><br />
<br />
Bu kök bitkisi, enerji seviyelerini ve dayanıklılığı arttırmak gibi özelliklere de sahiptir. Yeni başlayanlardan profesyonel sporculara kadar herkes kendi fitness seviyelerini arttırmak için bu ürünü kullanabilir.<br />
<br />
<b>Dozu:</b><br />
<br />
Bu doğal kök hakkındaki en iyi şey çoğu kişi tarafından tolere edilebilir olmasıdır. Bu nedenle nadiren herhangi bir yan etkiye sebep olmaktadır. Esasen bir ilaç değil bir besin olduğundan ilaçlara göre daha güvenilir kabul edilir. Toz hali daha etkindir ve tavsiye edilen günlük dozu 1500 3000 mg’dır. Bu günlük dozun, günde üç küçük doza bölünmüş şekilde alınması önerilmektedir. Öte yandan, maca kapsülleri için dozaj günlük 500 1000 mg’dır. Ayrıca çerezler, tatlılar, ev yapımı alkolsüz içecekler, yoğurt, tahıl, bitkisel çaylarda da kullanılabilir.<br />
<br />
Maca kökü doğal bir besin takviyesi olduğundan bu kökün güvenliğini kanıtlamak için FDA onayı gerekmez. Ancak yine de önerilen dozu aşan miktarlarda kullanmamanız ve kullanımını üç aydan fazla uzatmamanız gerekir. Aşırı kullanımı mide rahatsızlıklarına ve uyku düzeninde bozulmalara neden olabilir. Bizim tavsiyemiz yine de kullanmadan önce doktorunuza danışmanız, mevcut hastalıklarınız ve kullandığınız diğer ilaçlar hakkında onu bilgilendirmenizden sonra size uygun olup olmadığını belirlemenizdir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-54202196100284121162017-08-26T01:30:00.000+03:002020-06-19T16:25:02.962+03:00Uyurgezerlik Nedir, Uyurgezer Kişiyi Nasıl Uyandırmalısınız?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBXzTXGotnEGJaJBQcAGfQrnSrrqOdeKT5erdzaZhzu5TMcvgfh1EVNT-3LLeOFJu-f19jIviErqLyBk9741QeRR05lomjKrXdx8wKF1vQEnG_Ul24NNH5r4wrseee5SgZqlbKh9tg0w/s640/Uyurgezerlik-2.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Uyurgezerlik Nedir, Uyurgezer Kişiyi Nasıl Uyandırmalısınız?<br />
<div>
<br /></div>
</td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Uyurgezerlik </b>06-12 yaş arası çocuklarda daha sık rastlanan bu rahatsızlık uzmanlar tarafından tam olarak bir hastalık olarak nitelendirilmiyor. Sorun ise, doğru yatış pozisyonunun bilinmemesinden kaynaklanıyor. Bilim insanları uyurgezerliğin bir hastalık olmadığı konusunda hemfikirler. Uyurgezerlik, rüya görülmeyen derin bir uykudan irkilerek uyanma probleminin sonucu olarak tanımlanıyor.<br />
<br />
Uyuyamama sorunundan daha çok uyanamama sorunu olarak öne sürülen bu rahatsızlık, kişinin dilediği an kalkamaması ve kalktığı an da ise, hareketlerini kontrol edememesi durumunu gösteriyor. Bu sorunla karşılaşan kişi doğru yatma pozisyonunu yakalayamadığı için sürekli rahatsız uyuyor ve sonrasında uyanma problemi ile birlikte bilinçsiz bir şekilde hareket ediyor.<br />
<br />
<b>Uyurgezer birini nasıl uyandırmak gerekir?</b><br />
<b><br /></b>
<b>Uyurgezerler </b>genel olarak gözleri açık bir şekilde dolaşırlar ve hareket ederler, engelli alanlarda da adımlarını bu sayede kontrol edebilirler fakat bilinç tam olarak yerinde değildir.Konuşmalar algılanır, sorular sorduğunuzda cevap almanız mümkündür fakat mantıklı cevaplar çoğu zaman alınamaz.<br />
<br />
<b>Uyurgezer </b>halde dolaşan kişinin zorla uyandırılması onu en çok sinirlendiren şeydir. Derin bir uyku anında olan uyurgezer kişi sarsılarak değil, belirli süre ile adı söylenerek uyandırılmalıdır. Sürekli takip etmeniz de onu rahatsız edecektir. Arkasından, mesafenizi koruyarak kısık ses ile ona adını söylemeniz yeterli olacaktır. Bir süre sonra uyurgezer durumun farkına varacak ve kendine gelecektir.<br />
<br />
<b>Çocukluk Dönemi Önemli</b><br />
<b><br /></b>
Uzmanlar küçük yaşlardaki birçok çocuğun <b>uyurgezer </b>olduğunu belirtiyor. Yazının başlarında da söylediğim gibi bu rahatsızlığın tek sorunu doğru pozisyonun yaratılmamasıdır. Çocuk uygun pozisyondan sürekli çıktığı için uyurgezer olması normaldir. Yetişkinlerde ise yine aynı şekilde rahatsız bir pozisyon ya da aşırı stres bu rahatsızlığa neden olmaktadır. Gün içerisinde kafaya takılan herhangi bir şey uyurgezerlik esnasında tekrarlanır ve absürt bir şekilde yorumlanır.<br />
<br />
Tedavi gerektirmeyen bir rahatsızlıktır fakat rahatsız edici boyutlara ulaşırsa doktorlar tarafından uyku ilaçları önerilmektedir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-8442967565218689012017-08-25T17:30:00.001+03:002020-12-11T23:56:38.455+03:00Papatya Suyu İle Saç Renginizi Açabilirsiniz!<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="800" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCFLzYRNcei8iXAKSNdBy-bbQvZ4Eol2kdITYWmI27ZmSmxUW7bEHfZuuwYM4MyFAs475L9sKJmEpqtiOyVJEWtOKm3PzgDLYMmuQ43tpYcccUHEDpU9iAV8ur019KgX27b1cbJQU6JQ/s640/dogal-yollarla-sac-rengi-nasil-acilir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Saç rengi bitkisel olarak nasıl açılır</td></tr></tbody></table><div><br /></div>Saçlarınızın rengini<b> doğal yollarla açmak</b> ister misiniz? <b>Saç rengini açmak</b> isteyenler için yazımızı nedirkibu.com da paylaşıyoruz.<br />
<br />
Saç rengini değiştirmek her kadının, hayatının bazı dönemlerinde aklından geçmiştir. Fakat saç boyasının saça verdiği zarar oldukça büyüktür. <div><br /></div><div>Bunun yanında bir kere saç boyatıldı mı her zaman boyatmak gerekmektedir. Bu da saçın iyice yıpranmasına neden olmaktadır. <div><br /></div><div>Doğal yollarla saç rengini açmak mümkündür. Bu oldukça basit bir şekilde papatya suyu ile yapılabilen bir işlemdir. Papatya suyu ile saç rengi açma işlemi saçı yıpratmayacak bir işlemdir. </div><div><br /></div><div>Hem de boya gibi sürekli tekrarlanması gerekmez.<br />
<br />
<b>Papatya suyu ile saç açma</b> doğal bir yöntem olduğu için, saç boyasında olduğu gibi her türlü renk elde edilemez. Bu yöntemle kişinin kendi saç renginin <b>2-3 ton açık </b>rengi elde edilebilir. </div><div><br /></div><div>Bu şekilde saça hareket katılmış olunur. Eğer istenirse saçın sadece belli yerlerine uygulanarak, saçta balyaj ya da ombre etkisi de oluşturulabilir.<br />
<br />
Bu uygulamanın yapılabilmesi için saçın daha önce boya işleminden geçmiş olmaması gerekmektedir. Çünkü boya kimyasal bir işlemdir.<br />
<br />
Uygulama oldukça basittir. Gerekli malzemeler sadece su ve kurutulmuş papatyadır. Papatya toplanıp güneşte kurutulabileceği gibi aktarlardan elde edilebilir.<br />
<br />
Bir litre suya bir avuç kurutulmuş papatya yeterli olacaktır. Papatyalar suda 10 dakika kaynatılır. Kaynadıktan sonra saça papatya parçalarının gelmemesi için süzülür. Ilınması beklenir. </div><div><br /></div><div>Daha sonra kuru saça uygulanır. Saça uygulanırken isteğe göre direkt saça dökülerek uygulanabilir ya da sadece bazı yerlerine uygulanabilir. </div><div><br /></div><div>Ombre etkisi için saçı atkuyruğu yapıp sadece uç kısımlarına uygulanabilir.<br />
<br />
Uygulandıktan sonra mutlaka güneş gören bir yerde bulunmak gerekmektedir. </div><div><br /></div><div>Yarım saat ya da bir saat kadar saçı güneşe dönük bir şekilde bekleterek kurumasını beklemek gerekmektedir. </div><div><br /></div><div>Böylece saç rengi açılacaktır. İlk seferde pek fazla etkisi görülemez. 3 veya 4 kez uygulandıktan sonra fark iyice anlaşılır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="432" data-original-width="650" height="424" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkKLAe7WXCsFG1yXEGo0z1yxn3iQhRWhUVyJefKV6zGbvr5MSNBC9tL5TFeuiUI2-JFzNnoHtgFeN1sfKi-mV75L0205FZ8po6nNTIs6K7gA8kpUvyaMoI44tC_TeOLL0yudOXwYKPgg/s640/papatya+suyu.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Uygulama sonrasında, saç kuruduktan sonra papatya suyundan arındırmak için yıkamak gerekmektedir. Papatya suyunun saçta kalması saça zarar verebilir. </div><div><br /></div><div>Bu uygulama her gün yapılmamalıdır. İki gün ara ile tekrarlanabilir. Ya da gün aşırı yapılabilir. </div><div><br /></div><div>İki gün arayla 2-3 hafta uygulandığında 3 tona kadar açılmış saç elde edilir.<br />
<br />
Uygulamanın yaz aylarında yapılması tavsiye edilmektedir. Çünkü güneşin etkisini en çok gösterdiği zamanlar yaz aylarıdır. Pratik olarak spreyli bir şişeye alınarak, dışarı çıkmadan önce saçlara sıkılabilir.<br />
<br />
Alerjik bir durumdan korunmak için önce çok az bir tutam saça uygulanarak denenmesinde fayda vardır. Bu şekilde hem de saçın açılma tonu tespit edilebilir. </div><div><br /></div><div>Renk tonunun beğenilmeme ihtimalinden kurtulmuş olunur.</div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-81483466067761556252017-08-25T16:20:00.001+03:002020-04-07T22:47:15.860+03:00Bein Tv Spor Kanalları Listesi, Beın Tv Kanalları NelerdirTürkiye Süper lig yayın haklarını elinde bulunduran Beın tv, bünyesinde bulunan <b>Spor </b>kanalları ile ilgili bilgiler nedirkibu.com da sizler için paylaşıyoruz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="644" data-original-width="812" height="506" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlH2kvv0n8JrZjj8DJHPYlOD5yq2TvDf6i7ja9vohhOL8gXlvfFdP8xDEL88nWVSaKprcAVSATgiT6wTxEzxq6oME21_BMzj1u1vaRWsnfLfA2NJlU7OlBtIfZS6vK6YjTWdldNjab-g/s640/be%25C4%25B1n-tv-kanallar%25C4%25B1-canl%25C4%25B1.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>beIN SPORTS HD 1</b> 24 saat yayın yapmaktadır, canlı maçlar ve spor programlarını bu kanalda izleyebilirsiniz.<br />
<br />
<b>beIN SPORTS HD 2</b> 24 saat yayın yapmaktadır, canlı maçlar ve spor programlarını bu kanalda izleyebilirsiniz.<br />
<br />
<b>beIN SPORTS HD 3</b> 24 saat yayın yapmaktadır, canlı maçlar ve spor programlarını bu kanalda izleyebilirsiniz.<br />
<br />
<b>beIN SPORTS HD 4</b> 24 saat yayın yapmaktadır, canlı maçlar ve spor programlarını bu kanalda izleyebilirsiniz.<br />
<br />
<b>beIN SPORTS MAX 1 HD</b> 24 saat yayın yapmaktadır, canlı maçlar ve spor programlarını bu kanalda izleyebilirsiniz.<br />
<br />
<b>beIN SPORTS MAX 2 HD</b> 24 saat yayın yapmaktadır, canlı maçlar ve spor programlarını bu kanalda izleyebilirsiniz.<br />
<br />
<u>Türkiye Süper ligi</u>nde maçların bir kaçı aynı saatte başladığından dolayı her maçı <u>canlı olarak Bein tv farklı kanallarında yayınlamaktadır</u>. <u>Bein Sports kanalları</u> haricinde Türk ve yabancı bir onlarca Spor kanalıda <b>Digiturk paketleri</b>nde bulunmaktadır. Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-47330205243915737102017-08-25T07:30:00.001+03:002020-12-12T18:01:14.605+03:00Replika Nedir, Replika Ürün Ne Demek?<div><img border="0" data-original-height="960" data-original-width="1280" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3N18Hbd2HQ85TVomurnpPNDOgUmD7m-VozIoVQ0j5xQyyvYwdOBQbMWBDWcCogoWCKprAkO-Dwpj-L_xFdWMQ29CgoLGosn-Mz1Ym6udW6f0H2eJLRCYlEdZ1b9-9X4M1I68HoVHOYQ/s640/replika-nedemek.jpg" style="text-align: center;" width="640" /></div><b><div><b><br /></b></div>Replika Nedir, Replika Ürün Ne Demek?</b> ile ilgili ayrıntılı yazıyı nedirkibu.com sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<b><br /></b>
<b>Replika ürünler</b>, özellikle son 1 yıldır neredeyse tüm internet sitelerinde, sıkça rastlar olduğumuz ürünler haline gelmiştir. Bir çok bilinen mağazada satış fiyatlarının belli olduğu bu ürünleri, bu tür sitelerde çok çok daha düşük fiyatlarda satın alabileceğiniz söylenmiş, ve ardından da eklenmiştir; “Ürünümüz 1. sınıf replikadır” diye. Peki nedir bu çok düşük fiyatlarla orjinal ürünün aynısıymış gibi gösterilen replika ürünler?<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
<br />
Replika, sözlük anlamında bir şeyin birebir kopyası anlamına gelmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere replika ürün de orjinal bir ürünün özellikle görsellik olarak aynısının yapılmasıdır. Burada görsellik sözü çok önemlidir çünkü replika ürünlerin en önemli özelliği orjinallerine çok fazla benzemesidir. <div><br /></div><div>Bazen de orjinalinden ayırt edilemeyecek şekilde yapılırlar. Basit bir örnekle açıklayacak olursak, orjinal bir telefon ile replika bir telefonu dışarıdan bakıldığında ayırt edebilmek neredeyse imkansızdır.<br />
<br />
Orjinal telefonda kullanılan malzemeler daha kaliteli olmakla beraber, replika ürünlerde bu kalite oldukça düşmektedir. Replika ürünler için daha anlaşılır olması amacıyla sahte veya imitasyon sözlerini de kullanabiliriz.<br />
<br />
Bazı ülkeler replika ürünler de o kadar ilerlemişlerdir ki internetten orjinal zannederek sipariş ettiğiniz bir ürünün replika olduğu anlayamıyorsunuz. Peki replika ürünleri ayırt etmenin yolları nelerdir bunları inceleyelim.<br />
<br />
İlk olarak; ağırlık faktörünü söyleyebiliriz. Orjinal ürün ile replika ürün arasında mutlaka ağırlık farkı vardır. Bu fark elinize aldığınızda hissedebileceğiniz kadar ya da sadece hassas terazilerde ortaya çıkacak bir fark da olabilir.<br />
<br />
Replika bir ürünü orjinalini satan bir mağazaya götürüp ağırlıklarını kıyaslarsanız; aralarında ki farkı göreceksiniz. Bunun sebebi replikasyon ürünün yapımıyla orjinal ürünün yapımında kullanılan malzemelerin birbirinden farklı olmasıdır.<br />
<br />
<b>İkinci olarak; </b>renk faktörünü sayabiliriz. Örneğin orjinal bir levis pantolon ile bunun sahtesi olan bir levis pantolon arasında gözle görebileceğiniz bir renk farklı olmaktadır. Bunun yanında bir çok orjinal tekstil ürününde, ürünün bir tarafında hologram kullanılırken replika ürünlerde bu hologramlar kullanılmaz ya da hologram çok basit ve kalitesiz bir şekilde yapılır.<br />
<br />
<b>Üçüncü olarak</b>; fiyat, ürünlerde ilk gözümüze çarpan olaydır. Örneğin orjinal mağazasında 1000 liraya satılan bir ürünü internette araştırdığınızda bu fiyatın bazı sitelerde 150 – 200 liraya kadar düştüğünü görebilirsiniz.<br />
<br />
Resimlerine baktığınızda orjinal gibi duran bu ürünlerin fiyatı sizi yanıltmasın. Hiç bir orjinal ürünün fiyatı bu denli düşmez. Tabi <b>outlet </b>mağazalarını ve <b>yurtdışından </b>orjinal ürünü düşük bir fiyatta getirip Türkiye’ de satan insanları gözardı edersek.<br />
<br />
Dördüncü olarak; online mağazaların etkisini sayabiliriz. Eğer bir ürünü online mağazadan alacaksanız mutlaka güvenilir bir mağazadan almaya özen gösterin. Çünkü büyük online mağazalar müşteri hakları ve memnuniyeti konusunda çalışmalar yapmaktadır. Beğenmediğiniz veya sorun çıkan bir ürünü bilinen online mağazalarda değiştirme ve para iadesi gibi haklarınız var iken bazı online mağazalarında hiç bir hakkınız bulunmamaktadır.Son olarak da ürünün garanti belgesi ve faturasına değinebiliriz.<br />
<b><u><br /></u></b>
<b><u>Replika ürünlerin</u></b> genelinde garanti belgesi ve kullanım kılavuzu fotokopi şeklinde gelmektedir. Tabi bazı firmalar bu olayı da çözmüş durumdadır. Bunların haricinde fatura, bir ürünün olmazsa olmazıdır. Eğer bilerek replika olarak aldığınız bir ürün dahi olsa elinizde fatura olması sizin ileride yaşayabileceğiniz bir sıkıntı olasılığına karşı hakkınızı aramanızda yardımcı olacaktır.</div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-60802187587094435552017-08-25T02:00:00.000+03:002018-09-23T10:46:43.221+03:00Sezyum Elementi Nedir, Sezyum'un Zararları Nelerdir?<b>Sezyum elementi <a href="http://nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank">Nedir</a>, Sezyum elementi Ne Demek, Sezyum elementi Özellikleri, Sezyum elementi resimleri hakkında bilgileri sayfamızda bulabilirsiniz.</b><br />
<b><br /></b>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="487" data-original-width="880" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgBur-cYWhMwNbo0wJQ4Qj2opjYjKSVGVnd3FGiTWIRdusVbThSsctoh4sk2ssem4XwUwVqLhdAlw1vLkZdh0RIw7k1N-Ik9gEMxGHehPR3-iOZSBRJBdtNVrUtFplLMhIWoMpl3cPqdg/s640/sezyum-nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Sezyum Elementi Nedir, Sezyum'un Zararları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<b>Sezyum </b>genellikle nükleer sanayi de kullanılan kimyasal bir elementtir. Sezyum elementinin nükleer alanın en önemli elementi olduğu da belirtilmektedir. Sezyumun bilim dalındaki sembolü Cs’dir ve atom numarası 55’dir.<br />
<br />
Yoğunluğu: 1.879 g/mL olan Sezyum elementi uçuk sarı renkte, yumulşak ve kolay kesilebilen bir elementtir. Parlak bir yüzeyi vardır, havadaki oksijen ve nem ile olan reaksiyonundan dolayı bu parlak yüzey matlaşır. 1860 yılında Bunsen ve Gustav Kirchoff tarafından rubidyumla birlikte bulunmuştur.<br />
<br />
Doğal elementler içinde elektropozitifliği en fazla olan Sezyum çok kolay oksitlenir. Ayrıca bu element doğada, bazı maden sularında, lepidolitte, trifilinde ve Elbe Adası polüsitinde az miktarda bulunur.<br />
<br />
<b>Sezyum elementi </b>bir çok organik bileşiğin hidrojenlenmesinde katalizör olarak, atomik saat olarak, fotoelektrik hücrelerde ve vakum tüplerinde, IR lambasında kullanılır ve ayrıca oksijene olan yüksek ilgisinden dolayı elektron tüplerinde gaz giderici olarak da kullanılır.<br />
<br />
<b>Sezyum Elementi Özellikleri</b><br />
<br />
Erime noktası: 28.44 °C (301.59K)<br />
Kaynama noktası: 671°C (944K)<br />
Molar hacmi: 70.94 ml/mol<br />
Mineral Sertliği: 0.2<br />
Özgül ısı: 0.240 J/gK<br />
Isı iletkenliği :0.359 W/cmK<br />
Buharlaşma Entalpisi:65 kJ mol-1<br />
Atomlaşma Entalpisi:76 kJ mol-1<br />
<br />
<br />
<b>Sezyum Elementi Zararları Nelerdir?</b><br />
<b><br /></b>
Sezyum elementinin insana etkisi çok ama çok fazladır. Sezyum elementine çıplak elimizle dokunduğumuz anda dakikalar içinde hayatımı kaybedebiliriz. Sezyum elemtinin bir toplu iğne ucu kadarını insanların içtiği su kaynağına damlatılırsa suyun ulaştığı herkeste ölüm etkisi yaratmaktadır. Bu çok etkili maddenin insanlardan kesinlikle uzak yerlerde kullanılması gerekir. Zaten nükleer santraller de bu nedenle şehir merkezlerinden ve insanların yaşadığı yerlerden çok uzaklara inşa edilmektedir. Sezyum maddesinin insana olan zararı ne kadar fazlaysa bilime olan faydası da bir o kadar fazladır. Tabi güvenli ve insalığın yararı için kullanıldığı halde.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-68294098318798878662017-08-24T20:00:00.001+03:002020-12-12T17:52:26.741+03:00Staj Nedir, Staj Neden Yapılır, Stajın Önemi Hakkında Bilgiler<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="260" data-original-width="658" height="252" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEWhc1effMdyexRUnKdjjBoz9NEb-fI1Fpw_OcFmH9a3vROFr4cqeyYlQFzgIO0fPzIPdefI8zisSe3oxE4XVb1L6iS9DFAShbrt1UwjRlxMVXS-P4xdjVXzC2HxXZ5vYw46YCCTORoQ/s640/staj-nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Staj Nedir, Staj Neden Yapılır, Stajın Önemi Hakkında Bilgiler</td></tr>
</tbody></table>
<b><br /></b>
<h2 style="text-align: left;"><b>Staj <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nedir" target="_blank">Nedir?</a></b></h2>
<b>Staja </b>yeni başlarken <b>staj </b>ne işime yarayacak diye kendi kendinize sorabilirsiniz. <b>Staj </b>ile ilgili sizi bilgilendirecek bir yazıyı sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both;">
Herkes okul hayatı sona erdiğinde iyi bir yerde çalışabilmenin hayalini kuruyor. Kimi sadece hayal kurma aşamasında kalırken, kimi de bunun için çalışıp çabalıyor. Malum, rekabetin oldukça yoğun yaşandığı bir dönemdeyiz. </div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Artık sadece üniversite mezunu olmak, İngilizce bilmek gibi şeyler yeterli olamayabiliyor istediğiniz işi elde edebilmeniz için. Tabi nasıl bir yerde çalışmak istediğinize, hedeflerinizin neler olduğuna, kariyerin yaşamınızda ne kadar önemli bir yere sahip olduğuna bağlı olarak değişebilir durum. Ancak, iyi şartlara sahip bir şirkette çalışmak, kariyerinizde sağlam adımlarla ilerlemek, devamlı kendinizi geliştirebileceğiniz bir iş ortamında olmak gibi hedefleriniz varsa daha fazla çalışmak durumundasınız. Ve burada kastedilen çalışmak sadece derslere çalışmak, iyi notlar almak ve okuldan iyi bir ortalama ile mezun olmak gibi şeyleri içermiyor. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Elbette okuduğunuz okul, aldığınız eğitim ilerideki iş yaşamınız için çok önemli ama yeterli değil. Okulda edindiğiniz teorik bilginin uygulamaya dökülmesi, okul dışında da kariyeriniz adına birşeyler yapmanız, yeni şeyler öğrenmeniz, kendinizi sürekli olarak geliştirmeniz gibi şeyler de oldukça önemli.</div>
<br />
Bir de işin şu boyutu var: Yeni mezun oluyorsunuz, iş başvuruları yapmaya başlıyorsunuz ve birçok yerde karşınıza deneyim maddesi çıkıyor. Ya da bu madde çıkmasa bile hiç deneyiminiz yoksa bir anda bilinmezlerle dolu bir denklemin içindeymiş gibi hissedebiliyorsunuz kendinizi. İşte tam da burada yazımızın çıkış noktası geliyor akıllara: <b>Stajın Önemi</b>.<br />
<br />
<b>Staj</b> yapmak gerçekten de bu kadar önemli mi? <b>Staj </b>yapanla yapmayan arasında ne gibi farklılıklar olabilir? Yaz tatilinin tadını çıkarmak varken neden <b>staj </b>yapayım ki? Muhtemelen bu ve bunun gibi birçok soru sizin de aklınızdan geçiyordur. Bu soruların cevapları kişiden kişiye değişse de <b>stajın </b>size kazandırabileceği birçok şeyin olduğu da bir gerçek. Peki nedir <b>stajın </b>size sağlayabileceği faydalar? Hadi şimdi bu faydalara bir göz atalım…<br />
<br />
<a href="https://www.nedirkibu.com/2014/10/stajer-ve-ogrenciler-icin-cv-ornekleri.html" itemprop="url mainEntityOfPage" style="background-color: white; color: #e20000; display: block; font-family: "PT Sans Narrow", arial; font-size: 18.9px; font-weight: 700; text-align: left; text-decoration-line: none; text-transform: uppercase;" title="Stajer ve Öğrenciler İçin Cv Örnekleri">>> STAJER VE ÖĞRENCILER İÇIN CV ÖRNEKLERI</a><br />
<br />
<b>Teorik Bilgiyi Uygulamaya Dökmek</b><br />
<br />
Okul hayatı boyunca birçok derse girer, çok sayıda kitap okur, bazı derslerden geçebilmek için gece gündüz çalışır, sayısız kaynağı elden geçirirsiniz. Bununla birlikte okuldaki bilgiler çoğunlukla teoriktir. Ve tam da burada bir Çin atasözünü sizlerle paylaşmak isterim: “Bana söyle ve ben unutayım, bana göster ve ben hatırlayayım, yapmama izin ver ve ben anlayayım“. Yani bir şeyi anlayabilmenin yolu onu yapmaktan geçer. Evet çok güzel şeyler öğreniyor olabilirsiniz derslerde, inanılmaz bilgilerle dolu kitaplar da okuyor olabilirsiniz ama öğrendiklerinizi uygulamaya dökmek bambaşka bir şeydir ve <b>staj </b>size uygulama imkanı verir. Henüz okulunuz devam ederken, bilgileriniz tazeyken yapacağınız <b>staj </b>sayesinde edindiğiniz bilgileri uygulayarak içselleştirebilirsiniz. Böylece bir konuyla ilgili öğrendiğiniz şey aslında ne işe yarıyor, iş yaşamında size ne gibi faydalar sağlıyor, hangi durumlarda kullanılıyor gibi birçok konuda aydınlanırsınız.<br />
<br />
<b>İş Hayatınıza Yatırım Yapmak</b><br />
<br />
Eğer iyi bir araştırma yapmış ve bunun sonucunda da kendiniz için en doğru <b>stajı </b>seçmişseniz <b>staj </b>süresince ilerideki iş hayatınızda size faydası dokunacak şeyler öğrenebilirsiniz. Diğer yandan yapacağınız <b>staj </b>sayesinde ileride o sektörde ya da öyle bir firmada çalışmak isteyip istemeyeceğinize de deneyimleyerek karar verebilirsiniz. Eğer <b>staj</b> yaptığınız şirketi ya da sektörü sevdiyseniz yapmış olduğunuz <b>stajı </b>bir nevi alıştırma olarak görebilirsiniz. Her olasılıkta <b>staj </b>yapmak size deneyim kazandıracaktır.<br />
<br />
<b>Çevrenizi Genişletmek</b><br />
<br />
Öncelikle, <b>staj </b>yaparak farklı bir ortama geçiş sağlamış olursunuz. Okul arkadaşlıkları, sınavlara girip çıkmak, kantinde takılmak ile iş arkadaşlıkları ve işle ilgili sorumluluklar gibi şeyler oldukça farklıdır. Okuldayken en büyük sorumluluğunuz derslerinizden başarıyla geçmek iken işte farklı sorumluluklar girer devreye. Bu da aslında farklı ortamlara uyum sağlamayı öğretir size. Bununla birlikte <b>staj </b>ile beraber çevreniz genişler, yeni insanlarla tanışırsınız. Kurduğunuz bağlantılar sayesinde çalışmayı düşündüğünüz alanla bağlarınızı sıkı tutabilir ve gelişmelerden haberdar olabilirsiniz. Bu bağlantılar sayesinde <b>staj </b>yaptığınız yerde işe başlayabilir ya da başka bir yer için kendilerinden sizin için referans olmalarını rica edebilirsiniz.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="310" data-original-width="600" height="330" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjodHiQYmJ9EVOeM1qUeUlefhIPuJ4bcBv7wOoiz0WrvnqYRDUy2iXVkNWUp5g004lN86-tEmzLg6Zkzi02sQ3ZrgXMbVnqhlei8CjTMPWQ_lLwHcBsaCygK1cNdK6RZpvcJbh6lumFw/s640/staj-resim.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<b>Stajı İş Fırsatına Dönüştürmek</b><br />
<br />
Birçok kişi <b>staj </b>yaptığı yerde daha sonra işe başlayabilmektedir. Elbette bunun için öncelikle sizin çalıştığınız ortamı ve yaptığınız işi sevmeniz, çalışma ortamına ayak uydurmuş olmanız ve de iş verenlerin de sizden ve performansınızdan memnun kalmış olmaları gerekmektedir. Eğer işi sevdiyseniz ve işverenler de sizi sevdiyse ilerleyen zamanlarda <b>staj </b>yapmış olduğunuz yerde çalışmaya başlama imkanınız olabilir.<b>Staj </b>süresince çalışanlarla iyi ilişkiler içerisinde olmak ve <b>stajınız </b>bittikten sonra da buradakilerle bağlantınızı koparmamak da sizin yararınıza olacaktır.<br />
<br />
<b>Gelecek Planlarınızı Yönlendirmek</b><br />
<br />
<b>Staj</b> yaparak iş hayatının nasıl bir şey olduğunu yerinde gözlemleme şansını yakalarsınız. Bu sayede hangi sektörde çalışmak istediğinize, şirketin hangi departmanında yer almayı arzuladığınıza daha rahat karar verebilirsiniz. Ayrıca <b>staj </b>yaparken eksiklerinizi görme şansını da yakalarsınız. Böylelikle bir işte çalışmaya başlayıncaya kadar bu eksiklerinizi gidermeye çalışabilir, böylelikle iş başvurusu öncesi kendinizi o iş için hazır hissedebilirsiniz. <b>Staj </b>yapmak hem iş hayatını hem de kendinizi tanımanıza yardımcı olabilir.<br />
<br />
<b>Bir Adım Önde Olmak</b><br />
<br />
Hem teorik bilgileri uygulamaya dökebildiğiniz, hem yeni insanlarla tanıştığınız, hem de iş deneyimi kazandığınız için diğer adayların bir adım önünde başlarsınız iş arayışınıza. Şirketlerin birçoğu için de staj yapmış olmanız önemlidir. Yani zamanında yaz tatili yerine <b>staj </b>yapmayı tercih etmiş olmanızın ödülünü bu aşamada alabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Para Kazanmak</b><br />
<br />
Staj yapanlara genellikle ücret ödenmemekle birlikte bazı yerler stajyerlere ücret ödemektedir. Eğer böyle bir staj yapacak olursanız edindiğiniz faydaların yanısıra para da kazanmış olursunuz. Ayrıca staj yaptığınız sürede firmanın diğer çalışanlarına sağladığı imkanlardan da yararlanabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Staj Süresince Nelere Dikkat Etmelisiniz?</b><br />
<br />
Daha fazla çalışıp, çabalamaya istekli olmalısınız. Stajı kendinizi geliştirmek için bir imkan olarak görmeli ve daha fazla öğrenmek için elinizden geleni yapmalısınız. İşten kaçmamalı aksine çalışmak için ne kadar istekli olduğunuzu göstermelisiniz.<br />
İş arkadaşlarınızla, yöneticilerinizle ve insan kaynaklarındaki çalışanlarla iyi ilişkiler içerisinde olmalısınız.<br />
İşlerin nasıl yürüdüğü, kimlerin hangi konulardan sorumlu olduğu gibi konuları analiz etmeye çalışmalısınız. Bunun için de iyi birer gözlemci olmanız, size verilen yerde oturup durmaktansa etrafınızda olup bitenin farkında olmanız gerekmektedir.<br />
Sabır da önemli bir konudur. Başlar başlamaz size sorumluluk verilmesini beklememelisiniz. Sizin davranışlarınız, çabanız ve isteğiniz bu süreci yönlendirecektir.<br />
Yeri geldiğinde fikirlerinizi paylaşabilirsiniz. Ancak paylaşımlarınızı yaparken karşındaki kişilerin sizden çok daha deneyimli olduğunu ve ölçüyü kaçırmamanız gerektiğini aklınızdan çıkarmamalısınız.<br />
Size verilen işlerden şikayet etmemeli, bulunduğunuz ortamı ve çalışma arkadaşlarınızı eleştirmemelisiniz.<br />
Ve belki de en önemlisi stajı bir zorunluluk olarak görmemelisiniz. Eğer böyle görürseniz bu deneyiminizden fayda elde etmeniz çok ama çok zor olacaktır. Aksine stajı bir şans olarak görmeli ve bu süreçten en büyük faydayı elde edebilmek için elinizden geleni yapmalısınız.<br />
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-61339827576189147082017-08-24T16:30:00.000+03:002017-08-24T16:30:10.902+03:00Çocuğunuz Toprak Yiyorsa Sebebi Bu Hastalık Olabilir!Çocuğunuz toprak yiyorsa yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.<br />
<br />
Uz. Dr. Sami Akbuğa, çocuklarda kil, toprak, bez, boya, kağıt, tuz, kum, saç, pil gibi maddeler yiyen çocuklarda "pika sendromu" olabileceğini açıkladı. bir davranış bozukluğu olan pika sendromunun Türkiye'de en çok Orta Anadolu'da görüldüğünü belirtti ve şunları söyledi:<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidgPPq5eUnAwQkoG7Epb1J2YjFuOIoXrGKhMYWFvQBXJ0ytCuqNd7Y5SRE9YdmA7JBPuqTtsHnCdPCLe5MjR-dVLaQwrlzbKGsNCrTJdT__RLMXQ9KY-f-V0-t5lLDSANt8bPGnlTxKg/s640/cocugunuz-toprak-yiyorsa-bu-hastaliga-sahip-olabilir-1503386093463.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
"Pikasendromu çocuklukta hatta bebeklik dönemlerinde başlayıp, yetişkinliğe kadar sürebilen ve sürekli tekrar etme riski bulunan bir davranış bozukluğudur. Pika sendromunda çocuklar veya yetişkin bireyler; kil, toprak, bez, boya, kül, kağıt, kahve çekirdeği, sünger, tuz, buz, kireç, kum, sabun, saç, pil gibi maddeler yemektedir. Normal besinler dışındaki gıda olmayan, yabancı maddelere karşı oluşan yeme dürtüsü ile ortaya çıkan pikasendromunda, hastalar zararlı olabileceğini bilseler dahi kendilerini bu maddeleri yeme isteğinden alıkoyamamaktadır. Çoğu zaman vücutta eksik olan demir, çinko, bakır gibi elementler, bu davranış bozukluğu ile giderilmeye çalışılmaktadır."<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>"KANSIZLIK VE GELİŞİM GERİLİĞİNE SEBEP OLUYOR"</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Pika sendromu olan çocuklarda ortaya çıkabilecek en önemli sorunun, demir eksikliğine bağlı olarak gelişen kansızlık ve çinko eksikliğine bağlı gelişim geriliği olduğunu belirten Dr. Akbuğa, "Bunun dışında yenilen ve sindirilemeyen maddelerin bağırsaklarda oluşturabileceği sorunlar, bağırsak parazitlerine ait bulgular, karında oluşabilecek ip-kıl yumakları, boya yiyen çocuklarda kurşun birikimi, sindirim sistemi sorunları ortaya çıkabilir. Ayrıca pikanın yol açabileceği beslenme bozukluğu da önemli bir sorun olabilir" dedi.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<img border="0" data-original-height="325" data-original-width="625" height="332" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgo1cdwjuO_cKQAktcjK3ja6l-UNGvHEunZgSqP8dSIO2P6Lyv-CQXRpfzK21VomN49zNxC7CpMKN33c7H5_RTCoshjcFdiOXyfcaxvuPx1UDmyzm3NwHionLjCNZ6-3mvO7cvPxyDpVQ/s640/toprak-yiyen-cocuklar.jpg" style="text-align: center;" width="640" /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>"TEDAVİSİ İYİ BİR GÖZLEM VE GÜVENİLİR TEŞHİS GEREKTİRİYOR"</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Özellikle demir eksikliğinin sık görüldüğü çocuk yaş grubunda, yenilen kil ve toprak gibi maddelerin yiyeceklerin içindeki çinko ve demiri bağladığını belirten Dr. Akbuğa, "Bunun sonucunda demir eksikliği anemisi ve çinko eksikliği gelişebilir veya mevcut eksiklikler belirginleşebilir. Pika bulguları olan çocuklarda eşlik edebilecek olan kansızlık, çinko eksikliği gibi sorunlar için kan testi ile teşhis mümkün olmaktadır. Teşhis sonrasında doktor tarafından belirlenen plan çerçevesinde eksiklikler giderilebilmektedir. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Pika tedavisinde ilk yapılması gereken iyi bir gözlem sonucu doğru bir teşhis konulmasıdır. Bunun için öncelikle sendromun nedenleri bulunmalıdır ve buna uygun tedavi yöntemi seçilmelidir. Vücutta demir, bakır gibi mineral eksikliği söz konusu ise buna uygun ilaç tedavisi başlatılmalıdır; ayrıca doğal gıdalarla da besin takviyesi yapılmalıdır" dedi.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>"DEMİR EKSİKLİĞİNE KARŞI ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER"</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Çocuklarda sık görülen pika sendromu sonucunda ortaya çıkan demir eksikliği tedavisinin, doktorun uygun gördüğü süre boyunca devam etmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Dr. Akbuğa, "Çocuklara demirden zengin yiyecekler uygun miktarda ve sıklıkta sunulmalıdır.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bunlar; dana ve koyun eti gibi kırmızı et çeşitleri, karaciğer, yumurta sarısı, mercimek-nohut gibi bakliyat ve üzüm pekmezidir. Çocuklarda bu gıdaların uygun porsiyonlar halinde, her birinin haftada en az üç-dört kez tüketilmesi, demirden yeterli beslenmeyi sağlar. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ispanak gibi yeşil yapraklı sebzelerde fazla miktarda demir bulunmamaktadır ve bitkisel yapısı nedeniyle içeriğindeki demirin emilimi de azdır. Tüm bu besin takviyelerinin yanı sıra ciddi bir beslenme bozukluğu olan pikasendromunun ortadan kaldırılması için pedagoglardan ve çocuk psikologlarından destek alınması gerekebilir" dedi.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-20563310628228055822017-08-24T16:19:00.000+03:002020-10-23T21:50:58.187+03:00Murat Dalkılıç - Oğuzhan Koç Aşinayız Şarkısı SözleriMurat Dalkılıç ve Oğuzhan Koç'un birlikte seslendirdiği Aşinayız şarkısı ile ilgili bilgiler ve Aşinayız <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/%C5%9Eark%C4%B1%20S%C3%B6zleri" target="_blank">şarkı sözleri</a>ne sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="590" data-original-width="600" height="628" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDiZ8TpD66_7L0bjeGRktLfQMxTDBdYfZ3l03CdbYkZZGO_QGamrmyySv-aiGkEKcfu50q0DD-7bQ0lNCVFaFp-fsqdi35dIMri2b9xoQJ8vzCb1oPEzzcPQfGgUK2z-zN2qR5pZiHhw/s640/Murat-Dalk%25C4%25B1l%25C4%25B1%25C3%25A7-ft.-O%25C4%259Fuzhan-Ko%25C3%25A7-A%25C5%259Finay%25C4%25B1z-indir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Aşinayız – Murat Dalkılıç ft. Oğuzhan Koç şarkı sözleri</b><br />
<br />
Döndüm sana yüzümü ben aşkım<br />
Yine çıktım karşına<br />
Denesek mi bir kez daha<br />
Zaten aşinayız<br />
<br />
Söndüm yana yana ne bir baktın<br />
Yine bana seni sordular<br />
Bütün eş dost yordular<br />
Sanki ordular ya<br />
<br />
Tabi ben de diyorum o da aşık<br />
Üstüne gitmiyorum şu aralar<br />
Kimi görsem unutmaz o beni diyorum<br />
Şöyle söylüyorum<br />
<br />
Bırak o bir tarafta seyredip uzansın<br />
Ben pervaneyim etrafında<br />
Hele bir bakarsa şöyle göz ucuyla<br />
Herkesi şahit yazsınlar<br />
<br />
Bırak hiç dokunma seyredip utansın<br />
Ben gibi yok o da farkında<br />
Hele bir benim olursa tüm şehir uyansın<br />
Aklım nerde bir baksınlar<br />
<br />
<u>Söz- Beste: Oğuzhan Koç</u>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-88235592333705790002017-08-24T12:52:00.000+03:002018-09-23T11:19:45.153+03:00Bayanların Mastürbasyon Yapmaması İçin Söylenen Yalanlar!<b>Kadının orgazm olması</b> ortalama 20 dakika alır. Ve doğrudan klitorisin uyarılmasını gerektirir. Erkeğe ise ortalama ikiyle beş dakika yetiyor. Evet bu haksızlık! Ama yapacak bir şey yok. Aklınızda bulunsun, 20 dakika ortalama süre. <b>Kadınların </b>yarısınınki 30 dakikayı buluyor, daha uzun da sürebilir.Peki kulaktan kulağa dolaşan bazı bilgiler ne kadar doğru? İşte yanlış bilinen 7 dedikodu.<br />
<div style="font-weight: bold;">
<b><br /></b></div>
<b><br /></b>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="504" data-original-width="635" height="506" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRU_FByAEVlb15hN8jJtRR5yH41lk50mvPZI5w6mVwfRwCGGcVUdDAexbDK_iMPDRsfESFmSoXuBRrJUbiFLF_FRUCWe5X52zXnb5FrOhjEwopWd1Nn61ULTIc1rWlwMezMWxJXhokrw/s640/whatsapp-ask-sevgi-seksi-animasyonlar.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Bayanların Mastürbasyon Yapmaması İçin Söylenen Yalanlar!</td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Eğer kadın, mastürbasyon yaparsa bir partnerle birlikte olduğunda orgazm yaşayamaz!”</b><br />
GERÇEK: Doğrusu tam tersi! Çalışmalar, mastürbasyonla orgazm olan kadınların, partnerli sekste, orgazm olma olasılıklarının daha yüksek olduğunu ve bu orgazmların daha sık ve çoklu olduğunu göstermiştir! Bir de tabii, bir kadın kendi bedenini tanıyorsa, cinsel anlamda kendisini iyi hissettiren şeyleri bilme ihtimali de yüksektir.<br />
<br />
<b>“Mastürbasyon kadının cinsel organının görünüşünü değiştirir! Sonra herkes onun mastürbasyon yaptığını anlar...”</b>GERÇEK: Palavra! Bir düşünün, erkekler penislerini çekerek uzatabilseydi, sokaklar, gururlu ve neşeli erkeklerle dolup taşardı!<br />
<br />
<b>Mastürbasyon yalnız insanların işidir, partnerleri olanlar yapmaz!</b>GERÇEK: Ne münasebet! Sevgilisi olanlar ya da evli olanlar da yapar. Pek çok çift, birbirlerinin cinsel organını uyarır ya da seksi hikâyeler anlatarak sırayla birbirlerine ‘yardım ederler’ ve böylelikle mastürbasyon yapan partnerin daha çok uyarılmasını sağlarlar.<br />
<br />
<b>Mastürbasyon yaparak kendine zarar verebilir ya da vücudunu tahrip edebilirsin.</b>GERÇEK: Sağduyuyu bir tarafa bırakırsanız, her şey riskli! Araba kullanırken mastürbasyon yapmak tabii ki tehlikelidir, her ne kadar sıkıcı bir araba yolculuğuna renk katsa da durum böyledir.<br />
<br />
<b>Mastürbasyon yapan kadının bekâreti bozulur!</b>GERÇEK: İnsanlar, ‘bekâreti’ farklı biçimlerde tanımlasalar da, bekâretin bozulması için bir partner olması gerekir. Mastürbasyon bir partner gerektirmediğinden, kadının bekâretini kaybetmesi söz konusu değildir.Tabiki Vajina içerisine sert cisim veya parmak girmezse.<br />
<br />
<b>Yalnızca sürtükler, kötü kızlar mastürbasyon yapar!</b>GERÇEK: Hayır. Heteroseksüel kadınlar, <b>biseksüel kadınlar</b>, <b>lezbiyen kadınlar</b>, sayılan kategorilerden hiçbirine dahil olmayan kadınlar, çok seks yapan kadınlar, daha önce hiçbir partnerle sevişmemiş kadınlar, daha çok partnerli seks yapmak isteyen kadınlar, yalnız kadınlar, evli kadınlar, sevgilisi olan kadınlar, doktorlar, köpek gezdiricileri, avukatlar, öğrenciler, ev kadınları, işsiz kadınlar, CEO kadınlar. Her yaştan, her ırktan, her dinden kadınlar mastürbasyon yapar. Ateistler ve agnostikler de.<br />
<br />
<b>Kadınların çok mastürbasyon yapma konusunda dikkatli olmaları gerekir.</b>GERÇEK: Bir kadın kendine zevk vermekle fazlasıyla meşgul olduğundan derslerinden kaytarıyorsa, işe gelmiyorsa, arkadaşlarını ekiyorsa ya da önemli işlerden sakınıyorsa muhtemelen gereğinden fazla yapıyordur. Aksi takdirde bu konuda endişelenecek bir şey yok!Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-68759432496930237752017-08-24T12:30:00.000+03:002018-09-23T10:58:51.522+03:00Jack fruit Nedir, Jack fruit Faydaları<b>Jack fruit nedir, nerede yetişir, </b><b>Jack fruit nasıl yenir, </b><b>Jack fruit nerede satılır?</b><br />
<br />
Dünyanın ağaçta yetişen en büyük meyvesi olma unvanını taşıyan jack fruit inanılmaz faydalarıyla herkesi şaşırtıyor. İşte, Hindistan menşeli jack fruitin faydaları…<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="396" data-original-width="752" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOOn0wIXEljrGMR5buTHKuueVvfIrXKVmuIaoWTMAbUkkXl2LiTr20AW1yOsPsCs1RldGnTdcHwiRZ1WnFy5Lq2LYY3CfVmOMbaqReXJ2m7kwjRwFQIEZ9Y9CIRpuDJYKT3r4PUNuGkA/s640/jack-fruit-nedir-jackfruit-meyvesinin-faydalari-nelerdir-1503486333834.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<b>Jack fruit (Artocarpus hetero-phyllus) nasıl bir meyve?</b><br />
<br />
Güneydoğu Asya'nın Kerala, Batı Bengal, Karnataka, Maharashtra kıyılarında yetişen bir meyve olan jack fruit en fazla Endonezya ve Hint Yarımadasında ve Batı Ghats'da yetişmektedir. İncir ve dut ailesinden olan jack fruit meyvesiyağmur ormanlarında kendiliğinden yetişme özelliğine sahiptir.<br />
<br />
Yaklaşık 15 metre boyunda bir ağaçta yetişen jackfruitin çapı 1,20 metreye kadar uzanabiliyor. Meyve bu boyutuyla, dünyanın ağaçta yetişen en büyük meyvesi olarak literatüre geçmiş durumda. Oldukça etli ve yağlı olan jackfruitin 100 gramı yaklaşık 95 kalori kadardır. Yumuşak bir meyve olan jackfruitin bir tanesi 50 kilo ağırlığına kadar ulaşabilir. Bu nedenle jackfruit ağacının altından geçerken dikkatli olmak gerekiyor. Aksi takdirde ağır yaralanmalara sebebiyet verebilir.<br />
<br />
Birçok yemekte ve ayrıca ilaç olarak kürlerde kullanılan jackfruitin ağacı 100 sene kadar yaşayabilir. Tadı ananas, muz, mango karışımı olarak tarif edilen tropik meyve içinde kapsüllere ayrılır ve öyle satılır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="500" data-original-width="752" height="424" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBK7_1rkNE9j6zgfaj-F9yMRBvPT10qaEgbc46614E4043hsr4yqc-93Jas1axJtIQ8ysLulcYYwOjGUmBvshMz6ldE5cPEyvxj4yF5Gd8pWQF0RqZ_vMDZvdXe1nk00pS6lb5Gxp6NQ/s640/jack-fruit-nedir-jackfruit-meyvesinin-faydalari-nelerdir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<b>Jack fruit meyvesi neye iyi gelir?</b><br />
<br />
Zengin vitamin, demir, folik asit, potasyum ve magnezyum kaynağı olan jack fruit, kanserden görme sorunlarına kadar pek çok rahatsızlıkta engelleyici ve de tedavi edici etkiye sahiptir. İşte, jack fruitin mucizevi faydaları…<br />
<br />
-İçeriğinde bulunan vitaminler (özellikle C vitamini) vücudu zinde tutar.<br />
<br />
-Vücudun en ihtiyaç duyduğu vitaminler olan B ve B6 yönünden zengindir.<br />
<br />
-Hücre ve vücut sıvıları için önemli bir bileşen olan jack fruit, potasyum kaynağı olması hasebiyle kalp atışı ve kan basıncını kontrol altında tutar.<br />
<br />
-Kanseri önleyici ve tedavi edici etkisi olan jack fruit, kolon, akciğer, karaciğer kanseri ve ağız boşluğu kanserine karşı koruyucudur.<br />
<br />
-Böbrekleri temizleyen jack fruit aynı zamanda sindirimi kolaylaştırır ve bağırsak fonksiyonlarını düzene sokarken, bağırsak tembelliğini önler.<br />
<br />
-Kabızlık problemini geçirmekte iddialı olan jack fruit lif açısından da zengindir.<br />
<br />
-Köklerinden elde edilen ekstratlar; ateş, deri ve astım hastalığı için faydalıdır.<br />
<br />
-Ses tellerini kuvvetlendiren ve yumuşatır.<br />
<br />
-A vitamini açısından zengin olan jack fruit, görme fonksiyonlarının iyileşmesine katkı sağlar.<br />
<br />
-Troid bezi tedavisinde kullanılır.<br />
<br />
-Antioksidan olan jack fruit bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve zararlı serbest radikalleri temizlemeye yardımcı olur.<br />
<br />
-Çocuklarda kemik gelişimi tedavilerinde kullanılır.<br />
<br />
-Lif açısından zengin olan meyve, şekerli yapısına rağmen az olan kalorisiyle kilo vermeye de yardımcıdır.<br />
<br />
-Cilt bakımında da etkili olan jack fruit saçlara canlılık ve hacim kazandırırken, cildi güzelleştirir.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-46047026802636981432017-08-24T01:30:00.000+03:002018-01-30T17:40:21.098+03:00Epimedium Nedir, Epimedyum Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="826" data-original-width="1200" height="440" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGRNtqBA9Q-eVFZR2BI70d47sRehN8ovoIP7aUBAEMBnIuNzwRgWtPZlBBtZBWMgu2PoDmZOQ_fNpiRv0k7JN3vTgvkQKvfidCtaYUnYSLN2yB9OQ07tOoyLIHuZTBX31Fi0berZflzA/s640/Epidemium-faydalari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">Epimedium Nedir, Epimedyum Faydaları Nelerdir?</span></td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Epimedium</b>, afrodizyak etkisi sebebiyle “azgın teke otu” adıyla da bilinen ve cinsel yaşamdaki birçok sorun için kullanılabilen bir bitki türüdür.<br />
<br />
<b>Epimedium </b>veya <b>epimedyum</b>, yaklaşık 60 farklı türü içeren otsu çiçekli bitkilerin ortak adıdır. Bazı türleri yeni keşfedilerek adlandırılmıştır. Epimedium bitkisi genellikle kuru olarak satılmıyor. Bitkisel ilaç olarak tablet, kapsül veya macun şeklinde temin edilebiliyor. Kökeni Uzakdoğu’ya dayanıyor. En çok da bu bölgelerde yetişiyor. Tarihte ilk olarak Çin’de kullanılmaya başlanmış. Özellikle cinsel sağlık için önemli faydaları olan bu bitkiye “azgın teke otu” da denir. Bu ismin verilmesinin gerçekten koyun ve tekelerle bağlantısı var. Çiçeklerinin yeşillikler üzerindeki zarif duruşu sebebiyle bazı ülkelerde “peri kanatları” adı veriliyor. “Keşişkülahı” adı ise, papaz şapkasını andıran yapısı sebebiyle verilmiş.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
En bilinen etkisi afrodizyak özelliğidir. Alternatif tıp alanında bitkisel ürün olarak birçok sağlık otoritesinin tavsiye ettiği bitki türüdür. İçerik bakımında oldukça zengin ve insan vücudu için faydalı maddeler içerir. Özellikle erkeklerin iktidarsızlık ve ereksiyon sorunlarında çok etkili olduğu tespit edilmiştir. Yani erektil disfonksiyon tedavisinde katkıları görülmüştür. Aynı zamanda birçok insanın gizlediği ve paylaşmaktan utandığı cinsel sorunları için çare olabilecek nadide bir bitkilerden biridir.<br />
<br />
<b>Epidemium Özellikleri Nelerdir?</b><br />
<br />
<b>Epimedium</b>, diğer adıyla keşişkülahı, kadıntuzluğugiller (Berberidaceae) familyasının Epimedium cinsinden bir bitkidir. Altmıştan fazla türü olan bu bitkinin bazı türleri Güney Çin’de endemiktir. Yani sadece o bölgede yetişir. Asya ve Avrupa’da da yaygın türleri vardır.<br />
<br />
<b>Epimedium</b>, zorlu iklim şartlarında yaşayabilen çok yıllık bitki türüdür. Bazı türleri kümeler halinde dört taç yapraklı çiçeklerle karakterizedir. Çiçekleri kokulu ve türlerine göre farklı renkler içerir. Yaprakları sarı, pembe, lavanta, mor, beyaz, gümüş, kırmızı ve bronz renklere sahip olabilir. Her zaman yeşil ve yaprak döken türleri vardır. Yaprakları baharda açar, kalp şeklinde zarif bir yapısı vardır.<br />
<br />
Keşişkülahı; glikozitler, flavonlar, icariin ve noricariin içerir. Kurutulmuş yaprakları yüzde 3 oranında icariin içerir. Yapraklarında; polisakkarit, flavonoid, magnaflorin, alkaloid, sterol, glikosid maddeleri bulunur.<br />
<br />
“Gül kraliçesi” adı verilen türü, 30 santimetreye kadar otsu yapıdadır ve 3,5 santimetre genişliğinde gül pembe, beyaz çiçek verir. “Kehribar kraliçesi” adı verilen türü ise, yeni yaprakları çıktıkça yaprak dökmez, yaprakları kırmızı renk karışımıdır. Bronz sarısı ve turuncu çiçekleri, ilkbaharın ilk günlerinden sonbaharın sonlarına kadar durabilir.<br />
<br />
<b>Epimedium Bitkileri Nasıl Yetiştirilir?</b><br />
<br />
<b>Epimedium</b>, sera ortamında yetiştirilebilen bir bitki türüdür. Genel olarak humuslu ve drenajlı topraklarda, gölge veya yarı gölge alanlarda, belli oranlarda nem gereken koşullarda yetişir. Ormanlık, çalı, kayalık alanlarda da yetişebilmektedir. Kuru koşullarda daha iyi büyür. Doğal veya sera ortamında oluşan hibritleri mevcuttur. Japon hibrit türleri kültür cinsi olarak kullanılmaktadır. Yeni türlerin hangi koşullara daha dayanıklı oldukları konusunda net bilgiler yoktur. Yer örtücü özelliklere sahiptir.<br />
<br />
<b>Epimedium </b>bitkileri, köklerinden ağustos ayı sonlarında veya bahar aylarının başlarında çoğalır. Soğuğa dayanıklı olması için yaprakları sonbaharda budanır. Dona karşı çeşitli yöntemlerle korunmalıdır. Yaz aylarında yeşil renk vermeden önce yeni yapraklar bronz pembe kenarlarla ortaya çıkar.<br />
<br />
Bu arada, bahsi geçmişken hibrit bitkiler veya hibrit tohumla ilgili bilgi verelim: Hibrit tohumlarla yetiştirilen bitkiler, melezdir. Yani istenilen özellikleri özel olarak seçilmiş erkek ve dişinin melezlenmesi sonucu elde edilen tohumdur. Bir ıslah çalışması ürünüdür. İki veya aynı cins tohumun laboratuvar ortamında saflaştırılması sonucu elde edilir. Ekildiğinde doğal tohuma oranla daha yüksek verim gücüne sahiptir. Sadece bir sefer ekimi yapılıp, ürün alınabilir. Bu sebeple maliyeti yüksektir. Tarım ilaçları ile kimyasal yöntemlerle korunmaya muhtaçtır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgflLioSnftHOyqmjhGvR3RzaoFttZFyXT7vwB4uwfgTdOgCjyvAZNNPxDDfpK9aQKpBPudNGZ-dNZOibUgoCJ_ThwZ0nvjVvFVlOtBN-orA84EOjXQ-dums3Hlkfi2_ilgkj9DnNuXeQ/s640/Epidemium-nedir.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<b>Epidemium</b> <b>Faydaları Nelerdir?</b><br />
<br />
Epidemium türü bitkiler, çok güçlü bir afrodizyaktır. Yani cinsel uyarıcı özelliği vardır. Fare ve tavşanlar üzerine bu bitkiyle yapılan araştırmalarda cinsel performansı artırdığı tespit edilmiştir. Epimedium aktif maddesi icariin, PDE-5 aktivitesini baskılayarak ereksiyon sağlar ve süresini uzatır.<br />
<br />
<b>Keşişkülahı bitkisinin faydalarından bazılarını şöyle sıralayabiliriz;</b><br />
<br />
<br />
<ul>
<li>Cinsel fonksiyonları düzenler, cinsel isteği artırır.</li>
<li>Bedendeki duyusal sinirleri ve genital bölgeyi uyararak sperm üretimini ve yoğunluğunu artırır.</li>
<li>İktidarsızlık, ostropoz, erken boşalma ve orgazm sorunlarını önler.</li>
<li>Dikkat dağınıklığını önler, zihnin odaklanma kapasitesini artırır.</li>
<li>Vücudun enerjisini artırır, yüksek tansiyonu düşürür.</li>
<li>Koroner kalp damarlarını genişletir, koroner vasiküler direncini azaltır ve koroner kan akışını artırır.</li>
<li>Cinsel isteksizlik, stres ve korkuya dayalı ereksiyon sorunlarını giderir.</li>
<li>Çiftler arasındaki cinsel yaşamı daha güçlü hale getirir.</li>
<li>Cinsel enerjiyi, libidoyu ve yaşam enerjisini artırır.</li>
<li>Nitrik oksit düzeylerini yükselterek damarları genişletir ve kaslara daha fazla besin taşınmasını sağlar, kasları gevşetir.</li>
<li>Hafıza kaybı, karaciğer rahatsızlıkları, bronşit ve eklem ağrıları gibi rahatsızlıklar için kullanılabilmektedir.</li>
<li>HIV virüsüne karşı da etkili olduğu tespit edilmiştir.</li>
</ul>
<br />
<br />
<b>Zararları Nelerdir?</b><br />
<br />
Epimediumun birçok faydasının yanında bazı metabolizmalarda çeşitli zararlara da yol açabiliyor. Tansiyon hastaları, kalp hastaları, hamile ve emziren kadınlar için uygun görülmüyor. Epimedium; hızlı kalp atışı, çarpıntı, alerji, ürtiker, kaşıntı, hırıltılı soluma, solunum güçlüğü, yüz, ağız ve boğazda şişkinlik gibi yan etkilere yol açabiliyor. Aşırı uyarılmaya bağlı olumsuz bazı etkileri de ortaya çıkabilmektedir. Hamile ve emziren kadınların doktora başvurmadan kullanmaması öneriliyor. Doz aşımı, işlevleri normal olan metabolizmalarda bile yukarıda saydığımız yan etkileri ortaya çıkarabilir. Bazı türlerinin uzun süre kullanımı sonucu kusma, baş dönmesi, ağız kuruluğu, susuzluk ve burun kanamasına yol açabilmektedir. 12 yaş altı çocukların da kullanmaması gerekiyor.<br />
<br />
<b>“Azgın Teke Otu” Hikâyesi</b><br />
<br />
Epidemium bitkilerine “azgın teke otu” denilmesi, Çin’de yaşanan bir olayla bağlantılıdır. Rivayete göre, Çin’de yaşayan soylu bir ailenin soyu tükenmek üzeredir. Oğullarında iktidarsızlık sorunu olduğu için bebekleri olmaz. Bu sorun, herkes tarafından duyulur ve oğulları alaycı davranışlar sebebiyle dışarı çıkamaz. Bir gün ailenin kapısını fakir bir çoban çalar. Çoban, koyun sürüsünü belli bir bölgede otlattığında cinsel anlamda daha aktif olduklarını tespit etmiştir. Soylu ailenin oğullarındaki sorunu çözebileceği düşüncesi ile o bölgedeki otlardan bir miktar aileye getirmiştir. Aile, oğullarını koyunlarla bir tuttuğu için çobana kızar. Oğulları ise, çobanın anlattıklarından etkilenerek her gece ailesi yattıktan sonra otlardan yemeye başlar. Bir yıl sonunda ailenin bir bebeği dünyaya gelmiştir. Epimediuma “azgın teke otu” denilmesi, bu hikâyeye dayandırılır.<br />
<br />
<b>Epimedium ile ilgili Bunları Biliyor Musunuz?</b><br />
<br />
<br />
<ul>
<li>Epimedium bitkilerinden birçoğu afrodizyak etkisinden dolayı halk arasında “azgın teke otu” olarak da bilinir.</li>
<li>Batı ülkelerinde 100-150 yıldır epimedium bitkisinin birçok türü yetiştirilmektedir. Son yıllarda Çin’deki türleri yaygın olarak yetiştirilmektedir.</li>
<li>Japonya’daki bahçe sanatı ürünü olarak uzun yıllardır epimedium bitkileri kullanılmaktadır.</li>
<li>Epimedium bitki türleri, Amerikalı Darrell Probst ve Japon Mikinori Ogisu adlı iki bitki bilimcinin çalışmaları sayesinde gelişmiş ve sayıları artmıştır.</li>
<li>Türkiye’de doğal epimedium türleri bulunur. İstanbul Belgrat Ormanları’nda “epimedium pubigerum”, Artvin Borçka’daki Macahel florasında ise “epimedium pinnatum” türleri bulunmaktadır.</li>
<li>Viagra ilaçlarında kullanılan sildenafil maddesinin gösterdiği etkiyi keşişkülahında bulunan icariin maddesinin de gösterdiği tespit edilmiştir.</li>
<li>İtalyan bilim adamları epimedium için “doğal viagra” ifadesini kullanırmış.</li>
<li>Epimediumdaki icariin maddesinin 1 aylık bir tedavi sonrası ereksiyon fonksiyonlarını iyileştirdiği tespit edildi.</li>
<li>Epimediumdaki “flavonoid” maddesinin menopoz sonrası kadınlarda kemik kaybını önlediğini ortaya çıkarıldı.</li>
<li>3 Aralık 2007 tarihinde “Journal of Ethnopharmacology” adlı dergide yayınlanan bir makalede, epimedium kullanımının bütünsel ereksiyon fonksiyonu tedavisinde etkili olduğu belirtilmiştir.</li>
<li>1938 yılında epimedium bitkisinin 21 türü biliniyordu. Günümüzde 60 türü keşfedildi. Farklı yeni türlerin de keşfedilebileceği belirtiliyor.</li>
</ul>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-21841190708408113062017-08-23T17:06:00.000+03:002017-12-04T17:36:33.661+03:00Açıköğretim Fakültesi Sınav Notu Sorgulama, Öğrenci Kayıt Bilgileri Sorgulama SayfasıAnadolu Üniversitesi'nin <b>Açıköğretim</b> Sistemi hizmetleri, e-Devlet Kapısı'ndan sunulmaya başlandı<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="395" data-original-width="752" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEHGLieKM9wU4BejqgU9H6mi7G0vLMZxJfp90QnFqF1IIIszIdJelJ1HEt2MK_RP4FtZtE4821an_iHIi9HAeHPmIuTjFqM7djYiUZl6h8dV8dy7TMCF_o6vofvqKeDYI9FdYs6z03vA/s640/acikogretim-hizmetleri-e-devletten-sunulmaya-baslandi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Açıköğretim Fakültesi Sınav Notu Sorgulama, Öğrenci Kayıt Bilgileri Sorgulama Sayfası</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Türksat AŞ'den yapılan açıklamaya göre, vatandaşların hayatını kolaylaştırmak için sunduğu hizmetleri her geçen gün artıran e-Devlet Kapısı, 2,5 milyona yakın öğrencisi olan Açıköğretim Sistemi hizmetlerini de sunmaya başladı.<br />
<br />
Türksat AŞ ile Anadolu Üniversitesi arasında gerçekleştirilen iş birliği neticesinde Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Sistemi'nin "Öğrenci Kayıt Bilgileri Sorgulama" hizmetiyle "Sınav Notu Sorgulama" hizmeti, e-Devlet Kapısı'ndan sunulacak.<br />
<br />
Açıklamada, kamu hizmetlerini <b>www.turkiye.gov.tr</b> ve mobil uygulamayla güvenli bir şekilde kullanıcılarına ulaştıran e-Devlet Kapısı'nın, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Sistemi'nde kayıtlı öğrencilerin açıköğretim bürolarına gitmeden ev rahatlığında 7/24 işlem yapabilmelerini sağladığı belirtildi.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-16180750445888771432017-08-23T09:57:00.001+03:002020-04-07T23:10:39.033+03:00Notre Dame Katedrali Nedir, Notre Dame Katedrali Resimleri<b>Katedral, bir piskoposluğun merkezi olan, başka bir deyişle kilise hiyerarşisi içinde idari bir organ olan, piskoposun devamlı olarak bulunduğu mekândır. </b><b>Notre Dame</b> Katedrali ile ilgili bilgiler sayfamızda bulunmaktadır.<br />
<div>
<br /></div>
<b>Notre Dame</b> Katedrali, Avrupa Birliği’nin kurucu üyeleri arasında yer alan Fransa’nın en önemli şehri ve aynı zamanda da başkenti olan dünyaca ünlü şehir Paris’te yer almaktadır. Dünya üzerinde irili ufaklı, başta Avrupa olmak üzere Kuzey ve Güney Amerika, Asya ve Afrika’da çok sayıda dünya çapında tarihi eserler bulunmaktadır. Bunlar arasında en önemlileri şüphesiz katedrallerdir.<br />
<br />
Dünyada katedral kültürü denildiği vakit insanların öncelikli olarak akıllarına Avrupa kıtası gelmektedir. Medeniyet bağlamında en eski yaşam izlerinin bulunduğu Avrupa kıtası, tarih süresince üzerinde onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="451" data-original-width="800" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhX8wbyyx_3H9GhgxuEYQLnTypZb1KPTIK-nWcqk9wmt1DIFqcxFdRd-2HIv1Fjoc0chAmXRRHIsHEby8VylrJAUBErgiOvZT0tq3Eps2ED6zC9atdsY0pWc-9dt2Ty1iuIajQXMOeQcw/s640/Notre-Dame-Katedrali-3.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Dünyada birçok katedral bulunmaktadır. Başta Almanya ve İngiltere olmak üzere sayısız katedrale ev sahipliği yapan Avrupa’da hiçbir katedral Fransa’nın Paris kentinde bulunan kadar meşhur değildir. Başkent Paris’in birinci bölgesinde yer alan Notre Dame Katedrali, dünyanın en popüler katedrali olarak kabul edilmektedir. Ortaçağ’dan kalma olan Notre Dame Katedrali, Avrupa’nın en eski yapıları arasında yer alır ve dünyaca ünlü bir popülariteye sahiptir.<br />
<br />
Fransa’nın Parvis Notre Dmae Jean Paul II bölgesi olarak kabul edilen lokasyonda yer alan Notre Dame Katedrali, yaklaşık olarak bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu anlamda dünyanın en eski katedralleri arasında yer alan Notre Dame Katedrali, Fransa’nın Katolik inancının da en önemli sembolleri arasında yer alır.<br />
<br />
Bir katedral olan bu eser, Katolik Roma döneminde inşa edilmiş ve yapısı ile dünyanın en önemli tarihi değerleri arasında sayılmış ve günümüze dek ayakta kalmayı başararak tarihin bir aynası olmayı da başarmıştır. Katedral tarzında inşa edilmiş olan Notre Dame Katedrali’nin, 1163 yılında temeli atılmıştır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="500" data-original-width="800" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8uv1rCiAnzYLwLZ2FCGrCzIOiONOLjiIBT61ZBnP4J6RR1_SS-SPUo4uLB7H0lhLG-y5hA46GwsItbFBHmzFwjLXIkwB0XPk8xMbp_dEWSpevscs9tC-mgLm9qx7EZIMazvsDXCNGpA/s640/Notre-Dame-Katedrali-Ic.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Uzun yıllar süren yapım çalışmaları son derece titizlikle yürütülmüş ve Roma döneminin en değerli yapılarından biri olması sebebiyle, en iyi mimarlar kullanılmıştır. Halen aktif olarak kullanılan bu katedral, yapımına başlanıldığı 1163 yılından yaklaşık olarak 200 yıl sonra anca tamamlanabilmiş ve hizmete girmiştir. Resmi olarak 1345 tarihinde yapımı tamamlanan Notre Dame Katedrali, bu tarihle beraber en önemli dini simgeler arasına girmeyi başarmıştır. O dönemde Katolik kiliseleri bölge halkı üzerinde çok önemli roller oynayabilmekteydi.<br />
<br />
Katolik döneminin hüküm sürdüğü 1300’lerde yapımı tamamlanan Notre Dame Katedrali, bu anlamda Katolik kilisesinin elini de güçlendirmiş burası adeta bir meclis olarak kullanılmaya başlanmıştır. Günümüze dek ayakta kalmayı başaran Notre Dame Katedrali, tam olarak 128 metre yüksekliğinde ve 48 metre genişliğindedir.<br />
<br />
Dünyanın en eski Katolik kiliselerinden biri olan Notre Dame Katedrali, toplamda 10 adet çana sahiptir. Notre Dame Katedrali, Paris’in Eiffel Kulesi’nde sonraki en önemli simgesi ve değeri kabul edilir. Bu anlamda şehre ziyaret eden turistlerin hemen hemen birçoğu bu nadide yapıyı da ziyaret etmektedir. Zaten konum olarak şehrin tam merkezi bölgesinde yer alan Notre Dame Katedrali, yerli turistler tarafından da oldukça sık ziyaret edilmektedir.<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-24300330667433158432017-08-23T09:51:00.004+03:002020-04-07T22:53:13.897+03:00Capitol Hill Nedir, Capitol Hill Binası Nerededir?<u>Capitol Hill</u> ile ilgili bilgiler ve <u>Capitol Hill resimleri</u> yazımızın devamındadır.<br />
<br />
Capitol Hill ya da başka bir ifadeyle dilimize <b>Amerikan Kongre Binası</b> olarak çevirebileceğimiz bu dünyaca ünlü yapıyı hemen hemen hepimiz görmüşüzdür. Ancak bunun ne olduğunu çok azımız tam olarak bilmektedir.<br />
<br />
<b>Capitol Hill</b>, Kuzey <b>Amerika </b>ülkelerinden Amerika Birleşik Devletleri’nin en önemli siyasi figürleri arasında yer almaktadır. Bu yapı sadece siyasi bir yapı olmanın ötesinde ayrıca turistik bir yapı olma özelliğine de sahiptir. Amerika Birleşik Devletleri’nin <b>Washington </b>şehrinde bulunan Capitol Hill, <b>District Columbia</b> ya da başka bir ifadeyle D.C. bölgesinde yer alır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1003" data-original-width="1600" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdJKa3hEY-AR7tLFWdqEN-WB0mUIUtFz6NsQ0t9qFY_x1WtyLFBrs9BZ9tnseZ-9AYQlGvNItGRmMkgHMymBTD-2Nm8SkMCtQDyW0jtf6ODfume-UEq52NNIpFuIK7ILPsXoPvd3ryNA/s640/capitol-hill-4.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<span style="text-align: center;">Dünyanın en meşhur parlamentoları arasında yer alan Capitol Hill, iki yüz yılı aşkın bir geçmişe sahip olmasıyla da oldukça önemli bir geçmişe sahiptir. Bu anlamda dünyanın en eski siyasi merkezleri arasında yer alan Capitol Hill, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kongre merkezi olarak bilinir. Bölge Washington’da yer alsa da yapının bulunduğu yere de kendisiyle aynı isim verilmiştir. Bu anlamda bölgeye Capitoll Hill denilmektedir. </span><br />
<br />
Dünyanın en meşhur yapıları arasında yer alan Capitol Hill’in, 18 Eylül 1793 yılında yapımına başlanılmıştır.<br />
<br />
1793 yılında Thomas Jefferson tarafından yapımına start verdirilen bu tarihi yapı yaklaşık olarak 7 yıl gibi bir sürede tamamlanmış ve hizmete girmiştir. Amerika Birleşik Devletleri Kongresi olan ”Capitol Hill”, 5 katlı olarak inşa edilmiştir. Yaklaşık olarak 7 bin metre kare üzerine kurulmuş olan Capitol Hill, Amerika Birleşik Devletleri’nin kongre faaliyetlerini başarıyla yürüttüğü yer olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="800" data-original-width="1200" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhu24c8dRNE7JGzDDQkgvF90QGZbgAmSToEo52iQ8zycLil0WP4FyxRUSPhvxHy2Y_xR4GYtnPCWoWE_hfzo9FiORJCpEC1uOc_cpsLsbkyHQIHsEsxbUpNnbF3IFYHSFqA_zNPRCcYCA/s640/liaison-capitol-hill-dc.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Amerika Birleşik Devletleri’nin Beyaz Saray sonrasındaki en önemli siyasi yapısı olarak kabul edilen Capitol Hill, 11 Eylül 2001 tarihinde gerçekleşen terör saldırılarında hedef alınan önemli merkezler arasında yer alsa da uçakta yer alan yolcular söz konusu saldırıdan haberdar olunca, uçağın kokpitini basıp uçağın hedefe gitmesini engellemeyi başarmışlardır. Ancak bu uğurda kendileri de yaşamlarını yitirmişlerdir. Uçak Pensilvanya’da boş bir araziye burun üstü çakılmıştır.<br />
<br />
<b>Capitol Hill</b>, Amerikan siyasetinde son derece önemli bir yere sahiptir. Öyle ki, 4 Temmuz tarihinde kutlanan ”Bağımsız Günü”, ağırlıklı olarak bu merkezde kutlanmaktadır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="663" data-original-width="995" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgn1kBK832J2RWw3jAojZ7yt2qPXa_7kkJ3Z9A77wQR7QCn-FsQZnssmv0SKtDRWHSbTAejuch7PP5pgohr9SnBRfu-GgGUXXw25Mh8VjqekAGUvux80nsBUQkh8nroo0TJunekq_svJA/s640/USA_WashingtonDC_CapitolHill.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Dünyanın en meşhur meclisleri arasında ilk sıralarda yer alan Capitol Hill, ayrıca kısmen de turistlere açık bir yapıdır. Bu anlamda ziyaretçiler dilerlerse kendilerine ayrılan kısımları ziyaret edebileceklerdir. Capitol Hill, yapımının tamamlandığı yıl olan 1800 yılı ile beraber son derece ciddi tehlikeleri de atlatmıştır. Bu anlamda yapıda yangından tutun, bombalı saldırılara kadar birçok olay da yaşanmıştır. Sonraki yıllarda söz konusu olaylardan ders çıkarılarak bölge ve yapıda ciddi anlamda güvenlik önlemleri alınmıştır. Artık söz konusu yapıya turist olarak girmek istediğinizde çok gelişmiş tarama cihazlarından geçmeniz gerekmekte bu da gerçekleşebilecek herhangi bir saldırıyı engellemeye yetmiş gibi görünmektedir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-76046117462227778752017-08-23T09:45:00.001+03:002020-12-12T17:26:05.422+03:00Sicilya Adası Hakkında Bilgiler, Sicilya Adası Resimleri<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="310" data-original-width="860" height="230" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnOVmgbvDfhOlcZRZ4YwHobK8A-yQoANqQmmegiVJPV9EQpC59C7cycoUzC7Mho6nCabpXcKPytQRBKW8N8dZAHbaJGsL_7gGaN-aF_9e6GTrD-o3Zl5OVAPhPhIQ6_BJR4Qg4BS_ZPQ/s640/sicilyanerede.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Sicilya Adası Hakkında Bilgiler, Sicilya Adası Resimleri</td></tr></tbody></table><b><div><b><br /></b></div>Sicilya adası nerede , sicilya adası nasıl bir adadır?</b> Soruların cevaplarını yazımızda açıklamaya çalışacağız.<br />
<b><br /></b>
<b>Sicilya</b>, Avrupa Birliği’nin kurucu üyelerinden İtalya’nın en önemli adaları arasında yer alır. Sicilya hukuki olarak <b>İtalya</b>’ya bağlıdır.<br />
<br />
Ancak buradaki durum özerklik olarak ifade edilir ve Sicilya özerk devleti içişlerinde bağımsız iken, dış işlerinden İtalya’ya bağlı olarak hareket edebilmekte ya da başka bir ifadeyle uluslar arası kimliği bulunmamaktadır. İç işlerinde bağımsız olan Sicilya, Akdeniz’in en büyük adası konumundadır. Buna Kıbrıs adası da dahildir. Sicilya, sahip olduğu yüzölçümü ile Kıbrıs’tan daha büyüktür.<br />
<br />
Dünyanın en popüler adaları arasında yer alan Sicilya, İtalya nüfusunun yaklaşık olarak yüzde 9’luk bir kesimini sınırları içinde barındırır. Dünyanın en önemli adaları arasında sayılan Sicilya’da birçok önemli yerleşim yeri bulunmaktadır. Özerk bir hukuki statüye sahip olan Sicilya’nın başkenti Palermo’dur.<br />
<br />
Bölgede yaşayan halk kendilerine İtalyan denilmesinden pek hoşlanmazlar onlar kendilerinin kesinlikle ama kesinlikle İtalyan olmadığını ve Sicilyalı olduklarını ve bu yüzden de Sicilyalı olarak anılmak istediklerini söylerler. Her ne kadar İtalyan olduklarını kabul etmeseler de bölgeye yerleşik olarak yaşayanların nerdeyse tamamı başka bir ifadeyle yüzde 98’lik kesimi İtalyan vatandaşıdır. Bunun nedeni Sicilya’nın uluslar arası kimliğe sahip olmamasıdır.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
İtalya’ya bağlı olan Sicilya’da kişi başına düşen milli gelir, 23 bin Avro civarındadır. Dünyanın en meşhur adaları arasında yer alan Sicilya’nın en önemli şehirleri başkent Palermo, Catania ve Messina olarak göze çarpmaktadır. Ayrıca bölge dünyaca ünlü aktif yanardağ olan Etna’ya da ev sahipliği yapmasıyla ciddi bir turist akınına da uğramaktadır.<br />
<br />
İtalya nüfusunun yaklaşık olarak yüzde 9’luk kesimi bu bölgeye yaşamaktadır. Bu da yaklaşık olarak 5 milyon insana tekabül etmektedir ki, bu olukça ciddi bir rakamdır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="400" data-original-width="700" height="364" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggmMLBbZrkbryn9BpOx1gP-Z9e1PYeYeByNbJtZKbxMP56BgGE2L1EFkM_yacjFNwIjfA22BqMp6ASpVikHGIEAuIYbtBbDOJshRjG3m1w_wBi2yRg8we2Pc9fdt7GKfwpCAF9AWt-Ug/s640/Sicilya-Adasi-3.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Bölge 1980’li yıllarda adeta bir mafya hücresine dönüşmesi ile de popüler kültürde ciddi bir yere sahip olmuştur. Bu anlamda bölgede mafya Falcone ve mafya Paolo Borsellino arasında ciddi bir çekişme yaşanmış ve bu uğurda çok kan dökülmüştür. Ayrıca Francis Copallo’nun Baba adlı film serisinde yer alan Carleone ailesi de yine bu adadan çıkmış bir Sicilyalı göçmen ailesini temsil etmekteydi.<br />
<br />
Bölge tam olarak bir açık hava jeoloji müzesi konumunda olması hasebiyle koruma altındadır. Ayrıca bölgede onlarca eser ve yer UNESCO tarafından UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmiştir. Bölgenin en önemli yerleşim yerleri arasında Palermo, Messina, Catania, Trapani, Ragusa, Syracuse ve Caltanisetta yer almaktadır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="600" data-original-width="825" height="464" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgE8OtIfb4gUW0DXFSEw031bjFjMhb7rkN6KHSfPqjJb_w6YkdiRi7tZ0ZC8VhLJs6JZxpf8ANjXE-dTyxgSx8qc-_2LWPBNDKf0KS1H73DdTqkCu5ki1HSS1QdX8vn5GUeHSdfoHGIg/s640/sicilya-16.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
Bölgede yerleşik olarak yaşayan 5 milyon civarındaki insanın hemen hemen hepsi bu şehirler arasında paylaştırılmıştır. Bölge son 40 yılda çok fazla popüler hale gelmiş ve turistler bu bölgeyi tatil mekanı olarak seçmeye başlamıştır. Bu durum karşısında yeni oteller inşa eden Sicilyalı yetkililer mevcut limanı ve havalimanını da yeniden elden geçirerek modernize etmiştişlerdir.<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-61841728627958657512017-08-23T09:36:00.003+03:002020-12-12T18:11:17.158+03:00Mukarnas Nedir, Mukarnas İle İlgili Bilgiler<b>Mukarnas </b>ile ilgili bilgiler yazımızın devamında açıklanmıştır.<br />
<b><br /></b>
<b>Mukarnas </b>ya da <b>mukarnes</b>, İslam mimarisinin süsleme ve taşıyıcı geçiş tekniklerinden biridir. İslam mimarisinin harikuladeliklerinden bir olarak kabul edilen bu teknik, prizmatik formların simetrik bir harmonisini temsil eder. Geometrik şekiller ve bu şekiller üzerinde ışığın oluşturduğu etkilerle elde edilen üç boyutlu algı hissi veren Mukarnas, gerek geçiş formlarındaki yeri gerekse de ihtişamlı bir süsleme aracı olarak İslam mimarisinin nadide eserleri olan cami, türbe, kümbet, saray ve medreselerin en sık kullanılan mimari unsurlarındandır. Mukarnas kelimesinin kökenine dair muhtelif açıklamalar mevcuttur. Bu kelimenin Yakutçadaki ‘çıkıntı’ manasına gelen ‘karnas’ kelimesinden türediği iddia olunsa da bu tekniğin çıkışının Batı mimari sanatından etkilenmenin bir ürünü olduğu düşünüldüğünde Mukarnas teriminin Yunanca ‘korönis’ kelimesin¬den Arapça kelime türetme kaidelerine uyularak türetilmiş olduğu görülmektedir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="598" data-original-width="900" height="424" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOAoOVjPUV4rtzuuKCyR6cI62dD_kHUIEyrPLiTLTZ1trpR_rmYCHBZyEMS9PpfJ0uaMDeP_0dj2th7_aJZT17Q9V1penGH387u5VyZibxgfwfmxLK1GmyaYLqdBZZ8ddgWUtQMz7WSA/s640/mukarnas-nedir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Osmanlıca sözlüklerde bu terim için şu karşılıklar verilmektedir:<br />
<br />
<b>Mukarnas: (a. s.);</b><br />
<br />
1) Merdiven şeklinde dereceleri olan çatma tavan, kubbe.<br />
2) Kubbe biçiminde olan.<br />
3) Bir çeşit serpuş.<br />
4) Nakışlı, işlemeli, rengârenk olan.<br />
<br />
<b>Mukarnas Stili</b><br />
<br />
Modern mimari literatüründe Yunanca damla damla akan manasına gelen ‘skalaktit’ terimiyle karşılanan bu teknik İslam mimarisinin batı mimarisinden ayırt eden en spesifik tekniklerinden biridir. Kökenine dair farklı açıklamalar vardır. İlk örneklerinin Mısır’da ortay çıkıp oradan Orta Asya’ya yayıldığı belirtilir. Buna dayanak olarak da 1085 tarihli Cüyûşî Camii’ndeki (Bedr el-Cemâlî Meşhedi) minarede kullanılan teknikler ileri sürülür. Yine aynı şehirdeki Akmer Camii’nin cephesinde, niş dolgularında ve köşe elemanlarında Mukarnas yapı tekniklerini görmek mümkündür. Diğer bir görüşe göre, Mukarnas tekniğinin kaynağı İran’dır. Gerek Mukarnas tekniği için elverişli inşa malzemelerinin varlığı açısından zengin oluşu gerekse de Mukarnas stiline ait en eski ve günümüzdeki en ihtişamlı örneklerinin burada bulunması be tekniğin burada doğduğu görüşünü destekler. İran’ın İsfahan, Nişabur gibi kentlerinde bu tekniğin örnekleri günümüzde bile yaygınlıkla tercih edilmektedir. Bu durum, Mukarnas tekniğinin coğrafyanın karakteristiklerinden biri olduğunu gösterir.<br />
<br />
Mukarnasın dış mimarideki ilk kullanımı İran’ın kuzeyinde yer alan Mâzenderan’daki 1022 tarihli Laçin Türbesi ile Irak’ın başkenti olan Bağdat’ın kuzeyinde bir kent olan Sâmerrâ’daki İmam Dur Türbesi’ndeki kubbenin en eski Mukarnas örneği olabileceği de ileri sürülür.<br />
Müslüman mimarların sonsuz bir tutkuyla adanmışlığının en güzel örnekleri olan Mukarnas formlar, ince bir zekanın yanı sıra sonsuz bir sabrın eseridirler. Bu derece büyüleyici ve hayranlık uyandırıcı olmalarının sebeplerinden biri de budur. Mukarnas tekniğini zamanla geometri ve matematiğin sınırsız imkanlarıyla geliştiren Müslüman mimarlar, mekanların girişinden cami mihrapları, sütun başlıkları, taç kapı, şerefe, korniş, minber, kubbe ve pandantif yapı ile trompların geçiş unsurlarına, özel ve kamu mekanlarının nişlerinin dekore edilmesine kadar oldukça geniş bir alanda kullanmışlardır. Mukarnas tekniğindeki geometrik formlar bir bütün olarak ‘Mukarnasat’ olarak ifade edilmiş bu formu oluşturan parçalara ‘diş, püskül, peş, asaba, badem, kanat, yırtmaç, pah…’ gibi adlar verilmiştir. Mukarnas tekniği, biraz da İslam mimarisindeki tasvir engelinin doğurduğu estetik bir teknik olarak ortaya çıkmıştır. İslam’da Hıristiyanlıktaki gibi İkonaların olmayışının verdiği eksiklik çok daha derin bir soyutluk ve estetik değer taşıyan bir teknik olarak mukernaslarla giderilmiştir. Mukarnas yapılar, özellikle Hıristiyan mimarisinin kutsal mekanlarda büyülü atmosfer ve mistik hisler doğuran etkisinin İslam dünyasındaki karşılığıdır. İslam toplumunun ezoterik dünyası düşünüldüğünde Mukarnas tekniğinin bir tezyinat ve estetik aracı olmanın yanı sıra sağladığı ışıltılı renk harmonisi ve üç boyutlu algı oluşturmasıyla soyut dünyaya açılan bir kapı işlevi görmektedir. Birçok yapıda Mukarnaslerin büyülü bir amaca hizmet ettiği ve insanları kötülüklerden koruduğuna inanılan bir etki taşıdığına inanılmıştır. Camilerin giriş kapılarında kullanılmasının başlıca sebeplerinden biri de bu koruyuculuk inancıdır. Yine klasik Cami mimarisinde mihrap bölümlerinin vazgeçilmezlerinden bir olmasının sebebi de Mukarnasların taşıdığı bu manevi dünyaya açılan bir etkisinin olduğuna inanılmasıdır.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="640" data-original-width="426" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_x2TxGjMLMPeF7eAHF4dNiQ8OmFTZufSufTtqFoqk9i9he32HDMiSh39AX6oH8f3lDrSWtvfc11BS4bBonXFa18AhWrk5sZrm1IlM2sNnefrzlzKTYuZg707b0LXVKbsKVWz6IJ3HmQ/s640/mukarnas-ornekleri.jpg" width="426" /></div>
<br />
Mukarnas tekniği Orta Asya’nın en uç köşelerinden Endülüs Sarayları’na kadar son derece geniş bir coğrafyada İslami mimarinin başlıca yapı unsurlarından biridir. Bu yaygınlığın birçok sebebi vardır. Bu sebeplerin başında yukarıda ifade ettiğimiz estetik, dini, mistik faktörlerin yanında bu tekniğin oymanın yanı sıra taş, çini, ahşap, tuğla gibi birçok değişik yapı malzemesiyle de yapılabilmesidir. Mukarnas tekniği veya stili, bir inşa tekniği olarak dönüş ve geçişlerdeki işlevselliğinin yanında sağladığı zengin yaratıcılık özellikleriyle kullanıldığı yapılara karakter kazandırma özelliğine de sahiptir.<br />
<br />
Mukarnas tekniği, sağladığı soyut hisler ve uyandırdığı hayranlıkla Budizm’deki mandalaları hatırlatır. Tıpkı mandalalar gibi Mukarnas geometrik formların oluşturduğu simetri ve ışık-gölge harmonisi meditatif bir etki doğurur. Çini ve ışıltılı renk cümbüşlerinin sunduğu uyumla Mukarnasların birleşimi derin bir huşu ve huzur verir mekandaki insana. Bu bağlamda dini mekan mimarisi bakımından İslam mimarisinin bir zenginliği olarak karşımıza çıkar bu teknik. Böylesine asil ve köşe taşı bir teknik-stil olan mukarnas hakkında maalesef ki yapılan yerli araştırma sayısı son derece sınırlıdır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-14768249509382661682017-08-22T12:30:00.000+03:002018-01-26T12:53:21.409+03:00Ağustos Böceği ile İlgili Bilgiler ve Ağustos Böceği Resimleri<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="862" data-original-width="1600" height="344" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjynZjXD4fFJ9q9P9cioEXGk_RDnXnQ2ebOD-d9AJpWdu6b_TmjGqWmQBL_0AMk6Cv3cMsyyOiOrqS3FCnFTuxuxHqKLibHxABr5M4HpXBF8_urJ_8DH-OVxCBrHwsBkS2mvmbXjgXJ9A/s640/agustosbocegi-nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">Ağustos Böceği ile İlgili Bilgiler ve Ağustos Böceği Resimleri</span></td></tr>
</tbody></table>
<br />Ağustos böceklerinin seslerini duyarız ancak neye benzediklerini pek bilmeyiz. İşte <b>ağustos böcekleri</b> ile ilgili bilgiler ve <b>ağustos böceği resimleri.</b><br />
<br />
Masallarda ve çizgi filmlerde özellikle kendisine tembellik sıfatı yakıştırılan ağustos böceklerinin çok ilginç özellikleri bulunmaktadır. Bu böcekler herkes tarafından genellikle ötmeleriyle bilinmektedir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Böcek türlerinde ötenler genellikle erkeklerdir. Ötüşlerin nedeni ise, tam kesin olmamakla birlikte dişileri çiftleşmeye çağırmak diye bilinmektedir. Erkek ağustos böcekleri, karın zarlarının titreştirilmesiyle birlikte vızıltılı bir sesle öter. Bu <b>vızıltı </b>çekirgelere çok benzer fakat bu böceklerin çekirgelerle bir akrabalık ilişkisi bulunmamaktadır. Buna rağmen ağustos böceği ve çekirge sürekli karıştırılır. Oysaki, ağustos böceklerinin zar gibi saydam yapıda iki çift kanatları bulunur. Bu özelliğiyle bu böcekler daha çok gece kelebeğine benzemektedir.<br />
<br />
Ağustos böcekleriyle ilgili toplumda çok yanlış bir kanı vardır. Bu da, bu böceklerin oldukça tembel olmasıdır. Bunun nedeni ise, Orhan Veli Kanık’ın Lafonten’den çevirmiş olduğu ‘’Ağustos Böceği ile Karınca’’ hikayesidir. Bu hikaye oldukça bilindik bir hikayedir ve hikayede ağustos böceği saz çalar ve yan gelir yatar. Yani çalışmaz tembeldir. Burada ise, bir karıştırma söz konusudur. Hikayede anlatılan ağustos böceği değil, yeşil çekirgedir. Öyle ki <b>ağustos böceklerinin yaşam süresi sadece birkaç haftadır.</b> O dönem de adını aldıkları <b>Ağustos </b>ayıdır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="720" data-original-width="960" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGFJpGDTa3nmRavuulfQB9L9yomCERPE9rPX2U-4t3A9RypIo-veafpmm__0iBbWfA8y2s3NI5DorgpzR_baiW2eSWZqP6yVRM2tZtsam91QggjTxPWSwMMIIZwD_Q2NHu40CJgyo7VQ/s640/agustosbocegi-resimleri.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<br />
Bu böcek türüyle ilgili bir diğer ilginç bilgi ise, yeryüzünde ağustos böceklerinin 2000 türü bulunmaktadır. Bu sayı, bir böcek türü için muazzam bir sayı teşkil etmektedir. Türün dişi böcekleri, ince dallara küçük yarıklar açarak bu yarıklara yumurtalar bırakır. Yumurtalar kırılınca yavrular çıkar ve toprağa düşerek toprağa gömülürler. Ve toprak altında ağaç köklerinden özsu emerek, yıllarca kalabilirler. Bu yıllarca kelimesi, Amerika’da yaşayan bazı ağustos böceği türleri için 17 seneyi ifade etmektedir.<br />
<br />
Toprak altında yıllarca yaşayabilme özelliği olan bu böceklerde, toprak altındayken kanat bulunmaz. Kanatlanma işlemi ise çok ani bir şekilde olur ve binlerce ağustos böceği bir anda yeryüzüne çıkar. Burada ise, sadece birkaç hafta yaşayabilirler. Bu nedenle bu böceklerin asıl yaşam alanı toprağın içidir denilebilmektedir. Kanatlanıp yeryüzüne çıkan bu böceklerin çoğu diğer hayvanlara yem olmaktadır. Yem olmaktan kurtulmayı başaranlar ise, bir araya gelir ve koro halinde tiz seslerle öterler.<br />
<br />
Bu böcekler, bütün gün ötebilme özelliğine sahiptir. İşin ilginç yani ise, bu sesler ağızdan çıkmadığı için öterken aynı zamanda yemek de yiyebilirler. Erkek böceklerin yanlarında ve kuyruk bölgelerinde bir adet ses çıkarma organı bulunmaktadır. Bu organ bir davul görünümündedir. Ortaya çıkan ses ise, kasların hareketiyle birlikte titreşme yoluyla meydana gelir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-90743380832610563382017-08-22T01:30:00.000+03:002020-10-23T22:11:05.892+03:00Kızamık Hastalığı Belirtileri, Kızamık Hastalığı Tehlikelimidir?İlkbaharda ve kış aylarının son dönemlerinde ortaya çıkan virüsün sebep olduğu bulaşıcı bir hastalıktır.Bu hastalık hamilelerde ve bebeklerde çok daha tehlikelidir.Aşının kullanılmadığı bölgelerde ölümle sonuçlandığı bile görülmüştür.Vücutta büyük bir halsizlik ve aşırı ateşlenme en büyük belirtileridir.<br />
<br />
Bu hastalığa neden olan mikrop,hastanın ağız ve burun boşluğunda yer edinir yerleştikten bir hafta sonra ise hastalık kendini belli eder ve bulaşıcı hale gelir.Özellikle küçük çocuklarda görülür ancak çocukluğunda bu hastalığı geçirmeyen yetişkinlerde de muhakkak ortaya çıkar.İlginç bir hastalıktır ve bir kere yaşandığında tekrarlamaz,vücut bağışıklık oluşturur ve yeniden kızamık geçirmeniz mümkün değildir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="344" data-original-width="650" height="338" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBitKd-0urPF-m4Q7eeVL5vZwivfhAUa9fh4fhnRkfpDEHKDjMLtZF__XJyDUtukoNhiWkKb3K5eL9Nj3VTAlTFRbZZMOpErhGBWAc9eUAGDk1jUARO2BDIJsikdUZIoOfa08E_vJ_DA/s640/kizamik-belirtileri-tedavisi.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Kızamık Hastalığı Belirtileri Nelerdir?</b><br />
İlk aşamada hastanın ateşi yükselir ve rahatsız edici bir şekilde artış gösterir.Titreme ve ağız içinde beyaz lekeler ateş yükselmesinin devamı niteliğindedir.Gözler fazlasıyla kızarır ve sık sık öksürük(kuru) rahatsız edici bir şekilde devam eder.Vücut üzerinde lekeler ve döküntüler belirir,hasta bu dönemde zayıf bir vücut yapısına sahiptir ve bademciklerde şişme görülür.Lekeler zaman geçtikçe daha da belirginleşir ve hastalığın en büyük belirtisidir…<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="400" data-original-width="704" height="362" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfGDlGGibzCg5bctC4MU6_M1LR2EIeGk-iKJV0djwPNC6H5B0IhoNdZihHLK03Ym2IhNeDNt5ZlVHfSRzPe50VrGPWJ2H33kXR4oyG0RegPwjRNfQui2xtQueRgvB1J0Rm1aHvumbeKQ/s640/kizamik-belirtileri-tehlikelimidir.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<b>Kızamık Aşısı:</b><br />
Bu aşıyı yaptırmanız şiddetle tavsiye edilir.En erken dönem bebeklik dönemi 12 aylıkken bu aşının süreci başlar ve 15. aya kadar yaptırılması gereklidir.Diğer aşı ise; 4-6 yaş arası dönemde yaptırılmalıdır.Aşı 2 dozdan oluşur ve bağışıklık sistemi bu sayede geliştirilir.Aşı yetişkinlerde ve hamilelik öncesi de uygulanır.Hamile iken tavsiye edilmez öncesinde yapılır ve hamilelik döneminde anneyi korur ve bağışıklık sistemini güçlendirir.<br />
<br />
<b>Kızamık Hastalığı Tedavi Yöntemleri:</b><br />
Hastalığın tedavi sürece genelde aile tarafından gerçekleştirilir.Kızamık adına üretilen ya da kesin sonuca ulaştıran bir ilaç tedavisi henüz yoktur ancak ateş düşürücü ve sakinleştiriciler doktorlar tarafından verilir.Evde neler yapabilirsiniz?Hastanın bulunduğu oda ısısı 20 derece üzerinde ya da altında olmamalıdır.Ilık bir bezle hastaya tedavi uygulanabilir.Beslenme ve sıvı tüketilmesi çok önemlidir.Sindirimin kolay olması için sıvı tüketimi gün içerisinde arttırılmalıdır.C vitamini ve bunun yanı sıra et ve süt ürünleri hastalık döneminde fazlasıyla tüketilmelidir.Oda sık sık havalandırılmalı ve güneş görmelidir. Az önce bahsettiğim sıvı tüketimi mümkünse doğal sıvılar ve c vitamini barındıran meyve suları olmalıdır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-24825682181470117092017-08-21T20:00:00.000+03:002020-04-07T22:31:20.118+03:00Aura Nedir, Aura Hakkında Merak Edilen Bilgiler<b>Aura</b>, Paranormal veya Tinsel anlamda kullanılan bir terim olup, canlıların bedenlerinden yayıldığı varsayılan ışınımla oluşan ve gitgide yayılan tesir kuşakları tarzında kendini gösterdiği iddia edilen elektromanyetik alana verilen addır.<br />
<br />
Bu alan, aynı zamanda bir kalkan görevi de üstlenmektedir. Auranın güçlü veya güçsüz olması, birçok durumu etkileyen bir faktörü oluşturur. Örnek verilecek olunursa, aurası güçlü olan kişiler, hastalıklardan ve negatif durumlardan daha fazla uzak kalmayı başarırlar. Aurası zayıf olan kişilerde ise bu durum tam da tersini ifade etmektedir. Bu kişiler, fiziksel anlamda daha çabuk ve sık olarak hastalanmaktadırlar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="372" data-original-width="672" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9PqWQyeOT8WlOmGY8LcdsRyKuw97U-Mcz2F0c3Hp2dSiUSf_S80U8keI-gS5J2fWKz4A7gqCqx-XxisRp4l84T25lEwymOxJeN7GTk9573MqsUNgnYy4vM278SuIywgDbGzqlMWDYKQ/s640/auro+nedir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Aura, iki farkı türde bulunmaktadır. Bu farklı çeşitler, Spritüel ve Eteriktir. Etetik aura, insanlar tarafından görülebilme özelliğine sahiptir. Çünkü Etektik aura, insan bedenine yaklaşık olarak 20 cm uzaklıkta bulunmaktadır. Dünya üzerinde yer alan canlı veya cansız her nesnenin aurası bulunmaktadır. Fakat burada bir ayrım söz konusudur. O ayrım da, canlı varlıkların auroları daha kolay ve net olarak saptanabilmektedir. Bunun nedeni ise, canlıları meydana getiren atomların daha aktif yapıda bulunmalarıdır.<br />
<br />
Vücut içerisinde çeşitli güç merkezler yer almaktadır. Bu güç merkezlerine ise, çarka adı verilmektedir. Vücudu sarmalayan aurayla çakralar birlikte çalışmaktadır. Aura, beyaz ışığı emme özelliğine sahiptir. Aura tarafından emilen beyaz ışık, çakralara iletilir.<br />
<br />
İnsan <b>aurolarının renkleri</b> bazı faktörlere göre farklılık göstermektedir. Bu faktörler, insanların gelişmesi ve ruh durumudur. Dünyada akla gelen her şey, titreşim halindedir. Durum böyleyken, insan auroası ise evrenle titreşim halinde bulunmaktadır. Bunun yanında auralar, çevrede bulunan kişilerin auralarıyla da etkileşim içerisindedir. <b>Kişilerin auraları</b> arasındaki etkileşim uzun sürerse, her geçen zamanda enerji alışverişi de paralel olarak artış göstermektedir. Auraların bir diğer özelliği de, katmanları olmasıdır. Etetik kısımda, evrenden ve etrafta bulunan canlılardan yaşam enerjileri gelir ve bu enerjiler aktarılır. Yine psikolojik alandan bakıldığında, ruhsal dünya ile birtakım bağlantı akışı gerçekleşmektedir. Zihinsel alanın çalışma konusu ise, düşünme şekli ve mantıktır.<br />
<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="800" data-original-width="1600" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJF7CxYEHJJK7BLJ8S-RVxo8ncJzUH8wR54IxQQfReZQZvwCNGNvXBBfLWXVm3lJCRmLqALq5dSftUiwZDY2yxaf6DcuFH71XOVw8uplOPPhojmXWyGXRHZtQJaXoCZzHq-qjClNX61g/s640/aura-nedir.jpg" style="text-align: center;" width="640" /><br />
<br />
<b>Auralar Nasıl Gözükür?</b><br />
<b><br /></b>
Kişilerin kendi eterik aurasını görebilmek mümkün bir durumdur. Bu işlem için yarı karanlık bir odaya geçilmeli ve burada rahat bir yere oturulmalıdır. Oturduktan sonra eller hızla birbirine sürtülmelidir. Bu sürtme işlemi 30 saniye kadar olmalıdır. Sürtme işleminin ardından iki eli, avuç içi birbirine bakar şekilde mesafeli bir şekilde tutmak gerekir. Ardından mesafe bozulmayacak şekilde eller ileri ve geri olacak şekilde hareket ettirilir. Sonra gözlerle avuç içlerle dikkatsiz bir şekilde bakılmalıdır. Avuç içlerinde duman gibi bir şey gözükmeye başlar. Bu dumana benzeyen şey auradır. Bu işlem eğer her gün tekrarlanırsa, aura rengarenk gözükmeye başlayacaktır.<br />
<br />
Başka insanların <b>eretik aurasını</b> da görmek mümkündür. Bunun için aurası görülmek istenen kişiye 2 metre bir mesafede durulur. Bu kişiye, odaklanmadan bakılır. Bir süre sonra karşıdaki kişinin aurası görülmeye başlanacaktır. Aurolar, kişilerin ruh durumlarına göre şekil alırlar. Öyle ki yaşamda mutlu olan kişilerde aurolar kesiksiz ve renkliyken, mutsuz kişilerde durum tersidir. Mutsuz kişilerin aurası gri ve kırıklı yapıdadır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-41440466230869605232017-08-21T07:00:00.000+03:002018-09-23T10:47:16.762+03:00İngiliz Tuzu Nedir? İngiliz Tuzunun Sağlığa Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="333" data-original-width="625" height="340" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwczi4ocu4WLy8Qi5_ZF_1S7stiIoIIcCZtF_-h7820TsgOIVHOX9C8GRVLVWoh1xXzik9bwuNzNLHCcjLnAulbnC0V5Po-2F79tvCCOEEszX20aF2uEAtlM-X3TM_1GI6M94f5Ww4FA/s640/ingiliz_tuzu_nedir_ne_ise_yararlari.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">İngiliz Tuzu Nedir? İngiliz Tuzunun Sağlığa Faydaları Nelerdir?</span></td></tr>
</tbody></table>
<br />Son dönemler sağlık için kullanılmaya başlanan <b>İngiliz tuzu</b> hakkında bilgiler sayfamızdadır.<br />
<br />
<b>İngiliz tuzu</b>, <b>magnezyum sülfat</b> olup, aslında<u> tuz değildir</u>. Tuza benzer görünümü sayesinde bu adı almıştır. Alkolde erimeyen bu mineral, suda çözülür ve şeffaf bir görünüm alır. Eczanelerde ve aktarlarda bulabileceğiniz bu ürünün, bilinen pek çok faydasından yararlanılmaktadır. Üzerinde ciddi araştırmalar yapılan İngiliz tuzu, çok uzun yıllardır halk arasında da kullanılmaktadır. Bu ürün hekimler tarafından da bilinmekte ve bazı durumlarda önerilmektedir. En doğru kullanım şekli yine uzman bir kişiden alınacak bilgi doğrultusunda, uygulanması olacaktır.<br />
<br />
<b>İngiliz Tuzunun Yararları ve Kullanım Amacı Nedir?</b><br />
<br />
En etkili özelliği çok iyi bir kabızlık ilacı olmasıdır. Bunun yanında idrar söktürücü, ödem giderici ve şişliklerin giderilmesi için sık sık kullanılmakta ve çok etkili sonuçlar alınmaktadır.<br />
<br />
Safra ve böbrek taşlarının düşürülmesinde de kullanılan İngiliz tuzu aynı zamanda sindirime de yardımcıdır.<br />
<br />
İngiliz tuzunun jel formunda olan ürünleri, cilt sorunları gerginleştirici, peeling ve nemlendirici etkisi sağlar.<br />
<br />
Yaklaşık 1 litre su ile kullanılması sindim sisteminde şişkinlik gibi sorunların azaltılmasında yardımcı olur.<br />
<br />
Tadının acımsı olması nedeniyle meyve sularına karıştırılarak tüketilebilir.<br />
<br />
<b>İngiliz Tuzunun Yan Etkileri ve Zararları Nelerdir?</b><br />
<br />
Bağırsak temizliği için aşırı kullanımı kesinlikle önerilmemektedir. Her tıbbi mamul gibi İngiliz tuzu da aşırı tüketimde, kişilere göre farklı yan etkiler gösterebilirler.<br />
<br />
Basit gıda problemleri yüzünden karın ağrısı çekenler, bağırsak ve sindirim sorunları için İngiliz tuzundan medet umarlar.<br />
<br />
Sabırsızlık sonucu aşırı tüketimi vücuttan gereğinden fazla su ve buna bağlı olarak mineral kaybına yol açabilir.<br />
<br />
Kabızlık gereği yerli yersiz kullanılması durumunda, kusma, ateş gibi yan etkiler gösterebilir. İngiliz tuzunun, insan vücuduna başka bir zararı yoktur.<br />
<br />
Oluşan yan etkiler kısa sürede geçer. Kullanımı daha etkili olması için, sabahları ılık bir çay bardağı içerisine 2gr kadar olması gerekir. Bu sayede daha fazla yararı görülebilir.Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-61736652674189510672017-08-20T16:30:00.000+03:002020-06-19T16:12:05.445+03:00Halüsinasyon Nedir? Kimler Halüsinasyon Görür?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="401" data-original-width="630" height="407" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKam9rr1T-cLYSM8JbMRqn_EVLd8pXjy0-aRZ3lmvt3fMGJ2QFP2GUXIxMCm26jyJ2ypDyADNjj0QhD-gprQUatdYyI9-rAMpEVmIvGvMtgF1ZMKs5u9XkmD94o9vG-vdzsd9xdCYr_A/s640/hal%25C3%25BCsinasyon+nedir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Halüsinasyon Nedir? Kimler Halüsinasyon Görür?</td></tr>
</tbody></table>
<u><br />Halüsinasyon Nedir? Kimler Halüsinasyon Görür?</u> gibi sorulara yanıt bulmaya çalıştık.<br />
<br />
Daha çok ruhsal ve sinirsel türdeki hastalıklarda karşılaşılan <b>halüsinasyon</b>, gerçekte olmayan fakat kişinin sahip olduğu 5 duyu organından herhangi bir tanesiyle algıladığını sandığı durumlara verilen bir isimdir. Bu tür durumlarda <b>halüsinasyon </b>gören kişinin çevresinde gerçek bir uyarıcı olmaz ama kişi çevresinde canlı veya cansız bir varlığını algılar.<br />
<br />
Bakıldığında oldukça kompleks bir yapıda olan <b>halüsinasyon </b>görme durumu oldukça ciddi bir sorundur. Öyle ki, bu rahatsızlığın düzenli bir hale gelmesi durumunda kişi sosyal yaşam ve psikolojik açıdan oldukça etkilenebilmektedir. Genellikle ruhsal ve sinirsel bazı hastalıklarda görülen kişini yaşamını olumsuz yönde etkileyen <b>halüsinasyon </b>görme durumu farklı durumlarda da meydana gelebilmektedir. Bu durumlar, kişinin duyu organlarına bir zarar gelmesi durumunda duyu organında oluşan işlev bozuklukları ve migren gibi durumlardır.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Migren, toplumda şiddetli baş ağrısı olarak bilinmektedir. Migren rahatsızlığının çeşitli türleri de bulunur. Bu çeşitler yüzleri bulmakla birlikte modern tıp bazı noktalarda kronik baş ağrısı sorununu ağrı kesicilerle çözmeye çalışır. Bu tür durumlarda tıp çaresiz kalır ve ağrı kesici geçici bir çözüm olarak kullanılır. Bu tür şiddetli baş ağrılarında, kişi çevresinde çeşitli şekillerde parlaklıklar ve de ışık kümeleri görebilmektedir.<br />
<br />
Migren sırasında algılanan bu tür görüntüler <b>halüsinasyon </b>olarak değerlendirilmemekle birlikte, kişi baş ağrısı nedeniyle gördüklerinin gerçek olmadığının farkındadır. Yine gözlerinde bir rahatsızlık olan bir kişi bu rahatsızlığı nedeniyle cisimleri gerçekte olduklarından farklı bir şekilde gören kişi, rahatsızlığı nedeniyle gördüğü şeylerin gerçek olmadığını bilmektedir. Bu tür durumlarda kişiler, algılamış oldukları şeylerin gerçek olmadıklarını bilmekte ve bu algılananlar <b>halüsinasyon </b>olarak değerlendirilmemektedir.<br />
<br />
Gerçek bir <b>halüsinasyon gören kişi</b>, gerçekte olmayan duyduğu bir sese, gördüğü bir görüntüye ve ya aldığı bir kokuya inanır ve algılanan bu tür şeylerin kesinlikle gerçek olduğunu sanır. Burada <b>halüsinasyon </b>görme durumu vardır ve kişinin bütün gerçeklik kavramı halüsinasyon esnasında yıkılmaktadır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="339" data-original-width="600" height="361" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiehWupFQIuKHq12HgAmyXF635mV2xgw8ydGmNWs9dFRFoRSglB37wx20PJhaw6387grOIJCrKyr6RCXDhoUA3ppiCcNNMgCgBlDjj14oXUocArbHIGNzdTY89MPvpAfTOI0GTnmbd26A/s640/hal%25C3%25BCsinasyon.jpg" width="640" /><br />
<br />
<br />
<b>Halüsinasyon </b>daha çok; görme, işitme, koklama, hissetme gibi alanlarda gerçekleşirken bunların dışında ruhsal alanlarda gerçekleşen <b>halüsinasyonlar </b>da mevcuttur. Ruhsal <b>halüsinasyon </b>görme durumlarında kişi, karşındaki kimselerin düşündüklerini okuduklarına, düşünürken düşündüklerini sesli bir biçimde dile getirdiğine ve de bazı düşüncelerin zihnine zorla sokulmak istendiğine inanabilmektedir. Duyu organlarında meydana gelmiş rahatsızlıklar ve de migren sonucunda algılanan durumlar dışında da bazı durumlar <b>halüsinasyon </b>olarak değerlendirilmemektedir.<br />
<br />
Yaşı ilerlemiş bir kişi tam yatma vaktinde ya da uyandıktan sonra bazı kişileri ya da nesneleri gördüğünü sanabilmektedir. Yaşlı kişilerde görüldüğü sanılan kişiler veya objeler <b>halüsinasyon</b> olarak değerlendirilmemektedir. Yaşlıların dışında genç insanlarda bazı durumlar neticesinde görülen gerçekdışı şeyler <b>halüsinasyon </b>sayılmamaktadır. Aşırı olarak gerçekleşen stres, heyecan, yorgunluk ve uykusuzluk, objelerde parlaklık, renklilik ya da geometrik şekil görülmesine neden olabilmektedir. Bazı etkenlere bağlı olarak gelişen durumlarda görülen gerçek dışı olaylar <b>halüsinasyon</b> değildir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgJdpI3kM4v_TxJiDq4KvLmdcr2k8lKUEHf0CuRgUitdfDuD5c8VN6Wn8qKj5N0fYuOSTtopGyVo_8-DCidaAfE5hCZ2CRLku0_dsgbrI7FkOL0qRRADivNhN9LZAeDW7EXD2imDa77Pg/s640/hal%25C3%25BCsinasyon-goruntusu.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Halüsinasyon </b>olarak değerlendirilen durumlara ise; <b>psikoz</b>, <b>psikonevroz</b>, <b>şizofreni</b>, tifo, <b>menenjit </b>ve uyuşturucu madde kullanımı gibi durumlar neden olabilmektedir. Hangi durumda gerçekleşirse gerçekleşsin yani <b>halüsinasyon </b>olsun ya da olmasın, kişi gerçek dışı bir şey algılarsa uzman bir hekime görünmelidir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-70243334171257909352017-08-20T11:26:00.001+03:002020-12-12T18:13:18.562+03:00Siroz Nedir, Siroz Hastalığı Belirtileri Nelerdir? Siroz Hakkında Merak Edilenler<b>Siroz </b>hakkında <b>merak ettiğiniz bilgiler</b>i sayfamızda detaylı olarak açıklamaya çalıştık.<br />
<br />
Karaciğer, vücudumuzun kimya fabrikası gibi çalışan bir organı olarak nitelendirilebilir. Kan şekerinin düzenlenmesinden, yağ, şeker ve proteinlerin birbirine dönüşmesi ve dönüştürülmesi işlemlerine kadar bir çok görevi üstlenmektedir. Hücreleri düzenli bir şekilde dizilmiş ve sıraya konulmuştur.<br />
<br />
Başta alkol kullanımı ve sıkça tüketilmesi durumunda hepatit türü hastalıklar sonucunda karaciğerin yapısı bozulur ve hücreler büyük hasara uğrar. Hücrelerin yok olması ve işleyişinin bozulmasıyla birlikte karaciğer küçülür ve görevini yerine getiremeyecek hale gelir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="395" data-original-width="725" height="348" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5OXzyIkpEaDXhGbLOoIsOlflv4ELq8NSle-vIM_LGbOc6iTv2ZLrZaT6HWHtduCjLce3Of4UazpWT9TntAy9iVNSF_H0giV8_DnOsa083TavXX75fFCzqvua9m3xJa8Wx2buXrGFw4w/s640/siroz-nedir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Vücudumuzun kimya fabrikası olarak nitelendirdiğimiz organının bozulması ve düzensiz çalışması hayati tehlikeye yol açabilecek bir sorundur. Bu ve buna benzer sebeplerden dolayı iyileşmesi imkansız olan siroz hastalığı ortaya çıkmaktadır. Sirozlu bir karaciğer küçülmüştür ve parçacıklı bir hale gelmiştir. Yok olan karaciğer hücrelerini toparlamak adına yeni hücre üretimi gerçekleşir fakat bu dağınık ve aşırı miktarda gerçekleştiği için eski işlevden eser kalmaz.<br />
<br />
<br />
<b>Siroz Hastalığının Nedenleri Nelerdir?</b><br />
<br />
Siroz, özellikle batı ülkelerinde ölümcül hastalıklar arasında ilk 10’da yer almaktadır. Nedeni büyük ölçüde alkol tüketimi olarak belirlenmiştir. Alkol nedeniyle oluşan sirozun tedavisi mümkün değildir. Alkol’den tamamen vazgeçmek ve vedalaşmak şarttır. Günde 60 gr. dan fazla uzun süre alkol alan bir erkek karaciğer sirozu tehlikesi altındadır. Kadında ise bu miktarın 20 gr olması yeterlidir, bunun sebebi ise erkeklere nazaran bünyelerinin daha dirençsiz ve zayıf oluşudur. Bu hastalığın bir diğer nedeni ise hepatit virüslerinin yol açtığı hepatit B, C ve D hastalıklarıdır. Bu mikroorganizmalar karaciğerde iltihaplanmalara neden olur.<br />
<br />
Hepatit B kronikleşen bir hastalıktır ve karaciğerde yarattığı iltihaplanma kalıcıdır. Geri kalmış ülkelerde siroz’a yakalanma ve ölüm oranları çok daha yüksektir. Karaciğerde demirin aşırı yüklenmesi ve birikmesi, safra kesesi hastalıkları, kronikleşmiş kalp yetmezliği de sirozun diğer nedenleri arasında yer alır.<br />
<br />
<img alt="Siroz Nedir, Siroz Hastalığı Belirtileri Nelerdir? Siroz Hakkında Merak Edilenler" border="0" data-original-height="382" data-original-width="710" height="344" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_dkXA7SnyyFAyrp31mzHoll8bWrebhaKL2pAs9G6HGKmeN3UEeebsFnRW0VJrrmEb3OLwJMBaZ-VQU9Vm3jcTBW4OyYb1ACrUbuPLAcK6QPHtt5omgpDEWpSMwgkzHfZTEJil7SQyvg/s640/siroz-belirtileri.jpg" title="Siroz Nedir, Siroz Hastalığı Belirtileri Nelerdir? Siroz Hakkında Merak Edilenler" width="640" /><br />
<br />
<b>Siroz Hastalığı Belirtileri Nelerdir?</b><br />
<br />
Hastalığı başlangıç ve ileri evre olmak üzere ikiye ayıracak olursak;<br />
<br />
Hastalık kendi belli etmeye başladığında yorgunluk, çabuk yorulma, iştahsızlık, sarılık, kaşıntı, bulantı, aşırı gaz birikimi, özellikle bacaklarda ve karında şişlik, kabızlık, erkeklerin göğsünün büyümesi görülür. Bunlar sadece sirozda ortaya çıkan belirtiler ve bulgular değildir. Farklı hastalıklarda da bu belirtileri görebilirsiniz bu yüzden direkt olarak Siroz demek mümkün değildir.<br />
<br />
Hastalığın daha ileri dönemlerinde belirtiler daha şiddetli ve teşhis edilebilecek düzeydedir. Gözle görülür bir kilo kaybı meydana gelir. Yemek konusunda seçici davranır ve genellikle yemek istemez. Bacaklar aşırı derecede zayıflar. Dokular su tutulamaz hale gelir. Yemek borusundaki damarlar patlayabilir ve buna bağlı olarak iç kanama meydana gelir.<br />
<br />
Karaciğer zehirli maddeleri süzmeye çalışır fakat siroz sonucu bu görevi tam anlamıyla gerçekleştiremez ve bu zehirli maddeler hücreleri tahrip etmeye ve yok etmeye başlar. Beyin hücrelerinin hasarı sonucu hasta motive olmakta güçlük çeker ve algılamakta da sorunlar yaşar. Cinsel istek azalır ve buna bağlı olarak hasatlık ilerledikçe iktidarsızlık gelişir. Aç karnına kusmalar başlar, geceleri tuvalete kalkma ve idrar fazlalığı görülür. Hastanın görünümü iyi haline nazaran farklılık gösterir ve bariz bir şekilde kendini belli eder. Yanaklar kızarır ve hormonal denge yitirilir.<br />
<br />
<br />
<b>Siroz Hastalığı Nasıl Tedavi Edilir? Tedavisi Mümkün müdür?</b><br />
<br />
Alkole bağlı sirozun tedavisi mümkün değildir. Yine de hastalığın erken teşhis ve tanısı sayesinde alınan bazı önlemler sonucu hastalığın şiddeti bir nebze olsun azaltılabilir ve belirtiler hafifletilerek hastayı rahat ettirmek amaçlanır. Hepatit sonucu siroz hastalığına yakalananlarda ise İnterferon tedavisiyle virüslerin çoğalması ve yayılması engellenir. Karaciğer sirozu’na yakalanan hasta yavaş yavaş ölüme yaklaşır fakat uygulanacak bazı yöntemler ağrılarını ve şiddetli belirtileri azaltmasına yardımcı olacaktır. Bunlardan bazılarını sizlerle paylaşacağım:<br />
<br />
* Alkol tüketimi tamamen terk edilmelidir.<br />
<br />
* Vücuttaki eksikliklerin giderilmesi ve depolanması için vitamin alımı şarttır.<br />
<br />
* Sirozlu hastaların tansiyonu genellikle yüksek olur buna bağlı olarak tansiyon ilaçları daima bulundurulmalıdır.<br />
<br />
* Doktorun önerdiği ilaçların dışına çıkılmamalı, aşırı yağlı yemekler yenmemeli.<br />
<br />
Bunların yanı sıra organ nakli mümkündür fakat zahmetli ve uzun süreli bir işlemdir. Ayrıca nakledilen karaciğerin uyumu da çok önemlidir. Vücudun teklememesi için bu uyumun sağlanması şarttır.Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-64201867378487212192017-08-19T13:00:00.001+03:002020-12-12T17:15:06.850+03:00Doping Nedir, Doping Nasıl Yapılır?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="239" data-original-width="500" height="304" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEie6mKjihbb5LOsREVk4Iuh9zgBt0-oEFtCfQcKVS1A3OEnZdopyUVeAMh0LSHPDZf9FNt0fS55rW4LeP2l4tzJZwFOGpkM68SJlc4r9ZJgJBBUCyiNQtIhkZk4JOjlSTelecu9Zxvxgw/s640/doping.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" title="Doping Nedir, Doping Nasıl Yapılır?" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Doping Nedir, Doping Nasıl Yapılır?</td></tr></tbody></table><b><div><b><br /></b></div><div><b><br /></b></div>Doping</b>, sporcuların yarışta kendilerine avantaj saplamaları için kullandıkları <b>performans arttırıcı ilaç</b> veya yöntemlerin genel adıdır. <div><br /></div><div>Bir doping çeşidi olan kandaki oksijen miktarının yapay olarak arttırılması, bireyin hemoglobin konsantrasyonunu normal düzeyin üzerine bir seviyeye attırılması ile sağlanır ve bu doping çeşidine <b>kan dopingi</b> denilmektedir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Kan dopingi genel olarak İlki kan nakli veya kişinin toplardamarlarına kan transferi olmak üzere iki metotla yapılır. Her iki metotta kandaki hemoglobin hemoglobin seviyesini arttırır. </div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">Hemoglobin seviyesinin arttırılması maksimum <b>oksiyen </b>taşınımını arttırır çünkü ekstra hemoglobin molekülleri, ekstra oksijenin vücutta taşınımını gerçekleştirmektedir. </div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">Bu sayede sporcunun dayanıklılığı ve performansı artmaktadır. Yapay oksijen taşıyıcılar hemoglobin çözeltileri ve perflorokimyasallar olarak iki alt gruba ayrılmaktadır. Bunlar kan dopinginde olduğu gibi, oksijenin vücutta dolanımı için üretilen kimyasallardır.</div>
<br />
<b>Giriş</b><br />
<br />
Dünyadaki her spor dalında mücadele veren sporcuların performans arttırıcı ilaç veya tekniklerin kullanımı son yıllarda çok daha sık karşımıza çıksa da, bunların kullanımı eski Yunan uygarlıklarına kadar uzanmaktadır. O dönemin atletleri güçlerini arttırmak için mantar, ginseng ve morfin gibi maddeler kullanmışlardır. </div><div><br /></div><div>Bazı sporcular bu tarz maddeleri veya yöntemleri kullanmayı tercih etmeyip spor ahlakına uygun davranış sergilerken, bazıları teknoloji ve tıp dünyasının nimetlerinden faydalanarak üstünlük kurmaya çalışmışlardır.<br />
<br />
<u>Vücuttaki oksijen taşınımının yapay olarak arttırılması kan nakli,</u> özelleştirilmiş yüksek irtifa antreman teknikleri ve son teknoloji ürünü ilaçlar ile gerçekleştirilebilmektedir. Bu ilaç veya teknikler ile sporcu hem hızlanır hem de daha az yorulur. </div><div><br /></div><div>Bir çok spor dalında kan dopinginin kullanımı yasak olsa da, kullanılan tekniklerin fazlalığı ve ayrıntılı bir şekilde planlanarak yapılması, tespit edilmelerini zorlaştırmaktadır. </div><div><br /></div><div>Örneğin atlette tespit edilen hormon seviyesinin yüksek düzeyde çıkması atletin vücut kimyasından doğal olarak da kaynaklanıyor olabilir veya yapay olarak atlete veriliyor da olabilir. Bunun tespiti her zaman çok kolay olmamaktadır. </div><div><br /></div><div>Aynı zamanda, “doğal” (ilaçsız) yollardan kandaki oksijen miktarını etkin bir şekilde arttıran teknikler kabul edilebilir mi? Bu tarz uygulamalar spor ahlakına uygun mudur? Bu gibi sorular günümüzde halen belirsizliklerini korumakta olsa da birçok dalda faaliyet gösteren sporcular bu uygulamaları hayatlarına dahil etmişlerdir.<br />
<br /><br />
<br />
<b>Kaslar Nasıl Çalışır</b><br />
<br />
Kaslarda glikojen adıyla şeker formunda bulunan karbonhidratlar, egzersiz halindeyken vücudun temel yakıtı görevini görür. Gllikojen, glikoliz adı verilen ve şeker moleküllerinin parçalanıp pürüvik asit ve adenozin tri-fosfat (ATP) formunda enerjinin açığa çıktığı metabolik bir proses sonrasında mekanik enerjiye dönüştürülür. </div><div><br /></div><div>Eğer hücrede yeterli miktarda oksijen bulunursa, açığa çıkan pürüvik asit mitokondriye geçiş yapar ve daha fazla ATP sentezlenmesini sağlar. Ancak ortamda yeteri miktarda oksijen olmazsa, ortamda bulunan pürivik asit farklı bir kimyasal form olan laktik aside dönüşür. </div><div><br /></div><div>Kas hücrelerinde aşırı miktarda laktik asit birikirse bu asitler kana karışır ve kas kasılmalarını geciktirir. Bu nedenle hücrelerdeki oksijen miktarının az olmasının sonucu olarak ortaya çıkan laktik asit kas yorulmalarının birincil nedenidir.<br />
<br />
Kan sadece plazma, trombosit, beyaz ve kırmızı kan hücrelerinden oluşmaktadır. Bunlardan kırmızı kan hücreleri (eritrositler) kandaki oksijenin zenginleşmesi ile doğrudan alakalıdır çünkü eritrositler vücut içersindeki dolaşımı esnasında oksijen taşıyıp karbondioksiti atmakla görevlidir. Kırmızı renklerini hemoglobin adı verilen kimyasal bir proteinden alırlar ve bu protein kendisine gazları taşıma kabiliyeti kazandırır. Kan akciğerlere ulaştığında, oksijen molekülleri hemoglobine bağlanır ve kan dolaşımı esnasında ulaştığı dokulara bağlanan bu oksijenleri bırakır. Dokulara ulaşan bu oksijen molekülleri de pürüvik asidin laktik aside dönüşümünü engeller ve sporcunun performansını arttırmasına yardımcı olur.<br />
<br />
<h2 style="text-align: left;"><b>Doping Nedir?</b></h2>
<br />
Genel olarak doping, sporcuların yarış veya müsabaka esnasında kendilerine avantaj sağlamaları amacıyla kullandıkları ilaç veya tekniklerin genel adıdır. </div><div><br /></div><div>Kullanılan metotlar sporcuların dokularında bulunan oksijen miktarının arttırılmasına yöneliktir. Bunun için temel olarak iki metot vardır. Birincisi yapay oksijen taşınımı ve ikincisi de kan dopingidir. </div><div><br /></div><div>Dünya Anti Doping Ajansı’na (WADA) göre, yapay oksijen taşıyıcılar “kanda ekstra oksijen taşınımı kabiliyetini arttırmak amacıyla kullanılan kimyasallar” olarak tanımlanır. Bunlar modifiye edilmiş hemoglobin çözeltileri ve perflorokimyasallar olarak bulunabilir. </div><div><br /></div><div>Kan dopingi de “vücuttaki kırmızı kan hücresi sayısının arttırılması için kan veya kanla ilgili ürünlerin alınması” olarak belirtilmiştir. Bu işlem ya kan nakli ile yada vücutta kırmızı kan hücrelerinin üretilmesini yapay olarak uyaran eritroprotein gibi sentetik hormonların verilmesi ile gerçekleştirilebilir.<br />
<br />
<b>Yapay Oksijen Taşıyıcılar</b><br />
<br />
<br />
Yapay oksijen taşıyıcılar, oksijenin vücut içerisinde taşınımını arttırmak için dizayn edilen maddelerdir. Daha önce belirmiş olduğumuz gibi vücutta bu işlemi doğal olarak yapmaktan sorumlu olan birimler hemoglobinlerdir. Bu bilginin ışığında bilim adamları hemoglobinleri eritrositten izole ederek vücuda doğrudan vermenin oksijen taşınımını arttıracağını düşünmüşlerdir. Ancak izole hemoglobinlerin vücuda verilesi, kimyasal bir bozulma oluşturarak vücutta toksinlerin oluşmasına neden olmuştur. Bu konu üzerinde çalışmalar devam etmekte olup, doping olarak kullanımı gelecek için umut verici niteliktedir!<br />
<br />
Yapay oksijen taşıyıcılar kategorisinin ikinci bölümünü perflorukimyasallar (PFC) oluşturmaktadır. Bu sentetik sıvılarda oksijen çözünmüş halde bulunmaktadır. </div><div><br /></div><div>Çözünmüş halde bulunan bu oksijen molekülleri kan dolaşımı esnasında dokulara geçmektedir ve vücutta doğal olarak bulunan hemoglobinin taklidi gibi düşünülebilir. </div><div><br /></div><div>Bununla birlikte bir hemoglobin molekülü sadece dört oksijen molekülü taşıma kapasitesine sahipken, PFC’lerin oksijen taşıma kapasitesi, yükleme ve boşaltma işlemini difüzyon ile gerçekleştirdiği için gazın çözünürlüğüne bağlı olup hemoglobinden çok daha fazladır. </div><div><br /></div><div>PFC’lerin kullanımı 1980’li yıllardan sonra başlayıp kısa sürede yaygınlaşmış ve hemen yasaklanmıştır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="483" data-original-width="794" height="388" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_71ot8s9qi2WnvVhECI73obQzZIj8JPxpH5SCGuuy6MPr8_ULaY_rUulMQNHlVDN3Bkli5KCBnX8Fduzf2k4LGEDGYpaMyJSo_KdxdaDp8aLxuX99pshtjbxEnXxrVa8z4jAW4lBd5w/s640/kan-dopingi-nedir.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Kan Dopingi</b><br />
<br />
Kan dopinginin uygulanmasının iki temel metodu bulunmaktadır: eritrosit nakli ve vücudun eritrosit üretmesi için uyarılması. Nakil işlemi bir kişinin toplardamarına kanın transfer edilmesidir. Yapılan araştırmalara göre kan nakli vücuttaki hemoglobin konsantrasyonunu normal düzeyin üzerine taşımaktadır. </div><div><br /></div><div>Hemoglobin miktarındaki artış, maksimum oksijen taşınımı ile doğrudan alakalıdır çünkü eklenen her hemoglobin molekülü ekstra oksijen molekülünün vücut içerisinde taşınımını sağlamaktadır. </div><div><br /></div><div>Vücudun dokularına taşınan her oksijen molekülü de sporcunun performansını daha iyi ve daha uzun sürelerde sergilemesine yardımcı olmaktadır. Bu tarz doping uygulamasını gerçekleştirebilmek için sporcular kendisinin veya başkasının birkaç ünite kanını müsabakalardan önce biriktirerek vücutlarına transfer ettirirler. </div><div><br /></div><div>Bunun en bilinen uygulamalarından biri 1968 Meksika olimpiyatlarında açık hava bisiklet rekorunu kıran ve müsabakalara 2 kardiyolog ve kanına uygun olan sekiz genç kişi ile birlikte gelen atlet tarafından gerçekleştirilmiştir.<br />
<br />
İkinci kan dopingi uygulaması, normalde eritropoiz olarak isimlendirilen biyolojik bir reaksiyon olan eritrosit üretiminin uyarılmasıdır. Vücutta oksijen yetmezliği oluştuğunda, böbreklerde bulunan sensörler harekete geçerler ve eritropoietin (EPO) hormonu üretimini arttırırlar. Üretilen bu EPO kemik iliğinde daha fazla eritrosit üretilmesine neden olur. Buna bağlı olarak da artan eritrosit miktarı ile orantılı şekilde vücuda oksijeni taşıyan hemoglobin seviyesi artar.<br />
<br />
Eritropoiz iki şekilde uygulanabilir. Bunlardan ilki vücuda sentetik EPO verilmesi ve ikincisi vücudun oksijen yetersizliği olduğu yönünde uyarılmasıdır. </div><div><br /></div><div>Sentetik EPO prematüre bebeklerde, kanser, AIDS ve kronik böbrek rahatsızlığı yaşayan kişilerde kansızlık giderici ilaç olarak geliştirilmiştir. Sentetik EPO vücutta doğal formu ile aynı etkiyi göstermekte ve devamlı etki göstermesi için vücuda haftada birkaç kez verilmesi gerekmektedir.<br />
<br />
Oksijen yetersizliği, havanın “daha ince” veya oksijen derişiminin az olduğu yüksek rakımlarda oluşmaktadır. Böyle yüksek yerlerde her nefes alış verişte vücuda giren oksijen miktarı düşük olduğundan sporcunun kaslarına giden oksijen de bir o kadar azalmaktadır. </div><div><br /></div><div>Bu durum hipoksi olarak da bilinen oksijen yetersizliğine neden olup eritropoiz üretimi ile sonuçlanmaktadır. Bu nedenle günümüzde birçok atlet ve koçları yüksek rakımlı bölgelerde yaşayıp antreman yapmaktadır. Hatta bu amaçla özel olarak kurulan antreman sahaları bulunmaktadır.<br />
<br />
<b>Sonuç</b><br />
<br />
Günümüzde sporcuların vücut performanslarını yapay yollardan arttırabilecekleri birçok metot bulunmaktadır. Dayanıklılığa bağlı sporlarda, kandaki oksijen miktarının arttırılması atletik performansın arttırılması için hayati önem taşımaktadır. </div><div><br /></div><div>En basit kan naklinden, genetik mühendisliğinin son ürünü bileşiklerin kullanımına kadar birçok uygulama sporcuların vücut gelişimlerini veya dayanıklılığını arttırmak için seçenek oluşturmaktadır. Özellikle atletizmin çoğu dalında doping uygulamaları yapılmakta fakat bunların bazısı bulunabilmekte, bazısı da kamuoyu ile farklı nedenlerle paylaşılmamaktadır. </div><div>Temennimiz her ne kadar ütopik olsa da dopingin her türlü spor dalından uzaklaştırılması ve müsabakalarda adaletin sağlanmasıdır.</div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-68686544109907397302017-08-19T07:00:00.001+03:002020-12-12T17:17:06.522+03:00Kramp Nedir? Kramp Neden Olur, Hangi Hastalıklara İşarettir?<div><img border="0" data-original-height="377" data-original-width="793" height="302" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5iydlCkAYWFWwM51Xgn3Aa8uRf-NGITsy-m7mVZLNXXlIDHIEkGu7Zmn7jZhwVchnloA_Fhc_djj3IyNgnpvuPetFH2EC-6BqvgdgL608GU3Qj5Qiovoo57wDB1xS2au-dK10rZPehQ/s640/kramp-nedir-nasil-gecer.png" style="text-align: center;" width="640" /></div><b><div><b><br /></b></div>Kramp Nedir? Kramp Neden Olur, Hangi Hastalıklara İşarettir?</b><br />
<br />
İnsan vücudunun her yanı kaslar ile çevrilidir. Bir insan vücudundaki kas sayısı yaklaşık olarak 640 kadardır. <div><b><br /></b></div><div><b>Kramp</b> ise, gün içinde sayısızca kere kasılıp gevşeyen bir veya daha çok kasın, ani bir şekilde bütünün ya da kasın bir bölümünün istem dışı ve ağrılı kasılarak sertleşmesine denmektedir. </div><div><br /></div><div>Vücut bölümlerinde en sık ayak ve baldırlarda rastlanılmaktadır.<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Daha çok geceleri ortaya çıkan kramp sebebi çok çeşitli olabilmektedir. En çok rastlanılan gruplar ise, yaşlılar, hamileler ve vücut mekanizmasını oluşturan mineral ve vitaminlerin eksikliği olan kişilerde karşılaşılmaktadır. <div><br /></div><div>Krampın girme sebepleri arasında; en bilindik iki sebebi, soğuk ve yorgunluk. İnsan bedeni soğuk ortamlarda ve yorgun olduğu dönemlerde kan dolaşımının yavaşlaması nedeniyle kasların çalışması için gerekli olan oksijen ve şekerin kaslara eksik ulaşması nedeni ile kasların kendilerini ani kasılmalar ile korumaya çalışmasından kaynaklanmaktadır. <div><br /></div><div>Gün içinde fazlaca yapılan egzersizler, aşırı yüklenme sonucu adalelerin yorulması, fazla su kaybı, aynı pozisyonda hareketsiz uzun süre kalmak ve aşırı yorgunluk da bu sebepler arasındadır. Kramp giren bölgede kasılmalar birkaç dakika sürebilir. Bu esnada kasılmaları engellemek ya da kasılma sürelerini kısaltmak için masaj ya da esneme egzersizleri yardımcı olmaktadır. Kramp esnasında kasılan bölgeye çimdik atmak kasılmayı yumuşatmak için bölgeye iğne batırmak gibi işlemler zararlı olabileceği için uzmanlar tarafından onaylanmamaktadır.<br />
<br />
Gün içinde ya da gece gerçekleşen kramplardan kurtulmak için öncelikle beslenmemize dikkat etmeliyiz. Beslenme öğünlerimizde potasyum tüketimini çoğalmamız, potasyum ve magnezyum eksikliğinden kaynaklanan krampların önlenmesinde yararlı olacaktır. Bunun içinde potasyumu yüksek olan besinlerden bol bol tüketmemiz gerekmektedir. </div><div><br /></div><div>Krampların önlenmesinde bazı besinlerin tüketilmesini çoğaltırken bazılarını da eksiltmemiz gerekmektedir. Kafein, nikotin ve alkolün fazla tüketilmesi krampların çoğalmasında etken olan maddeler arasında yer aldığından tüketilmesinin en az seviyeye indirmemiz kramp sıklıklarını azaltabilmektedir. </div><div><br /></div><div>Kan değerlerindeki eksiklikler dolayısıyla giren kramplar haricinde, masa başında çalışan ya da yatak istirahatin de bulunan kişilerin kan dolaşımının yavaşlaması nedeni ile giren krampları en aza indirmek için de bacak kaslarını kuvvetlendirmek için yapılan egzersizler bu kramplarında oluşmasını engelleyebilecek unsurlar arasında yer almaktadır.<br />
<br />
Sık sık tekrarlayan krampların başka bir hastalığın habercisi de olabileceği gibi basit bir vitamin eksikliği de olabilir, bundan emin olabilmek için aile hekimlerimize başvurmamızda fayda vardır.<br />
<br />
<img border="0" data-original-height="400" data-original-width="728" height="350" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDHD3EChelF2tPR4yFoIsLI6Hl80sePDFeVOGNwVYor7WPwXzVBBbEOLgTvxVaQB2tWGetJ4JdDdleOMmkwXy0AhDYucG_EFDZQlSyq4LPZWgtNrjAOAMmWbmYcZhcTVCCJsKKG0_9IA/s640/kramp-nedir.jpg" width="640" /><br />
<br /><h3 style="text-align: left;">
Ani Kas Kasılmalarını Önlemek için;</h3>
– Dolaşımı idame ettirmek ve laktik asidin ve diğer atıkların kaslardan atılmasına yardımcı olmak için su<br />
– Kalsiyumun kas çekilmelerini düzenlemesi için az yağlı süt ürünleri<br />
– Muz, narenciye, kurutulmuş meyve, domates suyu, kavun, kabak, patates, süt ve avokado gibi potasyum açısından zengin yiyecekler<br />
– Enerji için pirinç, kuru baklagil ve hamur işleri gibi karbonhidratlar<br />
– Enerji dönüşümü için gerekli olan demir için güçlendirilmiş tam tahıllı gevrekler ve kompleks<br />
– B vitaminleri için tam tahıllı ekmek tüketimini çoğalmalı,<br />
– Kaslara olan dolaşımı azaltacak olan kahve, çay ve koladaki kafein<br />
– Sıvı toplanmasına neden olabilecek çok tuzlu yiyecekler<br />
– Kaslarda kan kısmını engelleyen sigara gibi etkenleri de azaltmalıyız</div></div></div>Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-39158969763397117822017-08-18T11:05:00.000+03:002017-08-18T11:05:27.206+03:00Buzdolabında Ankastre ŞıklığıAnkastre renginin çekiciliği hiç azalmıyor: Geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da ankastre renklere olan ilgi çok fazla. Bunun nedenini anlamak kolay, ankastre, yani gümüş rengi her şeyden önce çok şık duruyor. Sanki mutfaklarda kullanılması için yaratılmış bu renk, bir mutfaktaki her ürüne, ama en çok da buzdolaplarına yakışıyor. Bu nedenle yeni bir buzdolabı almak istediğimde, ilk şartım muhakkak ankastre renginde olmasıydı: Mutfağımdaki diğer tüm ürünler de bu rengi kullanıyor. Diğer şartlarım ise hepimizin istediği ve aradığı şeylerdi: <strong>Buzdolabı </strong>uygun fiyatlı, kaliteli, dayanıklı ve yaygın bir servis ağına sahip olmalıydı. Açıkçası aradığım tüm bu özellikleri ve daha fazlasını <strong><a href="http://www.ugur.com.tr/" target="_blank">Uğur Soğutma</a></strong>’ya ait UES 585 D2K NFI A++ modelinde buldum.<br />
<a href="https://satis.ugur.com.tr/item/ues-585-d2k-nf-a/100030" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/buzdolabinda_an-20171708085628803.png" style="height: 640px; width: 411px;" /></a><br />
Marka konusunda hiçbir tereddüdüm olmadı, zira Uğur Soğutma’ya ait bir derin dondurucuyu yıllardan bu yana kullanıyorum. 60 yıldan fazladır soğutma ve gıda depolama sektöründe faaliyet gösteren firmanın gerçek bir rakibi olmadığını düşünüyorum: Ürettikleri cihazların arkasında duruyorlar ve benzersiz bir uzmanlığa sahipler. Dolayısıyla, aynı derin dondurucuları gibi buzdolapları da daima üst düzey kalite, pratik bir kullanım ve uygun fiyatları bir arada sunuyor.<br />
<br />
<a href="http://ugur.com.tr/urun/ues-585-d2k-nfi-a" target="_blank">UES 585 D2K NFI A++</a> ankastre renginde bir model ancak sahip olduğu tek özellik bu değil elbette. Çift kapılı bir buzdolabı bu ve üst kısmında otomatik defrost özelliğine sahip <strong>no-frost </strong>bölmesi yer alıyor. Bu bölmenin hacmi 97 litre, yani kalabalık aileler için bile fazlasıyla yeterli geliyor. Bu bölmenin dış kapağı üzerinde yer alan bir LED gösterge var, bu gösterge ile kapakları açmanıza gerek kalmadan zdolabı kontrollerine ulaşabiliyorsunuz. Ayrıca çok çık duruyor! Buzdolabı kısmı ise tam 585 litrelik bir iç hacme sahip: Emin olun, tamamını doldurmakta zorlanıyorsunuz.<br />
<div style="text-align: center;">
<a href="https://satis.ugur.com.tr/item/ues-585-d2k-nf-a/100030" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/ankstre2-20171708085806356.png" style="height: 640px; width: 425px;" /></a></div>
Nem kontrollü sebzelik, 0 derece bölmesi gibi özellikler ise standart olarak geliyor. Diğer markaların bu özelliklere ve bu denli geniş iç hacme sahip olan modellerine kıyasla, inanılmaz bir fiyata sahip. Bütçenizi hiç zorlamadan gelişmiş teknolojiler kullanan yeni nesil bir buzdolabına sahip olabiliyorsunuz. Verdiğim karardan çok mutluyum: Mutfağım hem şık görünüyor ve hem de bir servet ödememe gerek kalmadan son teknoloji ürünü bir buzdolabı kullanabiliyorum. Peşin fiyatına 12 taksitle satın almak için <a href="https://satis.ugur.com.tr/item/ues-585-d2k-nf-a/100030" target="_blank">https://satis.ugur.com.tr/item/ues-585-d2k-nf-a/100030</a> adresini kullanmanızı tavsiye ederim, ben de siparişimi buradan verdim.<br />
<div style="text-align: center;">
<a href="https://satis.ugur.com.tr/item/ues-585-d2k-nf-a/100030" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/ankastre3-20171708090008073.png" style="height: 640px; width: 317px;" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<iframe frameborder="0" height="315" src="https://www.youtube.com/embed/AK1C8eThjCM" width="560"></iframe></div>
<span style="font-size: 80%;">Bir <a href="http://www.boomads.com/?client=6187f2c2a5714215be89179357db82f1&offerid=1819" rel="nofollow" target="_blank" title="boomads">boomads</a> advertorial içeriğidir.</span><script type="text/javascript">
boomads_offer_client = "6187f2c2a5714215be89179357db82f1";
boomads_offer_id ="1819";
</script>
<script src="http://counter.boomads.com/scripts/offer.js" type="text/javascript"></script>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-83054925256724151552017-08-18T11:04:00.000+03:002018-01-30T17:39:16.512+03:00En Çok Lif İçeren Besinler ve Gıdaların Listesi<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="450" data-original-width="750" height="384" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkcP_PBZ5RXX9YfFFSdNbY_Q1CTNP37VyfwIYFnQxZngyigPPy5kJAuu0LV4_V2JcKEKvw9Vi7cEA2K_j2DpO792AQRf0pmOpl1rpOB3QQOvZPxIak4Lu1w0OI04Ym5cQ7oVVjwaLaDw/s640/lificerenbesinler.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">En Çok Lif İçeren Besinler ve Gıdaların Listesi</span></td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Lifli gıdalar </b>hakkında son dönemde olumlu bilgiler verildikçe, lifli gıdalara olan ilgide arttı. Peki hangi besinlerde gıdalar lif oranı fazladır. Yazımızda, en çok lif içeren sebzeler gıdalar ile ilgili bir paylaşımı sizlerle paylaşıyoruz.<br />
<br />
Lifli gıdaların sağlık açısından en çok bilinen faydaları; kandaki şeker miktarını düşürmesi, kolesterolü engellemesi, hemoroitlerin oluşumunu ve kolon kanserini engellemesidir.<br />
<br />
İnsanların günlük ihtiyaçlarını karşılayabileceği birçok lifli gıda bulunmaktadır. Buna rağmen çok az insan günlük ihtiyacını karşılayacak lifli gıda tüketmektedir. Sağlıklı bir kadının günde alması gereken lif miktarı 25 gram iken, erkeklerde bu miktar en az 35 gram olmalıdır. Yapılan anket çalışmalarında ise insanların genel olarak ortalama 15 gram kadar lif aldığı sonucu çıkmaktadır. Bu yazımızda lif açısından zengin olan 20 gıdayı listeleyeceğiz.<br />
<br />
<b>1. Mısır</b><br />
<br />
Genel olarak sarı rengine alışık olduğumuz mısır, pembesinden siyahına birçok farklı rekte olabilir ve her biri kendine özgü antioksidan kaynağıdır. Ortalama bir mısır yaklaşık olarak 2 gram lif içermektedir. Patlamış mısır da iyi bir lif kaynağıdır ve bir servis tabağı yaklaşık 1.2 gram lif içermektedir.<br />
<br />
<b>2. Fasulye</b><br />
<br />
Fasulye, içerdiği demir, protein ve potasyumun yanında zengin bir lif kaynağıdır. Birçok kültürün mutfağında kendisine yer bulan fasulye, bizim mutfağımızda da yıllardan beri farklı sunumlarda yerini almaktadır. Her ne kadar insanlarda gaz problemleri yaratması ile ünlü olsa da, hem günlük lif ihtiyacının sağlanması açısından hem diğer bileşenlerinin kalitesi bakımından çok önemli bir gıda maddesidir.<br />
<br />
<b>3. Siyah Fasulye</b><br />
<br />
Bir tabak siyah fasulyede yaklaşık 15 gram lif ve 15 gram protein bulunmaktadır. Koyu renkli olması yüksek miktarda flavonoid ve bitki pigmenti içerdiğini gösterir ki bu da antioksidan kapasitesinin yüksek olduğuna dair önemli bir ipucudur.<br />
<br />
<b>4. Barbunya Fasulye</b><br />
<br />
Barbunya fasulye de diğer kuzenleri gibi lif, protein ve demir açısından oldukça zengindir.<br />
<br />
<b>5. Nohut</b><br />
<br />
Genel olarak iki çeşidi bulunmaktadır: genellikle Amerika’da yetişen açık renkli “kabuli” çeşidi ve hem antioksidan hem de lif kapasitesi daha fazla olan koyu renkli “desi” çeşidi. İlk olarak Ortadoğu ülkelerinde üretilen nohut buradan tüm dünyaya yayılmıştır.<br />
<br />
<b>6. Avokado</b><br />
<br />
Kremsi bir yapıya sahip olan avokado muhteşem bir lif deposudur. Bir yemek kaşığı avokadoda yaklaşık 2 gram kadar, bütün bir avokadoda da ortalama 10 gram lif bulunmaktadır. Avokado aynı zamanda iyi bir tekli ve çoklu doymamış yağ kaynağıdır. Bu yağlar kolesterolü azaltıp kalp hastalıklarının riskini azaltır. Bunun yanında çocukların zihin gelişimlerine destekte bulunur.<br />
<br />
<b>7. Kepekli Makarna</b><br />
<br />
Kolay hazırlanışı nedeniyle çoğumuzun tükettiği makarna, geleneksel kepekli pasta olarak tüketilirse günlük lif ihtiyacının büyük bir kısmını karşılayabilmektedir. Ancak hem günümüzde bulunmasının zorluğu, hem damak tadının zaman içerisinde değişmesi nedeni ile mutfaklardaki yerini büyük oranda kaybetmiş bulunmaktadır.<br />
<br />
<b>8. Bulgur</b><br />
<br />
Geleneksel mutfağımızda sıkça kullanılmakta olan bulgurun bir porsiyonunda yaklaşık 3.5 gram lif bulunmaktadır.<br />
<br />
<b>9. Taze Fasulye</b><br />
<br />
Yaz aylarında genellikle doğu kültüründe sıkça tüketilen taze fasulyenin yaklaşık yarım porsiyonu yaklaşık 11 gram protein ve 9 gram lif içermektedir.<br />
<br />
<b>10. Kepekli Ekmek</b><br />
<br />
Beyaz ekmek ve diğer rafine tahıllar, üretim aşamasında millendiği için taneciklerin kabuk kısımları ayıklanır ve önemli ölçüde lif kaynağını kaybetmiş olur. Ancak kepekli ekmeğin üretim prosesinde kabukların ayrılması süreci olmadığından besleyici olan kabuk kısmı ekmekte kalır ve önemli bir lif kaynağı haline gelir.<br />
<br />
<b>11. Mercimek</b><br />
<br />
Baklagiller familyasının küçük bir bireyi olan mercimek bir tabakta 15.6 gramlık içeriği ile süper bir lif kaynağıdır. Cilalı taş devrinden beri üretilen mercimek aynı zamanda iyi bir protein, B vitamini, demir ve mineral kaynağıdır.<br />
<br />
<b>12. Armut</b><br />
<br />
Armut, yenilebilir meyvelerin içinde hem besin içeriği hem de lif muhtevası açısından en zenginidir. Kabuğu soyulmamış orta boyuttaki bir armut yaklaşık 5.5 gram lif içermektedir. Ancak meyvelerdeki lif miktarı, meyvenin tazeliği ile doğrudan bağlantılıdır. O nedenle lif alabilmek için meyvenin taze olarak ve kabuğu soyulmadan tüketilmesi gerekir.<br />
<br />
<b>13. Enginar</b><br />
<br />
Son dönemlerde popülaritesini fazlasıyla arttıran ve tüketimi artan sebzelerden biri olan enginar iyi bir lif kaynağı olmanın yanı sıra karaciğer sağlığı açısından çok faydalı olan silimarin ve antioksidan açısından da çok zengindir. Ortalama bir enginar yaklaşık olarak 10.3 gram lif içermektedir.<br />
<br />
<b>14. Yulaf</b><br />
<br />
Yulaf, beta-glucan olarak adlandırılan özel bir çeşit lif içermektedir. Bu lif çeşidi özellikle çok güçlü bir kolesterolü azaltıcı ve bağışıklık sistemini güçlendiricidir. Yulaf aynı zamanda iyi bir çözünen (kandaki kolesterolü düşürür) ve çözünmeyen (sindirimi kolaylaştıran) lif karışımıdır.<br />
<br />
<b>15. Ahududu</b><br />
<br />
Hem kırmızı hem mavi-siyah renklerde olabilen ahududu tam bir besin yıldızıdır. Bir tabak ahududu yenmesi halinde üç günlük lif ihtiyacı karşılanmaktadır. Bunun dışında antioksidan kapasitesi olarak en güçlü gıdalardan biri olarak göze çarpmaktadır.<br />
<br />
<b>16. Bezelye</b><br />
<br />
Bezelye, hem pişirilmeden hem de pişirilerek yenilebilen nadide lif kaynaklarından biridir. Çiğ halde tüketilen bezelyede 16.3 gram lif bulunurken bu miktar pişirme sonrasında 8.8 grama inmektedir.<br />
<h4>
17. Brokoli</h4>
Ülkemizde 2000’li yıllardan sonra market raflarında yer edinen brokoli turpgiller familyasının bir bireyidir. Daha çok kansere karşı koruyucu özelliği ile bilinen brokoli önemli miktarda lif de içermektedir. Bir tabak haşlanmış brokolide yaklaşık olarak 5.1 gram lif bulunmaktadır.<br />
<h4>
18. Elma</h4>
Söz konusu elma olduğunda, içerdiği sayısız yararlı fitokimyasal yanında lif muhtevası aklımıza bile gelmeyebilir ancak orta büyüklükte bir elmanın yaklaşık 4.4 gram kadar lif içerdiği göz önüne alındığında, diğer tüm yararlarının yanında iyi bir lif kaynağı olduğu sonucu çıkar. Bu noktada dikkat edilmesi gereken şey, yukarıda armut için de belirttiğimiz gibi, elmanın da taze ve kabuğu soyulmadan tüketilmesi gerektiğidir.<br />
<br />
<b>19. Badem</b><br />
<br />
Badem, diğer kuru yemişlerin birçoğunda olduğu gibi, içerdiği yüksek miktarda yararlı yağ ve proteinin yanında, iyi bir lif deposudur. Ancak tüm bunların yanında göz ardı edilmemesi gereken yüksek kalori miktarı gibi önemli bir nokta vardır, o nedenle porsiyon miktarına dikkat edilmelidir. Bir avuç dolusu kadar badem 170 kalorinin yanında 3 gram kadar lif içeriğine sahip olduğundan tüketilecek dengeli bir miktar olarak dikkate alınabilir.<br />
<br />
<b>20. Arpa</b><br />
<br />
Bira ve viskinin temel maddesi olarak bilinen arpa kepek ekmek gibi çok iyi bir lif deposudur. Son dönemlerde yapılan çalışmalar, kahvaltıda arpa tüketen sağlıklı bireylerin diğerlerine göre çok daha az acıktığını göstermiştir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-74213331957773187122017-08-18T09:47:00.002+03:002020-12-12T18:06:35.987+03:00Kodi Nedir, Kodi Tv Nedir, Kodi Tv Ücretsiz İndir!Son senelerin popüler olmaya aday programı <b>kodi tv</b> hakkında bilgileri sayfamızda bulabilirsiniz.<br />
<b><br /></b>
<b>Kodi Nedir?</b><br />
<br />
Kodi, ücretsiz olarak kullanıcılara sunulan bir medya yazılım merkezidir. Eskiden XBMC olarak bilinen kodi ile internet üzerinden film ve dizi izleyebilir ya da müzik dinleyebilirsiniz. Ayrıca TV özelliği sayesinde pvr fonksiyonunu kullanarak izlediğiniz dizi ya da filmleri kaydedebilirsiniz. Kodi’nin şuanda indirilebilir 14’ten fazla uygulaması bulunuyor ve kullanıcılar tüm bu uygulamaları ücretsiz olarak bilgisayarlarına indirebilmektedirler.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="334" data-original-width="727" height="294" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgXMSS1fi-F0NR4055dt7PgnlKt4ivg0osgxaSI5HaIK3cbriS6ewUq3cjwuBX7IwweQxvo353NJpieJWM_qcGsiccsCd4Mzg38F85taL31aM3lmgdR73hQnGTWP2-NRr_RuegKsLWz_g/s640/kodi-nedir-mac-izle.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
<b>Kodi İle Neler Yapabilirsiniz?</b><br />
<br />
<b>Müzik: </b><br />
<br />
MP3, WMA, WAV, FLAC, OGG ve ACC başta olmak üzere hemen hemen tüm müzik formatlarını Kodi ile kolay bir şekilde çalıştırmanız mümkün. Ayrıca Kodi üzerinden müzik dinlemek istediğinizde dilerseniz kendi çalma listelerinizi oluşturabilir ve kaydedebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Video: </b><br />
<br />
Kodi’de film izlemeyebileceğiniz gibi dilerseniz kendi videolarınızı da hazırlayabilirsiniz. 3D, H.264, HEVC ve diğer tüm ana video formatlarının desteklenmesi sayesinde videolarınızı programa atabilir ve kendi videolarınızı oluşturabilirsiniz.<br />
<br />
<b>TV Shows: </b><br />
<br />
Kodi’nin bu özelliği sayesinde beğendiğiniz film ya da dizilerin afişlerine göz atabilir, o diziler ya da filmler hakkında daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz. Geniş bilgi kütüphanesi sayesinde aradığınız her türlü bilgiyi Kodi’de artık o kadarda zor olmayacak. Ayrıca isterseniz dizi ve filmlerden kendinize bir listede oluşturabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Resimler: </b><br />
<br />
Resimlerinize göz atmak için Kodi’nin size sunduğu ayarlanabilir resim gösterici özelliğini kullanabilirsiniz. Resimlerinizi seçebilir ve slayt şeklinde gösterilmesini sağlayabilirsiniz. Ayrıca resimlerinizin kontrolünü uzaktan kumanda ile de gerçekleştirmeniz mümkün.<br />
<br />
<b>PVR and Live TV: </b><br />
<br />
Bu özellik sayesinde artık sizde internet üzerinden izlediğiniz dizi ve filmleri anlık olarak kaydedebileceksiniz. IPTV özelliği ile çanak, kablo, decoder, alıcı derdi olmadan, balkonunuza kocaman çanak anten takmadan istediğiniz her kanalı izleyebilirsiniz.<br />
<br />
Kısacası Kodi size tüm bunları ve daha fazlasını sunmayı başarıyor.<br />
<br />
<b>Kodi Neden Kullanılır ve Kullanım Kolaylıkları Nelerdir?</b><br />
<br />
Kodi’yi kullanmadaki en önemli amaç televizyon ve bilgisayarınızı video izleme, resim görüntüleme ve müzik dinlemede daha kullanışlı hale getirmektir. Kodi sayesinde isterseniz izlediğiniz videoları da kaydedebilirsiniz.<br />
<br />
Kodi birçok media player yazılımına göre daha kullanışlı bir oynatıcıdır. Ayrıca kodi kullanıcılarına görüntüleme özelliği sunduğu gibi bunları kaydetme özelliği de sunmaktadır. Bu sayede daha sonrasında izlemek istediğiniz videoları kaydedebilirsiniz.<br />
<br />
Kodi, Windows, OS X, Linux, Android ve İOS işletim sistemleri için çalışabilir durumdadır. Cihazınıza uygun sürümü indirmek için <a href="https://kodi.tv/download" rel="nofollow" target="_blank">tıklayınız.</a>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-45570604343795190942017-08-18T09:33:00.000+03:002019-02-17T17:28:32.650+03:00Uzak Doğu Mutfağında Midenizin Kaldırmayacağı Yemekleri Keşfedin!Öncelikle uyarmakta fayda var, mideniz bu görüntüleri kaldıramayabilir, Özellikle <b>uzak doğu mutfağında böceklerin </b>yendiğini duyuyoruz biliyoruz,ve bu böcekleri nasıl yediklerini merak ediyoruz. Olaki kısmette Taylanda gitmek nasip olur, karşınıza sokakta hangi sokak yemekleri çıkacağını az çok anlatmaya çalışalım.<br />
<br />
Deniz ürünlerinin çeşitliliğiyle farklı lezzetlere ev sahipliği yapan Taylandlıların yemek zevkleri bir hayli tuhaf! İşte Tayland'ın sokak yemekleri...<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Yemekler </b>bir ülkenin kültürünü, tarihini ve insanlarını daha iyi anlamanın en bilindik yollarından bir tanesi. Sokak yemekleri sayesinde de sadece yerel yemeklerin lezzetini keşfetmekle kalınmaz, aynı zamanda temsil ettikleri kültürler de keşfedilir. <b>Tayland </b>da sokak yemek kültürüyle bilinen ülkelerden biri. Deniz ürünlerinin çeşitliliğiyle ilginç yemeklere ev sahipliği yapan Tayland sokak yemeklerini bir araya getirdik. </div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Buraya gittiğinizde böceklerin fotoğrafını çekmek için bile ücret ödemeniz gerekiyor. </div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Çünkü sokak satıcıları turistlerin bu böcek merakını da fırsata çevirmiş durumda. </div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_coi4Br8lTdy97X6UTNPcuV38cHnTBrR5tPzPU2t_tejHjaXcGyo6FCnPrUby4rlbsZWF7Bfw44nxoFh__Y7f7qAVlL3iOBsIp2K7RZ0aQ2eoqcY7FbMjA2flDDHQV3EqJraboAVVrA/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler1.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Tüketilen böceklerin arasında ağustos böceği, akrep, kırmızı karınca, solucan, ipek böceği, tarantula, akrep ve çekirge yer alır. </div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGppeWr9fr0OyXlDK1MJOsji1aDUBU6cHwxyS9w4nGclodxw2zhRr0vW6SAw1UFFckHqLDyQ8mITv2R4DNK-QQQ8qIW9lsj-W5fOkw73XXLceAQatCUTUreauDhGgtbXcpa4-8Gb1yMw/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler2.jpg" width="640" /></div>
<br />
Özellikle Bangkok şehrinde yer alan böcek tezgahlarına sadece bakmak bile tüyler ürpertiyor ancak eğer isterseniz buraya gittiğinizde siz de kimi cesur turistler gibi bu böcekleri tadabilirsiniz.<br />
<div>
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_YDJ9n2otKW-uYMF6Ngj0-7lpkT0aqmdZPxltSZJf8G-9kJOZPrZilGzhZufWZ_2yk1NH__5h0AFVLDXKYSM9btYcTUL6mIy9I4ADx3U3klMfR1_MJQ9VIff7ZBuWG9VkvbG90WTpGw/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler4.jpg" width="640" /></div>
<br />
<b>KIZARTILMIŞ BÖCEKLER</b><br />
<br />
Tayland sokak lezzetlerinin belki de en meşhur olanıdır kızartılmış böcekler...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsiVqj2_yeg6zcuhGWrQwd9AeEdmp3_2NFBmUk1J4a31Qd2vReaIXW-P5ifbRQaH15K9xC54ZCEqiUSL5hyphenhyphen4tY8646SYqAnyFzQBEZYPjD_W-evYMk5UOCu2pjBNhADOYGU8vxEDcnww/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler5.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<b> AHTAPOT IZGARA</b><br />
Ahtapotlar iyice temizlendikten sonra ızgara ateşinde pişer ve ortaya bu yemek çıkar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="378" data-original-width="640" height="378" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjw_3aegi9O3MPTtGtJUkPzVbJfmTzxWeCmuEccVuCbEU7o5aiN93bgW3Dx4AKuDvezb4G8KbospaaGmbfBf0XUdwb9-z4bsF43chP8_Y_SP8QCZn9l49Y-paVGuogqwpYwJsMQvVD-yQ/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler6.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="358" data-original-width="640" height="358" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpIJcL4qTYb8QqsZc-5FDxRm2jvMz-bm53WInSXLpbSTSKy7UcQE22C_FN56cPA7xw_nFRha7ElId0GFukJMfviS9uHfzPuzUBmDX4dn9d10gJI3G4L9FmaKuWJX2y7mR7WqKBWXEPMA/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler7.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b>GÖKKUŞAĞI ISTAKOZU</b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Mavinin en güzel renklerini barındıran bu ıstakoz çeşidi ızgarada pişirilir.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNhULneNb8r84sJhK03EZKfH1XG1MxidRVuRoKhodeCPW6DotofG2DIzQqWACXm7NJz8FOkwN4nUMpHfmztYNY7pdh6rBlnGWk6DQZh2EomKxmAroojg8EnJmInAwVRs3DFMD-oPTZ7A/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler8.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Önce iyice temizlenip kabuğundan ayrılan ıstakoz daha sonra ikiye ayrılır.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
İkiye ayrılan ıstakoz yıkanır.Daha sonra da ızgaraya atılır, lezzetlenmesi için üzerine tereyağı eklenir.<br />
<div>
<div>
Daha sonra ters çevrilerek öteki taraf pişirilir!</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipKlDIi_qu8cotbtjLYIHWUTzYE38E35w0GSvaf-5WgtWLNhHzc75ThJH2OHtzcRXq_18Z_bjGWGIM6fWpZp0pjBLDCyoczeGLGjZU70tL-LzSZ4CIWr0EyBzGXO266viQ1lT3JpEAdQ/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler9.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b><br /></b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b>YABANCI KARİDES</b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Deniz ürünü olmasına karşılık oldukça ağır bir yiyecek yabancı karides.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Çünkü iyice temizlenip ayıklanan bu karidesi Taylandlı insanlar kızgın yağda kızartarak tüketiyor. </div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiI6t6yhxDxH3CugYtqumBqXg1k6tWkBsFfAbJO55DI7StdMhPB9OJAToID-JKSQGNc72BvYSggtvBGiueVb5QyGHSTWo-1153xV9J8NH2z42J6Rhl1lje7lURXVauaG85go2r9c3_dPg/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler10.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b><br /></b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b>DENİZ SALYANGOZU</b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Yerel halkın sıklıkla tüketildiği bu salyangoz türü, turistlere tuhaf gelebilir. </div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbPTVvDHkE1bvKfgputt8elgnOMziLeoEzTdc71OlN_E2ZhQb4o7udPMR1YhG1w8vFW-1P-V4Zk8dbFTFOYzGidgTekVdkPxxF5q5ajuiZnVYuBvjrJoY0N7oC-90lSo0TE_ODjhxqzQ/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler11.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Oldukça tehlikeli bir canlı olan deniz salyangozu yenmeden önce güzelce yıkanır, ardından da kabuğundan ayrılır.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMQKLhJHt8v9_lGXX_OYD_U5dZMfr8iEbSKrinZStiIisBOE0lQuX5lauuX_-Tzd8PW_iWKTceBRafUCsJC74Ool2gTlF3WNE4_IzyE-yaGHyothT_XwGIjRLg_EZqHz-_Y8o96COM1A/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler12.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Kabuğundan ayrılan deniz canlısı ince ince doğranır. </div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgMBqGRB2JCzk5GFEop2jiKAkjmPad7Ja-GOB6Dwm7uBQK3ovmSKYuAgenqrqWye_hCWoVED9E5r0XjVdChFOFWJHRJzE_-8t_MIRACc4AXmNtHIosGH4kGObjk9cmGh6fsLHC2Nx_vgw/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler13.jpg" width="640" /></div>
<br />
Ardından sebzelerle sote edilir.<br />
<div>
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo9-j82HSexeFlwtu_G8rIb5YHZ_6wxFZJclFFU0xS5Wsa__FEK3EL486bqLR6KRJDNAl-F7BxO0Ps4qAFfnW2ED0OmSSkX7E_m6lCyhVlMiq7nbX7FTEofjHjUFfiS78AXnYz-C_Xqw/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler14.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b><br /></b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b>AT NALI YENGEÇ YUMURTASI</b></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Oldukça hazırlaması zor bir yemektir.</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNJHNJFfcZw4KMP3HVNCkr4enlRtF_jbwrbjdEeFiVJFHDa0hgmuNF87k-pfCLLJ2aJs5nQJd9Pfkrg20UWDx1DpAaRW_Oj7DS0wSvFocSarttYLaKqpCOQw3NF7L-VrvnA7RMkC-irQ/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler15.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Şekil olarak at nalına benzemesinden dolayı bu ismi alan bu canlının içindeki yumurtalar, Taylandlılar için oldukça lezzetli.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgE5aPSTLHYJwa7WZ3a5iQM2i2JP24aovATzdFtt99OmnnQ8O1rYanvXUiAcMLk0EXggDuS3axEl1MxnGRrDMyN8P7xbz-gR2fv4Z0CO28KV9bUdQpx6IVVp3d6zINfwX4pSZ2o5AJHQg/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler16.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Tırtıllar</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNc5LVKiGwCz7KP3mGahohdAn_XI1w4Mg6jNVaAa9X14dxT69XtNglmhzjDGkyb61FWjN7FAtGs9Y0oEaOFgsBm8NMooZevI8dTaBlr25IkzWEr65vvwWn7ikmFvlIFdXby50aUO7V2g/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
ÇİĞ YENGEÇ SALATASI</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Yengeçler yıkanarak kabuklarından ayrılır. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7FMuB5miL-L-axJ3SHemQNKDAvoxCEbO438oBDdpQUfO1JhqDnpB0UGDljw2_IQQa2w9KdIiXK1nntCRIInjHTRTlSsX_XF8nkafEXszyGw8_jkMuoQ22n6KgjGJWP2NP6ac0780Q3w/s640/taylandda-yenilen-b%25C3%25B6cekler-yemekler22.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Ufak ufak doğranan etler, salata malzemelerinin içerisine aktarılır</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<img border="0" data-original-height="410" data-original-width="640" height="410" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbWB8wlxya21IwDc_dH84dEmFsXh7XoxAN-NyhCnXLQ_EIlrlukkBZ8EY-p5zf7fl2AREPsWjHFWayT_lCNcxudwaUsA0_L2LEnhi-vvKJyZrQGwCwpVNCD3WW5z1g-UPCYGuqAyKO3g/s640/1599321_4b229da74b5b93456504bcee505e2f7a_640x640.jpg" width="640" /></div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-72635499389896493632017-08-18T05:00:00.000+03:002018-01-30T17:38:49.157+03:00İp Atlamanın Vücudumuza Faydaları, İp Atlayarak Zayıflayanlar<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="İp Atlamanın Vücudumuza Faydaları, İp Atlayarak Zayıflayanlar" border="0" data-original-height="300" data-original-width="525" height="365" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjw6dgWRQJx000Fipf4afPTgjsEsjMeV4cpd_cgsaxaDcvxY47o1o1DgQlg34qKHTltFKPbcsCXqNuYf6uvWxYoknLX20YZE9Hhyzm-sth8ygNT-2Jo73lkIa_wei89HGh2RsKKcT9kwA/s640/ip-atlamanin-faydalari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;" title="İp Atlamanın Vücudumuza Faydaları, İp Atlayarak Zayıflayanlar" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: 12.8px;">İp Atlamanın Vücudumuza Faydaları, İp Atlayarak Zayıflayanlar</span></td></tr>
</tbody></table>
<br />Çocukluğumuzun eğlencesi ip atlama ile ilgili merak edilenler yazımızdadır.<br />
<br />
Zaman, ekipman ve uygulama bakımından minimum şey gerektirdiğinden ip atlamayı günlük hayatın bir parçası haline getirmek çok kolaydır. Günde 20-30 dakika ip atlamanın sonuçları çok kısa bir süre içinde kendini gösterecektir.<br />
<br />
Bir saat içinde en çok iple atlama rekorunun 12.632 olduğunu biliyor muydunuz? Amerika Birleşik Devletleri Florida’dan Annie Bissoondial 13 Nisan 2013 tarihinde bu rekoru kırmıştır.<br />
<br />
Profesyonel boksörler birlikte spor salonunda terlemek için saatler harcarlar. İp atlamanın boksörlerin antrenmanlarında yer bulmasının bir nedeni vardır. İp atlama sadece dayanıklılığı arttırmaya yardımcı değil, aynı zamanda koordinasyonu artırmaya yardımcı olur. Yaygın olarak özellikle sporcular, boksörler ve sürat koşucuları tarafından kullanılsa da bu egzersiz artık onlara sınırlı değil. Yavaş yavaş fit kalmak isteyen kişiler arasında da yaygın hale gelmektedir. Günde yarım saat ip atlamak kalori yakmaya ve vücuttaki pek çok kasın çalışmasına yardımcı olabilir<br />
<br />
<h4>
Öğrenmek ve Uygulamak Oldukça Kolaydır:</h4>
<br />
İp atlamanın en önemli faydalarından biri de sadeliğidir. Spor ekipmanları satan herhangi bir mağazadan çok ucuza alabileceğiniz bir atlama ipi ve her gün 20-30 dakika kadar vakit ayırmak bu egzersiz için yeterli olacaktır. Atlama ipleri genellikle deri, kumaş ya da pro-vinilden yapılır. Taşınabilir ve ucuzdur. Bu da egzersizden kaçma şansınızı azaltır çünkü her yerde yapılabilir. En sevdiğiniz televizyon programını izlerken reklam aralarında bile yapabilirsiniz. İp atlamanın tekniği oldukça basittir bu nedenle öğrenmesi de kolaydır.<br />
<br />
<h4>
İp Atlamanın Sağlığa Faydaları:</h4>
<br />
Basit olsa da ip atlama egzersizinin bir çok faydası vardır bu nedenle spor meraklıları arasında gittikçe popüler hale gelmektedir. Çeviklik, koordinasyon ve dayanıklılık seviyelerini artırmaya yardımcı olur. Bu özellikler genellikle atletler ve sporcular ile ilişkilendirilir. Ancak bu durum çok da mantıklı değildir. Televizyon ekranı önünde geçirdiğimiz zaman göz önüne alınırsa bu özelliklerini asıl geliştirmesi gereken bizleriz ve spor yapmak bizim için hiç bu kadar gerekli olmamıştır. Koşu, bisiklet ve ip atlama gibi özellikle bacak kaslarını hedef alan sporlar sadece vücudun alt yarımı için faydalı değildir.<br />
<br />
Sabit bir hızda ip atlamak bir saat içinde yaklaşık 800-1000 kalori yakabilir ve kilo vermenize yardımcı olur. İp atlarken kalbinizin atış hızı, koşu sırasında kalbinizin ulaştığı hıza eşittir. Aksine baldırlar, kollar, omuzlar ve hatta karın kaslarını güçlendirmeye yardımcı olur.<br />
<br />
Bu kardiyovasküler egzersiz metabolizma seviyelerini arttırmaktadır ve egzersiz yaptıktan sonra uzun bir süre için bu yüksek seviyeyi korumayı sağlar. Atardamarları, toplardamarları ve kalbi kapsayan kalp damar sisteminin sağlığını korur böylece kalp hastalıklarından korunmayı sağlar. Amerikan Kalp Derneği bu faydaları kabul eder, kalp araştırmaları ve eğitim için para toplamak amacıyla düzenlenen ulusal bağış programı (Jump Rope for Heart) destek verir. İp atlamak kemikleriniz için de faydalıdır. Kemik yoğunluğunu arttırarak kemik erimesinden (osteoporoz) korunmaya yardımcı olur. Ayrıca vücuttaki atık ve toksinleri ortadan kaldırmak için kasların genleşme ve büzülmesine dayanan lenfatik sistem için de faydalıdır.<br />
<br />
Bir atlama, ipi kullanarak kardiyo egzersizi yapmak ilk günlerde çok zor gelebilir özellikle de uzun bir süre boyunca fiziksel egzersiz yapmadıysanız. Ancak zamanla buna alışacaksınız. Bir çok kişi bu aerobik aktivitenin yararlarını kabul etmiştir ve bu aktiviteyi günlük rutinlerine dahil etmişlerdir. Eğer onlardan biri değilseniz, şimdi tam zamanı!<br />
<br />
Kaynakça:<br />
http://www.buzzle.com/articles/jumping-rope-benefits.htmlUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-29416378603694644482017-08-17T10:55:00.002+03:002020-12-28T00:10:21.739+03:00Gül Hastalığı Nedir, Gül Hastalığı Nasıl Geçer?<div><img alt="Gül Hastalığı Nedir, Gül Hastalığı Nasıl Geçer?" border="0" data-original-height="410" data-original-width="620" height="422" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhoqNDafDuiUW3b98iDxAeLa6Jb6ZXlMC6OH_T8qVfuhCAJHAQOzIU_G8X9wpUuCcpnKDhrQruNv-C9B_7ZOgDH84kE9gXlBJX-6qX8uRubkAqGgoP-h5MUfgK7GtHgRr53Bw7vrucIGg/s640/g%25C3%25BCl-hastali%25C4%259Fi-nedir.jpg" style="text-align: center;" title="Gül Hastalığı Nedir, Gül Hastalığı Nasıl Geçer?" width="640" /></div><div><br /></div>Kadınlarda daha sık görülen ve özellikle bahar aylarında daha çok karşılaşılan gül hastalığı yüzde ya da vücudun diğer kısımlarında kızarıklık olarak karşımıza çıkıyor. Gül hastalığı ile ilgili bilgileri sizin nedirkibu.com da paylaşıyoruz. Yorumlarınızla içeriğe katkıda bulunabilirsiniz.<br />
<br />
Beyaz tenli olarak tabir ettiğimiz kişilerde en çok rastlanan genelde yüzde meydana gelip sağlıksız bir görüntü oluşturan gül hastalığı hakkında geniş çaplı araştırmalara rağmen kesin bir neden bulunamamıştır. Ciltte kızarıklık ile başlayarak kırmızı kabarık lekeler oluşması ile devam eder. En doğru yapılacak tedavi yöntemi rahatsızlığa ne sebep oluyorsa, cilt en çok neyden etkileniyorsa onlardan uzak durmaktan geçmektedir.<br />
<br />
<b>Gül hastalığı</b> en çok yüzde görülmektedir, bunun yanı sıra vücudun her hangi bir yerinde olma durumu da vardır. Genelde hastalar yüz haricinde hafif seyreden gül hastalığından dolayı şikayette bulunmazlar. <div><br /></div><div>Yüzde ilerleyen lekelerin bir süre sonra artması ve çirkin bir görüntü oluşturması ise en fazla şikayet edilen fakat kısa sürede tedavi edilemeyen bir durumdur. <div><br /></div><div>Yanaklarda başlayarak göz çevresi, alın ve burunda dahil olmak üzere başlarda etkili olan sebepten dolayı oluşan sonrada kaybolan kızarıklarla kendini gösterir. Önlem alınmadıkça kalıcı kızarıklıklara yol açar. Tam olarak sebebi bilinmemekle beraber stresin, güneş ışığının, yanlış kullanılan ve kalitesiz kozmetik ürünlerinin sebep olduğu tahmin edilmektedir. </div><div><br /></div><div>Tam anlamıyla gül hastalığına yakalanan bir kişi 3-7 ay boyunca tedavi yöntemlerini uygulamalı ve kısa sürede sonuç beklememelidir.<br />
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
Tedavi için öncelikle cildin zarar gördüğü problemlerden uzak durmak gerekmektedir. Örneğin güneşe çıkmamak, kozmetikleri kullanmamak, stresten uzak durmak gibi. Önlemler alındıktan sonra mevcut duruma göre hastanın cildi incelenir. Gerekli duyulan tedavi uygulanmaya başlar. Sık uygulanan bu tedaviler antibiyotik kremler ve ya antibiyotik haplardır.<br />
<br />
Hastalığım boyutuna göre ve hastanın isteği doğrultusunda lazer yöntemi de uygulanabilir. Lazer yönteminde genişleyen ve cilt üzerinde kızarıklığa sebep olan damarlar yok edilir. Bir, bir buçuk ay ara ile 2-3 defa lazer tedavileri tekrarlanır ve sorunlu tüm damarlar ortadan kalkar. </div><div><br /></div><div>Lazer tedavisi olan kişilerin çok daha dikkat etmeleri gerekmektedir. Sürekli olarak tedavi boyunca güneş kremleri kullanmaları, enfeksiyon kapma durumlarına karşı önlem almaları, sıcak duş ve sıcak su terapilerinden kesinlikte kaçınmaları gerekmektedir.<br />
<br />
Gül hastalığı şikayetinde bulunan kişiler için bazı tavsiyelere yer verelim. Güneş ışığından ve sıcaktan, sıcak su banyolarından,kalitesiz yüz kozmetik ürünlerinden, damar genişletici ilaçlardan, stresten, çay kahve ve koladan, acıdan ve baharattan, yoğun iş temposundan uzak durmalı, ara ara spor yapmalı, cildine sık sık dokunmamalıdır.</div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-77363762348867240562017-08-17T10:48:00.003+03:002020-12-12T18:09:51.689+03:00Kan Gruplarına Göre Karakter Özellikleri, Karakter Analizi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img alt="Kan Gruplarına Göre Karakter Özellikleri, Karakter Analizi" border="0" data-original-height="433" data-original-width="630" height="438" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUHXC_h0ZVXxiWRMW0SzrxSswd6bb1I-T6CAXFajMHlnJMhVcPT93Qevq_YoZ67EkaZJt4xGibDv0myUIv42CsBY0FXFYkQ1YqFO5h6kyyrdSOjfzUlskBfakgEzLqu735YTN_MNflEw/s640/5553238b6ce4360dcce11001.jpg" title="Kan Gruplarına Göre Karakter Özellikleri, Karakter Analizi" width="640" /></div>
<br />
<br />
İnsan vücudunun belki de en önemli maddesi, olmazsa olmazı <b>kan</b>… Vücudumuzun %7-8’i kandan oluşur. Bir damla kan bile, insanların hayatında köklü değişiklikler yaratabilir. Kırmızı renkli, damarlarımızda dolaşan bu sıvının vücutta üstlendiği en önemli görev, hücrelere oksijen ulaştırmaktır. Ayrıca vücut için önem arz eden maddeleri de taşıyor ve vücuttaki zarlı maddelerin atılmasına da yardımcı. Damarlarda oluşan yırtıkları anında onaran bir bekçidir adeta, kan…<br />
<br />
<b>Kan ile ilgili sayısal verilere bakıldığında:</b><br />
-Her 100 kişiden 40’ı 0 RH pozitif,<br />
-Her 100 kişiden 7’si 0 RH negatif,<br />
-Her 100 kişiden 34’ü A RH pozitif,<br />
-Her 100 kişiden 6’sı A RH negatif,<br />
-Her 100 kişiden 8’i B RH pozitif,<br />
-Her 100 kişiden 1’i B RH negatif,<br />
-Her 100 kişiden 3’ü AB RH pozitif,<br />
<br />
<h4>
<b>Şimdi de kan gruplarına göre karakter özelliklerini ayrıntılı biçimde ele alalım:</b></h4>
0 Grubu: Güçlü, dayanıklı, özgüveni yüksek, cesaretli ve iyimser insanlardır. İçine bulundukları ortama adeta bir bukalemun gibi iyi uyum sağlarlar. Hayattan keyif almayı bilen, dünya nimetlerinden en iyi biçimde faydalanırlar. Hayatı ciddiye almaz, onu bir melodi gibiymişçesine kavrar ve yaşarlar. Modaya, havaya ve zamana uyumda problem yaşamazlar. İnsanlarla iletişimleri çok kuvvetlidir. Olumlu ilişkiler kurmada üzerlerine kimse yoktur. Kendilerine verilen olanakları sonuna dek kullanırlar. Amaçlarına kolaylıkla, fazla çaba göstermeden ulaşırlar. Sivri ve uç fikirleri, eğilimleri yoktur. Sağlıklı bir bünyeye sahiptirler. Liderlik özellikleri ve başarı için gerekli güdüye sahip olmak 0 grubu insanlarının anahtar özelliklerindendir.<br />
<br />
<b>A Grubu: </b>Kalabalık toplumlarla ve kırsal yaşamın gerginlikleriyle baş edebilmek için ortaya çıkmıştır. Bu grubun psikolojik özelliklerinden bazıları, kalabalık çevrelerin kitlesel ihtiyaçlarına katlanmakla oluşmuştur. Bu yüzden uyumlu bir yaradılışları vardır. Hisleri kuvvetlidir. Araştırma yapmaktan hoşlanan insanlar bu kan grubunu taşır. Dış dünyalarındaki tüm değişikliklere duyarlıdırlar. Bu aşırı duyarlılıkları, çevreleriyle çatışma içerinse girdiklerinde ters tepmekte ve bu gruptaki insanlar içlerine kapanmaktadır. Çevrelerindeki olaylara dayanma kapasiteleri yetersiz kaldığında ve uyumda güçlük yaşadıklarında o toplumun en acınacak, zavallı insanları olurlar.<br />
<br />
En kilit özellikleri paylaşımcı olmalarıdır. Kendilerine ait neleri varsa, sevdikleriyle paylaşmaktan asla kaçınmazlar. Sıkıntılarını içlerine atar, kimseyle paylaşmazlar. Dolayısıyla kan grupları içerisinde depresyona girmeye en müsait olanlardır. Ayrıca A grubu insanların diğer gruplardakilere nazaran daha az grip olduğu da su götürmez bir gerçektir.<br />
<b><br /></b>
<b>B Grubu:</b> zamanla toplumlardaki ırkların kaynaşması, yeni topraklar ve iklimlerle karşı karşıya kalan ilk B’lerin yaşamlarını idame ettirebilmeleri için uyumlu ve yaratıcı olmaları gerekmekteydi. B grupları, yerleşik hayata geçmiş A grupları kadar düzen sahibi ve konfor düşkünü değillerdir. Ayrıca bu grup, 0 grubundakilere göre daha az kararlılık gösteren yapıya sahiptir.<br />
<br />
Biyolojik açıdan diğer kan gruplarına göre daha uyumlu bir yapı arz eder. Davranışlarında akılcılık ön plandadır, sistemli, düzenli ve iradeli yaşamayı severler. Başkalarının fikirlerinden etkilenmez, kendi kararlarını uygulamaya koyarlar. Egemen güç olmaktan ve insanları yönetmekten hoşlanırlar. İnatçı, otorite ve sert mizaca sahip olmalarından dolayı askerlik, uzmanlık, danışmanlı ve yöneticilik gibi işler yaparlar. Empati yapabilme yetenekleri gelişmiş bireylerdir.<br />
<br />
<b>AB grubu:</b> Bu grup, sinirli ve hassas A’larla dengeli B’lerin birleşimi sonucu oluşmuştur. Bundan dolayı, biraz parça parça karaktere sahiplerdir. Diğer üç grubun tüm özelliklerini karmaşık ve karışık bir biçimde kendilerinde toplamışlardır. Dengeli bir yapıya ulaşmak için güçlü bir disiplinle karşılaşana kadar bocalayan, kaprisli, kararsız ve tutarsız bir kişilik sürdürürler. Çevrelerine önem vermeleri, sosyal tutumu önemsemeleri ve mantıklı düşünme yetisine sahip olmaları onları başarıya götürebilir. Detaycı değiller. En ilginç ve en çekici kan grubudurlar. Bu gruptan insanlar dünyada fazla bulunmaz. Dünya nüfusunun yaklaşık %5’ini oluştururlar. Ayrıca bu grup, kan gruplarının en yenisi olma özelliğini taşır.<br />
<br />
<h4>
<b>Kan Grubu-Kişilik Arasındaki İlişki</b></h4>
Japon uzmanların yapmış olduğu bir araştırmaya göre, kan gruplarının insan kişiliğiyle yakından ilgisi olduğu ortaya çıktı. Japon uzmanlar, “İnsan vücudunun kimyası ile kişilik arasında önemli bağlar var. Kan grupları bunlardan biri.”diyerek açıklama yapmışlardır.<br />
<b><br /></b>
<b>A Grubu Kadını:</b> Çocukları çok sever ve sürekli çocuklarıyla ilgilendiklerinden eşlerini ihmal ederler. Para harcamaya düşkündürler. Değişiklikten hoşlanırlar.<br />
<br />
<b>A Grubu Erkeği:</b> İyi bir dost ve konuşmacıdır. Düzenli yaşamayı tercih eder. Eş seçimi konusunda titizdir.<br />
<br />
<b>B Grubu Kadını:</b> Para konusunda ya çok cimri ya da eli çok açık biridir.<br />
<br />
<b>B Grubu Erkeği:</b> Özgürlüğünün kısıtlanmasından nefret eder. Kadınlara sonsuz saygı duyar. Neşeli bir aile ister. Yemek konusunda oldukça titiz bir yapıya sahiptir.<br />
<br />
<b>AB Grubu Kadını: </b>Süse düşkündür. Para konusunda tutumlu biridir. Yemek pişirmek ve güzel sofra hazırlamakta çok beceriklidir.<br />
<br />
<b>AB Grubu Erkeği:</b> Otoriter, sözünün aile içerisinde sözünün dinlenmesini isteyen bir bireydir. Hoşgörülü ve kararlı bir yapıya sahiptir. Eşine ev işlerinde yardımcı olmaktan hoşlanır.<br />
<br />
<b>0 Grubu Kadını:</b> Çocukları biraz büyüdüğünde, hemen çalışma hayatına geri dönmek ister. Yemek yapmayı sevmez. Mutfak masrafları azaltarak kendine yeni elbiseler almayı tercih eder.<br />
<br />
<b>0 Grubu Erkeği:</b> Çok kıskançtır. Kalabalıklara karışmayı sevmez. Hareketli, hırslı ve çalışkandır. Eşine sürekli hediyeler alarak sürprizler yapar.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-43265771949998811592017-08-16T13:16:00.002+03:002020-12-12T17:30:53.204+03:00Emre Altuğ - Yıldırım Gürses Şarkıları AlbümüTürk Müziği'ne çok sesliliği getiren büyük usta Yıldırım Gürses imzalı klasikleri yeniden yorumlayan <b>Emre Altuğ</b>, kariyerinin 18. yılını özel bir proje ile taçlandırıyor. Poll Production etiketi Polat Yağcı prodüktörlüğünde piyasaya çıkacak olan "<b>Yıldırım Gürses Şarkıları</b>" albümü toplamda 10 şarkıdan oluşuyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="600" data-original-width="600" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgl9TwKgy9901YKGSc3ut8cYaTuGaNjn3ACricyqczTSrjYZuOlvy2Sqj8JzmAXasso3i661HIezNLrnY9m8r6HUxC5MbFLVqPhKQGEkQbxTxU5dr6iuZG1InKiJlAM2LeZiXzeC91lOw/s400/emre+altug+y%25C4%25B1ld%25C4%25B1r%25C4%25B1m+g%25C3%25BCrses+%25C5%259Fark%25C4%25B1lar%25C4%25B1+indir.jpg" width="400" /></div>
<br />
Aranjelerini Selim Çaldıran, Ceyhun Çelikten ve Erkin Arslan'ın yaptığı albümde "Son Mektup", "Çal Kanunum Çal", "Affetmem Asla Seni", "Feryat" gibi Türk Müziği'nin unutulmaz eserleri yer alıyor.<br />
<br />
Albüm ile ilgili Emre Altuğ "Uzun zamandır hayalini kurduğum projeyi nihayet sizlerin beğenisine sunuyorum. 'Yıldırım Gürses Şarkıları' yeni nesile miras, eski nesile hatıradır. Geçmişten bugüne hepimizin hayatına fon müziği olmuş bu klasikleri tekrar seslendirmek benim için büyük bir onurdur" diyerek duygularını dile getirdi.<br />
<br />
İmaj fotoğrafları için Cem Talu'nun objektifine poz veren Altuğ, albümün ilk video klibi "Kırık Kalp" için kamera şarkısına geçti. Tülay İbak yönetmenliğinde gerçekleşen çekimler Çatalca'da tamamlandı.<br />
<br />
<b> Emre Altuğ - Yıldırım Gürses Şarkıları Albümü Full Listesi</b><br />
<br />
1. Emre Altuğ - Affetmem<br />
2. Emre Altuğ - Sonbahar Rüzgarları<br />
3. Emre Altuğ - Feryat<br />
4. Emre Altuğ - Güller Ağlasın<br />
5. Emre Altuğ - Son Mektup<br />
6. Emre Altuğ - Gurbet<br />
7. Emre Altuğ - Dertliyim Arkadaş<br />
8. Emre Altuğ - Felek<br />
9. Emre Altuğ - Çal Kanunum Çal<br />
10.Emre Altuğ - Kırık Kalp<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-72589413708661804112017-08-16T13:13:00.004+03:002020-12-12T18:09:33.943+03:00Mabel Matiz Ya Bu İşler Ne ŞarkısıMabel Matiz, iki buçuk yıl aradan sonra çıkaracağı 4. stüdyo albümü "Maya"nın habercisi olan "Ya Bu İşler Ne" adlı teklisini dinleyicisiyle buluşturmaya hazırlanıyor. Söz ve müziği <b>Mabel Matiz</b>'e, düzenlemesi ise Sabi Saltiel'e ait olan "<b>Ya Bu İşler Ne</b>" etnik ve elektroniğin harmanlandığı sound'uyla dinleyeni ilk anda yakalayan, kalıpların dışında bir dans şarkısı olarak dikkat çekiyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="282" data-original-width="419" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjOAu9s6XgQjXUlQMDwEYh_YE_5rnZje9vofG5g-poXJ0Wfff6aI8bMzQs1eydQnVF1o-jwJo70Hm6mgNHtv5P1HtcWG_7l8MdlQfr53RkYXFcyM8CCtQX9TOhSt2GeGKePli3LhDftLw/s1600/mabel_matiz.jpg" /></div>
<br />
<br />
"Ya Bu İşler Ne"nin klip çalışmasında, Anıl Can ile birlikte yönetmenliği üstlenen Mabel Matiz, farklı bir dokuya ve renge sahip unutulmayacak bir klibe imza attı.<br />
<br />
İzleyenlerin gözlerini bir an dahi ayıramayacağı rengarenk görüntülere sahip olan ve görüntü yönetmenliğini Eren Yıldız'ın üstlendiği klipte, Mabel Matiz'in stil danışmanlığını ve aynı zamanda klibin sanat yönetmenliğini Anıl Can üstlendi.<br />
<br />
Sanatçının özel olarak hazırlanan kostümleri Emre Erdemoğlu, Hakan Akkaya ve Anıl Can imzası taşıyor.<br />
<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-893533425302445242017-08-16T10:56:00.000+03:002019-02-02T01:41:05.567+03:00Olası Bir Uçak Kazasında Daha Güvenli Olarak Açıklanan Koltuklar Hangileridir?Uçak yolculuğu, güvenli ve hızlı olması sebebiyle sıklıkla tercih edilen bir ulaşım şeklidir. Özellikle havayolu şirketleri arasındaki rekabetin artmasıyla günümüzde uçak bileti fiyatları neredeyse otobüs bileti fiyatı seviyesine gelmiş, bu durum birçok insanın bu ulaşım şeklini kullanmasına imkan tanımıştır.<br />
<br />
Uçak yolculuğu diğer tüm ulaşım yöntemlerine oranla her zaman daha güvenlidir. Geçmiş datalara dayanarak uçak yolculuğunda <b>kaza gerçekleşme ihtimali 1.2 milyonda 1</b>, uçak kazasına bağlı olarak <b>ölüm ihtimali ise 11 milyonda 1</b>’dir. Bir insanın ömrü boyunca araba kazasında ölme ihtimali ise 1000’de 2, tren kazasında ölme ihtimali ise %0.0002’dir. Diğer bir deyişle; uçak yolculuğu diğer ulaşım türleri ile karşılaştırıldığında açık ara daha güvenli olup, araba yolculuklarına kıyasla ise 25.000 kat daha güvenlidir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="370" data-original-width="660" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNnqskECIwoJ6Njw0P7XkoYCiCTxVUgkTZy4bd6e7Wn4v6OVWdZ8Nj13s_5NU6qgB2l_G0hPSpT5joAut8U6ZE48vift_zm9UOHvD9-bls2gWIhJAZVi9038IxktPJOWHr8IwMeOis_g/s1600/ucakta-en-iyi-koltuk-nasil-secilir.jpg" /></div>
<br />
<br />
Uçak yolculuğu her ne kadar “güvenli” olarak anılsa da, bazı insanlara “uçma” fikri ilginç ve korkutucu gelebiliyor. Bu insanlar doğal olarak uçakta hangi koltuğun daha güvenli olduğunu, herhangi bir <u>felaket anında hangi koltukta daha şanslı olabileceklerini öğrenmek</u> isteyebiliyorlar. Doğrusunu söylemek gerekirse; uçaktaki tüm koltuklar güvenlidir. Ancak yapılan araştırmalar bazı koltukların çok daha güvenli olduğunu ortaya koymuştur.<br />
<br />
Dünyaca ünlü haber ve politika dergisi olan TIME Dergisi, 2015 yılında bu konuda bir araştırma yapmış ve son 35 yıla ait uçak kazalarını incelemiş. Bu araştırma kapsamında TIME Dergisi, Federal Havacılık İdaresi verilerinden yola çıkarak bir analiz yapmış; <b>uçak kazalarındaki ölümler ve hayatta kalma oranlarıyla ilgili bilgi</b> vermiştir. Çalışmadaki istatistikler, tarih boyunca meydana gelen uçak kazalarında özellikle uçakların arka koltuklarında oturanların hayatta kalma oranlarının daha yüksek olduğunu göstermiş. <u>Yapılan analize göre; ölüm oranı uçağın arka koltuklarında yüzde 32, orta bölümlerinde yüzde 39 ve ön koltuklarda 38’dir.</u> Bu oranlar <b>arka koltukların daha güvenli</b> olduğunu ortaya koymaktadır.<br />
<br />
Kaza sonrasında acil çıkış kullanımı üzerine bir araştırma yapan Greenwich Üniversitesi’nin 2008 yılında yaptığı açıklamaya göre; kaza sonrası acil çıkışa yakın oturanların hayatta kalma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya konmuştur.<br />
<br />
Yapılan diğer araştırmalarda, bilim adaları 105 uçak kazasında hayatta kalan yolcuların hangi koltukta oturduklarını incelemiş. Bu araştırmanın sonucuna göre; uçakta yangın çıkması durumunda koridor tarafında oturan yolcuların kurtulma oranı yüzde 65’tir. Dolayısıyla koridor tarafında oturan yolcuların cam kenarında oturanlara daha şanslı olduğunu söyleyebiliriz. Olası bir kaçış anında ise uçağın ön kısmında oturanlar diğer yolculara oranla yüzde 65 oranında daha şanslıdır. Bununla birlikte kaza anında en şansız olanlar yine ön koltukta oturanlardır. Arka bölümdeki yolcuların yangından kaçma şansı ise yüzde 53 olarak açıklanmıştır. Yani arka taraftaki koltuklarda oturanlar kaza anında şanslı olsalar da, kaza sonra olası bir yangın durumunda hayatta kalma şansları diğer koltuklarda oturanlara oranla daha düşüktür.<br />
<br />
Çoğu hava yolu şirketi daha geniş olması sebebiyle acil çıkışlardaki koltukları diğerlerine kıyasla daha farklı fiyatlandırıyor. Yapılan araştırmalar ise, acil çıkışların olduğu sıra ile ön ve arkasındaki 2 sıra ve en arkadaki 5 sıranın uçaklardaki en güvenli koltuklar olduğunu ortaya koymuştur. Sonuçlara göre; ilk 11 sıradan sonraki ilk 5 sıra çarpmayı yerçekimi kuvvetinin 12 katı daha fazla hissediyor. Dolayısıyla ilk 11 sıradan sonraki ilk 5 sırada oturanların olası bir kazada kurtulma şansı daha düşük. Uçağın arka kısmında ise çarpmanın şiddeti azalmaktadır. Orta sıralarda oturanlar çarpmanın şiddetini yerçekimi kuvvetinin 9 katı hissederken, bu rakam uçağın arka tarafında 6’ya düşüyor. Bu veri üzerinden, arka koltuklardaki yolcuların olası bir kaza anında daha şanslı olduğunu söylemek mümkün. Yine yapılan incelemeler, first-class yolcuları kapsayan ilk 11 sırada oturanların olası bir kazada hayatta kalma şansının neredeyse sıfır olduğunu ortaya koymuştur.<br />
<br />
Emniyet kemeri kullanımı sadece karayolu yolculuğunda değil, uçak yolculuğunda da hayati önem taşımaktadır. Uçak yolculuğunda da olası bir kaza anında emniyet kemeri takılı olmayan kişilerin hayatta kalma ihtimali diğer kişilere oranla daha düşüktür. Bununla birlikte emniyet kemeri takılı olsa da, yolcu eğer düşüş pozisyonunda oturmuyorsa kaza anında kritik kafa darbesi alma ihtimali çok daha yüksektir. Emniyet kemeri bağlı olmayan yolcuların olası bir kaza anında hayatta kalma şansı ise neredeyse hiç yoktur.<br />
<br />
<b>1971 – 2007 yılları arasında Amerika’da gerçekleşen uçak kazası kayıtlarına göre, yolcuların hayatta kalma oranları</b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="567" data-original-width="630" height="576" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgSTwdIgwVqw1xEHl0CrSE0coEYOD3gTCiQBV8y662_7rbuyxqNFzWkGzvo93YiW7QtmeV7jcAOU0rA_WM2C2u16LRfClqmZ3904tqQm-LuVgSMjrfyn1bYHe1JPU0RaJn74knuVJAGlw/s640/ucakta-en-guvenli-koltuk.gif" width="640" /></div>
<br />
<br />
İncelenen kazalar bazında buradan da çıkan sonuç %69 hayatta kalma oranı ile uçağın kanatı ile kıçı arasında kalan koltuklar, en güvenli koltuklar olarak belirtilebilir. Sonrasında orta bölümde yer alan koltuklar orta derece güvenli ve First/Business class olarak da bilinen en ön kısım ölüm oranı en yüksek kısım olarak görülmektedir.<br />
<br />
Tüm bu bilgilerden sonra şunu da söylemeliyiz ki; genel anlamda uçaktaki tüm koltuklar güvenli olsa da, araştırmacılar ve bilim adamları da bu konuda net bir sonuç ortaya koyamamıştır. “En güvenli koltuk” diye bir sonuç yok, bunun sebebi her uçak kazasının kendine özgü değişkenleri olması ve uçak kazalarında ölme ihtimalinin oturulan koltuktan ziyade kazayı çevreleyen koşullara bağlı olmasıdır. Çarpma esnasında kabinde farklı yerlerde oturan yolcuların kurtarılma ihtimalleri çok değişkendir. Bazı kazalarda uçak burun üstü çakılır. Böyle durumlarda kuyruk tarafındaki yolcuların hayatta kalma ihtimalleri yüksek olabilir. Bazı kazalarda ise uçağın kuyruğu çarpıyor ya da arka taraftaki motorlarda bir arıza çıkıyor. Bu tür durumlarda da ön koltuklarda oturan yolcuların hayatta kalma şansı artmaktadır.<br />
<br />
Yine de bugüne kadar yapılan araştırmalardan genel bir sonuç çıkarmamız gerekirse; güvenli ve rahat bir uçak yolculuğu için en doğru seçim acil çıkış kapısına yakın koltuklar ile arka bölümdeki koltuklar olduğunu söyleyebiliriz. Eğer acil çıkış kapısına yakın bir koltukta oturacaksanız, olası bir kaza anında önemli sorumluluklarınız olacağını unutmamalısınız. Herhangi bir kaza anında sizden kapıyı açmanız ve tüm yolcuları tahliye etmeniz beklenir. Genellikle uçuş öncesinde hostesler tarafından yapılan bilgilendirmede bu konuya değinilir ve acil çıkış kapısına yakın koltuklarda oturan yolcular sorumlulukları konusunda bilgilendirilir. Eğer yolcu bu sorumluluğu almayı kabul etmezse, koltuğu değiştirilir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-44269019340549469522017-08-15T17:51:00.002+03:002020-05-26T17:05:22.680+03:00Hadise'den Bikini İle Tatil Pozu!Ünlü şarkıcı Hadise'nin bikinili pozu sosyal medyada büyük ilgi gördü.<br />
<br />
Bodrum'da ablasıyla birlikte plaj yatırımları olan Hadise yaz sezonunda da boş durmuyor! Kendi plajında hem çalışıp hem de tatil yapan ünlü şarkıcının son paylaşımı olay oldu.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1051" data-original-width="770" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmZtnNvkjsWZ4HFrpX-apGrKAhQR1Lelw9o8y_0xDOLZPAUHqnkmj1l227socbg0XuUmuKH2YIBfWTMYavOu6kC5c1svMQrmGs-sX5AhHdh4FzQT24fZL6myOvaVt0tZBZkB-BGLHBXg/s640/hadisebikinili.jpg" width="468" /></div>
<br />
<br />
Havuzda flamingo deniz yatağının üzerinde poz veren ünlü şarkıcının 'cesur' paylaşımı fotoğrafı binlerce beğeni aldı. Hadise'nin fotoğrafını yoruma kapaması dikkatlerden kaçmadı.<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-76847054661860294292017-08-15T13:59:00.002+03:002020-12-12T18:04:18.474+03:00Lee Min Ho Resimleri, Lee Min Ho Hakkında Bilgiler, Lee Min Ho Kimdir?Tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de kasıp kavuran Kore dizilerinin en sempatik, en yakışıklı, en yetenekli oyuncularından biri <b>Lee Min Ho</b>.<br />
<br />
Can verdiği karakterleriyle, müzik dünyasındaki gizli yeteneğiyle gönüllerde taht kurdu; herkesin sevgisini kazandı. Gelin Uzakdoğu'nun kalpleri fetheden bu yakışıklısına hep birlikte biraz yakından bakalım...<br />
<br />
1. Gencecik yaşında sahnelerin tozunu yutmaya başlayan Lee Min Ho, yeteneği ve başarısı sayesinde çok kısa sürede tüm dünyada fırtınalar estirmeye başladı ve hâlâ da estirmeye devam ediyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="1600" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBuKd1tXK-3bxnOP2C0R98MOERM6gq32SxZb5XQG91fSnbkU7Nyd1y0VJzHXkzMtI-YZExVo1CypQbnLEIjD-RT_9vsfbq2CHGGogoCpk6dVRdgHxWvNi7uvRKyHJrKrJ_dDja_cuQEA/s640/Lee+Min+Ho3.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Lise yıllarında başlayan oyunculuk macerası onu bugüne kadar getirdi.<br />
<br />
2. Bunun en önemli sebebi de tabii ki oyunculuk kariyerindeki olağanüstü başarısından kaynaklanıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="430" data-original-width="800" height="344" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitKWELkG_1Ua7fJQ4ZS-vetROcEL_YEXfCiL1gzv4qe7_T36-2boeXRZInUe_VAL6pTE6YF3ngDZUrdGA51kl2ml6zUep91WRHBcBB2QH8HdXJe2YobYrzadX2qeMN33hq10PaI23xaA/s640/JarXmW.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
İlk büyük rolünü edindiğini Boys over Flowers dizisiyle adını cümle aleme duyuran Lee Min Ho, yükselen kariyerini kusursuz yeteneğiyle soluksuz sürdürmeye devam ediyor.<br />
<br />
3. Başarılı ve çalışkan olmasının yanı sıra ekranlardaki sempatikliğiyle de herkesi kendine hayran bırakıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="508" data-original-width="400" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieE2qfxvXY-QxWq97tRr6vr9VUebiQ5VAAz38wHOd63oYdH7Ryhkme8qoa9lClubktMhPB-FF8sJvg8TZH8gqD0eERAccFYakHvN9Hy3ON8pvX2_bczLHh_xdwBrV-771-Fdaf_GXL_g/s640/Lee+Min+Ho1.jpg" width="502" /></div>
<br />
<br />
4. Hem yakışıklı hem sempatik olmak da elbette herkesin harcı değil öyle! Adeta bulunmaz hint kumaşı...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="500" data-original-width="1000" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpthMkDHOjjlkkmt64dT1Tnxvu95pSt8rXt1U9rf0W_CObhD4MbH4wuS2XNlImBHsHB0hb0yGYjYYWdw9TpwXC6bkYwbXROB7khT8kNw2SkvhsZkqz0fiHwzm8s0pJQ5kZL2GjoyyZWg/s640/Lee+Min+Ho2.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
5. Bugüne dek çok fazla badire atlattığını dile getiren Lee Min Ho, kariyerindeki kararlılığını ve özverisini hayatına da olduğu gibi aktararak yoluna her zaman emin adımlarla devam ediyor.<br />
<br />
Başından neler geçmemiş ki Lee Min Ho'nun? Kazalar, ameliyatlar... Ama hayata karşı hep dimdik durmuş ve asla pes etmemeyi hayat felsefesi haline getirmiş.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="545" data-original-width="750" height="464" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEinH8QkYLKziXV-YMP7VG_ZaV0kOGPg8e9NI-7EQI-zgZS9Jr6liKIWlYrZ2_CodWioJUR-ELJAuRKyB83jr89CgCK4L8fwQF3pjWnNfLAUHt2cDo-npma5Npn4ujHATFt8bXAGPvfNFg/s640/Lee+Min+Ho4.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
6. Soğukkanlı bir yapıya sahip olduğunu söylese de rol aldığı yapımların hemen hemen hepsinde canlandırmış olduğu romantik karakterlerle pek çoğumuzun gönlünde sarsılmaz bir yer edindi.<br />
<br />
Özellikle Boys over Flowers, Personal Taste, City Hunter, The Heirs dizilerindeki rolleriyle de dikkatleri üzerine topladı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="399" data-original-width="600" height="424" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOVHO7cRBHZ6Q3YmVZG1-26d-oWLliEIoSOSYbwktelwXQcX6mrlkOgbeam6eAZxs6qyX1YHetmZy2A22a46oztZcmzOtKF-swgwRmxdG42esGA923k9c7CvohKXtSEDZ73vOfkrqF8w/s640/Lee+Min+Ho5.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
7. Her performansıyla sevenlerini bambaşka karakterlerle buluşturarak oyunculuk yeteneğini de cümle aleme gösteriyor.<br />
<br />
Her dizide birbirinden farklı karakterlere büründü, hepsinin de altından alnının akıyla çıktı.<br />
<br />
8. Kendisine gelen projeleri büyük bir titizlikle seçmesi de işine ne kadar büyük bir özen gösterdiğinin ve işine olan saygısının en büyük kanıtı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="299" data-original-width="530" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZWSuglYgdAfzPiYMA3S1cgizh3yEwRggfr_7AjaKjAItsrhM7EHZNrqy3a3U7JRfBwQfPAtIZNSBvxxPbSsyQvJwopnhj35yd0coLac_6QDFfRqR3fRLjh-LOXGtwdOhaV_96G4Xx1w/s640/Lee+Min+Ho6.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
Kendisine gelen her projeye tabii ki balıklama dalmıyor, seçicilik onun için önemli bir nokta. Onu işte bu yüzden seviyoruz!<br />
<br />
9. Kendisi gibi yetenek abidesi Suzy Bae ile yaşadığı dolu dolu aşkla da ikili cümle alemi çatır çatır çatlatıyor ve herkesi kendilerine hayran bırakıyorlar.<br />
<br />
10. Azmiyle, samimiyetiyle, olgun duruşuyla sadece Uzakdoğu'nun değil aynı zamanda tüm dünyanın ilgisini üzerinde toplamayı başarıyor ve devasa bir hayran kitlesini peşinden sürüklüyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="544" data-original-width="940" height="370" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGfAEGb-zXzMHBrOAqhhyG1D4wUiuc2n3QGBZoQMdj8vGKDI9eviCtI1DTtTOEaqQs_GyTr3jiak3s20LI6pTPyc02n_zafM1u7o-AejRk_hVo5PBShO37Zw7ZX8NSV3LE_AAe4PCXhA/s640/Lee+Min+Ho7.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
17 milyon küsür takipçiliği Facebook sayfasından da anlayacağınız üzere...<br />
<br />
11. On parmağında on marifet Lee Min Ho, şarkı söyleyebilme yeteneğini de özel albümler ve singlelar taçlandırarak her geçen gün başarısına başarı ekliyor.<br />
<br />
Harika sesinden hayranlarını hiçbir zaman mahrum bırakmadı Lee Min Ho.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="827" data-original-width="960" height="550" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjUtouEyQZuoGf5V3mGRPWeshONUDr4rahS2_vnLq9DF0atJ2btnlW416mUMWRTr3PsrTfD6lBUa2G9OQ2nalzhaWW5y5T8Ew-pzEiUmyGMXqJA2On9s8xEMtCjfK0Pf2FTQfS4UG_now/s640/Lee+Min+Ho.jpg" width="640" /></div>
<br />
<br />
12. Yardımseverliği ve politik konulara duyarlılığıyla da bilinen Lee Min Ho, egodan uzak yaşam biçimiyle günden güne kendini geliştirmeye devam ediyor.<br />
<br />
Çünkü öğrenmenin hayat boyu süreceğinin bilincinde...<br />
<br />
13. Ve Lee Min Ho, Uzakdoğu yapımlarının en sevdiğimiz yanı olan tüm o romantizmini ve naifliğini sanki kendi bünyesinde topluyor!<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-64946119910236895862017-08-14T11:06:00.002+03:002018-01-26T13:43:22.340+03:00Alıç Sirkesi Nasıl Yapılır? Alıç Sirkesinin Sağlığımıza Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1280" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEinCPfExyeIlAecLvMiC2uJ0KTcTJjoR88dQ-DISqxpUOCMZpIsPziuPrqMwV2sSQzDiVfCeuRQxJ3l379OA4uOnrNCR436Xeib-uoO6UGU_VR88BVBc6aV9nAur_y7km_WKVrWdL1sRg/s640/alis-sirkesinin-faydalari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;"><b>Alıç Sirkesi Nasıl Yapılır? Alıç Sirkesinin Sağlığımıza Faydaları Nelerdir?</b><br />
<div>
<b><br /></b></div>
</td></tr>
</tbody></table>
<b>Alıç sirkesi</b> bütün vücudumuzu adeta onaran, doğal bir ilaç gibidir. Beyinden, kalbe ve hatta sinir sistemimize bile müthiş <b>fayda </b>sağlayan bu sirke hakkında tüm merak edilenleri yazdık.<br />
<br />
Halk arasında ekşi muşmula olarak bilinen alıç, meyvesinden yapılan sirkesi ile meşhurdur. Ülkemizde alıça ayrıca ‘yemişen, barut ağacı, kızılcık, kuş yemişi, geyik dikeni, koca karı yemişi, kızlar yemişi, akdiken ve aluç’ da denmektedir. Ormanlarda yetişen bu bitki, Gülgiller familyasına aittir. Sirkenin yanı sıra; meyvelerinden reçel, marmelat ve macun yapılmaktadır.<br />
<br />
<b>Alıç sirkesi</b>, hemen hemen her bünyede yan etkisi olmaksızın, rahatlıkla tüketilebilecek bir besindir. Sirkeler arasında en etkili olan, onlarca şifa etkisi olan özel bir sirkedir. Alıç meyvesinin yetişme şekli sebebiyle, alıç sirkesinin doğanın en özel ürünlerinden biri olduğu söylenir. Uzmanlar, şiddetle alıç sirkesini tavsiye etmekte ve herkesin günlük beslenmesine dâhil etmesini önermektedir.<br />
<br />
<h3>
Alıç Sirkesini Nasıl Tüketmeliyiz?</h3>
Alıç sirkesi, sabah ya da akşam; ihtiyaca göre hem sabah hem akşam tüketilebilir. Genelde tavsiye edilen ölçü, bir çay bardağı suya, bir tatlı kaşığı alıç sirkesi ekleyerek tüketilmesi yönündedir. Herhangi bir sağlık sorununuz varsa, bir tedavi söz konusuysa; iyileşme sürecinin bir parçası olarak alıç sirkesi kullanabilirsiniz.<br />
<br />
Sağlık sorunu olmayanlar da kendilerini korumak ve sağlıklı yaşlanmak için alıç sirkesini düzenli olarak kullanabilirler.<br />
<br />
Alıç sirkesinin olumlu etkileri, düzenli kullanıldığında vücutta etkisini gösterir. Ayrıca düzenli tüketilmesinde, herhangi bir sakınca yoktur. Alıç sirkesi, tamamen doğal, zararı olmayan bir besindir.<br />
<br />
<h3>
<b>Alıç Nasıl Bir Meyvedir?</b></h3>
Doğada yabani bir şekilde yetişen ve neredeyse 20 farklı çeşidi bulunan alıç, ülkemizde en çok güney ve batı tarafında bulunmaktadır. Koruluk, çalılık ve dere kenarlarında alıç bitkisi rahatlıkla yetişebilir. Alıçın çiçekleri yılın ilkbahar aylarında; Nisan ve Mayıs’ta açarlar. Pembe, beyaz renkte çiçekleri vardır ve hoş kokusu ile bilinirler. Hasat zamanı ise sonbahardır. Çiçekleri tam açmadan, ağacın kabukları ile meyveleri sonbaharda toplanır ve kurutulur. Çoğunlukla bu kurutulan meyveler, kabuklar ve hatta çiçekler toz haline getirilir. Daha sonra da kaynatılır. Ekşimsi bir tadı olan alıç meyvesinin içeriğinde yoğun C vitamini, tanen ve çeşitli başka vitaminler vardır. Ayıca alıç meyvesi antioksidan bakımından oldukça zengindir.<br />
<br />
Dünyada alıç, sağlıkçılar tarafından çoktan keşfedilmiştir. İçeriğinde alıç kullanılan bitkisel ilaçlar oldukça popülerdir.<br />
<br />
<h3>
<b>Alıç Sirkesinin Sağlığa Faydaları</b></h3>
Alıç sirkesinin en önemli özelliği, vücudumuzda daha fazla oksijen ve kan dolaşımı olmasına yardım etmesidir. Damarları genişletir ve böylece oksijen alımı kuvvetlenir. Kan dolaşımının artması vücut için çok önemli bir gereksinimdir. Zayıf kan dolaşımı birçok hastalığa davetiye çıkarmaktadır.<br />
Alıç sirkesinin damar sertliğine çok iyi geldiği bilinmektedir. Eğer dikkat edilmezse, damar sertliğine yatkın vücut yapılarında zamanla; kalp krizi, beyin damar tıkanması, beyin kanaması ve kangren gibi çok ciddi hastalıklar meydana gelmektedir. Kalp krizinden sonra gelişebilen yüksek kan basıncı sorunlarında da iyileştirici etkileri vardır.<br />
Kalpteki ritim bozukluklarına ya da çarpıntılara <b>alıç sirkesi</b> iyi gelir. Hatta kalp yetmezliği veya vücudun iltihaplı hastalıklar sonrası yaşadığı kalp kasları zafiyetinde alıç sirkesi tüketilmesi tavsiye edilir. Kronik kalp yetmezliği olanlar da bile <b>alıç sirkesi</b>, olumlu etkiler göstermiştir.<br />
Bunun dışında alıç sirkesinin iyi geldiği diğer sağlık sorunları şöyledir:<br />
<br />
<br />
<ul>
<li>Böbrek hastalıklarında <b>alıç sirkesi</b> tedaviye yardımcı olmaktadır. Böbrek kumunu döker ve idrarı sökmeye yardım eder. Ayrıca kabızlık ve ishalin giderilmesinde de oldukça etkilidir.</li>
<li>Çok güçlü bir antioksidan deposu olduğu için sağlıklı beslenmeyi tamamlayıcı etkin bir rolü vardır.</li>
<li>Mide rahatsızlığı olanlar için etkili bir besindir. Mideyi güçlendirir.</li>
<li>Soğuk algınlıklarında, grip ve nezlede alıç sirkesi kullanmak hastalık sürecinin hızla atlatılmasını sağlar. Boğaz iltihabı ve göğüsteki sağlık sorunlarına da iyi gelir. Ateş düşürmede de oldukça etkilidir.</li>
<li>Stresli dönemlerde kullanılması tavsiye edilir. Sinir sistemine olan yatıştırıcı etkisi sayesinde, uyku sorunlarını da çözmeye yardım eder. Panik atak gibi ruhsal sorunları olanlara da fayda sağlar.</li>
<li>Amipli dizanteriye olumlu etkileri olduğu ortaya konmuştur.</li>
<li>Şeker hastalığında, ilaçlı tedaviyi destekleyici bir özelliği vardır. Mutlaka tavsiye edilir.</li>
<li>Alıç sirkesi çeşitli sağlık sorunlarından dolayı baş ağrısı yaşayanlara da iyi gelmektedir.</li>
<li>Ciltte oluşan kaşıntılarda alıç sirkesinden faydalanılır.</li>
<li>Zayıflamak isteyenler, diyetlerinin bir parçası olarak alıç sirkesi kullanırsa; daha sağlıklı bir kilo verme süreci yaşarlar.</li>
<li>Emziren annelere, doktorlarına danışarak alıç sirkesi tüketmeleri önerilir. Süt üretimine yardımcı olur.</li>
<li><b>Alıç sirkesi</b>, cinsel gücü kuvvetlendirir.</li>
<li>Hafızayı güçlendirmek için birebirdir.</li>
</ul>
<br />
Alıç Sirkesi Yapımı Nasıldır?<br />
<br />
<h3>
Alıç Sirkesi için <b>Gereken Malzemeler</b></h3>
<br />
<ul>
<li>1 kilo alıç meyvesi</li>
<li>Kaya tuzu</li>
<li>Organik Sirke</li>
<li>4 litre su</li>
<li>Büyük cam kavanoz</li>
</ul>
<br />
<h3>
Alıç Sirkesi Yapılışı</h3>
Öncelikle mevsiminde ve taze olan 1 kilo kadar alıç meyvesini, güzelce temizleyiniz. Tavsiyemiz, market yerine organik pazarlardan satın almanızdır. Daha sonra cam kavanoza yerleştiriniz. Üzerine 4 litre kadar su ekleyiniz. Ardından içine bir fincan, doğal sirke koyunuz. Elma ya da üzüm sirkesi; hangisi elinizin altındaysa onu tercih edebilirsiniz. Burada önemli olan nokta, sirkenizin doğal olmasıdır. Marketlerde satılan sirkeler pastörize edilmiştir ve mayalanmaya yardımcı olmaz. Ardından 1 tatlı kaşığı doğal kaya tuzu ekleyerek, iyice karıştırınız. Kavanozun üzerini tülbentle kapatınız ve sıkıca bağlayınız. Sirke karışımını, karıştırırken mutlaka tahta kaşık kullanmalısınız. Ve kavanozu güneş görmeyen, serin bir yerde muhafaza etmelisiniz.<br />
<br />
Hazırladığınız sirkenin üzerine tarihi not almanız süreyi takip edebilmeniz açısından faydalı olacaktır. 3 veya 4 haftaya kadar <b>alıç </b>sirkeniz içilmeye hazır hale gelecektir. Alıç sirkesinin içeriğindeki probiyotiklerden en iyi şekilde yararlanabilmeniz için sirkeyi doğru koşullarda muhafaza etmelisiniz. Sirkeyi hazır olduktan sonra süzmekte fayda var. Süzdükten ve şişeledikten sonra, serin bir yerde kullanmak üzere saklayınız.<br />
<br />
<b>İlgili Aramalar. Alıç Sirkesi <a href="http://www.nedirkibu.com/" target="_blank">Nedir</a>, Alıç Sirkesi faydaları, Alıç Sirkesi nasıl yapılır, Alıç Sirkesi bilgileri, Alıç Sirkesi resimleri, Alıç Sirkesi nasıl olur, Alıç Sirkesi yararları, Alıç Sirkesi iyi geldiği hastalıklar, Alıç Sirkesi zararları, Alıç Sirkesi hakkında bilgiler</b>Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-13180664533775835462017-08-14T10:54:00.000+03:002017-11-01T15:54:34.960+03:00Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları Neden Olur?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları Neden Olur?" border="0" data-original-height="399" data-original-width="600" height="425" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglNrfjG1qpzUw-_F_TxxLpyoIcO9Ift6EEo2DxFU6Bb9Do-lFk-sxKsX13FE3gAHazz_wQiSNNQ5kz5gtnnJekzzDAeBRIqdNA5yZiazlajXVB6ethM1sH_q0bA7oWTxM-y1M5WNP0yA/s640/gebelikte-sirt-agrisi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları Neden Olur?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları Neden Olur?</td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Bel ve sırt ağrıları</b> hamileliğin çok yaygın yan etkilerinden biridir. Ama ağrıyı nasıl dindireceğinizi bilirseniz, hele ortaya çıkmasını önlemenin yollarını öğrenirseniz, önemsiz bir soruna dönüşür.<b>Hamilelik</b>, bedende büyük değişiklikler gerçekleşen bir dönemdir. İlk aylardan başlayarak, hormon düzeylerinizde akıl almaz yükselip alçalmalar olur ve aylar ilerledikçe, içinizdeki değişiklikler, dış görünüşünüzü de etkilemeye başlar: Belinizin biçimi kaybolur; karnınız büyümeye başlar; hamile olduğunuzu duymamış herkesin, ilk bakışta bebeğiniz olacağını anlaması, uzun sürmez.<br />
<br />
Kadınların binlerce yıldır çocuk doğurmalarına karşın, evrim hamileliği ve doğumu hiç de kolaylaştırmış gibi görünmemektedir. İçinizdeki bebek büyüdükçe ve bedeniniz buna uygun uyumu yaptıkça, asıl organlarınız sağa sola itilir ve belli bir neden olmaksızın, durup dururken kendinizi “yıpranmış” hissetmeye başlarsınız.<br />
<br />
<b>NEDENLERİ</b><br />
<br />
Hamilelik dönemi boyunca oldukça büyük yük altında kalan bölgelerden biri, sırtınız ve belinizdir; bu yükü azaltmak yolunda bir girişimde bulunmazsanız, sırt ve bel ağrıları, ö-nemsiz bir rahatsızlık olmaktan çıkarak, ciddileşir. Kadınların çoğunda, hamileliklerinin bir döneminde, sırt ve bel ağrıları kaçınılmaz olarak gelişir. Bunun nedeni, etenin (plasentanın) kas kirişleri ile kas bağlarının doğuma hazırlık olarak yumuşayıp gevşemesine neden olan progesteron hormonunu üretmesidir. Bu olay özellikle leğen bölgesi çevresinde oluşur. Progesteron, aynı zamanda, omurgaya destek olan bağların da gevşemesine neden olur; bu da omurganızı, gerilmeye daha duyarlı bir duruma getirir.<br />
<br />
<b>EK AĞIRLIK</b><br />
<br />
Hamileliğiniz sırasında taşımakta olduğunuz ek ağırlık gündelik stresleri artırırken, hamile kadının benimsediği duruş biçimi de, sırtının alt yanındaki gerginliği artırır. Hamilelik sırasında aşırı ağırlık yüklenen sırtınızda, zaten hamilelikten önce de sorunlar varsa ya da ..özellikle kötü bir duruş biçiminiz varsa, gerginlik büsbütün artabilir.<br />
<br />
En çok rahatsız olan bölge, sırtınızın altından kaba etlerinizin üstüne kadar olan bölümdür. Buna yol açan, omurga ile leğen arasındaki eklemleri yumuşatan hormonlardır ve hamileliğin sonraki aşamalarında, bu rahatsızlık neredeyse kaçınılmazdır.<br />
<br />
Bel-sırt ağrılarına kas gerginliği de yol açabilir. Sırta büyük kaslar destek verir ve bunların aşırı olarak kullanılması ya da üstüne ek bir ağırlığın yüklenmesi, sırtınızın ağrımasına yol açar.<br />
<br />
<b>SİYATİK SİNİRİ</b><br />
<br />
Bel-sırt ağrılarının çok yaygın bir başka nedeni de, siyatik sinirinin baskı altında kalmasıdır. Siyatik siniri, bedenin bütün alt yanına ve bacaklara uzanan dallarıyla, insan bedenindeki sinirlerin en büyüğüdür. Bir omur diskinde çatlaklar ya da yarılmalar olması, siyatik sinirini olduğu yerde açığa çıkarır. Bu da, hamilelik sırasında bedeninizin tuttuğu fazladan sıvıyla şişen içindeki yumuşak dokunun fırlamasına ya da dışarı sarkmasına neden olur. Sarkan bu doku, omurganın alt yanındaki kemik kanallarını bastırır. Siyatik siniri omurilikten çıkarak bacağa bağlandığından, ağrı, sırtınızdan bacaklarınıza doğru dağılarak yayılır.<br />
<br />
<b>İşte hamilelikte bel ağrısını azaltan o öneriler…</b><br />
<br />
<br />
<ul>
<li>Hamileliğe bağlı olarak vücudunuz değiştikçe duruşunuz da değişebilir. Ancak kambur ve yanlış duruşu önlemek için nasıl durduğunuzu sıklıkla kontrol etmelisiniz. Başınız ve omuzlarınız dik olmalı. Bu duruş bel ve sırt ağrılarının oluşmasını önleyebilir.</li>
</ul>
<ul>
<li> Hamilelikte babet olarak adlandırılan altı tamamen düz olan ayakkabılar giyilmemeli. Çok az topuğu olan ayakkabıları seçin. Evde de rahat ve çok az topuklu ayakkabılar giyebilirsiniz.</li>
</ul>
<ul>
<li> Yere doğru asla belinizi bükerek eğilmeyin. Yere eğilmeniz gerektiğinde dizlerinizi bükerek, beliniz dik olarak şekilde çömelin ve yine aynı şekilde doğrulun.</li>
</ul>
<ul>
<li> Geceleri ya da gündüzleri dinlenirken sırt üstü yatmayın. Yan yatın ve karnınızın altını ince bir yastıkla destekleyin. Bu sayede bel ve sırt ağrılarınızda ciddi bir azalma meydana gelecektir.</li>
</ul>
<ul>
<li> Çok yumuşak ve çok sert yatakları tercih etmeyin. Serte yakın ancak çok sert olmayan bir yatakta uyumalısınız.</li>
</ul>
<ul>
<li> Oturma pozisyonundayken mutlaka belinizin arka bölümüne yastık koyun. Yastık belinizi tam olarak kavramalıdır.</li>
</ul>
<ul>
<li> Bel ve sırt ağrılarını azaltan egzersizleri yapın. Egzersiz öncesi mutlaka doktorunuza danışın.</li>
</ul>
<ul>
<li> Belinizi destekleyen ve hamilelikte kullanılabilen kemerleri deneyebilirsiniz. Bu kemerlerin nasıl kullanılması gerektiği konusunda doktorunuzdan bilgi alın.</li>
</ul>
<ul>
<li> Hamileliğinizin ilk günlerinden son günlerine dek sürekli dinlenmeye özen gösterin. Uzandığınızda ayaklarınızı yüksek bir yere koyun.</li>
</ul>
<ul>
<li>Uzun süre ayakta kalmayın. Her 5 dakikada bir birkaç dakikalığına da olsa oturarak dinlenmeye çalışın.</li>
</ul>
<ul>
<li> Uzun yürüyüşler bel ve sırt ağrılarının temel nedeni olabiliyor. Günde yarım saatten daha fazla yürümeyin.</li>
</ul>
<ul>
<li> Ağır eşyalar kaldırmak hem ağrılara hem de düşük sebebi olabilir. Asla ağır eşya kaldırmayın.</li>
</ul>
<ul>
<li> Ciddi bel ağrıları yaşadığınızda bir havluyu ısıtarak belinize koyabilir ve hafif masaj yapabilirsiniz.</li>
</ul>
<br />
<b>İlgili Aramalar: Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları neden olur, Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları <a href="http://www.nedirkibu.com/" target="_blank">nedir</a>, Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları nedenleri, Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları tedavisi, Gebelikte Bel ağrısı neden olur, Gebelikte Bel ağrısı nasıl geçer, Gebelikte sırt ağrısı olurmu, Gebelikte Bel ve Sırt Ağrıları ile ilgili bilgiler</b>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-54627824742751399582017-08-11T08:30:00.000+03:002017-08-11T08:30:19.529+03:00Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun Domates Suyu Tavsiye Ettiği Hastalıklar!GÜNDE BİR BARDAK DOMATES SUYU!<br />
<br />
Hibrit bir domatesin içeriğiyle doğal (hibrit olmayan) domatesin içeriği tamamen farklıdır. Glokom yani göz tansiyonu varsa, <b>kardiyomiyopatide </b>yani <b>kalp büyümesi </b>şikayetiniz varsa domates suyu içeceksiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="330" data-original-width="620" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjI33B3fcR2K7YGZMK-bddx7UhWiUBHFSDftDwauDVH51P1SnkMhtlJseXgbUMSMOZQsaC0bmNOonyqPR9kAWFnOu0Vb-g5vGqNLuwRkmZgzuEsdjtHRceH_6BDFQsMUq8DICCmPBdzaQ/s1600/domates-suyu-kuru-zayiflama.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun Domates Suyu Tavsiye Ettiği Hastalıklar!</td></tr>
</tbody></table>
<br /><br />
50 yaşından sonra erkekler, çok sık görülen <b>prostat hiperplazi </b>dediğimiz yani iyi huylu prostat büyümesine bağlı olarak idrar yapma zorluğu çekerler. Buna karşı da domates suyu tüketilmeli. Ama hangi domatesin suyu? Doğal olan, hibrit olmayan bir domatesin suyu tüketilmeli.<br />
<br />
<b>Kalbi dıştan yağlanan </b>bir kişiye de yine aynı şekilde domates suyu önerilir. Bir ay boyunca, günde bir bardak kürü uygulayabilirsiniz.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-35146390240894977082017-08-10T15:11:00.000+03:002017-08-10T15:11:40.976+03:00Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun Kabızlık İçin Tavsiyesi!<b>PROF. DR. İBRAHİM ADNAN SARAÇOĞLU DOĞANIN DİLİNDEN</b><br />
<div>
<br /></div>
İnsanlar kabızlık şikayeti çekerler ki, günümüzde en büyük problemlerden bir tanesidir. Bunun çözümü o kadar basit ki! Ne yapacaksınız? Zeytinyağlı pırasa yapacaksınız.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun Kabızlık İçin Tavsiyesi!" border="0" data-original-height="371" data-original-width="670" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjkcIpcqSdVtnyv1MkoV768ohrZtOIe409ds2ZdMwLgm5vZOv7VS_X4bzwMKcu6jb2WIGmGcHVW374dR-MIIB8t4mA-ihMthcAVpA5mYoSbd7adrzne8v5aU_L3UrckTiw_12xjHVtGw/s640/pirasa.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun Kabızlık İçin Tavsiyesi!" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun Kabızlık İçin Tavsiyesi!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Zeytinyağlı pırasa gerçek bir mucizedir. Ancak bu pırasa, pirinçsiz ve havuçsuz olacak. Öğünlere başlamadan önce bir avuç dolusu zeytinyağlı pırasayı tüketip öyle öğünlerinize başlayın.<br />
<br />
Günde iki defa öğlen ve akşam bunu yapın. Bakın kabızlığınız nasıl düzene girecek. Bunu düzenli 15 gün yapın, kabızlık sorununun ortadan nasıl kalktığına şahit olacaksınız.<br />
<br />
Ayrıca pırasa, kum döktürür. Antilitogendir; böbrek taşı oluşumunu engeller.<br />
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-25410027367362961452017-08-10T14:54:00.003+03:002020-12-12T18:15:53.358+03:00Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Soğan Kürü Hakkında Açıklamalar!Yumurtalık kistlerinin bazılarında insülin direnci gelişebiliyor, ağrı yapabiliyor, adet düzensizlikleri oluyor. Soğan kürü ise bütün bunları düzene sokarken yumurtalık kistini de ortadan kaldırıyor<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Soğan Kürü Hakkında Açıklamalar!" border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUAbOcpKUWrj16Fl0lj6ovyIxObultW5GlknVbBC6UX2NQw1KhJSOgqyKAwgkK3NSQ-ENjf5aXXF6asMdDywXZajqZp8FXad2JIct0V2lDMKDRoa3wUOHP6ZtugnuEkHkXyWf1sc7Crg/s640/sogan-kuru-nasil-yapilir.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Soğan Kürü Hakkında Açıklamalar!" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Soğan Kürü Hakkında Açıklamalar!</td></tr>
</tbody></table>
<b>PROF. DR. İBRAHİM ADNAN SARAÇOĞLU DOĞANIN DİLİNDEN</b><br />
<br />
Bu hafta sizlerle soğan, sarımsak ve pırasa ailesi hakkında pratik bilgiler paylaşacağım...<br />
<br />
Başlangıç, soğandır. Sarımsak soğandan türemiştir. Pırasa da sarımsaktan türemiştir. Soğan, polikistik over, yumurtalık kisti, miyom, endometriozis dediğimiz çikolata kisti, PMS dediğimiz postmenstrual (adet sonrası) sendrom ve prostatit'e bağlı ağrı şikayeti çeken erkekler için bulunmaz bir nimettir. 18-19 yaşlarında onlarca genç kız tanırım; yolda beni durdururlar. 'Hocam polikistik overim vardı, sizin soğan kürüyle geçti' derler.<br />
<br />
Bugün onlarca tıp doktoru teşekkür ediyor, 'Hocam ben ilaç yazmadan önce gidin, Saraçoğlu hocanın soğan kürünü uygulayın diyorum' diyorlar. Çünkü burada genç kızlarda yumurtalık kistlerinin bazılarında insülin direnci de gelişebiliyor, ağrı yapabiliyor, adet düzensizlikleri oluyor. İşte soğan kürü, bütün bunları düzene sokarken yumurtalık kistini de ortadan kaldırıyor.<br />
<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>İLAÇLAR TÜYLENME YAPABİLİR</b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
Tıp, adet düzenleyici olarak ilaç veriyor. Beş-altı ay doğum kontrol hapları veriyor. Dolayısıyla bu ilacı bıraktıklarında genç kızlarda tüylenme başlıyor. Soğan kürü, 3-4 cm.'lik miyomların ortadan kaldırılmasında, çikolata kistinin gelişmesini önlemede ve menopoza bağlı şikayetlerin ortadan kaldırılmasında iyi bir destekleyicidir.</div>
<div>
<br />
Şiddetli prostat içi iltihaplanmaya bağlı ağrı şikayeti olan erkekler de soğan kürü yapmalıdır. Ama prostatite bağlı şikayeti olan erkeklere soğanı çiğ olarak da tüketmelerini öneririm.</div>
<div>
<br />
Tüm saydığımız bu şikayetlere karşı soğan kürü nasıl uygulanacak? Orta boy bir yemeklik soğan kullanılacak; kırmızı soğan olmaz. Dış kabuğu hafif kahverengimsidir. İnce kahverengi kabuğunu soyacaksınız, ondan sonra dörde böleceksiniz. Dörde bölünmüş soğanı beş, en fazla yedi dakika 1.5 bardak suda ağzı kapalı bir şekilde kısık ateşte kaynatacaksınız. Kesinlikle soğuk içmeyeceksiniz. Ilıktan sıcak olacak, yudum yudum içeceksiniz; mümkünse aç karnına!</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>ÜLSERİ OLANLAR UYGULAMAMALI!</b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
Soğan kürünü kimler uygulayamaz? Gastrit ve ülser şikayeti olanlar bu kürü uygulayamazlar.<br />
<br /></div>
<div>
Soğan kürü, 15 gün uygulanır, maksimum beş gün ara verilir, sonra tekrar 15 gün uygulanır. Bir aylık bir kürdür.<br />
<br />
Kadınlar, polikistik overlarının, çikolata kistlerinin, miyomlarının ortadan kalktığını, menopoz şikayetlerinin nasıl hafiflediğini hayretle gözlemleyecekler.</div>
<div>
<br />
Soğan kürü; sabahakşam günde iki defa, içebiliyorlarsa aç karnına, yoksa en erken yemekten 1.5-2 saat sonra içilmelidir. İçimi çok kolaydır. Ben mutlaka yılda iki defa soğan kürünü, yılda iki defa lahana kürünü uygularım.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Soğan kürü koku yapar mı diye düşünenler olacaktır. Soğan kürü, asla kötü koku yapmaz. Zaten soğanı kaynatmış oluyorsunuz. Brokoli, lahana ve karnabaharda, mirosinaz glikosinolat enzim substrat reaksiyonu vardır. Yani kükürtlü bileşiktir. Soğan, sarımsak ve pırasada ise alliin ve alinaz enzimi vardır. Alinaz enzimi, soğanda kaynatıldıktan sonra inaktif olduğu, deproteinize olduğu için yani enzim yapısı, protein yapısı bozulduğu için koku yapan özelliği ortadan kalkmış oluyor.</div>
<div>
<br />
Aynı aileden gelen sarımsak, saçkırana iyi gelir. Sarımsak, bilinen bir Anadolu kültürüdür. Sarımsağı tüketirken dikkat etmeniz gereken şey şudur: Eğer akne, sivilce problemi yaşıyorsanız, lütfen çiğ sarımsak tüketiminden uzak durun. Genç kızlar şöyle düşünür; 'Sarımsağın içerisinde doğal antibiyotik var. İşte bunun için de iltihap kurutucudur. Yani benim sivilcelerimi geçirir.' Aksine sivilcelerinizi azdırır.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-68507317040771044862017-08-10T14:45:00.000+03:002018-11-17T16:28:40.724+03:00Aleyna Tilki Dudaklarına Dolgu Yaptırdı!‘Sen Olsan Bari’ şarkısıyla kısa zamanda Youtube’da izlenme rekoru kıran Aleyna Tilki, Instagram hesabına yüklediği son fotoğraf ile dikkatleri bir kez daha üzerine çekti.<br />
<br />
17 yaşındaki Aleyna Tilki'nin Instagram'a koyduğu bu fotoğrafta, dudaklarına dolgu yaptırdığı gözlerden kaçmadı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Aleyna Tilki Dudaklarına Dolgu Yaptırdı!" border="0" data-original-height="589" data-original-width="490" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgq5toSmcXA5U_Ad4sZgaKLLPCz5nYnpdGEiz7xTdBbOr5ucSpvoylfqloKBac_YrC8qEo6Xdc1OtqXdk_LD4M-Horun339xPRtIynlHJE05A3K15e1pOFb8_2nRLNoygH9sJQHDkKDIw/s640/0x0-aleyna-tilki-dudak-dolgusu-ile-dikkat-cekti-1502352742612.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Aleyna Tilki Dudaklarına Dolgu Yaptırdı!" width="532" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Aleyna Tilki Dudaklarına Dolgu Yaptırdı!</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-64990408042125712632017-08-08T17:56:00.001+03:002021-02-14T18:44:04.037+03:00Gümüş Suyu Nasıl Yapılır? Gümüş Suyunun Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Gümüş Suyu Nasıl Yapılır?" border="0" height="312" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEho86U_fIK0ib5QZhm762jZMrYtvnZ2lmOqY4S4prb7z8Fs6_Qx3nbwBYeDTlBpty_8dvBN9OpAwwMOjA1eG-8E08S5Oqr5_mtoXWfN3D5aQCmMvOdQfF4SOPF0EiIc-R9mKTzxFAvdmQ/s640/gumus-suyu-nasil-yapilir.jpg" title="Gümüş Suyu Nasıl Yapılır?" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Gümüş Suyu <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Nas%C4%B1l%20Yap%C4%B1l%C4%B1r" target="_blank">Nasıl Yapılır?</a><br />
<div>
<br /></div>
</td></tr>
</tbody></table><br /><h3 style="text-align: left;">Gümüş Suyu Nasıl Yapılır? Gümüş Suyunun Faydaları Nelerdir?</h3><div>
Son yıllarda en çok konuşulan ve ilgi çeken, antibiyotiklerden kat ve kat daha üstün olduğu iddia edilen <b><span style="color: #ff00fe;">Gümüş suyu</span></b> ile ilgili bilgileri ve <b><span style="color: red;">evde gümüş suyu yapmak</span></b> için gerekli malzemelerin listesi ve ince detayları yazımızdadır. <a href="http://www.nedirkibu.com/2016/09/gumus-suyu-nedir-gumus-suyu-icmenin-faydalari.html" target="_blank">Gümüş suyu nedir</a> isimli makalemizi de okuyabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Gümüş Suyu</b>; antibiyotiğe ihtiyaç duyulan ve antibiyotiğin yetersiz kaldığı hemen tüm alanlarda aktif olarak kullanılır. Ancak antibiyotikten farkı; tamamen doğal bir karışım olma özelliği sebebiyle; her türlü yan etkiye uzaklığı ve metabolizmada herhangi bir yok edici etkiye sahip olmamasıdır. ” Gümüş Suyu” oral yolla alındığı zaman; 6 dakika içinde etkisini göstermeye başlar. </div><div><br /></div><div>Basitçe söylemek gerekirse kolloidal gümüş suyu, gümüş parçacıklarının saf su içerisinde homojen olarak dağılmış halidir. Çözülen gümüş partikülleri aynı elektrik yüküne sahip oldukları için birbirini iterler. Bu sayede çözücü içerisinde tamamen homojen olarak dağılmış olur. Gümüş partiküllerinin aynı elektrik yüküne sahip olup birbirini itmesi ve homojen olarak dağılması, vücutta yığılma yapmamasına olanak sağlar. </div><div><br /></div><div>Belli bir süre dolaşım sisteminde görevlerini tamamladıktan sonra sindirim sistemi yoluyla dışarı atılırlar. Hem homojen olup birbirine temas etmemesi, hem de sindirim sistemi yoluyla kolaylıkla atılabilmesi özelliklerinden dolayı, kolloidal gümüş suyu hiçbir yan etkiye ve kalıcı etkiye sahip değildir.<span style="color: white;">www.nedirkibu.com</span><br />
<br />
<b><span style="color: red;">Gümüş suyu yapmak</span></b> istiyorsanız alttaki bilgileri dikkate alın.<br />
<ul>
<li>Gümüş Suyu, boyutları nano olması nedeni ile hücrelerin içine girebilir. </li>
<li>Bakteri ve virüslerin içerisine girerek onları parçalar.</li>
<li>Parçalanan bakteri ve virüsleri vücudumuz dışarı atar:</li>
<li>650 farklı bakteri ve virüse karşı son derece etkilidir.</li>
</ul>
- Dikkat edilecek en önemli konu 99,99 ayarında saf gümüş çubuk kullanmaktadır. Bunun dışındaki kullanılacak gümüş veya metal karışımlı çubuklar sağlığınıza ciddi şekilde zarar verir. Güvendiğiniz kuyumculardan bu konuda bilgi alabilirsiniz.<br />
<span style="color: white;">http://www.nedirkibu.com</span><br />
- Gümüş suyu yapmak için Distile su kullanmalısınız yani musluk suyu ile yapılmamalıdır.(0,00 ppm olmalıdır)<br />
<br />
- Gümüş suyunu hazırlayacağınız kap, cam olmalıdır ve plastik gibi maddelerle temas etmemelidir.<br />
<br />
- Gümüşleri elektrolize etmek için düşük voltaj en uygundur. Gümüş çubukları kavanoz içine birbirine değmeyecek şekilde yerleştirin. Elektroliz devam ederken Gümüş çubuklar karardıkça, fişi çekerek çubukları pamuk veya peçete yardımıyla temizleyiniz.<br />
<br />
-Gümüş suyunu yaparken TDS metre ile suyu ölçünüz, (Fişi çekiniz), istediğiniz PPM'e geldiyse , kağıt filtrede süzdükten sonra ışık - güneş almayacak bir kaba koyarak oda sıcaklığında saklayınız. Buzdolabına koymayınız, güneş altında bırakmayınız.<br />
<br />
Bazı kaynaklar hazırlanan gümüş sularının sarı olmasını kaliteli olduğunun göstergesi kabul ederken bazı üreticiler ise berrak rengi savunmaktadır! Hazırlanan gümüş suyu distile su ve belirli bir voltaj ile yapılması durumunda 10-12 saat elektroliz yapılması ile berrak olabilir.1 gün karanlık bir yerde beklemesi durumunda suyun sarı rengi aldığını göreceksiniz.<br />
<br />
>> <a href="http://www.nedirkibu.com/2016/09/gumus-suyu-nedir-gumus-suyu-icmenin-faydalari.html" target="_blank">Gümüş Suyunun Geçmişteki kullanım alanlarını okumak için tıklayın!</a><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Evde hazırlanan Gümüş Suları" border="0" height="396" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo5NLmbHLCvo12f18RM7fQpAZdx1rGAHEmlFa9RFdVxACmrVfPwFfbEFwA90na7hkkqGMqi6VjsjKq9wjlg9SFtHmBe1iQ3F-68T0sAJRwav98ERXZyF6wotv96Ir510XUKbttd1VnEw/s640/15370006_1017118741766834_4826982579831554386_o.jpg" title="Evde hazırlanan Gümüş Suları" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Evde hazırlanan Gümüş Suları</td></tr>
</tbody></table>
<span style="color: red;"><b><br /></b></span></div><div><h3 style="text-align: left;"><span style="color: red;"><b>GÜMÜŞ SUYU KULLANIM ŞEKİLLERİ: </b></span></h3>
<ul>
<li>GÖZ, KULAĞA, BURNA VE AĞIZA FISFIS ŞİŞEİ İLE PÜSKÜRTÜLÜREKEK VEYA DAMLATILARAK-GARGARA YAPILARAK</li>
<li>CİLDE FISFIS İLE PÜSKÜRTEREK VEYA YARA BANDI GİBİ BİR MALZEMEYİ CİLDE YAPIŞTIRIP ÜSTÜNE DAMLATARAK.</li>
<li>ŞIRINGA İĞNESİ ÇIKARTILARAK VEYA BURUN POMPASINA ÇEKTİREREK.</li>
<li>NEBİLÜZATÖR (SIVI MADDELERİ GAZ HALİNE ÇEVİREREK MASKE YARDIMI İLE SOLUNMASINI SAĞLAYAN CİHAZ)</li>
<li>DAMLALIK İLE DAMLATILARAK</li>
</ul>
<span style="color: white;">http://www.nedirkibu.com</span><br />
<h3 style="text-align: left;"><b><span style="color: red;">DİKKAT EDİLECEK BİLGİLER:</span></b></h3>
<ul>
<li>SABAH AKŞAM BİR TÜRK KAHVESİ FİNCANI ÖLÇÜSÜNDE YEMEKLERDEN 30 DAKİKA KADAR ÖNCE VEYA 30 DAKİKA SONRA YUDUMLAYARAK VE AĞIZDA MÜMKÜN OLDUĞUNCA UZUN TUTUP DİL ALTINDAN DİREK KANA KARIŞMASINI SAĞLAYARAK, </li>
<li>KULLANILDIĞI DÖNEMDE ALKOL VE SARIMSAK KULLANILMAMALIDIR.</li>
<li>KARANLIK SERİN BİR DOLAPTA “BUZDOLABI DEĞİL” SAKLANMALIDIR</li>
<li>İÇİLİRKEN KÜÇÜK YUDUMLAR HALİNDE ALINMALI MÜMKÜN OLDUĞUNCA UZUN SÜRE AGIZDA TUTULMALIDIR.</li>
<li>2-3 BİN KİŞİDE BİR GÖRÜNEN GÜMÜŞ ALERJİSİNE DİKKAT EDİLMELİDİR. GÜMÜŞ ALERJİSİ OLUP OLMADIĞINI TEST İÇİN AZ BİR MİKTARI BİLEGİN İÇ KISMINA SÜRÜLEREK BİR MÜDDET BEKLENMELİDİR. OLUMSUZ BİR DURUM OLURSA KULLANILMAMALIDIR. </li>
</ul>
<br />
<h3 style="text-align: left;"><span style="color: red;"><b>GÜMÜŞ SUYU KULLANIM ALANLARI:</b></span></h3>
<ul>
<li>DEZENFEKTAN OLARAK: TÜM YÜZEYLERE PÜSKÜRTÜLEREK MİKROPLARDAN ARINDIRILABİLİR.</li>
<li>SIVILARI BUHARLAŞTIRAN CİHAZLAR İLE UYGULANDIĞI ORTAMDA MİKROP BIRAKMAZ.</li>
<li>KLİMALARIN “DUVAR VE ARAÇ TİPİ “ÇALIŞIR DURUMDA İKEN FİLTRE KISMINA PÜSKÜRTÜLEBİLİR,</li>
<li>YARALARA PÜSKÜRTÜLÜRSE ÇOK ÇABUK İYİLEŞTİRİR.</li>
<li>CİLT PROBLEMLERİNE PÜSKÜRTÜLEREK VEYA YARA BANDI GİBİ BANT YAPIŞTIRIP ÜZERİNE DAMLATARAK.</li>
<li>GÖZ PROBLEMLERİNDE DAMLATILARAK,</li>
<li>KULAK PROBLEMLERİNDE DAMLATARK VEYA PÜSKÜRTEREK,</li>
<li>BURUNDAN DAMLATARAK VEY PÜSKÜRTEREK, SIRTÜSTÜ YATILIP KAFA GERİYE VERİLİR VE BURUN DEİKLERİNDEN İÇERİYE PÜSKÜRTÜLÜR GENİZDEN AKMASI SAĞLANIR,</li>
<li>CİLT YANMALARINDA MİKROP KAPMAMASI İÇİN PÜSKÜRTÜLEREK,</li>
<li>MİDE ÜLSERLERİNDE YARAYA BULAMIŞ MİKROPLARI YOK ETMEK İÇİN İÇİLEREK,</li>
<li>EKLEM ROMATİZMASI GİBİ RAHATSIZLIKLARDA İÇİLEREK.</li>
<li>PROSTAT GİBİ MİKROPLARININ YOK EDİLMESİNİN ZOR OLDUĞU RAHATSIZLIKLARDA ÇOK ETKİLİDİR.</li>
</ul>
<b><br /></b>
<br />
<i><b>Uyarı: </b>Burada yer alan bilgi , değerlendirmeler ve uygulamalar, Hiç bir surette kişinin hastalığına tanı veya tedavi etme niteliği taşımamaktadır. Bu yazı internet ortamından alıntılarla zenginleştirilmiştir. Lütfen hastalıklarınız ve tedavi için doktorunuza danışınız.</i><br />
<i><br /></i>
<b>Gümüş suyu nedir, Gümüş suyu nasıl yapılır, Gümüş suyu tarifi, evde Gümüş suyu nasıl yapılır, Gümüş suyu yapmak için malzemeler, Gümüş suyu hastalıklara iyi gelirmi, Gümüş suyu faydaları, Gümüş suyu hangi hastalıklarda kullanılır, Gümüş suyu için gümüş tel</b></div>Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-92210476393568581102017-08-08T17:20:00.000+03:002017-08-08T17:26:06.789+03:00Dr. İbrahim Saraçoğlu Yoğurt ve Limon İle Zayıflama KürüSağlıklı bir yaşam için insan vücudunda belirli vücut kit endeksi oranlarına uymamız gerekiyor. Fazla kilolar sağlığımız için olumsuz durumlara yol açabilir.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Dr. İbrahim Saraçoğlu Yoğurt ve Limon İle Zayıflama Kürü" border="0" data-original-height="333" data-original-width="625" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqPL6YYLafSwAIunw8TcimyHm8KrGX1sTwhTjmba2l4sL_bC_2E5tWo1XbfWyEzFfhZ0Qo_szYHFhgSIWE2J0J80I6znAUZnHDFxc6OvPekcZpRl6Bklsl1Sdoc-2rqOe0x36xW-ot6g/s1600/limon+yogurt+kuru+tarifi.png" title="Dr. İbrahim Saraçoğlu Yoğurt ve Limon İle Zayıflama Kürü" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Dr. İbrahim Saraçoğlu Yoğurt ve Limon İle Zayıflama Kürü</td></tr>
</tbody></table>
<b>Zayıflamak</b>, <b>göbek eritmek </b>ve vücuttaki istenmeyen <b>yağlardan kurtulmak</b> için sizler için <u><b>zayıflama kürünü</b></u> nedirkibu olarak paylaşıyoruz.<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Göbek bölgesindeki aşırı ve gereksiz kilolarınızdan kurtulmayı başaramıyorsanız<b> Prof. Dr. İbrahim Saracoglu</b>’nın sunduğu yoğurt ve limon kürü mucizesini mutlaka denemelisiniz.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
<b>Limonlu yoğurt kürünü</b> denemeden önce öğrenmeniz gereken en az 2 hafta devam etmeniz gerektiğidir. 1 – 2 gün denedikten sonra işe yaramadığını düşüncesine kapılıp sakın bırakmayın. Rahat ve basit şekilde hazırlayacağınız <b>Yoğurtlu Limon kürü tarif</b> sayesinde göbek bölgenizdeki yağlardan, kilolarınızdan hızlıca kurtulacaksınız.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
<b>Limon Yoğurt Kürü Malzemeler:</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yarım limonun suyu</div>
<div>
3 Yemek kaşığı yarım yağlı yoğurt</div>
<div>
1 çay kaşığı pul biber (pul biber yerine zencefil ya da zerdeçal da olabilir)</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>Yoğurt Kürü Nasıl Yapılır – Hazırlanışı</b></div>
<div>
Yukarıda verdiğim ayrıca resimlerde de göründüğü limonun suyunu, yoğurdu ve pul biberi belirtilen ölçülerle uygun bir kase içerisinde karıştırın.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>Yoğurt Kürü Diyetinin YAPILIŞI:</b> Gece uyumadan yarım saat önce yiyin. Bu karışımı tükettikten sonra kesinlikle başka hiç bir şey yememeniz gerekiyor. En az 2 hafta boyunca bunu sürdürün. 2 Hafta sonunda değişimi göreceksiniz.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-88147126405506098082017-08-08T10:39:00.000+03:002020-04-07T23:05:09.330+03:00Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler, Facebook AnimasyonlarıSosyal medyada paylaşabileceğiniz birbirinden güzel hareketli resimler, hareketli gifler, Nedirkibu.com da. alt kısımda özenle seçtiğimiz resimleri telefonunuza kaydedebilir ve arkadaşlarınıza gönderebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler</b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="281" data-original-width="500" height="354" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0lngDVCGh3GSmnibkeiPhy2Q0BEm6jIjeWVUY99MlSAZTg5hnz9B_a8dn5zDRs-syVq0w2VIZZwupcrBEjfRpdiAWBWFGBA8jlhx0W3V1pKvRG9jEftG660F8u9swwevktasAiulV8Q/s640/facebookgifs.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="598" data-original-width="854" height="446" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfz3K9s_K9PHt0bRRLMhVR8w_gLfK9ZdahOircwigcMpgExnFy9TQPR83wg1dLNWgo_LhWMssGiLh7IH7Om-Z84XR8PE-lz7qqqZVjsb7C5s-d-EBdWMWNqTp5vYMBW3RV9zEmhKSe8Q/s640/facebookgif.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="274" data-original-width="500" height="350" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtvBHsnYU6Hrc1sfl1Xwu0-LVQ3J1J_oWOnqeR9ZreIoQzOENKdmQ7Wd1M0xxwrOlSVehZmCOc2Lnr5PXyMGGk99yh6cm36-B2C8TLyFFPsq_whmfubo3einqpqser_kID10rN7w_8ew/s640/giflerfacebook.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="277" data-original-width="500" height="350" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-CDd4Qh9eC71sLz4Y1N087dwTS7FTbPIvrJK_X9LjSBzq_wcg_bHUstMr_ovOosHaGpBsDPA5Mt9YZc0fteCGFg-xZ_CvC_Bpae6GlKeJ8wJkGK3AuWGmDAetd4x7VTXn1WrASG4J6g/s640/facebook-whatsapp+gif3.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0raWk8xgXmBIDbPjEMVo9YfMTvfobH2YuUiSxw6RzgYcDUdwZfk-pdzoZEzcHDFaZ5WzU6Tz8X_Voa2yNDT8YWs38QvVgLPqBmUb3eK78-mDhB220m23XEJO2WRFRUMfKLMQwAGznCg/s640/facebook-whatsapp+gif26.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1DijxAQ49D335crVZFlEdpOGNXYKX-y4EWPJyICRYC9TiD_QnMbKVt1AZMUhY_WODQE4uRCFNihEQI82bv2RvYv3WGMxh2yJJoD0_LZ6XZFUldREwSwLCRvNrKSOFkN6QeAyd2nvujg/s640/facebook-whatsapp+gif15.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler</td></tr>
</tbody></table>
<b>Kızgın olduklarınıza, sevgi duyduklarınıza, kavga ettiklerinize, yemek davetlerinizde arkadaşlarınıza gönderebileceğiniz Whatsapp veya Facebook animasyonları, durum mesajları</b><br />
<b>Sosyal medyada bunları paylaş!</b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="450" data-original-width="600" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKvoXXfnaDwMaSYq0D5Uzk02UNjtC-Sddlz054AZT1S2vbNp8yhKc2JvnGciPDZPFyQZfBCf-WllV-NgyOkrw9pKP3A5uP0sYtHNdJm7Wos_HDZ-MzhgrLd-7HPiVC7LCB1Qdwn7MN3g/s640/facebook-whatsapp+gif19.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="500" data-original-width="500" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvy8cMEtbYRvCXhFqRaDL5BquKE64qfu16jNCdt5Ii3OoSRzU2YtXzTeyUXTbqXnDRpjKTE4YDN97VZo_7vEigog4qWFax6XprcH6PLWST4vz2SZeHZwulA3F8co8m6Ndrt4CE0uRsBQ/s640/facebook-whatsapp+gif20.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEio7kzlWJjpaiwJPZAr6pbENIG4T2ZMZeYiQJ8QEgWA6WSgl3z5Rf6pHvViWeSWnc4ATEecpYQPPrv67QxUQzcT2bzLIsJVVMXAbRg8Y0BhnufIuKrwWXz6n8o-ecHy5SbnnRdhtAta3Q/s640/facebook-whatsapp+gif25.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjxSdUFrEoes3oYWqS4gPGDxKRIhEUU8GHXMzUpSZt0DEN5HHRrl3Btv0yqUyN0jYglFieHdmNyDmIjHmc29oE-xyzjo2dyTvPGMTB-bmKL_7twH9D4QzYoPClpvscYLIjYN7T1FsA00A/s640/facebook-whatsapp+gif24.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Hareketli Gifler, Facebook Hareketli Resimler</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<u><b>Daha fazla resim için diğer sayfalara gözatın >> <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/03/whatsapp-komik-durum-resimleri-hereketli-gif.html" target="_blank">1 </a>2 3</b></u>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-81620429668550871832017-08-08T10:16:00.000+03:002018-09-23T11:00:12.240+03:00Nohut Suyunun Şaşırtan Faydaları, Nohut Suyunun Faydaları Nelerdir?<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Nohut Suyunun Şaşırtan Faydaları, Nohut Suyunun Faydaları Nelerdir?" border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVfj4Td8BUjYGA6i6vwFjWg78MNLFLMlEmI9lfDTGL4iC9QqXRK5SF5LkYbuB_zvm0TT7B2xGOzeN2v1RPiryKEb9gOhVU8HwgESMOyygTcAw2iEzWKmAonJe664VwCYgKKHXgqZGtFg/s640/Sweet-Owl-Teacher-Powerpoint-Backgrounds.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Nohut Suyunun Şaşırtan Faydaları, Nohut Suyunun Faydaları Nelerdir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Nohut Suyunun Şaşırtan Faydaları, Nohut Suyunun Faydaları Nelerdir?<br />
<div>
<br /></div>
</td></tr>
</tbody></table>
Her evde bulunan <b>nohut </b>geceden ıslatılan veya direkt olarak pişirilerek yapılır. Pişirme suyu ve akşamdan sabaha kadar bekletilen su sağlık için oldukça faydalı. Bu yazıdan sonra <b>nohut</b> <b>suyunu </b>ziyan etmeyeceğinizi umuyoruz.<br />
<br />
<b>Nohut </b>kendi başına cilde, kalbe, uykusuzluğa ve birçok rahatsızlığa oldukça iyi geliyor. Kendi başına bu kadar faydalı olan bir besin kaynağının suyunun da faydalı olması gayet normal. İşte nohut suyunun faydaları...<br />
<br />
Kaynattıktan sonra veya bir gece suda beklettiğiniz nohudun suyunu çeşitli sebeplerden dolayı yemeklere eklemiyor olabilirsiniz. Ancak nohut suyunu bundan sonra atmamanızı tavsiye ediyoruz. Çünkü <b>nohut</b> <b>suyu </b>sağlığınız açısından oldukça faydalı.<br />
<br />
<div>
<ul>
<li>Cinsel gücü arttırır. Özellikle erkeklerde sperm sayısının artmasına yardımcı olur.</li>
</ul>
<ul>
<li>Nohut suyunun hızlı bir şekilde yara iyileştirici ve hücre yenileyici özelliği vardır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Bağışıklık sistemini güçlendirir, hastalıklardan koruyucu etkisi vardır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Romatizmal ağrılara iyi gelir. Bel ve kas ağrılarında tedavi edici özelliği vardır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ağız içinde oluşan yaralara gargara yapıldığında oldukça iyi geldiği söylenmektedir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Aç karnına içilen nohut suyunun bağırsakları aynı zamanda da bağırsak içinde yer alan kurtçukları temizlediği bilinmektedir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Cilt hücrelerini yeniler cildin gençleşmesini sağlar.</li>
</ul>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
* Bütün nohut türleri bağırsakları yumuşatır ve böbreklerdeki tıkanıklığı açar. Özellikle kara nohut ve pırasa rengine olanı bu etkiyi yapar. Bazı hekimlere göre, sirkede ıslatılan nohut aç karnına yendiğinde ve yarım gün aç bırakılırsa, kurtları öldürür. Hipokrates, nohutta tatlı ve tuzlu iki yapı olduğunu ve pişmiş nohutta bu iki mizacın birbirini tamamladığını söylemiştir. Tuzlu yapısı bağırsakları yumuşatır; tatlı yapı ise, idrar söktürür ve cinsel gücü artırır.<br />
<br />
<b>Nohut Suyu Nasıl Hazırlanır?</b><br />
Nohut suyu mucizevi etkilerinden faydalanmak için 2 bardak sıcak su ve bir avuç nohut yeterli olacaktır. Suyu kaynatıp kavanozun içine dökelim. Nohutları da ilave edip, kavanozun kapağını kapatalım ve sabaha kadar bekletelim. Şifa niyetine içip, cildimize de sürebiliriz. Nohut suyu kısa sürede olumlu etkilerini göstermeye başlayacaktır. Temizlenmiş olan cildimize pamuk yardımıyla sürüp bekletelim. 30 dakika sonra ılık suyla yıkayabiliriz. Zayıflamak ve sağlıklı yaşam için bir hafta uygulayıp, bir hafta ara verelim. Daha sonra tekrar bir hafta uygulayalım. Kür şifalı etkisini kısa sürede gösterecektir.<br />
<br />
<b>İlgili Aramalar: Nohut Suyu Faydaları, Nohut Suyu <a href="http://www.nedirkibu.com/" target="_blank">Nedir</a>, Nohut Suyu Nasıl İçilir, Nohut Suyu Nasıl Yapılır, Nohut Suyu Nasıl Hazırlanır, Nohut Suyu Yararları, Nohut Suyu şifası, Nohut Suyu hangi hastalıklara iyi geliyor</b><br />
<b><br /></b>
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-82140025359360911132017-08-08T09:34:00.001+03:002020-12-12T17:01:24.950+03:00Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgSfLRSJzcD5wQnrADS6roxfybfKhkNIEh1DDfSc4AEGDjpNH2POZHrt6Bw0hP-xaKe7EGjoGYKe1Ck6cBHEiq6kIzWHFSgEBUEPpAbxLuu8v38NcfuvZOp5lM2e9jrTp7Mu-av3WbXdw/s1600/source+%25283%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir <br /></td></tr></tbody></table></div><div><br /></div>Facebook'ta paylaşabileceğiniz <b>Facebook gifleri</b>ni sizler için sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
<b>Facebook Doğum günü gifleri</b>ni yorumlarınızda ve sayfanızda arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.<div><br />
Ayrıca gifler diğer sosyal medya sitelerinde de <b>Twitter, <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/WhatsApp" target="_blank">WhatsApp</a></b> gibi sitelerde kullanılabilmektedir. </div><div><br /></div><div>Yapmanız gereken resimleri farklı kaydet diyerek Telefonunuza, bilgisayarınıza <b>indir</b>ip daha sonrada sosyal medyada paylaşmak .<br />
<br /><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCOkMCdWmXfacpvyQaiY1TRYx1RRdBHcPDIhMon_ywlEM3Ca4PuOb9W_aF-wqpy-FRp7429lXaYoGWPukJBGfwc1CfkenIhvtYeFezPFArdyKAKs8E6-Li_nrLzVCK6XXshnJluKZcMw/s1600/source+%25284%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgY-qFCMYLBFKOV4qu9kD4wrMD91nLHQVhXKzhoCvCaCgd4FKHwN2Uuvoy_irrT253h2tiSVaFWrJqj3laX7nLpJMRmrxY3qln073yGdDaX8oaF6FjZmIHzxiU6Knx5vj8QWVltLyoGBg/s1600/source+%25285%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdvgVsVzpEoWxAK60rd53tfGlAduelCLdt3ZHvm3NGElZNHfDwqqOX3pUEi-5YRKBqAjLq4VQcDstpsmSp4uYDO7GQ9_AyuadwcNCr2IXmFxr6XE1Poe55gbZ3osZiEjNK_VJdke2xQA/s1600/source+%25286%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZghyphenhyphenHbYeaAkGjdnnLIF6E_gPC0v6XFD_lQCH9qex4RuOVbbR-iCg08ms78FDic5FV1WCSDQxzAb3GwhR2Gls6Pu31hEJJ9GU2VGuKAiAMuwSOfgLIaq8zzF2_Tunykb6MREFd3IoUcw/s1600/source+%25287%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="336" data-original-width="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7lvDAaFt4fXnVirWqMKjd2FAAv0Ibe_ZIYaqXTDFhcAaBQl5BJve0i2u36Wr1osl1tuqeV2aYDHHrSjTwqQH_tfEM1G0QEhPjNIxGTnM_pHPiPtloEA9VVOeh6ahLwbOgO-eCaKfFPA/s1600/source+%25288%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivRt5pgnwIB3euWhzq7sNUothyphenhyphendGpeuQh6xqAxTlVJF-4r0NHlcucmeTtJzTOKdicvjFTFSGyM29rFmfoGerKYYubHhvoJlp3k_vjDwPcqdWafyoWL4MywtiZfOvNjiHY_QnlhwdLtJw/s1600/source.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOdCdNpr0igKi_yA0f7bZGjD86VYfctza-bAaJTliSeEHSzKmvfuLwOjzPaGh-1j4rgOcs49_Y3LYfdHVJXfpXMoLiXDMnICcnZnpO8MYinOdCeap0is9fM3BCG0J6QXA0K5j_sKbffA/s1600/source+%25281%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj6RmhYs79GxshfAJw96O1KNvK5tj9PomsdXpC_9igXvMLbwZS0r80sAIJNmyWYBcnStwpsxx8JB1hY-dQeiHXIpfonvHoKUY3rNJ9x5_fKeEx2xGptxO9qVQmByPr5g-GvZuukXjYzkw/s1600/source+%25282%2529.gif" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Facebook Doğum Günü Gifleri, Facebook Gif İndir</td></tr>
</tbody></table>
Facebook gifleri ile ilgili nedirkibu.com da paylaşımlarımız devam edecektir. Bizi facebookta takip ederek paylaşımlarımızdan haberdar olabilirsiniz.<br />
<br />
Aramalar: <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebook Gif</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebook Gif İndir</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Face Gif</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebook Gifleri</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebook Hareketli Resimler</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebook Kutlama Gifleri</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebook Gif Resimleri</a>, <a href="http://www.nedirkibu.com/2017/06/facebook-gifleri-dogumgunu-indir.html" target="_blank">Facebok Gif</a><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="http://www.nedirkibu.com/2017/03/whatsapp-komik-durum-resimleri-hereketli-gif.html" target="_blank"><img alt="WhatsApp Komik Durum Resimleri" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhW3wknI7bFjalDlv2d022hezt2boY7WZILG40OkeYTgIcUZtuzevAITRMIFpiLPtLMD_BBvUHWQhcr35oTKHTd8s6T_HsiL-9vto8I7pvvlf-tGtrCVaVG2trihve0s2jJ3gM7AJPiyA/s640/e15580a3cc.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><a href="http://www.nedirkibu.com/2017/03/whatsapp-komik-durum-resimleri-hereketli-gif.html" target="_blank">WhatsApp Hareketli Resimler&Gifler için tıklayın!</a></td></tr>
</tbody></table>
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-10356830983653292242017-08-07T14:39:00.001+03:002020-12-12T17:00:59.333+03:00Eski Cep Telefonlarınızda Altın Olduğunu Biliyor musunuz?<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Eski Cep Telefonlarında Altın Olduğunu Biliyor musunuz?" border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvlc9GBbqhX7ssvKJGn5LH-GEfg-DJpexGgcTOm9N2wv8xIRXFv_DXY7wMCqiCLL3Ht1x7fThIiMQ4Hap3TDjz7OU1MkqEhX4-X1poQ19053rVKcsELYzthEZ4FT-SIC1G96MJ97dOCg/s640/1138x600-sakin-cope-atmayin-eski-telefonlarinizda-altin-var-1502091681956.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Eski Cep Telefonlarında Altın Olduğunu Biliyor musunuz?" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Eski Cep Telefonlarında Altın Olduğunu Biliyor musunuz?<br /><br /></td></tr></tbody></table></div><div><br /></div>Bir dönemler herkesin elinde olan tuşlu, ağır fakat sağlam olan eski nesil cep telefonları şimdilerde çok farklı amaçlar için kullanılıyor.<br />
<br /><br />Eski cep telefonları değerli madenler barındırıyor ve geri dönüşüm şirketleri tarafından çeşitli ülkelerde parçalanıyor...<br />
<br />
Eski telefonlarımız tahmin edemeyeceğimiz şekilde dönüşerek tekrar hayata kazandırılıyor. <div><br /></div><div>Eski nesil telefonlarının içinde kullanılan altın, gümüş ve bakır gibi maddeler Japonya, Çin, Almanya ve Kore başta olmak üzere teknoloji konusunda gelişmiş ülkelerde özel olarak kurulan tesislerde eski cep telefonlarından ayrıştırılıyor.<br />
<br />
<b>HERKES ÇÖPE ATIYOR ŞİRKETLER KAZANIYOR</b><br />
<br />
Vatandaşların değersiz olarak görüp çöpe attığı bu eski cep telefonları bunu fırsat bilen şirketler için büyük bir kazanç kapısı oluyor. </div><div><br /></div><div>Eski telefonlarda şu an kullandığımız telefonlara göre çok daha fazla değerli maden bulunuyor.<br />
<br />
Telefonlarda kullanılan en yaygın değerli madenin ise altın olduğu belirtiliyor.<br />
<br />
<b>7000 TELEFONDAN 1 KİLO ALTIN</b><br />
<br />
Toplam 7000 eski cep telefonundan ortalama 1-2kg altın ile 2-3kg gümüş ve bakır madeni elde ediliyor. Bu arada, 7000 eski cep telefonu ortalama 1 ton ağırlığında oluyor.<br />
<br />
7000 tane telefonun ayrıştırılması zor gibi gözükse de, işletme tesisleri telefonları eriterek değerli madenleri kolayca ayrıştırabiliyor.<br />
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-78931963761497395992017-08-04T13:55:00.004+03:002017-08-04T13:55:51.011+03:00Badem Kurusu Rengi, Badem Kurusu Rengi Nedir?FETÖ terör örgütü sanıklarının yargılanma sürecinde mahkemeye getirilirken farklı kıyafet tercihleri tepkilere yol açmış özellikle bir sanığın giydiği 'hero' tişörtü sinirlerin gerilmesine neden olmuştu. Bunun üzerine verilen karar doğrultusunda FETÖ sanıklarının 'badem kurusu' rengi kıyafet giydirilmesine karar verildi.<br />
<br />
<b>Peki badem kurusu rengi nedir?</b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Badem Kurusu Rengi, Badem Kurusu Rengi Nedir?" border="0" data-original-height="327" data-original-width="499" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3A4CEwnUeI1aS5LqzPPSyDysVb1fxObYKJP262cFyhHSebhjs4oojQBPMmvK-If2dGUzwo0hiv6eC2d7rPHSRnUT3-KEuSmt3w68mr8pK81yk4kXTr7eLDhA-165qIOOOOp4O8qMRIA/s1600/bademkurusurengi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Badem Kurusu Rengi, Badem Kurusu Rengi Nedir?" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Badem Kurusu Rengi, Badem Kurusu Rengi Nedir?</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-78442923796115495952017-08-04T13:51:00.003+03:002020-12-12T17:00:33.435+03:00Büşra Pekin Yeni ResimleriKanal D'deki Çok Güzel Hareketler Bunlar programıyla ünlenen oyuncu <b>Büşra Pekin</b> görenleri şaşırtıyor.<br />
<br />
1 yılda 15 kilo verip 50 kiloya düşen Pekin, " Görenler inanamıyor. <div><br /></div><div>Ama sonuç ortada. Sağlıklı bir diyet uyguladım, spor yaptım. </div><div><br /></div><div>Benimkisi azmin zaferi." dedi. </div><div><b><br /></b></div><div><b>Büşra Pekin in yeni resimleri</b>ne sayfamızdan ulaşabilirsiniz.</div><div><br /></div><div><h2 style="text-align: left;">Büşra Pekin Resimleri</h2>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="780" data-original-width="770" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj49FXROr5gL7CU_Xc08FG765CIpwiYG6wQpmrL56JLPAR6C6DYl1iRukypZJzHNQVgpovkKK3gH5YoYGffydJgZvn4F9u9womqatTsueuOk7MssQ-MxfIfXe3hdwb90VoIEhc3FPhckw/s640/56cdceb418c77301647baa7f.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="630" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Büşra Pekin Yeni Resimleri</td></tr></tbody></table><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /><img border="0" data-original-height="330" data-original-width="670" height="315" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLUgm1KufgtNKIWndgSkLJ9k_JY7LjwphwUti2sLW1ugSBu6CCDTRN6bDP7_jHZr-mG_6l51tQ2PmPZfy-6WClNC1VLXNW2mtPtT2bLHp6c8k-l4DDsXpIRLTMRX25RZs8WfuoHzN0Vw/s640/busbus-670x330.jpg" width="640" /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1430" data-original-width="770" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqJIgWWYo1UGQEcAac0OQGXDEzJ9Bbq-r3R4PlW87pWf3YJ8kHXi6isZF-DtngQhD0TstyPRrkVRefqzAyQBl9fuazZ7HYDPvVO1MUBrou4kZP4_r1SZJSOZEw_JhlxAHfOnjztxkx0g/s640/b%25C3%25BC%25C5%259Frapekinresim%25C5%259Feri.jpg" width="344" /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1417" data-original-width="770" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiO6F6IKYAX9Zhoqi6YWpmHTu5C9yo0D83NtRy-LWuU2IKsmPOe_hG4uKXCaEgk1DOYyJFgKCqjzI1U0vsZ121vZlGqhP8Lx_f2X0Dr_6NnGLRA4b_QqbaK6W5sbbRypXXkrysiw92dtw/s640/b%25C3%25BC%25C5%259Frapekin%25C5%259Fi%25C5%259Fman.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="346" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Büşra Pekin'in Şaşırtan Değişimi.. Büşra Pekin Resimleri </td></tr>
</tbody></table><br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Büşra Pekin'in Şaşırtan Değişimi.. Büşra Pekin Resimleri" border="0" data-original-height="441" data-original-width="418" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYqWLELrUK1jSfWj2zrbRYtyO3LbPleBtkNQhXZYI7th7Jo5EmsAl6dTwRb-eUbxHQVgZX8_HoPZHK-0n3aqkH8knz40hA_OuCkRKGjDcvOAV11BpxMSa2YQRdlgkkPMtxIVeAX7A46g/s640/ersay-uner-ile-busra-pekin-evlilik-karari-aldi-8102856_1005_m.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Büşra Pekin'in Şaşırtan Değişimi.. Büşra Pekin Resimleri" width="606" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Büşra Pekin'in Şaşırtan Değişimi.. Büşra Pekin Resimleri</td></tr>
</tbody></table>
<br /><br />
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-17653485474582757562017-08-02T17:28:00.003+03:002021-01-30T18:25:04.029+03:00Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img alt="Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5OHOR1cOKdK09EhwMyT8yHNju86DJvjYr9P4WB4a8tXJWKD044yDsVRRN5A7LvqVua2OAjwP9p3UKTbn6AY-_o4CoJw9dfCWR9Q84O-4wgKUbQeGnVRjWLtlPsL_ureuajtRJOCyLHQ/s16000/osmanl%25C4%25B1ca+farsca+s%25C3%25B6zler.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları</td></tr></tbody></table><br /><div><br /></div><div><br /></div>Osmanlı zamanında şairlerin, ve düşünürlerin söylemiş olduğu sözler günümüzde oldukça ilgi çekmekle birlikte merak edilmektedir.<br />
<br />Sayfamızda <b><u>osmanlıca farsça güzel sözleri anlamları</u></b> ile beraber paylaşıyoruz.<br /><br />
<b>➤</b><b>ceb bi bağ kenârında dursa lâle hacil, </b><b>Ki lâlezâr-ı cemâlinde hûr u zârındır.</b><br />(Lale bağ kenarında utangaç dursa şaşılır mı? çünkü o lale bahçesine benzeyen yüzünün güzelliği yanında senin bir düşkünündür. Yani şair "senin yanakların o kadar kırmızı ki lale bile onun yanında utanır kızarır" diyor. Lalenin kırmızılığı güzel bir nedene bağlanıyor.)<br /><br />
<b>➤</b><b>“şeb-i yeldayı müneccim muvakkit ne bilir? Müptelâyı gâma sor geceler kaç saat”</b><br />(Gecenin uzunluğunu takvim yapanlar ve yıldız ilmi ile uğraşanlar ne bilsinOsmanlica/Farsça (Güzel sözler ve anlamları) gam çekene sor gecenin kaç saat olduğunu.)<br /><br />
<b>➤</b><b>"Gün doğmadan meşime-i şebten neler doğar."</b><br />(Gün dogmadan RaBBinin rahmetinden neler dogar.)<br /><br />
<b>➤</b><b>"Görmemek yeğdir görüp divâne olmaktan seni."</b><br />Bursalı Cenanî<br />(Seni görüp divane olmaktansa seni görmemek daha iyidir.)<br /><br />
<b>➤</b><b>"Sitem hep âşinâlardan gelür bîgâneden gelmez..."</b><br />Nabî<br />(Sitem/dert hep tanidiktan/dosttan gelir yabancidan/düsmandan gelmez.)<br /><br /><b>➤</b><b>"Cihanda ''âşık-ı mehcur'' sanma rahat olur<br />Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur"<br />şeyhülislam Yahya</b><br />(Dünyada ''asktan uzak kalan'' sanma rahat olur neler çeker bu gonul soylesem sikayet olur)<br /><b><br /></b><b>➤</b><b>"Arz-ı hâl etmeye cana seni tenha bulamam<br />Seni tenha bulacak kendimi asla bulamam"</b><br />(Gülün çevresini saran dikenler gibi yâre giden bütün yolları kesildi. Bir defasında yâri tenha buldun o seferde kendini kaybettin.)<br /><b><br /></b><b>➤</b><b>Gönülde bir gamım var ki pinhan eylemek olmaz<br />Bu hem bir gam ki el ta‘nından e</b>fgan eylemek olmaz<br /><b>Fuzulî</b><br />(Gonulde bir derdim var ki gizlemek olmaz bu oyle bi dertki en siddetlisinden figan etmek olmaz.)<br /><br /><br /><b>➤</b><b> </b><b>"Ne beyan-i hale cu'ret ne figana takatim var.Ne reca yi vasla gayret ne firaha kudretim var."</b><br />(Ne halimi anlatmaya nede bagirmaya takatim var.Ne kavusma istegine gayret ne ayriliga gucum var.)<br /><br /><br /><b>➤ </b><b>"Benim tek hîç kim zâr ü perişân olmasın yâ Rab Esîr-i derd-i aşk u dâğ-ı hicrân olmasın yâ Rab..."</b><br />(Ey Rabbim! Hiç kimse benim gibi inlemesin ve perişan olmasın. Aşk derdinin ve ayrılık yarasının esiri olmasın<br /><br /><b>➤ </b>Avrupalıların Muhteşem Süleyman diye andıkları Kanuni Sultan Süleyman Han Muhibbi mahlasi ile çok güzel siirler yazmistır.<br />Bir gün saray bahçesindeki ağaçlarin karincalar tarafindan istila edildiğinin görünce karincalarin öldürülmeleri hususunda zamanin şeyhülislami Zenbilli Ali Efendi'den fetva ister. Sualini de şiir şeklinde yazar:<br /><br /><b>➤</b><b>"Dırahtı (agacı) sarmıþ olsa karınca<br />Zarar var mı karıncayı kırınca?"</b><br /><br />Zenbilli Ali Efendi sultandan geri kalmaz ve suale yine aynı zarif üslupla cevap verir ve þu beyti yazar:<br /><br /><b>➤</b><b>"Yarın divanına Hakk'ın varınca<br />Süleyman'dan alır hakkın karınca."</b><br />
<b><br /></b>
<b><br /></b><h3 style="text-align: left;">
FARSÇA KISA ŞİİRLER</h3>
<b><br /></b>
<b>➤ </b><b>ياد دارى كه وقت آمدنت</b><br />
<b>همه خندان شدند تو گريان</b><br />
<b>آبچنان زى كه وقت رفتن تو</b><br />
<b>همه گريان شودن تو خندان</b><br />
<b><br /></b>
<b>Yâdında mı doğduğun zamanlar;</b><br />
<b>Sen, ağlar idin; gülerdi âlem.</b><br />
<b>Bir öyle ömür geçir ki olsun,</b><br />
<b>Mevtin sana hande, halka mâtem...</b><br />
<b><br /></b>
<b>(Hatırlar mısın; sen doğduğunda sen ağlıyordun; fakat herkes gülüyordu. Öyle bir ömür sür (hayat geçir) ki, ölümünde herkes ağlasın, bir tek sen gül!)</b><br />
<br />
<b>➤</b>نه زنده ام از هجر تو اي شوح نه مرده<br />
فرياد از اين نو وجود عدم آلود<br />
<br />
«Ne zinde em ez hicr-i tu ey şûh ne mürde<br />
Feryâd ez în nev vücûdî-i adem âlûd» (Yavuz Sultan Selim)<br />
<br />
(Hasretinden ne diriyim ey şuh, ne de ölü;<br />
Bu yokluk dolu yeni var oluştan feryâd!...)<br />
<br />
<b>➤</b><b> </b><b>هر روز خوش است منزلي بسپردن</b><br />
<b>چون آب روان و فراغ از افسردن</b><br />
<b>دي رفت و حديث دي چودي هم بگذشت</b><br />
<b>امروز حديث تازه بايد گردن</b><br />
<b><br /></b>
<b>Her gün bir yerden göçmek ne iyi</b><br />
<b>Her gün bir yere konmak ne güzel</b><br />
<b>Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş</b><br />
<b>(Dün, dündü cancağızım,) Ne kadar söz varsa düne ait</b><br />
<b>Şimdi yeni şeyler söylemek lazım (Mevlânâ)</b><br />
<br />
<b>➤</b><b> </b>با عشق نشین که گوهر کان تواست<br />
انکس راجو که تا ابد ان تواست<br />
انرا بمخوان جان که غم جان تواست<br />
بر خویش حرام کن اگر نان تواست<br />
<br />
Aşk’la beraber ol, birlikte yaşa<br />
Çünkü aşk, canın cevheri, özü, mayasıdır.<br />
Gelip geçici sevdaların peşinde koşma,<br />
Sonsuza kadar senin olacak dostu ara. (Mevlânâ)<br />
<br />
<b>➤</b><b> </b><b>ای دل تونه اى زر ازهستى آگاه</b><br />
<b>بنشين و مكن هرزهدر آيى هر گاه</b><br />
<b>هر جا كه رسى اول منزل آنست</b><br />
<b>راهيست بسى در از و عمر ى كوتاه</b><br />
<b><br /></b>
<b>Ey gönül! Sen varlık sırrını bilmiyorsun;</b><br />
<b>Otur ve sürekli saçmalayıp durma.</b><br />
<b>Vardığın yer, ilk menzil orasıdır;</b><br />
<b>Çok uzun bir yol; fakat ömür kısa.</b><br />
<br />
<b>➤</b>گرچه ابر کرم از چشمه حيوان بارد<br />
بس ببارد به سر و لوُ لوُ و مرجان چه کنم<br />
نيست بر لوح بصر غير خط زنگاری<br />
چون نبينم رخ تو يوسف کنعان چه کنم<br />
<br />
(Her ne kadar cömertlik bulutu, âb-ı hayât pınarından yağsa da,<br />
Başa yağmaktadır, inciyi mercânı nedeyim?<br />
Göz levhâsında pas rengi yazıdan başkası yoktur;<br />
Senin yüzünü görmezsem, Yusuf'u, Kenân'ı neyleyim?)<div><br /></div><div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları" border="0" data-original-height="315" data-original-width="620" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiqQIMiwYHGPD9RFdyO9dhoAf7qZDCgBLo1tqNUIqoToP68_Gp66AXPlkukWhNVgW8FqHovOlmCSYSWeOYVirOsSQJvG0xbTR8110vcinA2YJGNylkTd2T3ZexKA4QUgLlbZ53REWkrow/s1600/osmanlica-sozler.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Osmanlıca Farsça Güzel Sözler ve Şiirler Anlamları</td></tr></tbody></table>
<br />
<b>➤</b><b>هر جان عزيز كوشناسي رهست</b><br />
<b>داند كه هر آنچه آيد از كار كه است</b><br />
<b>برزادۀ چرخ و چرخ چون جرم نهي</b><br />
<b>كاين چرخ زكر ديدن خود بي كنه است</b><br />
<b><br /></b>
<b>Gerçeği bilen, bu yolu tanıyan her aziz can bilir ki, başına ne gelirse gelsin hep O’ndan gelmektedir. O’nun takdir tezgahından çıkmaktadır. Dünyadan ve hadiselerden niçin şikayet ediyor ve dünyayı suçluyorsun? Bu dünya kendi dönmesinden sorumlu değildir. (Mevlana)</b><br />
<br />
<b>➤</b>من بنده قرآنم اگرجان دارم<br />
من خاك ره محمد مختارم<br />
گر نقل كند جزاين كس از گفتارم<br />
بيزارم از او وز اسنسخان بيزارم<br />
<br />
Yâlnız Allah kelâmı Kur’an’ın kuluyum ben, ömrüm olduğu kadar,<br />
Muhammed-i Muhtar’ın yolunun toprağıyım, sözün özü bu kadar.<br />
Eğer birisi benden, buna aykırı bir söz naklederse bir zaman<br />
Davacıyım o sözden ve onu söyleyenden. Bu günden haşr’e kadar… (Mevlânâ)<br />
<br />
<b>➤</b><b>نزدي موسي نام جوبش شود عصا است</b><br />
<b>نزدي حق نام عصاي موسي شود اژدها است</b><br />
<b><br /></b>
<b>Bize göre her şeyin adı görünüşe tâbidir. Fakat Hüda’ya göre her şeyin adı iç yüzündeki hakikate tâbidir. “Musa’ya göre sopasının adı asa, Yaradan'a göre o sopanın adı ejderha.”</b><br />
<br />
<b>➤</b>هركجا آب روان سبزه شود<br />
هركجا اشك روان رحمت بود<br />
<br />
Her nerede akarsu olursa, yeşillik olur... Her nerede gözyaşı olursa, rahmet olur...<br />
<br />
<b>➤</b>«Yusuf-ı güm-geşte bâz âyed be-Ken’ân gam ne-hor<br />
Külbe-i ahzân şeved rûzî gülistân gam ne-hor» (Hâfız-i Şirâzî)<br />
<br />
(Kaybolan Yusuf, Kenân’a yine gelir, gâm yeme; Hüzünler kulübesi, birgün yine gülistân olur, gâm yeme.)<br />
<br />
<b>➤</b>«Nerdübanhâyist pinhân der cihân<br />
Pâye pâye tâ anân-ı âsümân<br />
Her güruh râ nerdübânî diger est<br />
Her reviş râ âsümânî diger est<br />
Her yek-i ez hâl-i diger bî-haber<br />
Mülk bâ pehnâ vü bî-pâyân ü ser» (Mevlana, Mesnevi, V/2556-58)<br />
<br />
(Yeryüzünde gizli merdivenler vardır,<br />
Basamak basamak göğe yükselen merdivenler.<br />
Her topluluğun başka bir merdiveni vardır,<br />
Her yolculuğun eriştiği gök başkadır.<br />
Yolculukların biri diğerinden habersiz.<br />
Bir ülke ki ne başı ne sonu bulunmaktadır. )<br />
<br />
<b>➤</b>«Dil bedest âver ki hacc-ı ekberest<br />
Ez hezârân Kâbe yek dil bihterest<br />
Kâbe bünyâd-ı Halil-i âzerest<br />
Dil nazargâh-ı celil-i ekberest.»<br />
<br />
Bir gönül yapmak, Hacc-ı Ekber'dir (En büyük hacdır.). Binlerce Kâbe yapmaktan bir gönül almak daha iyidir. Kâbe, Hz. İbrâhim’in binâsıdır; Gönül ise Yüce Allah’ın nazargâhı...)<br />
<br />
<b>➤</b>«Hin merâ mürde mebîn ger zindei<br />
Der kef-i şâhim niger ger bendei»<br />
<br />
(Eğer kalp gözün açıksa beni ruhsuz ceset gibi görme. Eğer bende isen şahımızın keremine bak)<br />
<br />
<b>➤</b>«Bâz küştem z`ânci güftem z`anki nist<br />
Der-suhan ma`ni vü der-ma`ni sühan» (Hâkim Senâî)<br />
<br />
(Şimdiye kadar söylediğim sözlerden vazgeçtim. Çünkü kalpte parlayan ince manaları anlatmaya yeteri kadar söz bulmak mümkün olmadığı gibi, o maksatla söylenen sözlerde de mânâ yoktur.)<br />
<br />
<b>➤</b>«Dâne pusîde mûr kani` şüd<br />
Ki o zi sünbül ser sebz-i mâ nebûd âgâh»<br />
<br />
(Karıncanın kuru dane ile yetinmesinin sebebi, benim yeşil başağımdan habersiz olmasıdır.)<br />
<br />
<b>➤</b>«Takdîr cuz rızâ-yı tu kârî ne-miküned<br />
Peyveste tâ’at-ı tu edâ mîküned kazâ.»<br />
<br />
(Kader, senin hoşnutluğunu kazanmaktan başka bir iş yapmıyor. Kâzâ ise dâimâ sana boyun eğmeye devâm ediyor.)<br />
<br />
<b>➤</b>Be-neşinem o ser be pîş-i pâyet<br />
Ben hizem o cân konem fedâyet<br />
<br />
<br />
Ayakların yorgun başım için yastık olsun... Senin gibi can yoldaşı için bin can feda olsun...</div>Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-6029887688288559002017-08-02T17:10:00.000+03:002018-09-23T10:59:57.159+03:00Patlıcan Sapı Kürü, Basuru Olanlar İçin Şifa Dağıtıyor...Patlıcanın kendinden çok saplarının da sağlığımız için oldukça faydalı olduğunu biliyor muydunuz?<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Patlıcan Sapları, Basuru Olanlar İçin Şifa Dağıtıyor..." border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgTisUewMjWymYAf3Dgb-tmktF6lBvMLd69_ADOmAlUbDA3QrJ6V1Hh2wgte7VtVGepxFdacVo7ThwLBcP5mnKuESIt96pKIexCFw763Tl5_63Nb9TKWxR1PKY0yC_M84Enc2iyVkOfMg/s640/patlican-sapi-suyunun-inanilmaz-faydasi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Patlıcan Sapları, Basuru Olanlar İçin Şifa Dağıtıyor..." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Patlıcan Sapları, Basuru Olanlar İçin Şifa Dağıtıyor...</td></tr>
</tbody></table>
Hemen hemen bir çoğumuz patlıcanın saplarını ayıklayıp çöpe atıyoruz. Ancak patlıcan sapının faydalarını öğrenince pişman olabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Hemoroid </b>giderek yaygınlaşan ve gününüzün korkulu hastalığı haline geldi. İlaç , ameliyat , lazer gibi farklı tedavi yöntemleri mevcut.<br />
<br />
Ancak bu yollara başvurmadan evinizde doğal yöntem ile <b>basurdan </b>kurtulmak mümkün . Kesinlikle <b>patlıcan kürünü</b> uygulamalısınız. Kullanan kişiler bu kür sayesinde olumlu yönde ilerlediklerini belirtiyor.<br />
<br />
<b>Malzemeler:</b><br />
5 adet patlıcan sapı<br />
5 bardak içme suyu<br />
<br />
İlk olarak patlıcanların yeşil sap kısımlarını kesin. Daha sonra iyice yıkayın. Ve tencereye suyun içerisine atın. Son olarak suyun içerisinde kaynatın.<br />
<br />
Kaynayan tencerenin kapağını kapatalım. Ve kısık ateşte yarım saat kaynatın. Bu sürede asla tencerenin kapağını açmayın. Soğutun ve ardından kapağını açın içinden patlıcan saplarını alın. Elde edilen bu suyu buzdolabına koyabilirsiniz.<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Sabah ve akşam olmak üzerine günde 2 şer defa aç karnına bir bardak için. 5 gün boyunca bu kürü kullanabilirsiniz.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Herhangi bir yan etki görülmemesine karşı bir beslenme uzmanına da danışabilirsiniz.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-63652813647728093952017-08-02T17:02:00.000+03:002018-09-23T11:00:24.012+03:00Tahinin Sağlığımıza Faydaları Nelerdir?İşte vücuttaki zehirleri yok edebilecek güçte olan <b>tahinin </b>sağlığımıza olan <b>faydaları</b>…<br />
<div>
<br /></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Tahinin Sağlığımıza Faydaları Nelerdir?" border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidyMyHkjs-3LqQgmmGkjeBHeBg7bzKCmJVH4Q-yhyphenhyphenJGNMgIQIRZBCJFGyFEK0Jbj6UKxhEpBE4f1KmuJU3cd6I6haSkFP4Qg7LiM_KXBvhAodmTu5v8OiYsBm4IsIu0i0yHSRCs9LnQg/s640/tahinin-faydalari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Tahinin Sağlığımıza Faydaları Nelerdir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Tahinin Sağlığımıza Faydaları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<div>
İçeriğindeki zengin mineral yapısı sayesinde kemik gelişiminde oldukça faydalıdır. Kemik gelişiminde, yapısında bulunan bazı maddeler nedeniyle oldukça faydalıdır.</div>
<div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
Safra kesesinde oluşan taşların dökülmesinde, bronşite aynı zamanda da nefes darlığına iyi geldiği bilinmektedir.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Günde iki kaşık yenilen tahinin bir kilo biftekte yer alan proteinin olduğu söylenmektedir.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
Vücuda alınan ağır metaller, zehirli bileşikler, radyasyon ve bazı ilaçların yarattığı toksinlere karşı koruma sağlar.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
Yaşlanmaya bağlı hafıza kayıplarının (Alzheimer) önlenmesinde olumlu etkisi olduğu kanıtlanmıştır.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
E vitamini çok güçlü bir antioksidandır. Vücuda enerji verir.Tahinde çok miktarda bulunan E vitamini ile tüm bu yararları da vücudumuza kazandırabiliriz….</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
E, C ve B vitaminleri açısından zengindir. Hücre yapısının bozulmasını engeller. Yaraların iyileşmesini hızlandırmaya yardımcı olur.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-71542348771048599542017-08-02T11:52:00.001+03:002020-04-07T22:31:31.154+03:00Raf feat. Jabbar – Deeperise Dinle, Raf feat. Jabbar – Deeperise Şarkı Sözü <b>Raf feat. Jabbar – Deeperise Şarkı Sözü</b>nü sayfamızda hayranları için paylaşıyoruz. Şarkı hakkında yorumlarınızı alt kısımda yazabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Raf feat. Jabbar – Deeperise Dinle, Raf feat. Jabbar – Deeperise Şarkı Sözü " border="0" data-original-height="355" data-original-width="655" height="346" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7x97loLL0KxdTDehpSgvHBlEpg8sWPvrs0CdhjqM-3ICdoTxzBaKe-QqRIQYqIqM2pq0oSqxsO9kqxUpyTJFG-sHTK_NBjQSFRHu2F6_QgdzGUGvVNFu9SnBgxt8qLk36x9DNEZWe3w/s640/jabbar+deeperise+raf.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Raf feat. Jabbar – Deeperise Dinle, Raf feat. Jabbar – Deeperise Şarkı Sözü " width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Raf feat. Jabbar – Deeperise Dinle, Raf feat. Jabbar – Deeperise Şarkı Sözü </td></tr>
</tbody></table>
<div>
<br /></div>
<b>Raf feat. Jabbar – Deeperise Şarkı Sözü </b><br />
<br />
Tenime yazılmışsın<br />
Elimden ne gelir<br />
İçime kazınmışsın<br />
Beynim Kalbime yenilir<br />
<br />
Çıkmadın aklımdan bir gün<br />
Yüzün hep gözümün ucunda<br />
Kendini bi duvar gibi<br />
Ördün karşıma<br />
<br />
Bulursun, ararsan hata<br />
Hep ölçer biçersen, cefa<br />
Unutulur gidersin<br />
Kaldırırlar rafa<br />
<br />
Söz: Mücahit Turan Müzik: Mücahit Turan<br />
<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-17344472435435717442017-08-01T17:48:00.004+03:002020-12-12T16:59:03.902+03:00Doktoru Nereye Şikayet Edebilirim? Şikayet Yolları!<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Doktoru Nereye Şikayet Edebilirim? Şikayet Yolları!" border="0" data-original-height="415" data-original-width="590" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsexsTd7O2VO2uNMuY1PBH5wGAZmE8jU9wsL6a5Tdfm1ompjYtcsmMGTEpkko6gJyr9ATKC86o90cHaF0wuXBaFcyZhEDxAoa2BbAsVvWZGvBY1dnU_ZUDmu2kfnXVZKg2ODarsO7kzg/s1600/doktor+%25C5%259Fikayet.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Doktoru Nereye Şikayet Edebilirim? Şikayet Yolları!" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Doktoru Nereye Şikayet Edebilirim? Şikayet Yolları!</td></tr></tbody></table><br /><b></b></div><div><br /></div>Tedavi olduğunuz doktorla ilgili hatta hastane ile ilgili şikayetleriniz hastanenin başhekimliğine yapabileceğiniz gibi daha resmi yollardan da doktorunuzu şikayet edebilirsiniz.<br />
<br /><b>Doktor şikayet</b> yollarının en basit başvurusu Bimer üzerinden yapılan şikayetlerdir. <div><br /></div><div>E-devlet üzerinden TC Kimlik numaranızla <b>Cimer</b>(Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) üzerinden şikayet başvurunuzu yapabilirsiniz. <div><br /></div><div>Veya direk olarak <b>https://www.cimer.gov.tr/</b> adresinden ilgili alanları doldurduktan sonra Doktor veya Hastane ile ilgili şikayetlerinizi iletebilirsiniz.<br />
<br />
Şikayetlerinizi <b>Alo 184 Sabim'</b>den de (Sağlık Bakanlığı iletişim merkezi) aktarabilirsiniz.<br />
<br />
Sağlık bakanlığı tarafından görülen bu şikayetler hastaneye iletilmekte ve savunma talep edilmektedir.<br />
<br />
Atacağınız iftiralar için ise tarafınıza Doktor veya Hastane tarafından dava açılma ihtimali var. Bu nedenle şikayetleriniz doğru bilgiler ve anlatım tarzını kullanmanız gerekmektedir.<br />
<br />
<br /></div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-38353616270486987102017-08-01T11:07:00.001+03:002020-12-12T16:57:41.819+03:00Zerdeçal İçeriğindeki Kurkumin Maddesi Kanseri İyileştirip Hastalıkları Önlüyor!<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Zerdeçal ile Kanser Tedavisi Araştırmaları" border="0" data-original-height="529" data-original-width="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEizwwGW1h_JG9z-QG-9vnPHs5VBLNfjBV2JFk8YrwFDzFzA4o4zZc5HPrMP5CNetRdC8qMBk6Fzsq_s9s07Ubk05ufvUECzRQ3AahccDGM9jGUcECGxrLo8-QeLFCtS3Wah0JGbM8IajA/s1600/zerdecalin-mucizevi-faydalari-8789525_3353_m.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Zerdeçal ile Kanser Tedavisi Araştırmaları" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Zerdeçal ile Kanser Tedavisi Araştırmaları</td></tr></tbody></table><b><br /></b></div><div><br /></div>Zerdeçal ile ilgili araştırmalar son sürat devam ediyor. Zerdeçalin içerisinde bulunan kurkumin maddesi kansere çare olabilir. Yurt içinde ve yurt dışında araştırmalar devam ediyor. Başarılı sonuçlar alınmaya başlandı. Ancak zerdeçal baharat olarak tüketildiğinde bağırsaklardan emilimi yok denecek kadar az. Bu nedenle ilaç formunda kurkumin etken maddesinin bulunduğu hap-kapsül tarzında araştırmalara yoğunluk verildi.<br /><b><br /></b>
Eczanelerde bu tarz gıda takviyesi ürünleri bulabilirsiniz. Türkiyede kurkumin araştırmalarında isim yapan Prof. Mutlu Demiray'da eczanelerde satılan bu ürünleri hastalara tavsiye etmektedir. Eczacınızla ve doktorunuzla bu konu hakkında görüş alışverişinde bulunabilir ve bilgi alabilirsiniz.<br />
<div>
<br /></div>
<b><br /></b>
<h3 style="text-align: left;"><b>ZERDEÇAL KORTİZON KADAR TESİRLİ ÜSTELİK YAN ETKİSİ YOK</b></h3>
<b><br /></b>
Almanya’ da Saarlandes ve Frankfurt ile İtalya’ da Perugia Üniversitesi uzmanları tarafından yapılan araştırmada zerdeçalın etken maddesi kurkuminin iltihap giderici etkisinin hangi mekanizmayla gerçekleştiği ortaya çıktı.<br />
<br />
Journal of Biological Chemistry’ de yayınlanan araştırmada kurkuminin etkileri hücre kültürlerinde incelendi (2*).<br />
<br />
<b>Kurkuminin </b>de tıpkı kortizon gibi insan vücudundaki iltihaplarda anahtar rolü olan belirli bir proteinin (Gilz proteinleri) üretimini artırdığı tespit edildi.<br />
<br />
Gilz (Glucocorticoid-induzierter Leuzin Zipper) proteinleri, enflamatuar olaylarda tipik olarak bağışıklık hücreleri tarafından parçalandığı için azalıyor ama ortamda kurkumin varlığında üretimi artıyor.<br />
<br />
Kortizon tedavisinde de Gilz üretimi -başka bir mekanizmayla- artıyor ve böylece enflamasyon baskılanıyor.<br />
<br />
Kurkuminin kortizon kadar enflamasyon baskılayıcı etkisi olmakla beraber kortizonla görülen yan tesirler kurkumin ile görülmüyor.<br />
<br />
Uzmanlar, araştırmadaki etkiyi gösteren dozun ağız yoluyla alınmasının mümkün olmadığının ve ayrıca da suda çözünmediği için emiliminin zor olduğunun altını çiziyorlar ve araştırmalarına dayanarak yeni ilaç geliştirmenin mümkün olabileceğini söylüyorlar (2*).<br />
<br />
Dikkat: Günümüzde kurkumin maddesi içeren gıda takviyeleri eczanelerde satılmaktadır. Kapsül içerisinde bulunan kurkumin etken maddesi yükseltilmiş olarak satılmaktadır. Normal zerdeçal'den kat ve kat daha yararlıdır ve emilimleri fazladır. Aldığınız gıda takviyelerinin içeriğini inceleyin ve araştırın. Bazı firmalar baharat olarak kapsül şeklinde zerdeçal-zerdeçöp satmaktadır. Bunların baharattan hiçbir farkı yoktur. Sadece kapsüle yerleştirmişlerdir. Eczacınızdan bu konuda bilgi talep edin.<br />
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>Hindistan’ da kanser azlığının sebebi zerdeçal mı?</b></h3>
<br />
Hindistan’da günde en az 1 çay kaşığı zerdeçal kullanılmaktadır.<br />
<br />
Bu nedenle, Hintlilerde akciğer, meme, böbrek kanserleri daha az görülmektedir. Ayrıca Alzheimer oranı yaşlılarda yok denecek kadar azdır.<br />
<br />
Zerdeçalın zeytinyağı, karabiber, kırmızıbiber ile birlikte tüketilmesi vücut tarafından tamamen emilmesini sağlamaktadır.<br />
<br />
Zerdeçalı kaynayan her yemeğe 1 tatlı kaşığı eklemekle kullanabilirsiniz. Hemen hemen her yemeğe yakışan bir tadı vardır.<br />
<br />
Süte ekleyerek içilebileceği gibi çayı da tüketilebilir. Fakat belki de en etkili kullanım salatalara ekleyerek, limon ve baharatlar ile kullanımıdır (3*).<br />
<br />
<b>Gelelim neticeye;</b><br />
<br />
1- Sağlıklı yaşamanın yolunun sağlıklı gıdalarla adam gibi beslenmekten geçtiği bir kere daha ispatlanmış oluyor.<br />
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>Zerdeçal da diğer baharatlar gibi sofranızdan eksik olmasın!</b></h3>
<br />
2- Balık yemeyip balık yağı hapı içenler, güneşlenmeyip D vitamininden medet umanlar, zerdeçala da burun kıvıracak, bin bir bahane üreteceklerdir.<br />
<br />
Onlara şimdiden Almanların zerdeçal yerine geçecek hapları için para biriktirmeye başlamalarını tavsiye ediyorum, çünkü anca toparlarlar.<br />
<br />
Kaynaklar:<br />
<br />
1*. http://www.jbc.org/content/291/44/22949.abstract?sid=2b2c3cf8-2488-4be5-b7ad-9ff8c8d97f61<br />
2*. http://www.scinexx.de/wissen-aktuell-20850-2016-11-17.html<br />
3*. http://www.gazetevatan.com/zerdecal-mucizesi-999605-saglik/<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-91854848255121896422017-08-01T09:30:00.000+03:002020-04-07T23:00:50.673+03:00Bitkilere, Çiçeklere Su Yerine Süt Verirseniz...Sütü sadece insanlar ve hayvanlar değil bitkilerde seviyor. Üstelik süt bitkiler için birçok açıdan faydalı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Bitkilere, Çiçeklere Su Yerine Süt Verirseniz..." border="0" data-original-height="492" data-original-width="660" height="476" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEvquJr7X1YvPCh7UzYXe8MHifS_FYDrYNpyq_woMvUOlL_O9nxUtKlmXNh673f7e31eLtj_wr5b0-1NoILGTKEmm-vygOMwsBf9MeDpvkIbgGYK0pPd-BkMxhRr1I1rPS9iBsjw5pQA/s640/0x0-bitkilerinize-su-yerine-sut-verin-bakin-ne-ise-yariyor-1501247903293.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Bitkilere, Çiçeklere Su Yerine Süt Verirseniz..." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Bitkilere, Çiçeklere Su Yerine Süt Verirseniz...</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Süt, içerisindeki kalsiyum sayesinde tıpkı insanlar için olduğu gibi bitkiler içinde koruyucu ve besleyicidir.<br />
<br />
Bahçe ve bitkilerinize düzenli olarak yağlı süt verirseniz kene, fidan biti ve yağrak biti gibi böceklerden kurtulabilirsiniz.<br />
<br />
Bahçe alet ve edevatlarınızı dezenfekte etmek için kimyasal ve pahalı sıvılar kullanmak yerine sütün antiseptik özelliğinden yararlanarak temizleyebilirsiniz.<br />
<br />
Bitkinizin çürümesini veya küflenmesini engellemek istiyorsanız sütü biraz sulandırarak bitki yüzeyine sıkabilirsiniz.<br />
<br />
Bunun için hazırlamanız gereken karışımda bir ölçü süte2 veya 3 ölçü miktarında su eklemelisiniz. Ve bu karışımı 10 günde bir sürekli kullanın.<br />
<br />
Sütü, melasla karıştararak gücü iki katına çıkartabilirsiniz. Böceklerin şekeri sindirebilecek pankreası olmadığı için bahçe ve bitkinizden uzak duracaklardır.<br />
<br />
Melas ve süt karışımını bitkilerinizi toprağa dikmeden önce ya da böcekler ortaya çıktıktan sonra kullanabilirsiniz.<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-54346913947581056242017-07-31T17:51:00.000+03:002018-11-17T16:28:30.052+03:00Aleyna Tilki yeni klibinde bakın hangi şarkıcıyı taklit etti!Aleyna Tilki, yeni klibiyle geri döndü. <b>Aleyna Tilki</b>’nin yeni şarkısı ‘<b>Sen Olsan Bari</b>’nin klibi taklit çıktı. Klibin Britney Spears’ın ‘Crazy’ ve ‘Work B..ch’ şarkılarıyla benzerlikler taşıdığı görüldü.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="395" data-original-width="752" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj6zgPuM4L0sC6z24d6i9xIHQe3HlZ-MjHCOSy4uWge1kEXEeICtxcdK2xK5F1I7FJ_WBRTSSEaHiotJtgnTDRuDUoJ1G4Fvmz79XbH1PY5M_TeXdpC90u9T55V3gewriXgeYQp8zbzNw/s640/752x395-aleyna-tilki-yeni-klibinde-bakin-hangi-sarkiciyi-taklit-etti-1501505037215.jpg" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Aleyna Tilki yeni klibinde bakın hangi şarkıcıyı taklit etti!</td></tr>
</tbody></table>
17 yaşındaki Aleyna Tilki'nin yeni şarkısı 'Sen Olsan Bari' internette ilk 3 günde 16 milyon kez izlenerek rekor kırdı.<br />
<br />
<b>BRITNEY SPEARS TAKLİDİ</b><br />
<br />
Ancak Serdar Börcan'ın yönettiği klip taklit çıktı. 'Sen Olsan Bari', ABD'li şarkıcı Britney Spears'in 'Crazy' ile 'Work B..ch' şarkılarına çekilen iki klibin neredeyse kopyası gibi.<br />
<br />
<b>PUDRA VE DANS</b><br />
<br />
Britney Spears 'Crazy'nin klibinde saçlarını iki yandan toplamış, suratına pudra sürüyor.<br />
<br />
Aleyna Tilki de aynı saç modeliyle kamera karşısına geçmiş, pudra sürüyor. Spears 'Work B..ch'in klibinde, beyaz bir platformda grubuyla dans ediyor. Tilki'nin grupla dans ettiği platform bile Spears'inkiyle bire bir aynı.<br />
<br />
Kaynak: VatanUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-40421815871455007962017-07-31T17:09:00.002+03:002020-04-07T22:33:41.544+03:00Rahat Bir Uyku için Yatmadan Önce Badem Yiyebilirsiniz!Avustralyalı beslenme uzmanlarının araştırmasına göre; deliksiz bir uyku çekmek için öğleden sonra kafeinli içecekler içmeyi kesmek gerekiyor.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiLTFtMXavyW9r5CCTs1aUYpuAzpxHSRnbPXo-N2-6QD2O4CrkTEtFC8-MPvOVbe_MzoIDv6Ikfg9cCmexnbx7WCN5SeuPnqDu1P5FDetzO1IRhli9aKuiI-VLAoWJzTT0LABdrPSuASg/s640/770x406-bademin-bir-faydasi-daha-ortaya-cikti-1501320223304.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Rahat Bir Uyku Yatmadan Önce Badem Yiyebilirsiniz!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Beslenme uzmanı Jessica Sepel, mükemmel uyku için en iyi beslenme ipuçlarını paylaştı.<br />
<br />
Öğleden sonra kafeinden uzak kalmak gerektiğine dikkat çeken Sepel, ayrıca insanların yatmadan önce protein açısından zengin olan badem yemesini tavsiye ediyor.<br />
<br />
Düzenli bir uyku için iyi bir yastık ve yüksek kaliteli, rahat bir yatağa da gerek olduğunu vurgulayan Sepel, iyi bir gece uykusu için bunların önemli olduğunu söyledi.<br />
<br />
Öğleden sonra içilen çay ve kahvede kafein olduğunu belirten Sepel, kafeinin kan dolaşımında 8 saate kadar kalabildiğini ve bunun da uyku kalitesini etkileyebildiğini ifade etti.<br />
<br />
Ayrıca alkol de uykuyu etkilediğinden uzak durulması gereken ürünler arasında... Uykuyu mahveden başka bir hata da akşam yemeğinden sonra tüketilen şekerli tatlılar. Protein ağırlıklı akşam yemeğinin (balık, tavuk, mercimek, yumurta) ardından, yatmadan önce de birkaç tane badem tüketmek öneriliyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-25326950068471704302017-07-31T17:06:00.002+03:002020-12-12T18:23:14.001+03:00Ceviz ile ilgili Şaşırtan Araştırma...Fareler üzerinde 10 hafta süren deneyler günde sadece 60 gram, aşağı yukarı 28 yarım cevizin kalp krizi, kanser ve bunama riskini azalttığını ortaya çıkardı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtOvaER9EUt7b-AUOtcwNFxxVoNm7KN_BQZQ9GJcwSfI2247P6Tdj46pgncPotwqnY0LWUPc0iWXPErWplkjgfJ79BtDJWV1trtgPxTIO8dy7CGsebALF6uLaO4rqECfBKFufwjV7QPw/s640/770x406-gunde-60-gram-ceviz-hayat-kurtariyor-1501485178745.jpg" width="640" /></div>
<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Bu, cevizin en şifalı gıdalardan bir tanesi olduğunu kanıtlayan ilk araştırma değil. Ancak neden bu kadar faydalı olduğu iyi bilinmiyordu. Yeni araştırma buna açıklık getirdi.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
Kalp hastalıkları, kanser ve bunama başta olmak üzere birçok hastalığın merkezinde kronik inflamasyon yer alıyor. Araştırmanın sonucuna göre ceviz anti-inflamatuar özelliğe sahip iyi bakterilerin büyümesine yardımcı oluyor. Her gün küçük bir paket ceviz yiyerek midenizdeki iyi bakterilerin çoğalmasını sağlayarak sindirim sağlığınızı destekleyebilirsiniz.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
<div>
<div>
Profesör Lauri Byerley, "Mide sağlığı vücudun geri kalanının sağlığıyla bağlantılı. Araştırmamız cevizin mideyi değiştirdiğini gösteriyor. Bu da cevizin kalbe, beyne ve vücudun tamamına nasıl pozitif etki ettiğini açıklıyor." diye araştırmayı özetledi.</div>
<div>
<br /></div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-86856797005989218982017-07-21T11:49:00.000+03:002020-04-07T22:57:11.011+03:00Ödem Atmaya Yardımcı Olan Besinler...Sabah uyandığınızda ellerinizde, yüzünüzde ve tüm vücudunuzda oluşan şişkinlikler bir türlü geçmiyorsa, bir de bu yiyecekleri deneyin!<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Ödem Atmaya Yardımcı Olan Besinler..." border="0" data-original-height="287" data-original-width="660" height="278" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYiQBs985XJxBhKCp3v7Ts6cR4nJ9uPkKNHNd0_GxXWYXqV5iF0x7va4VrOjC_xLwt18MlL1bGvTEYL7w7mfctLSuYIWGn_U3RKBvNcwF2fejumv8pDnEyXntay88eNXsgczCx3NKqqg/s640/%25C3%25B6dematmay%25C4%25B1sa%25C4%259Flayanmeyveler.png" title="Ödem Atmaya Yardımcı Olan Besinler..." width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Ödem Atmaya Yardımcı Olan Besinler...</td></tr>
</tbody></table>
Özellikle yaz aylarında bulabileceğiz bu besinler ile sindirim sisteminizi düzene sokabilir, hemde kilo problemlerinizden kurtulabilirsiniz.<br />
<br />
<br />
<b>Elma</b><br />
Günde 2-3 tane elma yemek şişkinlik sorununuzu ortadan kaldıracağı gibi, sindirim sisteminizi düzenler.<br />
<br />
<b>Maydanoz</b><br />
Diyet listelerinin vazgeçilmezi olan maydanozun hem kalorisi çok düşük, hem de proteini fazla. Vücutta biriken fazla ödemi idrar yolu ile dışarı atmanızı sağlayan maydanozu her gün tüketirseniz, şişkinlik sorununuzla vedalaşmanız çok kolay olabilir.<br />
<br />
<b>Kiraz</b><br />
En iyi ödem sökücülerden biri olarak bilinen kiraz, bu özelliği sayesinde ellerinizde, ayaklarınızda, yüzünüzde ve vücudunuzun çeşitli bölgelerinde oluşabilecek şişlikleri önlemeye yardımcıdır. Mevsiminde olmadığınızda, kurutulmuş kiraz saplarından hazırlayacağınız bitki çayını tüketmek de yardımcı olacaktır.<br />
<br />
<b>Karabuğday</b><br />
Karabuğday hem yüksek lif içeriği hem de vitamin ve mineral desteği sağlaması ile, sağlıklı beslenmenin vazgeçilmezleri arasına girmek üzere. Akşam yemeğinde salatanıza ilave edeceğiniz haşlanmış karabuğday, sabah daha taze görünmenize yardımcı olacaktır.<br />
<br />
<b>Kuru Kayısı</b><br />
İster tane tane yiyin, ister kompostosunu yapın. Kayısı vücudunuzdaki şişkinlikten kurtulmanız için yiyebileceğiniz en iyi meyvelerden biri!<br />
<br />
<b>Kızılcık</b><br />
İdrar yolu enfeksiyonu ve böbrek rahatsızlıklarına da çok iyi geldiği bilinen kızılcık, vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı olarak bu işlevlerini yerine getirir. Fazla ödemi attığınız zaman uyandığınızda şişmiş yüzünüzle karşılaşmazsınız!<br />
<br />
<b>Salatalık</b><br />
Salatalık da diüretik etkisi olan bir besindir. Ödem atmanızı sağlayacak salatalığı sabahları suyunu sıkıp içerek de tüketebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Karpuz</b><br />
Vücuttaki toksinleri atmanıza da yardımcı olan karpuz sıcak yaz günlerinde yiyebileceğiniz en sağlıklı besinlerden biri. Özellikle sıcak havalarda artan şişlikleri önlemek için de birebir!<br />
<br />
<b>Patlıcan</b><br />
Patlıcan, vücutta su tutulmasını sağlayan tuzu dışarı atmanıza yardımcı olacak maddeler içerir. Dolayısıyla patlıcan yediğinizde de şişkinliği önlemek için vücudunuzu desteklemiş olursunuz.<br />
<br />
<b>Kırmızı Biber</b><br />
Yüksek potasyum içeren kırmızı biber vücudun sıvı dengesini sağlamak için de şifalıdır. Şişkinliğe karşı tüketecekseniz, çiğ yemeniz en iyisidir. Salatalarınıza, yoğurdunuza karıştırın ve şişkinliğinizle vedalaşın!<br />
<br />
Kaynak: HabertürkUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-26515851953890920982017-07-20T11:44:00.000+03:002018-09-23T11:00:42.942+03:00Rokanın Faydaları, Rokanın Sağlığa Faydaları Nelerdir?Salataların vazgeçilmezi <b>rokanın faydaları</b> saymakla bitmiyor. Erkeklerde sperm kalitesini arttırıp, kadınlarda cinsel isteksizliği gideriyor...<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Rokanın Faydaları, Rokanın Sağlığa Faydaları Nelerdir?" border="0" data-original-height="287" data-original-width="660" height="278" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8sqHnShYaC0k7GgRfQhsxx_8JMPJRfdI0CmlZdH6mjoC_0k081Eqp9K6zqLf8v_OMI_w7RZjXD7iMIGc_QvsDCgUZpO5M2hRRPyW0mhOKy543txnl9Fr06iEHea2FAfrAFRF4e2BfXQ/s640/rokaninfaydalari.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Rokanın Faydaları, Rokanın Sağlığa Faydaları Nelerdir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Rokanın Faydaları, Rokanın Sağlığa Faydaları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
Tadı ve kokusuyla salataların vazgeçilmezi <b>roka</b>, hastalıklara da kalkan oluyor. Uzmanların bol bol tüketilmesini tavsiye ettiği roka, içerisindeki vitamin ve minerallerle cinsel yaşamada birçok fayda sağlıyor.<br />
<br />
Bu mucizevi yeşillik, afrodizyak etkisiyle cinsel arzuyu arttırıyor.<br />
<br />
<br />
Erkeklerde iktidarsızlığa, kadınlarda ise cinsel isteksizliğe çare oluyor.<br />
<br />
<br />
Enerji verip sperm kalitesini arttırıyor.<br />
<br />
<br />
Faydaları saymakla bitmeyen roka, içerisindeki C vitamini ile bağışıklığı güçlendiriyor, hastalıklara karşı koruyor.<br />
<br />
<br />
Hazmı kolaylaştırıp mideyi kuvvetlendiriyor.<br />
<br />
<br />
Kanı temizleme özelliği de olan roka, karaciğer dostu olarak da biliniyor.<br />
<br />
<br />
İçerisindeki K ve P vitaminleri ile iştah açıcı özelliğe sahip olan bu mucizevi yeşillik kilo almak isteyenlere de yardımcı oluyor.<br />
<br />
<br />
Kalp sağlığına da olumlu etkileri olan roka, damar tıkanıklığını ortadan kaldırıyor.<br />
<br />
<br />
Kemikleri güçlendirip, hücrelerin yenilenmesini sağlıyor.<br />
<br />
<br />
Şifa deposu roka ayrıca cildimizi besleyip daha parlak bir görüntüye kavuşturuyor.<br />
.<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-89439210970398069622017-07-19T17:40:00.001+03:002020-10-23T21:51:01.707+03:00Kutsi Mavi Şarkısı Dinle, Kutsi Mavi Şarkı SözleriTürk Pop Müziği'nin sevilen isimlerinden Kutsi, 4 yıl aradan sonra yepyeni bir albümle müzikseverlerle buluştu.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="393" data-original-width="614" height="408" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDBzQ1yqZsXPbr4ZBO3eSjxKoZuWj4eILuFKmc_Iq6ho7RIW1aFrKx4Cj6QAMcFGmZtwwMVzdmeWJ2FpZMLBQDogy5GKgmFApiRQk6_uaYXcWUm6-ZwK538JxUA0x6iOhOnmD4ssUBtQ/s640/Kutsi-Yapma-Dedim-Sana-s%25C3%25B6zleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Kutsi Mavi Şarkısı Dinle, Kutsi Mavi Şarkı Sözleri" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kutsi Mavi Şarkısı Dinle, Kutsi Mavi Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b>Kutsi Mavi <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/%C5%9Eark%C4%B1%20S%C3%B6zleri" target="_blank">Şarkı Sözleri</a></b><br />
<br />
Bir yerinden tutmak lazım hayatı<br />
Kalabildiğince olabildiğince sessiz sakin<br />
Desem ki yıllara bölünmüş hayatım<br />
Ama ince ince olabildiğince idareten<br />
Ve sen çıkıp geliyorsun<br />
Bir fırtına ortasında<br />
Tüm maviler benim oldu<br />
Sayfa sayfa dalga dalga<br />
Sorguların suallerin kalbime dokunduğunda<br />
Anladım ki o melek sensin<br />
Kalbimin yarısı hoş geldinUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-79061873419203544262017-07-19T17:37:00.000+03:002020-10-23T21:51:06.618+03:00Kutsi Yapma Dedim Sana Dinle, Kutsi Yapma Dedim Sana Şarkı SözleriTürk Pop Müziği'nin sevilen ismi Kutsi, 4 yıl aradan sonra yepyeni bir albümle müzikseverlerle buluşuyor. "Mavi" isimli albümde Kutsi'nin kendi söz ve bestelerinin yanı sıra Yıldız Tilbe, Altan Çetin, Mert Ekren, İrfan Özata, Yazgın Kaçak, Murat Güneş ve Murat Poyraz gibi müzik dünyasının önemli isimleri yer alıyor...<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="" border="0" data-original-height="393" data-original-width="614" height="408" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDBzQ1yqZsXPbr4ZBO3eSjxKoZuWj4eILuFKmc_Iq6ho7RIW1aFrKx4Cj6QAMcFGmZtwwMVzdmeWJ2FpZMLBQDogy5GKgmFApiRQk6_uaYXcWUm6-ZwK538JxUA0x6iOhOnmD4ssUBtQ/s640/Kutsi-Yapma-Dedim-Sana-s%25C3%25B6zleri.jpg" title="Kutsi Yapma Dedim Sana Dinle, Kutsi Yapma Dedim Sana Şarkı Sözleri" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kutsi Yapma Dedim Sana Dinle, Kutsi Yapma Dedim Sana Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
Birbirinden iddialı 14 şarkının yer aldığı albümün çıkış şarkısı sözü ve müziği Altan Çetin'e ait olan "Yapma Dedim Sana".<br />
<br />
<b>Kutsi Yapma Dedim Sana Şarkı Sözleri</b><br />
<br />
SOR BANA HER ŞEY NASIL YOLUNDA<br />
FARKINA VARMIŞSINDIR SONUNDA<br />
ACIYI YENDİ KALBİM; İÇİNDE AŞK YOK, GÖZÜMDE YAŞ YOK<br />
HEM ÖZLÜYORUM, HEM SİTEMİM HEP SANA<br />
<br />
ZAMAN İLAÇ SANIP BEKLEDİM BOŞ YERE<br />
YARALARI SARARIM SANIP ELLERE<br />
AĞLAMIŞSIN HABERİ GELDİ KAÇ KERE<br />
GİTME DEDİM SANA, GİTME DEDİM SANA<br />
<br />
İÇİNİ DÖK DEDİM HİÇ ORALI OLMADIN<br />
DÜŞÜN BİRAZ BAKALIM NİYE SENİ YORMADIM<br />
BEN HEP SENİNDİM AMA SEN BENİM OLMADIN<br />
YAPMA DEDİM SANA, YAPMA DEDİM SANA<br />
<br />
SÖZ- MÜZİK: ALTAN ÇETİNUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-28683205489467494512017-07-19T11:37:00.002+03:002020-11-29T12:25:24.403+03:00Kas Ağrıları İçin Bitkisel Tedavi Yolları<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="720" data-original-width="1280" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmYaXy7kpJ5x5Fhm4Z9xlvXEslrGSJjgVmuNfFvDWDt7wnUJFVXqFer1eyiZDVBEyDf3-TM5Az3rX_SF98uUrhqau19GEsVulCja5dMRYXtyZv40tAJELKud9EkXFPLN9h7MIOS1G6QA/s640/kasagrisibitkiseltedavi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Kas Ağrıları İçin Bitkisel Tedavi Yolları" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Kas Ağrıları İçin Bitkisel Tedavi Yolları<br />
<div>
<br /></div>
</td></tr>
</tbody></table>
Hareketsiz yaşam ve stres, kas ağrılarını beraberinde getiriyor. <b>Kekik, biberiye papatya</b> ağrı kesici özelliğiyle tercih ediliyor...<br />
<br />
<b>Kas ağrıları</b>, günümüzde en sık karşılaştığımız rahatsızlıkların başında geliyor. Hareketsiz yaşam, uzun saatler bilgisayar başında oturma, vücudumuzdaki kasları ve sinirleri etkiliyor. Bunlara stres ve yanlış oturma stili de eklenince ağrılar dayanılmaz bir hal alıyor. <div><br /></div><div>Vücudun belli bir bölümünde başlayan ağrı, kısa süre sonra bedenin her kısmını etkilemeye başlıyor. Egzersiz, masaj ve ilaç tedavisi bir nebze işe yarasa da asıl çözüm beslenmeden geçiyor.<br />
<br />
Uzmanlar, sıkışan ve kasılan kaslarımızı gevşetmek ve ağrılardan kurtulmak için kas gevşetici görevi gören doğal bitkilerin tüketilmesi gerektiğine dikket çekiyor. <div><br /></div><div>Bu bitkiler elbette ilaç tedavisine göre etkilerini biraz daha geç gösteriyor. Ancak içerisinde bulunan vitamin, mineral ve sakinleştirici etkileriyle ağrılara büyük ölçüde şifa oluyor.<br />
<br />
<b>İşte o mucizevi bitkiler...</b><br />
<br />
<b>BİBERİYE</b>: Yemeklere tat ve aroma katmak için mutfağımızın vazgeçilmez baharatlarından olan biberiyenin faydaları saymakla bitmiyor. Adet krampları, kas spazmlarını rahatlatan biberiye, suda seyreltilerek duşta da kullanılabiliyor. </div><div><br /></div><div>Eklemlere biberiye yağı ile yapılan masaj, ağrıları dindiriyor. Ağrılı veya iltihaplı bölgelere yapılan sıcak kompresler de artritin belirtilerini hafifletiyor.<br />
<br />
<br />
<b>ARNAVUT BİBERİ</b>: Evde genellikle yemek tariflerinde kullanılan arnavut biberi, aynı zamanda kas kramplarının neden olduğu ağrılarına etkili bir çözüm oluyor.<br />
<br />
<br />
<b>KEKİK</b>: Ferah kokusu ile yemeklerin vazgeçilmezi kekik, ağrı kesici özelliğiyle de biliniyor. Özellikle kekik yağının faydaları saymakla bitmiyor. </div><div><br /></div><div>Karvakrol isimli bir madde içeren kekik yağı, zeytinyağı ile birlikte masaj yapıldığında romatizmal ağrılarını kısa sürede dindiriyor. <div><br /></div><div>Doktorlar, evde ağrı kesici yoksa, kekik yağından romatizmal ağrılar için rahatlıkla uygulanabileceğini söylüyor.<br />
<br />
<br />
<b>D VİTAMİNİ</b>: Düzenli kas ağrısı ya da spazmları olan kişilerde D vitamini eksikliği olabileceğini belirten uzmanlar, yumurta, balık ve güçlendirilmiş süt gibi gıdaların tüketilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. <div><br /></div><div>Güneş ışığında kısa süre kalmak da vücudun D vitamini üretiminde olumlu etki gösteriyor.<br />
<br />
<br />
<b>NANE</b>: Kas gevşetici bitkilerin başında gelen nane, özellikle bacak, sırt, kas ağrısı ve baş ağrısı tedavisinde etkili oluyor. <div><br /></div><div>Nane bitkisinde yer alan mentol analjezik, anti-inflamatuar ve antispazmodik özellikleri sunması sayesinde kas ağrısı ve iltihabı hafifletiyor. </div><div><br /></div><div>Kan dolaşımını arttırıp ağrı ve spazmları azaltıyor. Nanenin yağı da aynı şekilde stresten oluşan kas ağrılarına şifa oluyor.<br />
<br />
<br />
<b>YABAN MERSİNİ</b>: Kaslarınızı gevşetecek başka bir atıştırmalık olan yaban mersini, egzersiz öncesi veya sonrası tüketiminde kas hasarında oluşacak iyileşmeyi hızlandırıyor. <div><br /></div><div>İçerisinde bulunan antioksidanlar, oksidatif stresi ve inflamasyonu azaltıyor. Uzmanlar, bu mucize meyveyi tane veya sıvı şeklinde almamız gerektiğini söylüyor.<br />
<br />
<br />
<b>PAPATYA</b>: Rahatlatıcı özelliğiyle bilinen papatya, kas ağrılarında en sık kullanılan tedavi yöntemlerinin başında geliyor. <div><br /></div><div>Bunun yanı sıra adet krampları, tansiyon, baş ağrısı, stres, gerginlik gibi durumlarda da olumlu sonuç gösteriyor. Sıcacık bir papatya çayı, gergin kaslarınızı gevşetiyor. Aynı zamanda iltihap giderici özeliyle de dikkat çekiyor.<br />
<br />
<br />
<b>LAVANTA</b>: Mavimsi mor renge sahip bu güzel çiçek, farklı hastalıklara iyi gelen pek çok özelliğiyle biliniyor. </div><div><br /></div><div>Lavanta yağı, en etkili doğal kas gevşeticilerden biri olarak biliniyor. Bu yağla, ağrının olduğu bölgeye dairesel hareketlerle yapılacak masaj, kan akışını hızlandırıyor. hemen sonra alınacak sıcak bir duş, hem zihni hem de bedeni dinlendiriyor..<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. </div><div><br /></div><div>Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div></div></div></div></div></div></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-41556554538216072642017-07-19T11:33:00.001+03:002018-09-23T10:59:41.803+03:00İncirin Faydaları, İncir Meyvesinin Sağlığa Yararları...Çinko, folik asit ve mineral deposu incir, kurusundan yaşına her haliyle şifa dağıtıyor. Erkeklerde sperm sayısını arttırıp cinsel soğukluğu gideren bu mucizevi meyve ayrıca, enerji verip yorgunluğu gideriyor, karaciğer rahatsızlıklarını engelliyor...<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="390" data-original-width="640" height="390" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiB0vIyg5_k2u1Toq8Ymx13i4fJLmpfr1eOVEnbHa2DFyLIbMvgXniCml5wkwX14Cw-WeeKAUQbJ9uKwtuGzOECGj3nq6vdBRGWi0Qz9zTvc4XLxKWSUR_7dpc73pVaw8aINntPUDMYyw/s640/%25C4%25B0NC%25C4%25B0R%25C4%25B0N+FAYDALAR%25C4%25B0.Jpeg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="İncirin Faydaları, İncir Meyvesinin Sağlığa Yararları..." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">İncirin Faydaları, İncir Meyvesinin Sağlığa Yararları...</td></tr>
</tbody></table>
<br />
İncir; yaşından, kurusuna, yaprağından, reçeline kadar her haliyle şifa deposu olarak biliniyor. Faydaları saymakla bitmeyen bu meyve, yaz aylarının gelmesiyle tezgahlarda yerini alıyor.<br />
<br />
Erkeklerde sperm sayısını arttıran incir, kadınlarda da cinsel isteksizliği ve soğukluğu gideriyor.<br />
<br />
İçerisinde bulunan E vitamini ile kan dolaşımını arttırıp, cinsel dürtüleri harekete geçiriyor.<br />
İncirin faydaları bunlarla da bitmiyor.<br />
<br />
Tek başına pek çok hastalığa savaş açan mucizevi meyve, demir eksikliğinden kabızlığa, kanserden kan şekerinin düzelmesine kadar pek çok soruna şifa oluyor. Enerji verip yorgunluğu gideriyor.<br />
<br />
Çinko, folik asit ve mineral bakımından zengin olan incir, geçmeyen öksürüğe ve karaciğer rahatsızlıklarına da yardımcı oluyor..<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-2236839564073461252017-07-18T14:39:00.001+03:002018-09-23T10:48:07.399+03:00Ayakta Su İçmenin Zararları!<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="-webkit-text-stroke-width: 0px; font-family: "Times New Roman"; letter-spacing: normal; margin-bottom: 0.5em; margin-left: auto; margin-right: auto; orphans: 2; padding: 6px; text-align: center; text-decoration-color: initial; text-decoration-style: initial; text-indent: 0px; text-transform: none; widows: 2; word-spacing: 0px;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><div style="margin: 0px;">
<img alt="" border="0" data-original-height="400" data-original-width="640" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhAHlLmjLdYJ4dFjmV662k4GMoLhFyFkdaK6fxHrj1Mkzysf7Ek0DIJKoEiX7hCgqGdwqeILaM2bnHN98tsS4Aoxsawfm2UomX12jnQhIe6yIXJZPsc6nJeIuvoSZ4YtHLfvuzG1R_7-g/s640/ayakta-su_icmek.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Ayakta Su İçmenin Zararları!" width="640" /></div>
</td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px; padding-top: 4px; text-align: center;"><div style="margin: 0px;">
Ayakta Su İçmenin Zararları!</div>
</td></tr>
</tbody></table>
İstisnalar hariç toplumda çoğu kişi ayakta su içer. Ayakta su içmenin zararlı olduğunu biliyormusunuz? Günümüzde bilimsel olarakta kanıtlanmış tıbben ayakta su içmenin zararlı olduğu blinmektedir. İnsanlar halen bu konu üzerinde tartışırlar zaten Peygamber efendimiz herkesden daha iyi bildiği için oturarak üç yudumda su içilmesini belirtmiştir.<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<br />
Sürekli olarak ayakta içilen su, oturularak içilen suya göre mideye daha hızlı ve direk bir giriş yapacağından mukozaya zarar vererek midenin iç dokusunda zamanla bozulmanın oluşmasına ve mide de asit içeren bir ortam olduğundan başta ülser olmak üzere çeşitli mide hastalıklarının meydana gelmesine yol acar.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu konudaki bir diğer bilimsel gerçek ise insan otururken midenin etrafındaki doku, kas ve organlarla olan ilişkisi ile ayaktayken olan ilişki aynı değildir. Ayakta iken, daha gergin ve etrafındaki kaslardan ve dokulardan çok büyük destek görmeyen bir mide söz konusu iken, otururken etraftaki kaslar ve dokular adeta bir korse görevi yerine getirerek daha rahat bir mide olmasını sağlıyor. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Bilimsel olarak açıklaması ise şudur: "İnsan midesinin ayakta ve oturur vaziyetteki pozisyonu farklıdır. Ayakta duran bir insan eğer sıvı gıda içerse doğrudan doğruya onikiparmak bağırsağına geçer."Midenin küçük eğriliğine uyan kısmında Waldeyerin mide caddesi denen bir oluk bulunur. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sıvı gıdalar bu yolu takip ederek zaten devamlı küçük bir açıklığı olan mide çıkışını (pilor) geçerek onikiparmak bağırsağına (duodenum) geçer. Eğer insan sıvı gıdayı oturarak içerse bunlar önce midede birikir asitle karışarak mikropları ölür ve sonra onikiparmak bağırsağına geçer. Bu durumda oturarak su içme usulüne uymakla insan kolera da dâhil birçok insan hastalıklarından korunmuş olur.Rastgele yerde meşrubatı alıp ayakta içenler bu tehlikeye daha fazla maruz kalırlar.</div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-57221908642603765382017-07-17T17:54:00.001+03:002018-11-15T23:17:25.712+03:00Ozon Tedavisi Nedir? Ozon Tedavisinin Faydaları Nelerdir?Ozon tedavisi ile kanserden diyabete, tansiyondan böbrek rahatsızlıklarına kadar pek çok hastalığın tedavisinde başarılı sonuçlara ulaşılmaktadır. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Nafiz Karagözoğlu, ozon tedavisinin faydaları hakkında açıklamalarda bulundu.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="249" data-original-width="520" height="305" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiO-krX-_nkq2_6W098R8s38r5VD1nNrcCOwASuAzYS1qwPpxoow6721IjFXKPySI59GKVjGsYOMqKLdRl5Hrk_CNV6oSHui_1fWvHz3rJIAW4Tx6rS9XfgKi0d0Avt8v4V13eTXTHn4g/s640/ozon_terapi0.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Ozon Tedavisi Nedir? Ozon Tedavisinin Faydaları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Ozon(o3), 3 atomlu bir molekül olup, O2 nin kimyasal olarak akrabasıdır. Yani yüksek enerjili oksijen ürünüdür.<br />
<br />
<ul>
<li>Doğal olarak atmosferde ozon tabakası bulunur. Dünyanın ve canlıların olumsuz güneş ışınlarından ve uzaydaki canlılıklardan korunmasını sağlar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Petrol artıkları, teknoloji artıkları ozon tabakasının bütünlüğüne zarar verir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon molekülünün varlığı ozon, 1840 yılında Avusturyalı kimyager Christian Schönbein tarafından keşfedildi.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi 1915 yılından itibaren alman bilim insanları tarafından insanların tedavisinde kullanılmaya başlandı.</li>
</ul>
<ul>
<li>Şimşek ve yıldırımlı bir gecede hava da ozon meydana gelir. Ağır bir gaz'dır. yere çöker. Yağmurdan sonraki sabah yürüyüşünde ferah hava olarak burnumuza gelen koku ozon gazı kokusudur.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, vücudun oksitlenmesini yani paslanmasını azaltır. Yani anti aging yapar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, hormon ve enzimleri düzenleyerek çalışma düzenini ve verimliliğini arttırır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, kan yapımını arttırır. Ayrıca kırmızı kan hücrelerinin esnekliğini, oksijen taşıma kapasitesini ve organlara ulaştığında oksijeni bırakmasını arttırır. Kalp- beyin- böbrek damar tıkanıklığı olan bedenlerde iyileşme artar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, kan akışkanlığını arttırır. Pıhtılaşmayı azaltır. Pıhtılaşmaya yatkınlığın arttığı hastalıklarda bu yanıyla tedaviyi güçlendirir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, tıkanmış damarların tedavisinde oldukça faydalıdır. Ameliyat edilemeyen hastaların ozon tedavisi sonrası iyileştiği gösterilmiştir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, organların enerjisini arttırır. Çalışma yetenek ve düzenlerini iyileştirir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, bedenimizin en küçük yapı taşı olan hücrelerimizin yenilenmesini sağlar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, artroz yani kireçlenme ve kemik erimesi tedavisinde fayda sağlar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, bedenimizin dışında dezenfeksiyon sağlar. Açık yaraların tedavisinde faydası oldukça fazladır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, bedenimizin içinde bakteri, virüs, mantar ve parazitlerin yok edilmesini sağlar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, bağışıklık sistemini güçlendir. Bu sayede aktif olarak düşmanla savaşan Bağışıklık Sistemi Hepatit, Zona, Zatüree, Mantar Hastalıkları, Parazit Hastalıkları ile daha kolay baş eder.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ozon tedavisi, kanserlerin tedavisinde ve takibinde çok önemli bir destek sağlar. Kanser Hücrelerinin yok edilmesini sağlayan sistemleri çalıştırır. Kemoterapi, Ameliyat ve Radyoterapi sonrası bedenin artan enerji ve oksijen ihtiyacını karşılar.</li>
</ul>
<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-15399175338723713952017-07-17T17:13:00.002+03:002018-01-26T13:34:44.972+03:00Chia tohumunın faydaları nelerdir?<b>Chia tohumu</b> tüketimi bütün dünyada sağlıklı omega-3 yağları ve lif içeriği yüzünden giderek yaygınlaşıyor. Mexico ve Guatemala'da yetişen Chia tohumu, tarihi Aztek uygarlığında büyük önem taşıyordu. Peki, Chia tohumunu nasıl tüketebiliriz yararları nelerdir?<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Chia tohumunın faydaları nelerdir?" border="0" data-original-height="270" data-original-width="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYY3dcTmFYDEnRibMbY2nF6IxSlrfHTmIx3uGiYmmhyphenhyphenBg2yk4PhyXkE62uyNMdWqq1gv75hrqKlCjxy2nRW84BdYv3JblVWPERY-Yo3c9sRSbJjv7Qletnp0zWznBT42wDMMQJkWS0qQ/s1600/chia_tohumunun_faydalari_h8716.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Chia tohumunın faydaları nelerdir?" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Chia tohumunın faydaları nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<b>Bugün Türkiye'de de pek çok büyük süpermarket ve aktarda bulabileceğiniz chia tohumlarını tüketmenin 10 faydası:</b><br />
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<div>
<b>Daha çok lif alın</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
28 gram chia tohumunda 11 gram lif vardır, bu da günlük ihtiyacınızın üçte birini karşılar. Chia tüketmeye başlamak, yeterince lif aldığınıza emin olmanın en iyi yollarından biridir.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Omega-3 depolayın</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Chia tohumlarının her 28 gramında 5 gram omega-3 vardır. Omega-3 beyin sağlığı için çok önemlidir.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Protein</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Chia tohumları aynı zamanda harika bir protein kaynağıdır ve kolesterol içermez. 28 gramında 4.4 gram protein vardır, günlük ihtiyaç kişiye göre değişse de bu miktar neredeyse %10'u karşılar.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Daha kolay doyun</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Hindide bulunan triptofan adlı amino asit, aynı zamanda chia tohumunda da vardır. Triptofan daha kolay doymanızı, daha rahat uyumanızı, ve daha iyi hissetmenizi sağlar.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Kalp sağlığınızı koruyun</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Cleaveland Clinic'e göre, chia tohumları kan basıncını düzenleyip, iyi kolesterolü arttırırken LDL ve trigliseridi düşürür. Kalbiniz için iyi haber!</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Performansınızı artırın</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Aztek ve Maya'lılar chia tohumlarını enerji ve dayanıklılıklarını arttırmak için kullanırlarmış. Yerliler arasında ‘’koşu gıdası’’ olarak da adlandırılan chia tohumları, savaşa giderken veya müsabakaya katılırken jel olarak tüketilirmiş.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yakınlarda yapılan bir araştırma bugün de aynı faydaların geçerli olduğunu gösteriyor. Koşu ve dayanıklılık sporları yapacak iki grubun birine chia tohumundan yapılan bir enerji jeli diğerine standart bir enerji içeceği verildiğinde performansları arasında fark olmadığı tespit edilmiş.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Daha güçlü dişler ve kemikler</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
28 gramlık chia tohumu günlük kalsiyum ihtiyacınızın yüzde 18’ini karşılar. Kalsiyum diş ve kemik sağlığınız için önemlidir ve osteoporozu önler.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Bolca fosfor</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
28 gramıyla günlük fosfor ihtiyacınızın %27sini karşılayan chia tohumları, vücudun protein işlemesine ve hücre tamirine yardımcı olur.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Manganezi unutmayalım</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Manganez sıkça bilinen bir besin olmasa da, sağlığımız için önemlidir: kemiklere iyi gelir ve vücudun biyotin ve tiyamin gibi besinleri kullanmasına yardımcı olur. 28 gramlık chia tohumunda günlük manganez ihtiyacınızın %30'u vardır.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Glüten içermez</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Chia tohumları glüten içermez. Ancak glütenli gıdalar işleyen tesislerden gelmediğine dikkat etmeniz gerekir.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>Nasıl tüketebilirsiniz?</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Artık Türkiye’de de pek çok büyük süpermarkette veya aktarlarda chia tohumu bulmak mümkün. Kullanımı çok kolay. Tohumların tadı yok, bu yüzden direk olarak yemeklerinize, salatalarınıza, smoothie’nize ekleyebilirsiniz.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Chia seed içeren müthiş lezzetli bir smoothie tarifini bu linkte bulabilirsiniz:</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>Chia tohumlu smoothie</b></div>
<div>
Dikkat etmeniz gereken nokta şu: chia tohumu su toplayan bir bitki. Yani sıvı ile temas ettiğinde emiyor ve jelimsi bir kıvam alıyor. Bu yüzden tüketirken bol su içmeniz ve yemeklerinizin kıvamını arttıracağı için ilave su eklemeniz gerekir.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu özelliğinin çok iyi bir tarafı da var. Chia tohumu ile son derece sağlıklı ve kolay olduğu kadar lezzetli bir puding yapmanız mümkün. Linki ekte. Bu tarifte şeker yok, tatlılığı meyveden geliyor. Mevsimsel her türlü mevye ya da hurma kullanabilirsiniz.</div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-55263214352437483982017-07-15T16:14:00.000+03:002019-02-17T17:21:12.601+03:00Evde Karpuzlu Limonata Nasıl Yapılır? Karpuzlu limonata nasıl yapılır sorusunun cevabını sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="614" data-original-width="614" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgVwTyH6WcJWWsXuxcL3K713TP4z0kjUMS9BYZo8fzToD1LND3q53OCpR5lJXDNz6EXXxh-7q1Lonpp0ggqRj2XRIapzD5LSAqFtVZqWErdkL9x0qFPu4LXHZSjncNV3cET3St_RTfSLA/s400/limonata-tarifi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Evde Karpuzlu Limonata Nasıl Yapılır? " width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Evde Karpuzlu Limonata Nasıl Yapılır? </td></tr>
</tbody></table>
<b><br /></b>
<b>KARPUZLU LİMONATA</b><br />
<br />
Ekşi sevmeyenlerin keyifle içebilecekleri bir limonata tarifi: 2 adet limon suyu, 1 adet limon kabuğu rendesi,1 çorba kaşığı bal, 1 dilim orta kalınlıkta karpuz ve 1 orta boy elmayı bir kaba doğrayıp, tüm malzemeleri blenderden geçirin. Elde ettiğiniz karışımı ince bir süzgeç veya tülbent yardımıyla süzün. 3-4 bardak soğuk suyla karıştırıp servis edin.<br />
<br />
<b>KARPUZLU LİMONATA FAYDALARI</b><br />
<br />
Tam bir A vitamini deposu olan karpuz göz sağlığını koruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Likopen açısından zengin bu meyve kalp damar sağlığının korunmasında da yardımcı oluyor.<br />
<br />
.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-2536521855856769892017-07-14T16:06:00.000+03:002019-02-17T17:13:34.037+03:00Evde Çilekli Milkshake Nasıl Yapılır? Çilekli Milkshake Faydaları!Yaz aylarının vazgeçilmez tatlarından Milkshakeler hem lezzeti hemde serinletici etkisi ile bir çok kişinin sevdiği içeceklerdendir. Peki <u>evde milkshake nasıl yapılır?</u><br />
<u><br /></u>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="410" data-original-width="614" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiXlhwwS1oCicyE3edXZ3b8X7cLe_ZLJMF-LPjrs6jiSYhbR1W2DY-1TJvcGRC8C_9UqlHB4eTYyYv7dMgNNUjZ14H9Bdj-v5M9w-N7_k5eOnnvoMYmALQ2-hUHiZFQylgIKC0ekc1HXA/s640/0x0-domatesli-maden-suyu-bakin-ne-ise-yariyor-1499945973311.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Evde Çilekli Milkshake Nasıl Yapılır? Çilekli Milkshake Faydaları!</td></tr>
</tbody></table>
<u><br /></u>
<br />
<b>ÇİLEKLİ MİLKSHAKE TARİFİ</b><br />
<br />
5-6 adet çileği yarım bardak sütle blender kullanarak karıştırın. Homojen bir karışım elde ettikten sonra üzerine 1 top light dondurma ekleyerek karıştırmaya devam edin. Tüketirken içerisine tarçın ilave edebilirsiniz.<br />
<br />
<b>ÇİLEKLİ MİLKSHAKE FAYDALARI</b><br />
<br />
C vitamini açısından oldukça zengin olan çileğin yapılan çalışmalarda LDL kolesterol düzeyini de düşürdüğü tespit edilmiş. Çilek kalp damar sağlığı ve kanserden korunmada da içerdiği antioksidanlar sayesinde ilk sıralarda gelen bir meyvedir.<br />
<br />
.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-60582315043671219972017-07-13T15:57:00.001+03:002017-07-13T15:57:27.010+03:00Domatesli Maden Suyu Nasıl Yapılır? Faydaları Nelerdir?Kavurucu sıcakların kendini iyiden iyiye hissettirdiği bu günlerde sıvı ihtiyacımız oldukça artıyor. Çoğumuz da serinlemek için asitli, gazlı soğuk içecekleri tercih ediyoruz. Ancak dikkat! Ferahlamak için tükettiğiniz bu içeceklerin içinde yer alan aşırı şeker kilo alınmasına, yüksek miktardaki asit ise mide rahatsızlıklarına neden olabiliyor. Dolayısıyla serinlemek için yapmamız gereken şey, seçimimizi sağlıklı içeceklerden yana kullanmak olmalı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPc-BmX4dVrItDOGoj_Ty-d4F0cVHbsEcH2Xc2p8zatclVHYm4i_1THg_E5Xl7FCvnlI4YjRPwtdFXGzB7d7u3e8jh_jsJd376ChRSGJPHnmBRgyEScEsfY8pTKdQkAikGjd405jol8A/s640/770x406-domatesli-maden-suyu-bakin-ne-ise-yariyor-1499946516621.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Domatesli Maden Suyu Nasıl Yapılır? Faydaları Nelerdir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Domatesli Maden Suyu Nasıl Yapılır? Faydaları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<br /><br />
Bunun için mutfağınızda her zaman yer alan besinlerden yararlanabilirsiniz pekala. Üstelik bu içecekler bir yandan ferahlamanızı sağlarken, bir yandan da sağlığınız ve güzelliğiniz üzerinde de katkı sağlayacaklar. Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelikden Domatesli maden suyu tarifi ve faydaları.<br />
<br />
<br />
.DOMATESLİ MADEN SUYU<br />
<br />
Domates A, C ve E vitamini ile folik asit açısından zengin bir sebze. Domates tüketimi arttıkça, kalp hastalığı, diyabet ve kanser riskinde azalma olduğu bazı klinik çalışmalarda tespit edilmiş. Domates tüketimi obezite sorununu giderilmesinde ve sinir sistemi düzenlenmesinde de yardımcı olabiliyor. İçeriğindeki E vitamini sayesinde cildi korunmasında ve yaşlanmanın gecikmesinde de rol oynuyor. Bu etkileri sayesinde taze sıkılmış domates suyuna ekleyeceğiniz maden suyu ile taze nane yaprakları, lezzetli ve serinletici olmasının yanında hastalıklardan da korunmanıza yardımcı olacaktır.<br />
<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-25132542334018185212017-07-13T15:52:00.000+03:002020-05-26T17:13:50.138+03:00Canan Karatay'dan Domates Uyarısı!Ekmek ve şeker tüketimine savaş açan Prof. Dr. Canan Karatay, bu kez domatesi mercek altına aldı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGBrSUSf06SCgs1GH4uckqboG_YV5N64ygt4frIU75cwuABNQVKCg2M6nEp5zHjy-f-ISwYAxQRXwRVgmLVW6d0DvRxBlS7ZfG_un4XWESOQD-3OIIwr2vF-VL6JQE3p6y2mbH6XMw9w/s640/770x406-canan-karataydan-onemli-uyari-1499857890859.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Canan Karatay'dan Domates Uyarısı!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Canan Karatay “Domates meyvedir. Ama biz sebze olarak ayırmışız. Çok fazla tüketildiğinde özellikle haziran ve temmuz ayında hastalarımın hem şekerleri hem de ürik asitleri yükselir." uyarısı yaptı.<br />
<div>
<br /></div>
Domatesin bir sebze değil meyve olduğunu bu yüzden de içinde bol miktarda şeker barındırdığını kaydeden Prof. Canan Karatay, “Şimdi bir bahçeniz varsa domateslerin kızarmadığını göreceksiniz halen yeşil. Benim gibi yapacaksınız. Eylül ayında doğal bir domates bulup kendi domatesinizi kış için hazırlayacaksınız” dedi.<br />
<br />
Karatay “Domates meyvedir. Ama biz sebze olarak ayırmışız. Çok fazla tüketildiğinde özellikle haziran ve temmuz ayında hastalarımın hem şekerleri hem de ürik asitleri yükselir. Diyorlar ki Canan Karatay karbonhidrat vermiyor. Domatesde de yeşil fasulyede de baklada da şeker var. İlaçlı tarım zehiriyle büyütülüyor. Tarım zehirleri bütün hastlalıkların sebebi. Kanser de dahil. Şu anda domatesin dönemi değil. Doğru mevsim eylül ayında. Yapay olarak her mevsim piyasaya sürülen sebzeler tehlikeli. Mevsiminde yiyeceksiniz diyorum” diye konuştu.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-45574741584718689132017-07-13T15:49:00.000+03:002017-07-13T15:49:12.204+03:00Vücudumuzdaki Serbest Radikalleri Temizliyormuş...Yaz aylarında vücudun su ihtiyacını karşılamak için bol sıvı tüketmenin önemli olduğunu belirten Dr. Fevzi Özgönül, ev yapımı hoşafın adeta bir vitamin deposu olduğuna dikkat çekerek özellikle yaşlanmaya savaş açmak için yaz aylarında sıklıkla tüketilmesi gerektiğinin altını çizdi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="396" data-original-width="752" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyDFtN8TlZop-fSP2OjBFhFA9yUogQ4SvFsHPVdzktCJ0XdplYMUktUCWnmhpbI2SJP-5jnRixNy-gZNkAh3YDs7ZiYSdnKL4NoXvKTNfk03c62rDLjB_A_6sFodRx2-H5VoYkyLBR5A/s1600/752x396-zararli-maddeleri-tamamen-temizliyor-1499864153818.jpg" /></div>
<br />
<br />
Dr. Fevzi Özgönül, "Yaz aylarında hava sıcaklığı çok artığı için vücudumuz çok terleyerek su kaybederiz tabii ki terleme ile sadece su değil vücudumuzdan bir kısım mineralleri de kaybederiz.<br />
<br />
Bu su ve mineralleri vücudumuza geri koymak için mutlaka sıvı bir şeyler içmeliyiz.<br />
<br />
Günümüzde su tüketimi özellikle kilo problemi yaşayanlar arasında çok azdır.<br />
<br />
Bu problemi olan kişilerin sindirim sistemi düzgün çalışmadığı için yiyeceklerde sindiremedikleri şekeri ya tatlı olarak veya tadı olan bir içecek tüketerek gidermeye çalışırlar.<br />
<br />
Aslında su içmek diğer tüm içeceklerden çok daha önemlidir. Çünkü vücudumuzun ihtiyacı sudur" dedi.<br />
<br />
<b>"KARA ERİK HOŞAFI EN FAYDALISI"</b><br />
<br />
Dr. Fevzi Özgönül, hoşaf tüketimiyle ilgili şu şekilde konuştu: "Su içemiyor veya arada su dışında bir başka alternatif arıyorsanız size hoşaf önerelim.<br />
<br />
Diğer tüm alternatif içecekler ile karşılaştırıldığında hem kendinizin hazırlayabileceği, doğal ve en önemlisi içerisinde bol miktarda vitamin ve mineral içerdiği için asırlardır, kullanılan hoşafı tekrar hatırlama zamanımız geldi de geçiyor bile.<br />
<br />
Kimisi taze meyveden yapılana komposto, kuru meyveden yapılana hoşaf dermiş ama bence biz Türk halkı olarak hepsine hoşaf deriz.<br />
<br />
Birçok hoşaf tarifi vardır. Bunlar arasında en yaygın kullanılanı kara erik hoşafı. Kansere ve yaşlanmaya karşı koruyucudur. Vücuda giren ve kendi ürettiğimiz serbest radikal dediğimiz zararlı maddeleri en iyi temizleyen yiyeceklerin başında ise kuru erik gelir."<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-59380340640738911942017-07-11T13:27:00.000+03:002019-02-17T17:02:12.659+03:00Rüyada Yılan Görmenin Manası Nedir?Rüyada yılan görmek hakkında çok çeşitli yorumlar bulunmaktadır. Rüya tabirleri yılan için genellikle düşmanı işaret eder. Farkında olmadığınız bir düşmanınız olabilir. Bu düşman genellikle kendisini gizler ve sizden menfaat sağlamaya çalışır. Yılan sinsi ve her an saldırmayı bekleyen bir düşmanı işaret ettiği gibi, büyük zorluklarla karşılaşacağınız anlamına gelebilir. Bu rüya, yılan türlerine göre farklı anlamlara sahiptir. Bunu ayrıntılı olarak anlatmaya çalıştık.<br />
<br />
Rüyada yılan görmek bir diğer taraftan hayra yorumlanır. Maddi durumunuzun güçleneceğine, ailevi hayatınızda yenilikler yaşayacağınıza işarettir. Bir çocuk sahibi olabilir veya evlilikle sonuçlanacak bir ilişkiye başlayabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="640" data-original-width="1024" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_IWgPhzYlYND9UASMeo0zDmjgO8f8i73ILS5n-jseEEXoBG22fOYrOYeCfBjvVAsunFhOJfvl5awuo72GNDcxxdvpG_DB8L5O1hFsSL3DHD8KZ5lt0IMGLMbAQlDSas10qYbdb-H6_A/s640/r%25C3%25BCyada-yilan-gormek.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Rüyada Yılan Görmenin Manası Nedir?</td></tr>
</tbody></table>
Yılanın türüne göre rüya tabirleri<br />
<br />
<b>Rüyada zehirsiz yılan</b><br />
Rüyanızda, korkmadığınız zehri olmayan, zararsız bir yılan görmeniz; elinize bol miktarda altın geçeceği şeklinde yorumlanır.<br />
<br />
<b>Rüyada arkadan gelen yılan</b><br />
Rüyanızda, arkanızdan gelerek sizi takip eden bir yılan görmüşseniz, hileye başvuracak bir düşmanınız var demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada kara yılanı görmek</b><br />
Rüyanızda kara yılanı görürseniz ev veya eşya alabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada su yılanı görmek</b><br />
Rüyada görülen su yılanı, yeni bir arkadaşlığınız başlayacak ve bu kişi servet veya mevki sahibi birisi olacak demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada siyah yılan görmek</b><br />
Rüyada görülen siyah yılan, büyük veya uzun bir yılandan daha tehlikelidir. Düşmanınız gerçekten son derece güçlü ve tehlikeli.<br />
<br />
<b>Rüyada beyaz yılan görmek</b><br />
Rüyada beyaz yılan görmek size zarar veremeyecek, çelimsiz ve güçsüz bir düşmanınız var demektir.<br />
<br />
<b>Yılanın ayakları varsa</b><br />
Rüyanızda yılanın ayaklarının bulunduğunu görürseniz, mevki sahibi veya sizden daha güçlü bir düşmanınız var demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada altından yılan görmek</b><br />
Rüyanızda altından veya gümüşten yapılmış bir yılan görürseniz, hayırlı işlerle uğraşacaksınız demektir. Bu rüya, sadece iş yaşamını işaret etmez. Günlük yaşamınızda size hayrı dokunacak kişilerle karşılaşabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada yeşil yılan görmek</b><br />
Rüyanızda gördüğünüz yeşil renkli yılan, inancı zayıf bir kişiyi temsil eder. Bu kişiyle geçirdiğiniz zamanlarda, ondan etkilenebilirsiniz. Bu kişi sizi günaha girmeye teşvik edebilir.<br />
<br />
<b>Rüyada engerek yılanı görmek</b><br />
Rüyada engerek yılanı görmek, düşmanınızın son derece tehlikeli olduğuna işaret eder.<br />
<br />
<b>Rüyada kobra yılanı görmek</b><br />
Kobra yılanı, aynı engerek yılanı gibi çok tehlikelidir. Engerek yılanı ile aynı rüya tabiri geçerlidir.<br />
<br />
<b>Rüyada boğa yılanı görmek</b><br />
Rüyada boğa yılanı görmek; sıkıntılı, karmaşık ve karanlık günlerin yaklaştığının habercisidir.<br />
<br />
<b>Yılanın pençe ve boynuzunun olması</b><br />
Rüyanızda gördüğünüz yılanın tırnakları veya pençeleri varsa, düşmanınızın kini ve kötülüğü büyük seviyelere ulaşmış demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada büyük yılan görmek</b><br />
Rüyanızda gördüğünüz yılan büyükse, düşmanınız sizden daha güçlüdür.<br />
<br />
<b>Rüyada küçük yılan görmek</b><br />
Rüyanızda gördüğünüz yılan küçükse, düşmanınız sizden daha zayıftır.<br />
<br />
<b>Rüyada uçan yılan görmek</b><br />
Rüyanızda gördüğünüz yılan uçuyorsa, yakın zamanda sıkıntılı günleriniz son bulacak, kafanıza taktığınız problemler kolayca çözülecektir. Bu rüya yaşayacağınız neşe ve mutlulukların habercisidir.<br />
Bir başka rivayete göre de düşmanınız sizden uzaklaşacak demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada uzun, iri yılan görmek</b><br />
Rüyanızdaki yılanın çok uzun ve iri olması, sizi rahatsız eden ve size korku veren bazı şeyler olduğu şeklinde yorumlanır. Bir diğer rüya tabirine göre de aile içinden bir kişinin size beslediği düşmanlığa işaret eder. İri yılanın bir başka tabiri de, düşmanın komşularınızdan biri olduğudur.<br />
Eğer bu iri, uzun yılan rüyanızda size aitse, yakın zamanda mal ve mülk kapıları size açılacaktır. Böyle bir yılan evlat sahibi olabileceğinize de delalet etmektedir.<br />
<br />
<br />
<b>Rüyada yılanla boğuşmak</b><br />
Rüyanızda yılanla boğuşuyorsanız, sizden hoşlanmayan birinin, size kötülüğü dokunacaktır.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan öldürmek</b><br />
Rüyanızda bir yılan öldürürseniz, düşmanlarınızı yeneceğiniz anlamına gelir. Eğer yılandan korkmayarak ona dokunur veya onu elinize alırsanız; iş veya aşk yaşamınızda mutlu günler sizi bekliyor demektir. Rüyada yılan öldürmek çoğu zaman da evliliğe işarettir.<br />
Rüyanızda yılanı öldürüp, ardından yerden kaldırmışsanız veya yılanı parçalara ayırmışsanız; galip geldiğiniz düşmanınızın mallarını da alacağınız anlamına gelir.<br />
<br />
<b>Rüyada yılanın size yaklaşması</b><br />
<b>Rüyada yılanın bedeninizde olması</b><br />
Eğer rüyanızda bedeninizden yılan veya çıyan çıkarsa, bir akrabanızdan zarar göreceğiniz anlamına gelir. Yılanın bedeninizden çıkması bu kişiyle aranızda bir kan bağı olduğunu simgeler. Bu kişi çok yakın bir dostunuz da olabilir.<br />
<br />
<b>Rüyada ağızdan yılan çıkması</b><br />
Rüyanızda yılan ağzınızdan çıkarsa, bu sizin sözlerinizle ilgili olumsuz bir durum yaşayacağınız anlamına gelir. Sarf ettiğiniz sözlere dikkat etmelisiniz. Söylediğiniz şeyler size masumane gelebilir veya başkalarını incitmek amacı taşıyabilir ancak kendi gönderdiğiniz okların hedefi yine kendiniz olacaksınız. Bu nedenle bu uyarıcı niteliğindeki rüyayı dikkate almalı ve bir süre ağzınızdan çıkanı kulağınızın duymasına izin vermelisiniz.<br />
<br />
Rüyada boğazdan yılan çıkması<br />
Eğer yılan boğazdan çıkarak toprağa dönerse, bu rüyayı gören kişinin vefat edeceğine işaret eder.<br />
<br />
<b>Rüyada ağza yılan girmesi</b><br />
Rüyanızda bir yılan ağzınıza girerse, bilgi hazineniz artacaktır. Kurslara yazılabilir, yeni eğitim olanaklarına sahip olabilirsiniz. Bu rüya tabiri bir diğer taraftan kişinin iç dünyasında yeni şeyleri keşfedeceği şeklinde de yorumlanabilir.<br />
<br />
<b>Rüyada kolda yılan görmek</b><br />
Rüyanızda, kolunuzda veya yakanızda bulunan açık renkli küçük bir yılan gördüyseniz, bu size fayda getirecek bir para veya mal sahibi olacaksınız demektir.<br />
<br />
<br />
<b>Rüyada kulağından yılan çıkması</b><br />
Rüyada kulağınızdan veya göbeğinizden yılan çıkarsa, ailenizden birinin size içten içe düşmanlık beslediğine delalet eder.<br />
<br />
<b>Rüyada burundan veye memeden yılan çıkması</b><br />
Rüyanızda burnunuzdan veya memenizden yılan çıkarsa, çocuğunuzun size kızgın olduğu anlamına gelir. Rüyada cinsi organlardan çıkan yılan da aynı şekilde yorumlanır.<br />
<br />
<b>Rüyada koynundan yılan çıkması</b><br />
Yılanın rüya sahibinin koynundan çıkması, erkek çocuğunun ona kızgın olacağı anlamına gelir. Oğlunuzla tartışma yaşayabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Yılanın başın üstünde olması</b><br />
Rüyanızda bir yılan başınızın üzerinde duruyorsa, devlet kapısında bir işiniz olumlu sonuçlanacak demektir. Devam eden bir mahkemeniz varsa, sizin lehinize sonuçlanır. Herhangi bir belge bekliyorsanız, kısa sürede elinize geçer. Devletle olan işlerde kısa sürede çözüme kavuşursunuz.<br />
<br />
<b>Evde yılan görmek</b><br />
Yılanı evde gördüyseniz, ev halkından birinin size düşmanlık yapacağına delalet eder. Bu kişi illa sizden nefret ediyor demek değildir. Kendisi farkında olmadan da canınızı sıkacak bazı durumlara sebebiyet verebilir.<br />
<br />
Evde yılan görmenin bir diğer tabiri de evdeki biriyle tartışma yaşayabileceğinizdir.<br />
<br />
Eğer yılanı, dışarıdan eve siz sokmuşsanız, evinize aldığınız kişilere dikkat edin. Bu kişilerden zarar görebilirsiniz.<br />
<br />
Evinizde birçok yılan bulunuyorsa ve siz bu yılanlardan korkmuyorsanız, evinizde günah işlemeye meyilli insanlar var demektir.<br />
<br />
Yılanların evinize girip çıktığını ve size zarar vermediğini görürseniz, akrabalarınız arasında düşmanlarınız olabilir. Eğer rüyanızda gördüğünüze mekan sizin eviniz değilse, o halde bu düşmanlar aile veya akrabalar arasından değildir.<br />
<br />
<b>Rüyada yılanın yatakta olması</b><br />
Eğer rüyayı gören kişi yılanı kendi yatağı üzerinde öldürürse, bu rüyanın meali de rüya sahibinin vefat edeceği yönündedir.<br />
<br />
<b>Rüyada çok yılan görmek</b><br />
Rüyanızda birden çok yılanla karşılaştıysanız, yakın çevrenizden bir düşmanınız var. Bu kişi dostunuz veya akrabanız olabilir. Rüyasında birçok yılan tarafından sokulan bir kişi, akrabalarından veya yakın çevresinden zarar görecek demektir. Bu yılanlar rüya sahibini sokmazsa, düşmanlıklar devam etse de rüya sahibi bir zarar görmeyecektir.<br />
<br />
Rüyanızda yılanların çok olduğu bir mekana girerseniz, bu Müslümanlara karşı düşman olan bir kişinin çevrenizde bulunduğu anlamına gelir.<br />
<br />
<b>Rüyada yılandan korkmak</b><br />
Rüyanızda yılan görüp ondan korkuyorsanız, düşmanlarınızın kötülüğü size dokunamayacaktır.<br />
<br />
<b>Rüyada yılandan korkmamak</b><br />
Rüyanızda yılandan korkmamışsanız fakat yine de yılandan kaçmışsanız, sıkıntılı günler geçireceksiniz demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada gökten yılan düşmesi</b><br />
Rüyada gökten yılan düşmüşse, yılanın düştüğü mekanı yöneten kişinin yaşamının sonuna yaklaştığına delalet eder.<br />
<br />
<b>Rüyada yılanla konuşmak</b><br />
Rüyanızda bir yılanla konuştuğunuzu görürseniz, size düşman olan biri bu düşmanlıktan vazgeçecektir. Dargın olduğunuz bir yakınınızla da barışma ihtimaliniz olabilir. Rüyada yılanla konuşmanın bir diğer rüya tabiri de menfaatinize olacak durumlarla karşılaşacağınızdır.<br />
Rüyanızda yılan size hoş olmayan sözler sarf ederse, düşmanınızla tartışmaya girebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan yumurtası görmek</b><br />
Size düşmanlık besleyen biri var ancak korkmanıza gerek yok. Çünkü bu kişi gayet güçsüz ve size zararı dokunamayacaktır.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan beslemek</b><br />
Rüyanızda yılan beslediğinizi görmüşseniz, bu yaşamınızın herhangi bir alanında ilerleme yaşayacağınız anlamına gelir. Terfi edebilir, maaşınıza zam alabilirsiniz. Bu durum aşk yaşamınız için de yorumlanabilir. Yeni biriyle tanışabilir veya sevgilinizle ilişkinizi resmiyete dökebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada ejderha görmek</b><br />
Rüyada görülen ejderha, güçleneceğiniz anlamına gelir. Servetiniz ve gücünüz artacak, konumunuz kuvvetlenecek demektir. Eğer ejderhadan korkmamışsanız, servetiniz sınırsız olacak ve gücünüz daim kalacaktır.<br />
<br />
Bir kimsenin rüyada gördüğü ve ondan korkmadığı ejderha, o kimsenin kuvvet ve devletidir.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan ısırması</b><br />
Düşmanınız tarafından bir kötülük gelebilir ve bazı konularda zarara uğrayabilirsiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan yakmak</b><br />
Rüyanızda bir yılanı yakmışsanız, düşmanlarınıza galip gelmekle kalmayıp, siz onlara bir kötülük yapacaksınız demektir.<br />
<br />
<b>Sokakta gezen yılanlar</b><br />
Sokakta gezen yılanlar görmüşseniz, bulunduğunuz çevrede kötü olaylar geçecektir. Bu yer düşman saldırısına uğrayabilir, herhangi bir afetten zarar görebilir.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan avlamak</b><br />
Düşmanınıza karşı hamlelerinizde başarılı olacaksınız ve bu başarının sonunda bir menfaat elde edeceksiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan eti yemek</b><br />
Rüyanızda yediğiniz yılanın eti çiğ ise, düşmanınıza galip gelirsiniz. Onun mallarına sahip olursunuz. Eğer rüyanızda yediğiniz yılanın eti pişmişse, hakkınız olan şeyi düşmanınızdan geri alırsınız.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan zehirlenmesi</b><br />
Rüyanızda yılan sizi zehirlemişse, düşmanınız size bir kötülük yapacak ve bundan olumsuz etkileneceksiniz demektir.<br />
<br />
Yılan zehirlenmesi sonucu öldüğünü gören kimse, düşmanı tarafından öldürülür.<br />
<br />
<b>Rüyada yılandan kaçmak</b><br />
Rüyanızda bir yılan görüp, ona fark ettirmeden kaçarsanız, düşmanınıza galip gelirsiniz.<br />
<br />
<b>Rüyada ölü yılan görmek</b><br />
Rüyada ölü yılan görmenin tabiri, Allahın rüya sahibine yardım edeceği ve rüya sahibinin hiç çabası olmadan düşmanlarından kurtulacağıdır.<br />
<br />
<b>Yüksek yerde yılan görmek</b><br />
Rüyanızda bir yılan tırmanarak yüksek bir yere ulaşırsa, sıkıntılarınızdan kurtulursunuz. Mutlu günler sizi bekliyor demektir. Rahata ve feraha yakın zamanda kavuşacaksınız.<br />
Rüyanızda yüksek yerden bir yılanın indiğini görürseniz, o bölgede liderlik yapacağınız bir konuma ulaşırsınız.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan tarafından yenilmek</b><br />
Rüyada yılan tarafından yenilmek her ne kadar olumsuz bir rüyaymış gibi gözükse de, aslında hayırlı bir rüyadır. Rüya sahibi devlet işlerine girişebilir. Girdiği devlet işlerinde başarılı olur. Eğer iş yeri sahibiyse, malında artış olur. Eğer bir yerde çalışıyorsa mevki sahibi olur.<br />
<br />
<b>Yılanların üstünden yürümek</b><br />
Rüyanızda yerde bir sürü yılan bulunuyor ve siz bu yılanların üzerinden yürüyor ve geziyorsanız, bulunduğunuz bölgeye bol miktarda yağmur yağacaktır. Sel ve su basma tehlikesi olabilir.<br />
<br />
<b>Evden çıkan yılan</b><br />
Herhangi bir evden yılan çıktığını görmek, o evde sıkıntılı günler yaşanacağına delalet eder.<br />
<br />
<b>Yılan tutan kimse</b><br />
Rüyanızda birinin eliyle yılan tuttuğunu görmeniz durumunda, düşman olduğunuz kişiden, düşmanlığınızı gizleyerek sinsice hareket edeceksiniz demektir.<br />
<br />
<b>Rüyada yılan psikolojik yorum</b><br />
<br />
<ul>
<li>Rüyada yılan görmek veya yılan tarafından ısırılmak gizli korkularınızın ve endişelerinizin olduğu anlamına gelir. Her şey çok yolunda gidiyor gibi gözükse de içten içe korktuğunuz bir durum, olay veya kişi olabilir. Rüyanızda gördüğünüz yılan, bilinçaltınızdan bu korkunuzun henüz su yüzüne çıkmadığının ancak yakın zamanda korkularınızı fark etmeniz gerektiğinin habercisidir.</li>
<li>Alternatif olarak, yılan günahları, tehlikeli ve yasak cinsel ilişkileri simgeler. Özellikle yatak üzerinde bulunan bir yılan görmek, cinsel korkularınızla ilintilidir. Bu cinsel korkular cinsel olarak öz güven eksikliği veya karşı tarafla ilgili olabilmektedir. Eğer yılandan korkuyorsanız</li>
<li>Olumlu bir sembol olarak yılanlar şifa, dönüşüm, bilgi ve bilgeliği temsil ederler. Bu kendini yenileme ve olumlu bir değişimin göstergesidir.</li>
<li>Rüyanızda bir yılan derisi görmek, hastalıklardan korunmayı temsil eder.</li>
<li>Rüyanızda iki kafalı bir yılan görmüşseniz, iki farklı ruh hali içinde olduğunuz anlamına gelebilir. Hissettiklerinizle, davranışlarınız birbirine ters olabilir. Bir diğer yandan karmaşık ilişkilerinizin de simgesi olabilir.</li>
<li>Rüyanızda gördüğünüz yılanın gözleri veya başı yoksa, çevrenizdeki tehlikeleri görmezden geliyorsunuz demektir. Sizi korkutan, kaygılandıran ve size tehlikeli gelen durumları kabullenmeniz gerekir.</li>
<li>Çocukların rüyasında yılan görmesi, arzu ve isteklerini temsil edebilir.</li>
<li>Rüyada anakonda görmek psikolojik yorum</li>
<li>Rüyanızda anakonda görmeniz yaratıcılık potansiyelinizi simgelemektedir. Bu tür büyük yılanlar ayrıca cinselliği de sembolize eder. Cinsel ilişkinizin daha uyumlu olmasını istiyor olabilirsiniz.</li>
<li>Rüyada boğa yılanı görmek psikolojik yorum</li>
<li>Rüyanızda boğa yılanı görmeniz, bazı kişisel ilişkilerinizde kısıtlanmışlık hissinizin açığa çıkmasıdır. Alternatif olarak, rüyada boğa yılanı görmek bastırılmış cinsel dürtüleri simgelemektedir.</li>
</ul>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-39657418089392489502017-07-10T13:19:00.001+03:002020-12-12T17:45:49.246+03:00Miray Daner Kimdir? Miray Daner Resimleri<div><img border="0" data-original-height="389" data-original-width="500" height="496" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUP2fgZO3N0a0uIdrmfI4UtoD4dd4uG7sZc_LeUD3cTghtfb4uuF12EhvolPvcYpfr08eaYjPnjm5rX0cpqFfCU6p-vmlhoeOwe_QIuHPU166-qHBzaTfjL9K7adR12j8CjLGVQMoWXg/s640/miray-daner-gogsune-silikon-mu-taktirdi-h2063_271586.jpg" style="text-align: center;" width="640" /></div><b><div><b><br /></b></div>Miray Daner resimlerine</b> ve <b>Miray Daner hakkında</b> bilgileri sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
Güzel yüzü dilden dile dolaşıyor, hayranları klonlanmış gibi çoğalıyor, yeteneğini sergileme şekli ise yalınlığı ve gerçekçiliğiyle şaşırtıyor. <div><u><br /></u></div><div><u>Vatanım Sensin</u> dizisinde canlandırdığı Hilal karakteriyle büyük küçük herkesin kalbine dokunan <u>Miray Daner</u> yeni jenerasyonun umut ışığı olmayı başarıyor.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="960" data-original-width="600" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpPnxSpFKgdjrPs8QdYyv9l7K9fNpTV1_u4FwhnIEZqB0J_GrjcMw720IFLmc7CXRbD5HlMLHzjUByt5555ymxIIHSE81RuF7TOOsKhpu3CGoHGsjIPcdedi-jOWdB63ivUmQGl_vEKg/s640/fft16_mf9429894+%25281%2529.Jpeg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Miray Daner Kimdir? Miray Daner Resimleri" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Miray Daner Kimdir? Miray Daner Resimleri </td></tr>
</tbody></table>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Miray 15 Ocak 1999 yılında</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<img border="0" data-original-height="1185" data-original-width="800" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh6bv5fHphw-TEaF8lNucOhPzGpCxNmCMv4Ai7K1aIR8JK2NZV_q5rSMyCCAEfDSKGN2H3uEQb3OieSdXKh2y2lJRUkV1upPOE32XbrKcQdrTGPR6_n_7BrbijcaxHbAUB7rJn6vqhvdg/s640/miray+daner.jpg" width="432" /><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Miray güçlü bir oğlak burcu</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="415" data-original-width="612" height="432" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyH_3B6LQYRuFvFuL_QmxdE3A8K0ZfAEv_gBPJbEFjQT-zFuU1jGzAmpqakitV1ZxS6yBonbSVZ-SiQyptRA7uLSKSzHg-WV9NO-AbL0xo3CGexl8iGQ0kZOXxUkv753zt3erthqlzaw/s640/miray-daner-034228VB.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Miray 2009 yılında Bez Bebek dizisindeki küçük bir rolle oyunculuk hayatına başladı .</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="305" data-original-width="620" height="314" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYVJzonbok4WoM84lgoh8B1anKEZsqE-1MdwKK_gx00O2GEX8kK6LKjwbTBoFH-cCgaugdUoaS0TNxewaUe2yKueJK83rqKtFetLalnUg1tb6P5bjYUsoZPwlOTOyiAaeO2hyYi8hHDA/s640/miray-daner-ataturkun-karsisinda-yaprak-gibi-titredim%252CLkd0IsU0E0KzcaF2hU3btQ.jpg" width="640" /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Miray ise Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü son sınıf öğrencisi</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="800" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiqs9FFK-My3bVv02PqcEeazgua7ZKYfoO6nOu6Db4EnhGYhz2NiPBxCCqIYayD3ifH3EYSGJ8pJwQjEx6EYA7KZoimAXHjhXi0j_vfJJS8h3jszUQmG94lLDXwPqcE57z6p4mfivmEKg/s640/miray.jpg" width="426" /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="800" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnu0PYtHiRMt8mQx9tamc4kgzbUCu5cifqnDpEkBFQhmgHciwvj35sIUAY5jDw7BFviG11DlpdMhsE8w5qCVwiGGwbPULe41ApPDno2NXNwAclIyPSIVfj-rpm1yVIY_UVA4pDcCxEsA/s640/miraydaner.jpg" width="426" /></div>
<br />
<br />
<br />
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-6399060649397403872017-07-10T11:31:00.001+03:002020-12-12T18:24:15.907+03:00Kamuya 25 Bin Memur Alımı Yapılacak! Devlet personel alımı için düğmeye bastı, Kamu kurum ve kuruluşları 25 bin 268 memur alacak...<br />
<br />
Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın artı bir istihdam çağrısı, özel sektörde geniş yer bulurken, hükümet de elini taşın altına koydu.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="395" data-original-width="752" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIEw93N80iToL9jZ0Lt7A9KAk12f9-UsPlL4gsOFtLf8y9yKhfG8oyiyAE2lDRS5cLoi-G5PEt0uXGyvDi5NQ2FoccSTv-oE1CI8E10NLGwAfniNyilyklsTBDsZKIz35D-d0ks55wWg/s640/752x395-son-dakika-25-bin-memur-alinacak-1499670237940.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Kamuya 25 Bin Memur Alımı Yapılacak! " width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kamuya 25 Bin Memur Alımı Yapılacak! </td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b>2 MİLYON İSTİHDAM</b><br />
<br />
Yılsonuna kadar 2 milyon ek istihdam için, tüm kesimler seferber oldu.<br />
<br />
<b>İNTERNET SİTESİNDEN TAKİP EDİLECEK</b><br />
<br />
Bakanlıklar bünyelerine alacakları memur sayısını kendileri açıklarken, Devlet Personel Başkanlığı (DPB) da kamu kurumlarının eleman ihtiyaçlarını duyuruyor. Kamu çalışanı olmak isteyenler DPB'nin internet sitesinden kendilerine uygun olan işlere bakıp, başvuru yapabiliyor. Şu an DPB'nin internet sitesinde 25 bin 268 açık iş bulunuyor.<br />
<br />
Üniversitelerden devlet dairelerine pek çok kamu kurum ve kuruluşu eleman arıyor.<br />
<br />
<b>İSTİHDAM TAKVİMİ</b><br />
<br />
? Pazaryeri Belediye Başkanlığı: 1 sürekli işçi alacak. Son başvuru bugün.<br />
? İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü: 11 akademik personel alacak. Son başvuru bugün.<br />
? Gümüşhane Üniversitesi: 3 akademik personel alacak. Son başvuru bugün.<br />
? TÜBİTAK BİLGEM: 10 bilgi sistemleri ve tesis güvenlik elemanı alacak. Son başvuru yarın.<br />
? Sağlık Bilimleri Üniversitesi: 63 akademik personel alacak. Son başvuru 12 Temmuz.<br />
? TÜBİTAK MAM GMBE: Belirli süreli 36 proje personeli alacak. Son başvuru 12 Temmuz.<br />
? Ahi Evran Üniversitesi: 5 akademik personel alacak. Son başvuru 12 Temmuz.<br />
? Bitlis Eren Üniversitesi: 1 akademik personel alacak. Son başvuru 12 Temmuz.<br />
? Kırıkkale Üniversitesi: 26 akademik personel alacak. Son başvuru 12 Temmuz.<br />
? TÜBİTAK BİLGEM: Belirli süreli 25 proje personeli alacak. Son başvuru 13 Temmuz.<br />
? Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı: 5 uzman, 2 destek personeli ve 1 iç denetçi istihdam edecek. Son başvuru 14 Temmuz.<br />
? Emniyet Genel Müdürlüğü: Sözleşmeli 8 helikopter, 2 uçak pilotu alacak. Son başvuru 14 Temmuz.<br />
? Hacettepe Üniversitesi: 79 sözleşmeli personel alacak. Son başvuru 14 Temmuz.<br />
? Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi: 19 akademik personel alacak. Son başvuru 14 Temmuz.<br />
? Bartın Üniversitesi: 4 akademik personel alacak. Son başvuru 14 Temmuz..Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-74675271057900081632017-07-07T14:10:00.000+03:002018-09-23T11:01:49.341+03:00Karaciğer ve Akciğerde Meydana Gelen Hasarı Onarıyor!<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4ONOg-FC6GaBu_Aqs_bJyXrbPGIm_butE-qaSQR1D5tbSVILtk8uJ3bbZDkBxt-Kjz2tz7vFieVd0H5E0ftWhgELpGSk8Y2RZlrS4zyaiRmDaODQRtnc886271rr-olFysms-3GVzwQ/s1600/1138x600-karacigerde-meydana-gelen-hasari-onariyor-1499409974020.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4ONOg-FC6GaBu_Aqs_bJyXrbPGIm_butE-qaSQR1D5tbSVILtk8uJ3bbZDkBxt-Kjz2tz7vFieVd0H5E0ftWhgELpGSk8Y2RZlrS4zyaiRmDaODQRtnc886271rr-olFysms-3GVzwQ/s640/1138x600-karacigerde-meydana-gelen-hasari-onariyor-1499409974020.jpg" width="640" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Karaciğer ve Akciğerde Meydana Gelen Hasara İyi Geliyor!<br />
<div>
<br /></div>
</td></tr>
</tbody></table>
<b>Dut Pekmezinin <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/Faydalar%C4%B1" target="_blank">Faydaları </a>ile ilgili yazımızı sizler için paylaşıyoruz.</b><br />
<br />
Bir çorba kaşığı tüketildiğinde vücudun günlük ihtiyaç duyduğu demirin yüzde 20'sini, kalsiyumun yüzde 17'sini ve potasyumun yüzde 17,5'unu karşılayan Gümüşhane'nin katkısız ve doğal meşhur dut pekmezi köylerde yaşayan vatandaşlar tarafından geleneksel yöntemlerle üretilmeye devam ediyor.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Merkeze bağlı Akçakale köyünde 40 yıldır bahçelerindeki beyaz dutlardan geleneksel yöntemlerle pekmez yapan Memnune Şişman (61), evin erkekleri tarafından ağaca çıkılarak silkelenen dutları 'tec' diye tabir edilen geniş kapta odun ateşinde kaynatmaya sabahın erken saatlerinde başlıyor.</div>
<br />
<br />
Kaynatılan dutlardan çıkan şıra birkaç kez süzüldükten sonra bu kez tek başına kazanda kaynatılarak uygun kıvama gelmesi beklenerek pekmez haline dönüşüyor. Yaz mevsiminin ortasında oldukça sıcak hava koşullarında gerçekleştirilen zorlu işlemler imece usulüyle komşu ve akrabaların yardımıyla gerçekleşiyor.<br />
<br />
Hiçbir katkı maddesi kullanmadan yalnızca gerektiğinde su ilave ederek yaptıkları pekmezin oldukça meşakkatli bir süreçten geçtiğini anlatan Şişman, sabah başladıkları çalışmaları akşam saatlerine kadar sürdürdüklerini söyledi.<br />
<br />
Kendisinin pekmez yapımını annesinden öğrendiğini ifade eden Şişman, her yıl 3-4 kez pekmez pişirdiğini belirterek, sağlık açısından oldukça yararlı olan pekmezi ürettikten sonra fazlasını sattıklarını, akrabalarına verdiklerini kaydetti.<br />
<br />
Şişman'ın pekmez yapımına sürekli iştiran eden küçük torunu 7 yaşındaki Gökçe Kurt ise pekmezi çok sevdiğini, sağlığı açısından çikolata yerine yararlı olan pekmezi sürekli yediğini ifade etti.<br />
<br />
Mahalle sakinlerinden 75 yaşındaki Zülfiye Erdener ise 25 yaşından beri dut pekmezi yaptığını belirterek Gümüşhane'nin temiz havası, suyu ve toprağında yetişen dutlardan yapılan pekmezi katkısız bir şekilde yaptıklarını ifade etti.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg71t8sQhipQ7qCViPYKOp_zU9_e14JdJDtlP2AkGkWmW6BXaC7y0pV1gAUPAVOpxT-pNMUG4DEamPmscC8mVUfWOU35chDQFTYKpf88ZEjB4BicG443q1c7NI4R6KdHalt54P_0qa5TQ/s1600/0x0-karacigerde-meydana-gelen-hasari-onariyor-1499409373286.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="501" data-original-width="752" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg71t8sQhipQ7qCViPYKOp_zU9_e14JdJDtlP2AkGkWmW6BXaC7y0pV1gAUPAVOpxT-pNMUG4DEamPmscC8mVUfWOU35chDQFTYKpf88ZEjB4BicG443q1c7NI4R6KdHalt54P_0qa5TQ/s640/0x0-karacigerde-meydana-gelen-hasari-onariyor-1499409373286.jpg" title="Dut Pekmezi" width="640" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Dut Pekmezi</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Pekmez yapımına iştirak eden Gıda Mühendisi Zübeyde Usta da pekmezin protein, mineral, kalsiyum, demir, fosfor, magnezyum içerdiğinden dolayı oldukça önemli bir besin kaynağı olduğunu, vücut direncini, bağışıklık sisteminin direncini arttırıcı ve güçlendirici özelliği ile hastalıklara karşı koruyucu bir etkiye sahip olduğunu söyledi.<br />
<br />
Bir çorba kaşığı dut pekmezinde önemli miktarda <b>antioksidan </b>ve <b>manganez </b>bulunduğunu, yine bir çorba kaşığı pekmezin vücudun günlük <b>demir </b>ihtiyacının yüzde 20'sini, <b>potasyum </b>ihtiyacının ve yüzde 14,5'unu ve <b>kalsiyum </b>ihtiyacının yüzde 17'sini karşıladığını belirten Usta, cilt sağlığı için büyük fayda sağlayan pekmezin cilt kırışıklıklarını giderici ve cilt hücrelerinin yaşlanmasını yavaşlatıcı etkiye sahip olduğunu söyledi .<br />
<br />
Dut pekmezinin özellikle sigara içenlerde <b>damar </b>ve <b>karaciğer</b>, <b>akciğerde </b>meydana gelen hasarın onarılmasına yardımcı olduğunu ifade eden Usta, demir, potasyum ve kalsiyum deposu pekmezin mutlaka tüketilmesi gerektiğine dikkati çekti.<br />
<br />
Kaynak: İHA<br />
<br />
<b>İlgili bilgiler: Karaciğer Hasarı bitkisel tedavi,karaciğere iyi gelen bitkiler, karaciğer onaran besinler, karaciğer hastalıklarına iyi gelen pekmez, akciğer hasarını onaran pekmez, akciğer hasarını onaran bitkiler, akciğeri iyileştiren bitkiler, karaciğer bitkisel tedavi, akciğer bitkisel tedavi</b><br />
<b><br /></b>
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-6004744433115915182017-07-07T14:04:00.002+03:002018-09-23T10:48:35.775+03:00Zayıflamak İsteyenler ve Anne Babalar Dikkat..Beslenme ve Diyet Uzmanı Fatma Baysal Yusuf, asitli ve şekerli içeceklerinin fazla tüketiminin mide hassasiyeti ve ülser gibi hastalıklara neden olabileceğini ifade ederek, "Mümkünse çocuklarınızın hiçbir şekilde asitli ve şekerli içecekler tüketmemesine özen gösterin" dedi.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfPZHqHOGFMu68H63BCP33SqXPJ8rtBxTcr0ajJ1jJ0Yzw16KhxHJUIF7ChH1_HOujhGrlT1l63yUTfhIr7OUpSvg08q31up2ovmgH0wnQm_3hDFd1PuJvj3s3Fa1n1qwoHnAW91H6LQ/s640/1138x600-zayiflamak-isteyenler-uzak-durun-1499413985372.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Zayıflamak İsteyenler ve Anne Babalar Dikkat.." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Zayıflamak İsteyenler ve Anne Babalar Dikkat..</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Sıcaklar arttıkça serinlemek ve su kaybının oluşturduğu susuzluk etkisi ile soğuk içecekleri tercih ediliyor. Sıvı alımını artırmanın yazın en çok dikkat edilen noktalardan biri olduğunu ifade eden Beslenme ve <b>Diyet Uzmanı</b> Fatma Baysal Yusuf, tercih edilen içeceklerin genellikle yoğun kalorili olduğu ve kilo aldırabildiği bildirildi.<br />
<br />
<b>Beslenme </b>ve Diyet Uzmanı Fatma Baysal, popüler kahveli, çikolatalı ve kremalı soğuk içeceklerin fazla miktarda şeker, yağı ve kalori içerdiğini söyledi. Baysal, "Hatta bazı içecek türlerinin kalorisi yoğun tatlıların kalorisiyle neredeyse aynı.<br />
<br />
<b>ASİTLİ İÇECEKLERE DİKKAT</b><br />
<br />
Diyetisyen Fatma Baysal, aç karna asitli içecek tüketilmemesini de dile getirerek, "Şekersiz olarak bilinen asitli içeceklerde yapay tatlandırıcılar bulunmaktadır. Uzun vadede tüketildiğinde iştah arttırıcı etkisi olduğu bilinmektedir; fakat daha önemlisi kanserojen etkileri de vardır. Kalori içermemesi bir avantaj olarak görünse de, bu tip zararları gözden kaçırılmamalıdır.<br />
<br />
Bazı türleri de oldukça fazla kafein içermekte. İçermeden önce kafein miktarını ve kalorisini göz önünde bulundurun. Günlük önerilen maksimum kafein alımının 200 miligram olduğunu düşünerek hareket edin. Eğer tüketilecekse şekersiz ve kremasız olarak sipariş verin" dedi.<br />
<br />
Özellikle hamile bireyler, yapay tatlandırıcıların fetüse geçişi olabileceği için asla tüketmemesi gerekir. Mümkünse çocuklarınızın hiçbir şekilde asitli ve şekerli içecekler tüketmemesine özen gösterin" diye konuştu.<br />
<br />
<br />
<b>"MEYVE SUYU MEYVENİN YERİNİ TUTMAZ"</b><br />
<br />
Meyvelerin özellikle sıcak aylarda içeriğindeki antioksidanlar, vitamin ve minerallerle vücudu desteklediğini kaydeden Fatma Baysal, "İçecek olarak sık sık meyve suları tercih ediliyor. Fakat meyve suları oldukça fazla miktarda şeker içermektedir. Yüzde 100 olanlar bir nebze daha fazla meyve konsantresi içerir. Fakat hiçbir zaman meyvenin yerini tutamazlar. Meyvenin kendisinin tercih edilmesi en sağlıklı olandır.<br />
<br />
Meyve suları kokteyl halinde daha fazla kalorili hale gelir. Soğuk çaylar kola gibi içeceklere nazaran asit içermese de yine oldukça fazla şeker içermektedir.<br />
<br />
Liğht olanlarının içinde yapay tatlandırıcı vardır. Soğuk çaylar, şeker eklenmiş çaydan farklı değildir. Evde kendi soğuk çayınızı yapmanızı öneririz. Limonata şeker, su ve limonun karıştırılmış halidir.<br />
<br />
Hazır satılan şekersiz limonatalar ise yine yapay tatlandırıcılar içermektedir. Evde az şeker ile yapılan limonataların tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Bilinen en sağlıklı içecek sudur. İçerisine reyhan, nane, limon, şeftali gibi güzel aromaları olan meyvelerle birlikte soğuk tüketmeniz faydalı olacaktır."<br />
<br />
Kaynak: İHAUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-63991546491876463412017-07-07T14:00:00.001+03:002018-09-23T11:02:06.909+03:00Diş Ağrısı, Yorgunluk, Öksürük ve Balgam İçin...Tadı ve kokusuyla dikkat çeken karanfil, cinsel yaşamın sıkıntılarına da iyi geliyor. Çiftlerde afrodizyak etkisiyle öne çıkıyor... İşte <b>Karanfilin faydaları</b>...<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Diş Ağrısı, Yorgunluk, Öksürük ve Balgam İçin..." border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijzUm5y8uiIcC30TX9fBUr_b8DD9YcYA3-xWVxdBcK0zRWZKwufphA5cjdHlzz8JdX4EPU1-pWAyjJ32hYxVvfHB-1__6UX_GjULAbGu8xjx5aStGv6Fvj9WwwAOq7pEGfg95-_aplsA/s640/1138x600-yorgunlugun-dogal-ilaci-ayni-zamanda-1499423459060.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Diş Ağrısı, Yorgunluk, Öksürük ve Balgam İçin..." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Diş Ağrısı, Yorgunluk, Öksürük ve Balgam İçin...</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Yemeklere tat ve koku vermek için kullanılan karanfil afrodizyak etkisiyle de çiftlere mutluluk veriyor.<br />
<div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Aynı zamanda güçlü bir mikrop kırıcı olan karanfilin sağlığa da birçok yararı olduğunu söyleyen uzmanlar, bazılarını şöyle sıralıyor...</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>YORGUNLUĞUN İLACI</b></div>
<div>
<ul>
<li>Antiseptiktir; mikropları öldürür.</li>
<li>Diş ağrılarını kesmeye yardımcıdır.</li>
<li>Ağız kokusunu giderir. Bu nedenle sarımsak, soğan ve sigara kokularını bastırmakta etkilidir.</li>
<li>Bağışıklığı güçlendirir.</li>
<li>Baharat olarak iştah açar.</li>
<li>Hazmı kolaylaştırır.</li>
<li>Mideye ve göğse kuvvet verir.</li>
<li>Balgam söktürücüdür. Öksürüğü keser.</li>
<li>Mide bulantısını ve kusmayı önler, ateşi düşürür.</li>
<li>İshale iyi gelir.</li>
</ul>
</div>
</div>
</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
<b>LEZZETLİ ÇAY TARİFİ</b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Kurutulmuş 6-7 diş karanfili havanda iyice toz haline gelinceye kadar dövün. İçeceğiniz bardak kadar suyu kaynattıktan sonra ocağı kapatın ve karanfil tozunu suya atın.</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Eğer bir seferde daha çok karanfil çayı hazırlayarak depolamak isterseniz buzdolabında 2-3 gün dayanır.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Kaynak: Takvim<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-63002151451016101552017-07-06T14:52:00.003+03:002018-09-23T11:02:29.691+03:00Ballı Sarımsak Kürü Nasıl Yapılır? Ballı Sarımsak Kürü Faydaları Nelerdir?Sarımsak bal ile birleştiğinde sağlığınız için oldukça faydalı bir hale geliyor. Ancak alternatif tıp uzmanları ballı sarımsağın etkisinin görülebilmesi için bir hafta boyunca her gün tüketilmesini tavsiye ediyor. İşte ballı sarımsağın sağlığınıza olan faydaları…<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDcSWpBuDuDBvzrKKEMwfkXyNYv5JVN8kyoNknUHYZYlSjpNyhTFObWLARETejAQea2Rm9x91c4FyJ_JUdo_u-4xwtyRdV8n_xlblog56RyPetkJsnCypo64dEjjDprvIFWr-n7ZlFqg/s640/770x406-balli-sarimsagin-faydalari-1499274223040.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Ballı Sarımsak Kürü Nasıl Yapılır? Ballı Sarımsak Kürü Faydaları Nelerdir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Ballı Sarımsak Kürü Nasıl Yapılır? Ballı Sarımsak Kürü Faydaları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Kanseri engelliyor </b><br />
Kansere karşı iyi gelir. Aynı zamanda kansere yol açabilecek hastalıklara iyi geldiği söylenmektedir.<br />
<br />
Sigaranın oluşturduğu kötü etkileri azaltıyor<br />
Sarımsaklı bal, sağlıklı bir karaciğer düzgün kan dolaşımını ve kan akışını destekler. Aynı zamanda zamanla vücutta biriken toksinleri de atar.<br />
<br />
<b>Kötü kolesterolü düşürüyor </b><br />
Kötü kolesterol düzeyini düşürmeye ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye yaramaktadır.<br />
<br />
<b>Böbrek taşı tedavisi</b><br />
Böbrek ve safra taşlarını düşürür ve eritir. İdrar söktürücü özelliği vardır. Vücutta biriken fazla ödemi atar ve şişliğin giderilmesi için katkıda bulunur.<br />
<br />
<b>Romatizmal ağrıların tedavisinde </b><br />
Tüm romatizma ağrıları ve iltihabı önler ve giderir. Kireçlenmelere iyi gelir ve aynı zamanda da eklem düzeylerinin yenilenmesi için faydası vardır.<br />
<br />
Yapılışı:<br />
<br />
<ul>
<li>2-3 diş sarımsağı küçük küçük doğrayın.</li>
<li>Bir kaşık bal ile karıştırın.</li>
<li>Bu karışımı her gün tüketin; bir hafta içerisinde enerjinizin arttığını, sağlığınızın iyi yönde ilerlediğini hissedeceksiniz.</li>
</ul>
<div>
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-90598616990732552152017-07-06T14:48:00.001+03:002017-07-06T14:48:21.529+03:00Vücudunuzdaki Benlerin Rengine Dikkat...Kimisi doğduğumuz günden beri bizimle, kimisi sonradan oluşuyor. Bazılarında tek tük, bazılarında ise sürüyle olan benler, neredeyse hepimizin ortak noktası. Çoğu zararsız olsa da bazıları hayatımızı tehdit eden bir unsur haline gelebiliyor. Uzmanlara göre, eğer benleriniz aniden büyüdüyse, sayıca arttıysa ya da düzensizleşiyorsa dikkatli olmakta fayda var. Peki; benlerimizi nasıl korumalıyız, hangilerine daha kontrollü yaklaşmalıyız, kimler ben haritası çıkartmalı? Medical Park Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Canan Aslan merak edilen soruları yanıtladı:<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Vücudunuzdaki Benlerin Rengine Dikkat..." border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioW198S11KVPxf9fMF55pxJhgZEhmRvNPAyqFpDQJqXNuIBQMk-4OSakA1-D7XiaLr0I9enCVPTaG2nZ8UcO76mnwsl3xdWVMQYO7kdhA7l9ekQWONrsmGaS6J3wR79AfQjHBINCXYTA/s640/770x406-vucudunuzdaki-benlerin-rengine-dikkat-1499325500636.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Vücudunuzdaki Benlerin Rengine Dikkat..." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Vücudunuzdaki Benlerin Rengine Dikkat...</td></tr>
</tbody></table>
<br /><br />
Vücuttaki her renkli noktayı ya da kabarıklığı ben olarak adlandırmamak gerekiyor. Gerçek benler deriye renk veren melanosit denilen hücrelerin bir araya toplanıp derinin üst tabakalarına göç etmesiyle oluşur. Bunlar, doğuştan olabileceği gibi sonradan da ortaya çıkabilir. Oluşumlarında genetik faktörlerin yanı sıra güneş ışığı ya da solaryum gibi dış etkenler de neden olabiliyor. Bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanımı ve gebelik gibi hormonal faktörler de ben artışında büyük rol oynuyor.<br />
<br />
<b>Solaryumdan uzak durun</b><br />
<br />
Benleri olan kişilerin güneşten iyi korunmaları çok önemli. Doğuştan olan benleri önlemek mümkün olmasa da sonradan çıkan benlerde, sayılarının artmaması ve tehlikeli olmaması için güneşten iyi korunmak, güneş yanığı geçirmemek, solaryuma da girmemek gerekiyor. Öte yandan kemer, sütyen, ayak tabanı, avuç içi gibi tahriş olması mümkün bölgelerdeki benlere daha çok dikkat edilmeli.<br />
<br />
<b>Hızlı büyüyen benler riskli</b><br />
<br />
Genetik faktörlerin etkili olduğu benler doğumda ya da yaşamın ilk iki yılında ortaya çıkıyor. İlerleyen yaşlarda oluşan benlerde ise güneş yanığı geçirmek, sürekli güneşe maruz kalmak hem benlerin sayısının artmasına hem de şekillerinin bozulmasına neden oluyor. Kenarlarda düzensizlik, ani büyüme, renkte koyulaşma, üzerinde kanama ve yara olması ya da benin içinde birkaç rengin bir arada olması gibi nedenler sizin için bir uyarı niteliği taşımalı. Böyle durumlarda mutlaka dermatolojik muayeneden geçmelisiniz. Ayrıca gerekli durumlarda şüphe edilen benin çıkarılarak patolojik incelemeye de gönderilmesi gerekiyor.<br />
<br />
<b>Ben haritanızı çıkarın</b><br />
<br />
Belli aralıklarla da olsa kişilerin benleri için muayeneden geçmeleri ve kendilerinin sık sık benlerini kontrol etmeleri şart. Çünkü kanser türlerinden olan malign melanom lezyonlarının önemli bir kısmı ben üzerinde oluşuyor. Bu kanser türü hızlı bir şekilde tüm vücuda yayıldığından, erken teşhis edilmediğinde tedavi şansı büyük ölçüde ortadan kalkıyor. Ancak erken evrede tanı ile hastalığın tedavi edilmesi mümkün. Özellikle çok sayıda beni olanlar, beyaz tenliler, ailesinde benle ilgili problem yaşayanlar mutlaka benlerin haritasını çıkartmalı. En az yılda bir kez de kontrolden geçmeli.<br />
<br />
<b>Yanlış inanışlar tedaviyi engelliyor</b><br />
<br />
Benlere cerrahi girişim uygulandığında kötü huylu bir şekle dönüşebileceği veya yayılabileceği inanışı oldukça yanlış. Benin riskli görüldüğünde ya da kanserleşme durumunda cerrahi yöntemle çıkartılması gerekiyor. Bu çıkartma işlemi lokal anestezi ile yapılıyor ve hastanın günlük hayatını etkilemiyor.<br />
<br />
<b>Bu belirtileri önemseyin</b><br />
<br />
Yapısı asimetrikse,<br />
Kenarlarında düzensizlik varsa,<br />
İçinde birden fazla renk bulunuyorsa,<br />
Çapı büyükse<br />
Yüzeyinde, boyutunda ve şeklinde değişiklik oluşmuşsa,<br />
Üzerinde kanama veya kaşıntı başlamışsa<br />
Üzerinde yara varsaUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-7205104486744511962017-07-06T13:56:00.001+03:002020-12-12T00:06:18.489+03:00Karaciğer hastaları günde 1 bardak içmeli...<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="1138" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgclUIUmzy8sK4Yaa9tOUKdGX4UJYjQQqtyIf3g5-Wb3AgxxQMC0zd6cd6QTlUK04Mq39FWmM_O9BUK0PB0sVoraM7nrHpBZaf-URtFS5QZqlBSq51MpGlM0q3DR2RzoGIiEwSBRH-yBQ/s640/1138x600-karaciger-hastalari-gunde-1-bardak-icmeli-1499328837055.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Karaciğer hastaları günde 1 bardak içmeli...</td></tr></tbody></table>
<br />
Yaz aylarının gözde meyvesi kavun aşka da lezzet katıyor.<br /><br />
Kokusuyla sakinleştirici etki gösteren kavun, cinsel sorun yaşayanların imdadına yetişiyor.<div><br />
İyot ve B vitamini zengini kavun kolay uyumaya yardımcı olduğu gibi, güzel kokusuyla da çiftlerde cinsel arzuyu arttırıyor.<br />
<br />
Yemeklerden önce yenecek kavunun ise sindirim organlarını temizlediğini söyleyen uzmanlar sağlığa yararlarını şöyle sıralıyor:<br />
<br />
<ul>
<li>Böbrek-mesane kumu dökülürken kavun yenilirse böbrekler rahatlar ve sakinleşme hissi sağlanır.</li></ul><ul>
<li>İdrar söktürücüdür. İdrar yolu hastalıklarına iyi gelir.</li></ul><ul>
<li>Basur şikayetlerini azaltır.</li></ul><ul>
<li>Kavun çekirdekleri kaynatılarak içildiğinde solunum yolu rahatsızlıklarının giderilmesine yardımcı olur.</li></ul><ul>
<li><b>Karaciğer hastalarına da kavun çekirdeği suyu faydalıdır.</b></li></ul><ul>
<li>Fakat günde 1 bardaktan fazla içilmemesi gerekiyor. Vücudu serinletir.</li></ul><ul>
<li>Yanıklara kavun konulursa ağrıyı hafifletir ve iyileşmesini hızlandırır.</li></ul><ul>
<li>Et pişirirken kabuklarından bir parça ilave edilirse et yemekleri çabuk pişer.</li></ul><ul>
<li>Yemeklerden önce kavun yenirse, sindirim organlarını temizler ve hastalıkları giderir.</li></ul><ul>
<li>Kabızlığı giderir, sindirimi kolaylaştırır.</li></ul><ul>
<li>Mide şişkinliklerine de fayda sağlar.</li>
</ul>
<br />
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-66849530254253287432017-07-05T17:35:00.003+03:002020-12-12T17:01:53.169+03:00Saç Dökülmesini Durduran 7 Mucizevi Yiyecek<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="371" data-original-width="660" height="358" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgW5QxRoLUKGv91jIcOIZHo4g2qbknG9uFi6C-nJFO4_GIlxCAOdAMWzjE_6u-wDspHW-NJHByg12gEmY5dI4wEJh75vzpDNsvxVEbHaFCB__KGYitz07M9aF1NtTISDzmFzFJ8ijPqHA/s640/sac-dokulmesi.jpg" width="640" /></span></td></tr><tr><td class="tr-caption">Saç Dökülmesini Önleyen 7 Mucizevi Yiyecek</td></tr></tbody></table><b><br /></b></div><div><br /></div><h2 style="text-align: left;">Saç Dökülmesini Durduran 7 Mucizevi Yiyecek</h2><div><br /></div>Saçlarınız dökülüyorsa bu yiyecekler işinize yarayabilir. İşte saç dökülmesini durduran 7 yiyecek.<br />
<br /><b><br /></b><b>Ispanak</b><br />
Demir eksikliği, saç dökülmesinin temel nedenlerinden biridir, bu nedenle demir, mineral ve vitamin bakımından zengin ıspanağı tüketerek saç dökülmesinin önüne geçebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Ceviz</b><br />
Cevizin içinde bulunan yağlar, saçtaki elastin maddesini kuvvetlendirerek dökülmeyi önler ve yeni saç çıkmasına yardımcı olur.<br />
<br />
<b>Yumurta</b><br />
D vitamini saçların beslenmesinde büyük rol oynuyor, bu nedenle yumurta, saç dökülmesine karşı mücadelede adeta yorulmak bilmeyen bir nefer gibi.<br />
<br />
<b>Somon</b><br />
Magnezyum açısından zengin gıdalar, saç dökülmesini yavaşlatır ve engeller. Somon ve diğer bütün balık çeşitleri, magnezyum açısından güçlü olduğu için rahatlıkla tüketilebilir.<br />
<br />
<b>Havuç</b><br />
A vitamini, kafa derisinin beslenmesi ve saçların dökülmeden yerinde kalmasında çok önemli bir yer tutar. Havuç da A vitamini açısından zengin bir gıda olduğu için kelliğe karşı uygun bir silahtır.<br />
<br />
<b>Çin lahanası</b><br />
Demir açısından çok zengin olan Çin lahanası, demir sayesinde vücudunuzdaki ferritin maddesinin miktarının azalmamasını sağlayacak ve saç dökülmesini engelleyecektir.<br />
<br />
<b>Süzme yoğurt</b><br />
Bol miktarda D vitamini ve B5 vitamini barındıran süzme yoğurt, saç dökülmesiyle savaşta etkili yer tutan yiyeceklerden biri.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-42179497078863015772017-07-04T17:51:00.003+03:002018-09-23T11:02:46.800+03:00Gilaburu Nedir? Böbrek Taşlarını Düşürmek İçin Gilaburu Nasıl Kullanılır?<b>Gilaburu</b> çalı şeklinde bodur bir ağaçtır. Genellikle İç Anadolu'da yetişir. Kırmızı salkım şeklinde yuvarlak meyvelidir. Bu meyveler sonbaharda toplanır. İlk toplandığında acı bir tadı vardır. Su içinde salamura yapılır. Yaklaşık bir ay sonra bu acılığını kaybeder. Bu şekilde (5-15 derecede) tazeliğini 1 yıl süreyle koruyabilir.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="" border="0" data-original-height="600" data-original-width="800" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiXU_GbsLjJkjnR1BHzyeS35X_sNGFfpiIdU2KT-K_J1UfV6iuZKB1XpgyDGppkczNM9i3ToqoVzIZBLV3txu7rEZuJE2KUpoCQJ0YtEucP16-I_IPxOmAGLzAdL-384HQ2-uFuzEAHng/s640/arka+fon.jpg" title="Gilaburu Nedir? Böbrek Taşlarını Düşürmek İçin Gilaburu Nasıl Kullanılır?" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Gilaburu Nedir? Böbrek Taşlarını Düşürmek İçin Gilaburu Nasıl Kullanılır?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Yüksek miktarda C vitamini ve anti oksidan maddeler içerir. Daha önce de belirtildiği gibi önceleri acı bir tada sahip olan meyveler, salamura suyunda acılığpını kaybeder. Bu haliyle içilebilir hale gelmiştir. Salamura suyundan günlük içilecek miktar çıkarılır, sıkılır, su ilavesi ile seyreltilir ve tercihe gıöre şeker ilave edilerek içilir. Burada dikkat edilmesi gereken, sıkılan meyvenin aynı gün tüketilmesi gerektiğidir.<br />
<br />
Ekşi bir tada sahiptir. Şeker ve su ilavesi ile bu ekşi tadı giderilebilir. İlk defa kullananlara tadı biraz tuhaf gelebilmektedir.<br />
<br />
Gilaburu kullanımın da sınır yoktur.<br />
<br />
Gilaburu kullanmanın bir yaşı yoktur. Herkes tarafından her yaşta gönül rahatlığıyla kullanılabilen bitkisel, doğal ve şifa kaynağı bir içecektir.<br />
<br />
Gilaburu suyu, bitkisel nektar ve şurup olarak üretilen, her yaş kadın erkek tarafından kullanılabilen, içimi tadı lezzeti beğenilen likit sıvı içecektir, alternatif tıp dünyasında "böbrek dostu” olarak bilinmektedir.<br />
<br />
Bazen su ve şekerle de tüketilebilen Gilaburu’dan birçok ürün elde edilmektedir. Gilaburu içeceği, Gilaburu Şurubu, Gilaburu Nektarı ve Gilaburu Suyu bu ürünlerden yalnızca birkaçı olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />
<br />
<br />
<b>Ne için kullanılır?</b><br />
<br />
Çok uzun yıllardır Gilaburu Suyu, böbrek taşı tedavisinde etkin olarak kullanılmaktadır. İdrar söktürücü, bağırsak hareketlerini düzenleyici ve rahatlatıcı etkisi bulunan Gilaburu karaciğer yağlanmasına, karaciğer büyümesine, siroza ve safra kesesi hastalıklarına da iyi gelmektedir. Hastalıklar için kullanılan Gilaburu meyve olarak tüketilebildiği gibi Gilaburu Suyu şeklinde de tüketilebilmektedir.<br />
<br />
Böbrek taşı düşürmesinin yanı sıra Gilaburu, böbreklerin temizlenmesinde, böbrek taşı oluşumunu önleyici tedavisinde ve idrar yolları enfeksiyonlarında da tedaviye yardımcı olarak kullanılmakta ve birçok insana faydasını göstermiş bulunmaktadır.<br />
<br />
<br />
<b>Kullanım Şekli ve Miktarı:</b><br />
<br />
<br />
Gilaburu Suyu ya da Gilaburu Nektarı çocuklara günde en fazla üç çay bardağı ve bir ay süreyle, yetişkinlerde ise günde en fazla üç su bardağı ve yine bir ay süreyle kullanılması gereken bir şifa kaynağıdır. Ancak Gilaburu Suyu, doğal bir içecek olduğundan herhangi bir yan etkisi de bulunmamakta ve uzun süreli kullanımda bir ilaç gibi yan etki göstermemektedir.<br />
<br />
<b><u>Çocuklar için:</u></b><br />
Her öğünde bir çay bardağı Gilaburu (100 cc) günde 3 defa aç veya tok kullanılabilir. Ortalama 1 ay kadar kullanılması önerilir.<br />
<br />
<b><u>Yetişkinler İçin:</u></b><br />
Her öğünde 1 su bardağı Gilaburu (200 cc) günde 3 defa aç yada tok kullanılabilir. Ortalama 1 ay kadar kullanılması önerilir.<br />
<br />
<b>Fazla Kullanırsam Ne Olur?</b><br />
<br />
Gilaburu Ürünlerimiz bio bitkisel şurup olduğundan fazla miktar kullanılabilir bilinen yan etkisi yoktur.<br />
<br />
<b>Uyarılar - Önlemler!</b><br />
<br />
Dolaptan çıkan ürünleri ılık olarak tüketiniz.<br />
<br />
Mide - barsak mukozası üzerine faydalı etkileri bilinmekte ancak semptomatik ülser hastalarında kullanılmamalıdır.<br />
<br />
Eğer üreme - boşaltım sisteminizde herhangi bir enfeksiyon (idrar yolları iltihabı, böbrek iltihabı gibi) varsa, Gilaburu suyunun Antimikrobiyal özelliği olsada kullanmaya başlamadan önce hekime danışınız.<br />
<br />
Gilaburu meyvesinin ürünlerini kullanırken dikkat etmeniz gereken tek şey mide ülseridir. Eğer mide ülseriniz varsa ya da daha önce mide ülseri geçirdiyseniz Gilaburu meyvesinin ürünleri olan Gilaburu Suyu, Gilaburu Şurubu veya Gilaburu Nektarı gibi ürünleri dikkatli bir şekilde kullanmalısınız. Ayrıca daha önce böbrek iltihabı ya da idrar yolları iltihabı yaşadıysanız bu ürünleri kullanırken dikkatli olmanızda fayda var.<br />
<br />
<b>Gilaburu Kullananlar Ne Diyor?</b><br />
<br />
Gilaburunun böbrek taşlarını temizleme, bağırsak hareketlerini düzenleme ve iltihap önleme gibi faydalarının yanında idrar söktürücü, adet ağrılarını giderici, doğum ağrılarını azaltıcı, kas ağrılarını giderici, kasılma önleyici, sakinleştirici, safra kesesi taşlarını giderici, tansiyon düzenleyici ve sara nöbeti hafifletici etkileri birçok bilimsel araştırma ile ispatlanmıştır.<br />
<br />
Gilaburu Suyunu düzenli olarak kullanan ve böbrek taşı rahatsızlığından şikayetçi olan hastalar Gilaburu Suyunu kullandıktan sonra bundan fayda görmüştür. Yıllardır böbrek taşlarıyla mücadele eden birçok hasta, tedavisine yardımcı olarak kullandığı Gilaburu Suyunun ardından altı ay gibi kısa bir sürede sağlığına kavuşabilmektedir.<br />
<br />
Ayrıca böbrek yetmezliğinden şikayetçi olan birçok hasta, yıllardır süren diyaliz tedavilerinin yanında Gilaburu Suyunu da yardımcı olarak kullanmakta ve çıkarılan idrar gözle görülür şekilde artmaktadır. Öyle ki uzun zamandır idrar çıkarmayan hastalar bile Gilaburu Suyu sayesinde idrar çıkarabilmektedir. Gilaburu Suyu düzenli kullanıldığında diyalize olan ihtiyacı da azaltmaktadır.<br />
<br />
Böbreklere faydası saymakla bitmeyen Gilaburu meyvesinden elde edilmiş ürünlerin, böbrek sancılarına da iyi geldiği bilindik bir gerçektir. Böbrek ile alakalı tüm sorunları yarar sağlayan Gilaburu ürünleri, uzun yıllardır Modern Tıbbın önemli yardımcılarındandır. Ayrıca bu bitki üzerinde yapılan ilaç çalışmaları da devam etmektedir.<br />
<br />
Gilaburunun idrar yolları hastalıkları üzerinde de birçok faydası bulunmaktadır. Düzenli kullanımda Gilaburu Suyu idrar kanallarının genişlemesine iyi gelir ve bu sayede daha rahat idrar çıkılmasını sağlar. Bir diğer yandan prostat hastalıklarına da iyi gelen Gilaburu Suyu, idrar ve iltihap söktürücü özelliği ile de bilinmektedir.<br />
<br />
Günümüzde birçok gebe kadın, gebelik döneminde birçok rahatsızlık ile karşılaşmaktadır. Gebelik döneminde kullanılabilinen ilaçların kısıtlı olması ve günümüzün stresli yaşamında kadınların gebelik döneminde daha da hassaslaşarak hastalıklara daha açık hale gelmesi birçok kadının gebeliğini dahi tehlikeye atmaktadır. Gilaburu Suyu, bu konuda da şifa kaynağıdır.<br />
<br />
Gilaburu Suyunun düzenli kullanımı düşük riskini azaltır, adet düzensizliklerine iyi gelir ve sancılı adetlerde sancıların giderilmesinde yardımcı olur. Bu yüzden adet döneminde Gilaburu Suyu kullanan birçok kadın bundan çok memnun kalmıştır. Ancak hamilelik döneminde Gilaburu Suyu kullanmak için hekiminize danışmanız sizin için daha yararlı olacaktır. Sonrasında gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz.<br />
<br />
Günümüzde hayat koşuşturmacasının artması doğal olarak stresimizi de artırmıştır. Gilaburu'dan elde edilen Gilaburu Suyu, Gilaburu Şurubu ve Gilaburu Nektarı kullanımı insanı ruhsal olarak da sakinleştirir ve rahatlatır. Yatıştırıcı özelliğe sahip olan Gilaburu, sindirim sistemi üzerinde, yaşlılık belirtileri üzerinde, bağışıklık sistemi üzerinde ve kronik hastalıklar üzerinde de olumlu etkilere sahiptir.<br />
<br />
Gilaburu kullanan kalp hastaları da onun kalp ve tansiyon rahatsızlıklarına iyi geldiğini söylemektedir. Tansiyonun düzene sokulmasında, kalp – damar hastalıklarında ve ritim bozukluklarında faydası olan Gilaburu ürünleri kullanılmadan önce bir hekime danıştıktan sonra hayatınıza kalite katmak için hazır olacaktır.<br />
<br />
Kayseri’de, çalı biçiminde, salkımlar halinde, kırmızı yuvarlak meyveli bodur bir ağaç olan Gilaburu, alternatif tıp dünyasında "böbrek dostu” olarak bilinmektedir. Gilaburu, Kayseri haricinde birkaç İç Anadolu yöresinde yetişse de orijinal olarak Kayseri’de yetişmektedir ve anavatanı burasıdır.<br />
<br />
İlkbahar aylarında beyaz çiçekleriyle hayatına başlayan Gilaburu, sohbaharda meyvelerini vermiş olur ve hasat edilir. Gilaburu, toplanır toplanmaz tüketilmez. İlk önce salamura yapılır ve iki – üç ay sonra tüm acılığını attıktan sonra tüketilir. Bazen su ve şekerle de tüketilebilen Gilaburu’dan birçok ürün elde edilmektedir.<br />
<br />
Gilaburu içeceği, Gilaburu Şurubu, Gilaburu Nektarı ve Gilaburu Suyu bu ürünlerden yalnızca birkaçı olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-32183411181139307352017-07-04T10:29:00.000+03:002019-02-17T17:19:12.730+03:00Okullar Ne Zaman Açılacak? 2017 Yaz Tatili Ne Zaman Bitiyor?Okulların açılacağı tarih şimdiden merak ediliyor. Haziran ayında tatil sürecine giren öğrenciler ve öğretmenler, 2017- 2018 eğitim- öğretim yılı takvimini tarihini araştırıyor. Tatil planlarını okullara göre ayarlayacak olanlar için MEB takvimini paylaştık. Peki, okullar ne zaman açılacak? Eylül ayının tam kaçında?<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="344" data-original-width="650" height="338" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4b9jXcnuWw6-4m5dFav3fSQHPtBN_DFxWSLmUnjfnO7RZMFA2OO9v0qH90GmOvVVcqSMmuif358LbdQbX33afIJZOZw0Dos1zV1EIMq-tlZUopP63STcUXOVIsPf5h7wLSJfiTpKruQ/s640/okullar-ne-zaman-acilacak.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Okullar Ne Zaman Açılacak? 2017 Yaz Tatili Ne Zaman Bitiyor?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
2016- 2017 eğitim- öğretim yılı 9 Haziran 2017 Cuma günü itibari ile geride kaldı. Sınavlar ve ödevlerle geçen bir seneyi daha atlatan öğrenciler bir yandan tatilin keyfini sürerken bir yandan da okulların açılış tarihini araştırıyor.<br />
<br />
<b>MEB İŞ TAKVİMİ</b><br />
<br />
Millî Eğitim Bakanlığınca, gelecek eğitim öğretim yılının çalışma takvimini hazırlandı. Buna göre, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı her derece ve türdeki eğitim ve öğretim kurumlarında 2017-2018 eğitim öğretim yılı, <u>18 Eylül 2017 Pazartesi</u> başlayacak, <u>8 Haziran 2018 Cuma</u> günü sona erecek.<br />
<br />
Hazırlanan 2017-2018 eğitim öğretim yılı çalışma takvimine ilişkin genelge, illere gönderildi. Buna göre, 2017-2018 eğitim ve öğretim yılı birinci kanaat dönemi, 18 Eylül 2017 Pazartesi günü başlayacak ve 19 Ocak 2018 Cuma sona erecek. Yarıyıl tatili, 22 Ocak 2018-2 Şubat 2018 tarihleri arasında yapılacak. İkinci kanaat dönemi ise 5 Şubat 2018 Pazartesi başlayacak ve 8 Haziran 2018 Cuma sona erecek. 2018-2019 eğitim öğretim yılı ise 17 Eylül 2018 Pazartesi başlayacak.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-40986354687344310152017-07-04T09:23:00.002+03:002020-12-12T17:58:41.290+03:00Alkol'e ÖTV Zammı Geldi! Yeni Rakı Zam Oranları!HAZİRAN ile birlikte 6 aylık enflasyonun açıklanmasıyla içkide yapılacak zam oranı da belli oldu. İçkiye 6 aylık yurtiçi üretici fiyatı endeksi (Yİ-ÜFE) oranı kadar zam yapılması gerekiyor. Bu da yüzde 7.82’ye denk geliyor. Maliye Bakanlığı herhangi bir kararname yayımlanmadığı için gerçekleşen enflasyon Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) oranlarına otomatik olarak yani yüzde 7.82 yansıdı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="298" data-original-width="493" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0w2gJTcwTg78T-nHUql-IAd_iCAgHqGZeCGiZjy5QYKPsW8d4wJSsZh4tBOpoA9edTsUfTZpZN5uqElKqSBPVY9LmKx-4wmDIsv6sWdMBMrd79EbtZV0APXXmM7tqwxovyOvEXfGJ4g/s1600/rak%25C4%25B1-zamli-fiyatlari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Alkol'e ÖTV Zammı Geldi! Yeni Rakı Zam Oranları!" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Alkol'e ÖTV Zammı Geldi! Yeni Rakı Zam Oranları!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Enflasyon zammıyla birlikte biradan alınan ÖTV 1.1691 liradan 1.2605 liraya, votkanın ÖTV’si 152.1361 liradan 164.0331 liraya, vermut ve diğer taze üzüm şaraplarının vergisi 58.6046 liradan 63.1874 liraya, rakının ÖTV’si de 148.3335 liradan 159.9331 liraya çıktı. Yeni vergi artışına göre 70’lik rakı üzerinden alınan ÖTV 46.72 liradan 50.37 liraya yükselecek.<br />
<br />
İçkide ÖTV üzerinden yüzde 18’lik KDV de alınıyor. KDV de 8.4 liradan 9.06 liraya yükselecek. Böylece 70’lik rakının vergisi 55.12 liradan 59.43 liraya yükselecek. 70’lik rakının fiyatı vergi nedeniyle 4.31 lira artacak. İçkide yapılan bu artışın perakende satış fiyatını yüzde 2.5-3 civarında artırabileceği tahmin ediliyor. TÜFE sepetinde alkollü ürünlerin payı yüzde 0.35 düzeyinde. Enflasyona etkisinin zayıf kalacağı tahmin ediliyor.<br />
<br />
Geçen cuma günü alınan Bakanlar Kurulu kararıyla sigara fiyatlarına ÖTV zammı yapılmama kararı alındı. Enflasyona sigaradan gelecek etki giderildi. Sigarada asgari maktu şu anda 0.2429, maktu vergi de 0.3246 lira olarak uygulanıyor. Yani bir paket sigara üzerindeki vergi yükü 5.17 lira. Eğer 6 aylık Yİ-ÜFE yansıltılsaydı asgari maktu 0.2618 liraya, paket başına alınan maktu vergi de 0.3499 liraya çıkacaktı. Vergi yükü 5.57 liraya çıkacaktı.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-84749424579210482302017-07-03T09:53:00.003+03:002019-02-17T17:37:37.298+03:00Hadise Aşk Dediğin Şarkı Sözü, Hadise Aşk Dediğin DinleHadise 2017 Şampiyon isimli yeni albümü ile karşımızda.. Albüm şarkıları ile ilgili bilgiler ve şarkısının sözleri sayfamızda paylaştık.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqENtIO16826JxP6RJPJtKTQSMvZ0tHl_sfBJpKA4xLxq3OD63HcdlXPPH-HmQjM4czWQbt7gV8p8qblbBwA5T26TR-WKgxS6D_OixFHgn_E2hGTB1bwxWE2gWhk-xBOL8uJ154bY5bg/s640/hadiseresimleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hadise Aşk Dediğin Şarkı Sözü, Hadise Aşk Dediğin Dinle" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hadise Aşk Dediğin Şarkı Sözü, Hadise Aşk Dediğin Dinle</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b>Hadise – Aşk Dediğin <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/%C5%9Eark%C4%B1%20S%C3%B6zleri" target="_blank">Şarkı Sözü</a></b><br />
<br />
Anlatsam anlamaz ki kendi bildiği en doğru<br />
Korkmadan sevmemiş bu yüzden bulamıyor yolu<br />
Tek bir kalp yetmiyor yetse de atmıyor<br />
Oysaki aşk dediğin<br />
<br />
Sağına soluna bakmaz hep yeni bir ateş yakmaz<br />
Bir kalbin içine girince bir daha dışarıya çıkmaz<br />
Ama bu işler sana uymaz ruhun adam gibi durmaz<br />
Yıkıla yıkıla ben biterim sana hiçbir şey olmaz<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-74361127333726838822017-07-03T09:51:00.002+03:002019-02-17T17:37:41.076+03:00Hadise Sıfır Tolerans Şarkı Sözü, Hadise Sıfır Tolerans DinleHadise 2017 Şampiyon isimli yeni albümü ile karşımızda.. Albüm şarkıları ile ilgili bilgiler ve şarkısının sözleri sayfamızda paylaştık.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqENtIO16826JxP6RJPJtKTQSMvZ0tHl_sfBJpKA4xLxq3OD63HcdlXPPH-HmQjM4czWQbt7gV8p8qblbBwA5T26TR-WKgxS6D_OixFHgn_E2hGTB1bwxWE2gWhk-xBOL8uJ154bY5bg/s640/hadiseresimleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hadise Sıfır Tolerans Şarkı Sözü, Hadise Sıfır Tolerans Dinle" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hadise Sıfır Tolerans Şarkı Sözü, Hadise Sıfır Tolerans Dinle</td></tr>
</tbody></table>
<b><br />Hadise – Sıfır Tolerans Şarkı Sözü</b><br />
<br />
Her şey burda bitti toparlan gidiyorsun<br />
Zamana bırakmadım tehlike arz ediyorsun<br />
Suç üstü tövbeler kalbe ağır darbeler<br />
İlahi sevgilim sen kimi kandırıyorsun<br />
<br />
Yalnızlık bu ilişki bu ne yaman çelişki<br />
Ki senden sakınmadım ben hep gözükaraydım<br />
Bir tatlı tesadüfken şimdi acı tecrüben<br />
Oldum ben de yanıldım sen hep biraz yalandın<br />
<br />
Sıfır tolerans hadi git durma<br />
Yüreğim soğudu yakamam bir daha<br />
Kısasa kısas aşk alır verdiğini<br />
Acısı kalır son sözü söyleyeninUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-75176230367111895882017-07-03T09:49:00.003+03:002019-02-17T17:38:19.223+03:00Hadise Telefon Rehberi Şarkı Sözü, Hadise Telefon Rehberi DinleHadise 2017 Şampiyon isimli yeni albümü ile karşımızda.. Albüm şarkıları ile ilgili bilgiler ve şarkısının sözleri sayfamızda paylaştık.<br />
<b><br /></b>
<b></b><br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqENtIO16826JxP6RJPJtKTQSMvZ0tHl_sfBJpKA4xLxq3OD63HcdlXPPH-HmQjM4czWQbt7gV8p8qblbBwA5T26TR-WKgxS6D_OixFHgn_E2hGTB1bwxWE2gWhk-xBOL8uJ154bY5bg/s640/hadiseresimleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hadise Telefon Rehberi Şarkı Sözü, Hadise Telefon Rehberi Dinle" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hadise Telefon Rehberi Şarkı Sözü, Hadise Telefon Rehberi Dinle<b> </b></td></tr>
</tbody></table>
<div>
<br /></div>
<b>Hadise – Telefon Rehberi Şarkı Sözü</b><br />
<br />
Bir sürü yeşiller ummuş belli ki kırmızı yanmış<br />
Kendini bir şey sanmış bizimki kalkmış gelmiş<br />
Bir sürü anımız varmış bensiz dünya darmış<br />
Yüreğim ağzıma gelmiş kendini sanıyor ermiş<br />
Gerçek olsa için yanmayacak…<br />
<br />
Ah yine bakmış telefon rehberine<br />
Eski sevgili defterine<br />
İşine yarar biri var mı<br />
Bir de üstüne bekliyor methiye<br />
<br />
Ne gerek var bu kadar kibire<br />
Kaybediyorsun bak habire<br />
Ex’ten nex mi olur yavrum<br />
Bari git yeni birilerineUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-23523320561883231612017-07-03T09:47:00.005+03:002019-02-17T17:38:21.828+03:00Hadise Farkımız Var Şarkı Sözü, Hadise Farkımız Var Dinle<b>Hadise 2017 Şampiyon isimli yeni albümü ile karşımızda.. Albüm şarkıları ile ilgili bilgiler ve şarkısının sözleri sayfamızda paylaştık.</b><br />
<b><br /></b>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="333" data-original-width="590" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqENtIO16826JxP6RJPJtKTQSMvZ0tHl_sfBJpKA4xLxq3OD63HcdlXPPH-HmQjM4czWQbt7gV8p8qblbBwA5T26TR-WKgxS6D_OixFHgn_E2hGTB1bwxWE2gWhk-xBOL8uJ154bY5bg/s640/hadiseresimleri.jpg" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hadise Farkımız Var Şarkı Sözü</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<b>Hadise – Farkımız Var Şarkı Sözü</b><br />
<br />
Başı dertten kurtulmuyor yüreğin<br />
Bu kaçıncı tokadı bize feleğin<br />
Zar tutmayı seçti maalesef onlar<br />
Biz dürüstçe oynadık, yemin ederim<br />
<br />
Güvendiğim çınar da, duvar da çürükmüş<br />
Allahım içimde ne çok şey birikmiş<br />
Ondan gelecek yarar da zarardan beter<br />
Vicdanıyla kalsın sayın çok bilmiş<br />
<br />
Bizim de sınırımız bi’ sabrımız var<br />
Çizgiyi geçene müsaademiz yok<br />
Bizim de bi’ farkımız sabrımız var<br />
Sınavı geçene bir tek sözümüz yokUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-78017041757229281412017-07-03T09:42:00.002+03:002020-05-26T17:05:35.350+03:00Hadise Şampiyon Sözleri, Hadise Şampiyon Şarkısı DinleHadise yeni şarkısı ile 2017 yazına hızlı bir giriş yaptı. Hadisenin yeni şarkısının ismi Şampiyon. <b>Hadise Şampiyon</b> şarkısının sözlerini sayfamızda paylaşıyoruz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="333" data-original-width="590" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjDK9UnHdMyzlYHgCDuDzMWcSA0YpREwget6GHToal6_dFNxPPrHWaHQF1Iki30GE2YEjIV5jmx1v3JtBCjwWovVoTEsuxJA0ifxQtNY54WsBQWl_E5ujlWwuYZ-cxlgZbbkYFmL0KTtA/s640/hadiseresimleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hadise Şampiyon Sözleri, Hadise Şampiyon Şarkısı Dinle" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hadise Şampiyon Sözleri, Hadise Şampiyon Şarkısı Dinle</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<div>
<b>Hadise Şampiyon <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/%C5%9Eark%C4%B1%20S%C3%B6zleri" target="_blank">Sözleri</a></b><br />
<br />
Şampiyona Şeker Geliyor, Geliyor<br />
Şampiyona Şeker Geliyor<br />
Yıldızı Var Başında, Başım Mı Dönüyor?<br />
Şampiyona Şeker Geliyor<br />
"Şampi̇yon"<br />
<br />
Bir Kader Var Bilemiyoruz<br />
Mucize Saklı Göremiyoruz<br />
Arkadaşlar Dalga Geçti<br />
Bakışını Gördüm Dans Ederken<br />
<br />
Adını Yazdım Silemiyorsun<br />
Sıkı Sıkı Tuttum Gidemiyorsun<br />
Elime Düştün Yavrucuğum<br />
Git Desem De Zor Gidersin<br />
<br />
Aşk Tutukladı Kalbimi<br />
Zil Çaldırdı Eteklerimi<br />
Sen Şahane Gelen<br />
Dur Yapma Kimsenin Canını Yakma.</div>
<div>
<div>
<h2 style="background-color: white; color: #666666; font-family: sans-serif; font-size: 18px; text-align: center;">
</h2>
</div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-26714978492803982022017-06-30T14:35:00.003+03:002020-12-12T17:58:44.381+03:00İstanbul'da Toplu Taşıma Ücretlerine Zam! Otobüs Ücretleri Kaç Lira Oldu?İstanbul'da <b>toplu ulaşım</b> araçlarına<u> 01.07.2017</u> tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde <b>zam</b> yapıldı.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="" border="0" data-original-height="486" data-original-width="864" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjcX_CUV10moZhFsXZ6AJZ_IMpspYkGlgXJbZ-HVDnPLmhSiQdZoI9Nz0bkD6gVpEbhwbxmFZrXft5hQez4f9dLznGqukj7xyTgoOI3mvtYlKBFC4hEuO1reNWpFz3Z7JppwA9k912g1Q/s640/iett-tasima-ucretleri.jpg" title="İstanbul'da Toplu Taşıma Ücretlerine Zam!" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">İstanbul'da Toplu Taşıma Ücretlerine Zam!</td></tr>
</tbody></table>
<br />
İstanbul'da toplu ulaşım araçlarında geçerli olan ücret tarifesi yeniden düzenlendi. 1 Temmuz 2017 Cumartesi günü uygulamaya konacak yeni ücret tarifesiyle tam bilet 2,60 TL, öğrenci bileti 1,25 TL, indirimli bilet ise 1,85 TL oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi'nin (UKOME) kararıyla İETT, Otobüs A.Ş. ve Özel Halk Otobüsleri ile raylı ve deniz ulaşım sistemlerinde uygulanacak ücret tarifesi yeniden düzenlendi. 1 Temmuz 2017 Cumartesi gününden itibaren geçerli olacak yeni tarifeye göre tam bilet 2,60 TL, öğrenci bileti 1,25 TL, indirimli bilet ise 1,85 TL oldu. Tam aylık mavi kart ücreti 205 TL, indirimli aylık mavi kart 125 TL, öğrenci aylık mavi kart ücreti de 85 TL olarak belirlendi.<br />
<br />
İstanbulkart ile yapılan kontörlü yolculuklarda ilk biniş ücretleri; tam 2,30'dan 2,60 TL'ye, öğrenci 1,15'ten 1,25 TL'ye, indirimli 1,65'ten 1,85 TL'ye yükseltildi. Yeni tarifeye göre; İstanbulkart ilk biniş ücretleri, tam 2,30 TL'den 2,60 TL'ye, öğrenci 1,15 TL'den 1,25 TL'ye, indirimli 1,65 TL' den 1,85 TL' ye çıkarıldı. Aktarmalı biniş ücretleri ise tam: 1,65 TL'den 1,85 TL'ye, öğrenci: 0,50 TL'den 0,55 TL'ye, sosyal Kart: 0,95 TL'den 1,10 TL'ye yükseltildi.<br />
<br />
Aylık Mavi Kart ücretleri de tam 185 TL'den 205 TL'ye, öğrenci 80 TL'den 85 TL'ye sosyal kart 110 TL'den 125 TL'ye çıkarıldı. Yapılan düzenleme ile tam için 180, öğrenci ve indirimli gruplar için 200 biniş hakkının tamamıyla kullanılması durumunda kontörlü yolculuklara göre Aylık Mavi Kart fiyat avantajı sağlayacağı bildirildi.<br />
<br />
Bir, iki, üç, beş, on geçişlik kartlar ile jeton ücretleri de aşağıdaki şekilde yeniden düzenlendi:<br />
<br />
<ul>
<li>Jeton 5,00 TL</li>
<li>Tek geçişlik bilet: 5,00 TL</li>
<li>İki geçişlik bilet: 8,00 TL</li>
<li>Üç geçişlik bilet: 11,00 TL</li>
<li>Beş geçişlik: 17,00 TL</li>
<li>On geçişlik: 32,00 TL</li>
</ul>
Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-12569559565731391252017-06-30T10:21:00.002+03:002020-12-12T17:02:00.273+03:00Sigaraya Zam Gelecek Mi?Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararına göre sigarada asgari maktu ve maktu vergi tutarların, Temmuz ayında otomatik olarak artırılmasını öngören karar bu yılın ikinci yarısı için uygulanmayacak<br />
<div>
<br /></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Sigaraya Zam Gelecek Mi?" border="0" data-original-height="306" data-original-width="545" height="358" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzzSyhB3fYu3uDAqJNwgh4zh8wo7Z4P-yw186ZwOhsj-vjNShqFpEX0NwYrMZl3Wsg7p8f7qxydG2iztt1r2WTgLWKiFAQyB8sfov_1evfzuN3wzc-z6de1gSsGuEoyghI1EN0nxosQQ/s640/sigara.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Sigaraya Zam Gelecek Mi?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Sigaraya Zam Gelecek Mi?</td></tr>
</tbody></table>
<div>
<br /></div>
<div>
<div>
Sigara ve diğer tütün mamulleri üzerinden alınan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) tutarlarına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı bugünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
İhlas Haber Ajansı'nın haberine göre, bu yılın Temmuz-Aralık dönemi için 2017 yılı enflasyon gelişmeleri ve yılsonu hedefleri göz önünde bulundurularak, sigara ve diğer tütün mamulleri üzerinden alınan söz konusu maktu ve asgari maktu ÖTV tutarlarının artırılmaması uygun görüldü. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Daha önce sigara ve diğer tütün mamulleri üzerinden alınan maktu ve asgari maktu ÖTV tutarları, her yıl Ocak ve Temmuz aylarında TÜİK tarafından ilan edilen Yİ-ÜFE oranı kadar artırılmaktaydı.</div>
</div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-51884870502061267692017-06-29T16:00:00.002+03:002018-09-23T11:03:16.278+03:00B12 Vitaminin Faydaları ve B12 Vitaminin ÖnemiYorgunluğunuzun, mutsuzluğunuzun hatta kilo probleminizin sebebi B12 vitamini eksikliği olabilir. Peki, <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/B12%20Vitamini" target="_blank">B12 vitamini</a> nasıl alınır? Sürekli yorgunluk hali, sinirlilik, üşenme, unutkanlık, mutsuz hissetme, aşırı yeme isteği yaşıyorsanız sorumlusu B12 eksikliği olabilir.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="B12 Vitaminin Faydaları ve B12 Vitaminin Önemi" border="0" data-original-height="573" data-original-width="800" height="458" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8hoVRptl036xQjBQOC8uxpw6xodGBMlNjU91ov0Z60gWPWhZfnHyFeFNIgemSYC_HIchhW5oP-pSEyTSieE_LfCd1RxvZg2BKrj7O6YRx8PONi93sDIiSe4KhXoECFv8OT8Qw4mDgOg/s640/19511400_1940131999601302_5552839284300983529_n.jpg" title="B12 Vitaminin Faydaları ve B12 Vitaminin Önemi" width="640" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">B12 Vitaminin Faydaları ve B12 Vitaminin Önemi</td></tr>
</tbody></table>
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya, son yıllarda çevremiz de çok duyulan Vitamin B12 eksikliğine dikkat çekiyor. Gerçekten de B12 vitamini eksikliği insan yaşamında başta sinir sistemi olmak üzere, hafıza, konsantrasyon, kaygı, stres, vücut ağrıları, ağrıyı olduğundan fazla algılama hissi, bunama ve metabolik hızın yavaşlaması gibi pek çok önemli rahatsızlığa neden olur.<br />
<br />
<b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/B12%20Vitamini" target="_blank">Vitamin B12</a></b> dışardan yediğimiz yiyecekler tarafından vücudumuza girer. Yani vücut B12’yi üretmez. Vitamin B12 yönünden fakir beslenmek veya mide hastalıkları Vitamin B12 nin yetersizlik nedenlerinden bazılarıdır.<br />
<br />
<a href="http://www.nedirkibu.com/2017/10/b12-vitamini-eksikligi-belirtileri-b12.html" style="background-color: white; color: #333333; display: block; font-family: Oswald; font-size: 24px; text-decoration-line: none;">" B12 Vitamini Eksikliği Belirtileri, B12 Vitamininiz Düşük Olabilir! "</a><br />
<br />
<b>B12 VİTAMİNİN FAYDALARI NELERDİR? </b><br />
<ul>
<li><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/B12%20Vitamini" target="_blank">B12 vitamini</a> hücre yaşlanmasının önüne geçer.</li>
<li>Sinir hücrelerini onarır.</li>
<li>Kalp ve damar hastalıklarına karşı vücudu korur.</li>
<li>Felce ve yüksek tansiyona karşı damarları korur.</li>
<li>B12 vitamini aynı zamanda karbonhidratları enerjiye çevirir, yağı azaltır.</li>
<li>Sağlıklı saç, cilt ve tırnak için temel ihtiyaçtır.</li>
<li>Yeni hücre üretilmesini ve derinin düzenli olarak yenilenmesini sağlar.</li>
<li>Kilo kontrolü konusunda çok önemlidir.</li>
<li>B12 vitamini, vücut enerjisini artırdığı için halsizlik ve yorgunluğun önüne geçer.</li>
<li>Bu da yeme isteğini azaltır.</li>
<li>Karbonhidratları enerjiye çevirip şeker kullanımını iyileştirdiği için beynin ihtiyacı olan şeker metabolizmasını düzenleyerek unutkanlığı engeller.</li>
<li>Meme, kolon, prostat, akciğer kanserlerine karşı koruyucu etkisi vardır.</li>
<li>Bağışıklığı güçlendirir, Zona gibi hastalıklarda Doktorlar tarafından B12 Vitamini alınması tavsiye edilir.</li>
</ul>
<br />
<b>B12 VİTAMİNİ HANGİ YİYECEKLERDE BULUNUR? </b><br />
<b><br /></b>
<u>Yılda en az 1 defa dahiliye dokturunuza başvurarak B12 düzeyinizi ölçtürün.</u><br />
<u><br /></u>
Kırmızı et, ciğer, balıklar, istiridye, midye gibi kabuklu deniz canlıları, yoğurt, peynir ve yumurta gibi hayvansal ürünlerde çok fazladır. İlerleyen yaş ya da B12 vitaminini vücutta emilimini engelleyecek bir rahatsızlığınız varsa, doktor kontrolünde B12 takviyesini ağızdan veya enjeksiyon tedavisi şeklinde kullanabilirsiniz. B12 vitamini besinler dışında takviye olarak almak kişiyi şişmanlatmaz.<br />
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-14664068413432085782017-06-25T17:02:00.000+03:002017-06-25T17:02:16.002+03:00Bilge İnsanlar Konuşurlar Çünkü...<b>Bilge İnsanlar Konuşurlar Çünkü...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="287" data-original-width="510" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIhqj9UP6Ng2kX3F0czGR0EHiqO-EhG-ADWYdD7vLJ01nNZbyEpcxjE6Dwc74bXbDc9Qt8yYIHIlxBIWGHj-Z_qreQCmjWAZ_Yn96pXLbPExAKxVRyJ0etJOGq_Sl5VSjhmXMPzxnV1w/s1600/aptal+insanlar.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Bilge İnsanlar Konuşurlar Çünkü...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-91381232531117049032017-06-24T17:01:00.000+03:002017-06-24T17:01:15.261+03:00Bir Zamanlar Toz Konduramadıklarım...<b>Bir Zamanlar Toz Konduramadıklarım...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="383" data-original-width="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGo9w63rYzidgLEPlrq-aqJ8OyPqlTcmhMToV0mYuPOM4mRs7CB1vGU1S3c7EJLza077FOZjS0-iGJkn1avLHAZW647XuqVU97Z6-Gric1CP9uOief_mIF10_-2e1vVfM746WhTM4h5g/s1600/toz+konduramad%25C4%25B1klar%25C4%25B1m.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Bir Zamanlar Toz Konduramadıklarım...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-56496044961077712452017-06-23T17:00:00.000+03:002017-06-23T17:00:10.235+03:00Haddini Bil Yeter...<b>Haddini Bil Yeter...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="383" data-original-width="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBICahqm-QaPUfWU0nrUr7T0eyiSU7GJeoyVbh-aCLwV6YLpKMYzoWQTQooXcayf8WXavCA6r43_aK98fJYy_jmBRIFr0qfZ-IMnzQcvgvtWxaBoe2mZCbv8Qk8DcOlu8906oQPs8V4A/s1600/haddini+bil+yeter.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Haddini Bil Yeter...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-51602356458134766772017-06-22T17:42:00.001+03:002020-05-26T17:12:10.132+03:00Hande Yener Bakıcaz Dinle, Hande Yener Bakıcaz Şarkı Sözleri<b>Hande Yener 2017 yeni albümünde</b> yer alan <u>Hande Yener Bakıcaz Şarkı Sözlerine</u> sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Hande Yener Bakıcaz Dinle, Hande Yener Bakıcaz Şarkı Sözleri" border="0" data-original-height="465" data-original-width="619" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrjzB1RZHwUIHcMUXw9w4H6ghTsb2muBKvlqzAxjEKX1LQcgXsWlDzJ9_WtyWmDirXEtvoOTNuhvzENWIyt9Ea38lZ2FOTZCxyBagch8HKDFrFnTDiacgs5sw2Fq2YNtcbtS0JMzmU0w/s400/hande+yener-yeni-album.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hande Yener Bakıcaz Dinle, Hande Yener Bakıcaz Şarkı Sözleri" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hande Yener Bakıcaz Dinle, Hande Yener Bakıcaz Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Hande Yener Bakıcaz <a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/%C5%9Eark%C4%B1%20S%C3%B6zleri" target="_blank">Şarkı Sözleri</a></b><br />
<br />
Kalp kırılır korkma<br />
Yapıştırıcısı da zaman<br />
Ve taht alır adını<br />
Üstüne oturandan<br />
<br />
Seninki sandalye özeten<br />
Fazla da yayılma istersen<br />
Bi Git! (Bakıcaz)<br />
Bi Git !(Bakıcaz)<br />
<br />
Restine rest,jestine jest<br />
Bundan sonra böyle<br />
Empati,mempati,zoraki sempati<br />
Durmuyo sahici bende<br />
<br />
Git diyorum yani özeten<br />
Daha da uzatmayalım lütfen!<br />
Bi git! (Bakıcaz)<br />
Bi git! (Bakıcaz)<br />
<br />
Ordan bana bir mektup yolla<br />
Üstünde bir kalple, ya da sadece pulla<br />
Aynıysa tabi adresim, değişmediyse yerim<br />
Bakıcaz artık, bakıcaz artık!<br />
<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-43876544711419434922017-06-22T17:36:00.004+03:002020-05-26T17:12:13.331+03:00Hande Yener Vay Dinle, Hande Yener Vay Şarkı Sözleri<b>Hande Yener 2017 yeni</b> albümünde yer alan <b><u>Hande Yener Vay Şarkı Sözlerine</u></b> sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Hande Yener Vay Dinle, Hande Yener Vay Şarkı Sözleri" border="0" data-original-height="465" data-original-width="619" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrjzB1RZHwUIHcMUXw9w4H6ghTsb2muBKvlqzAxjEKX1LQcgXsWlDzJ9_WtyWmDirXEtvoOTNuhvzENWIyt9Ea38lZ2FOTZCxyBagch8HKDFrFnTDiacgs5sw2Fq2YNtcbtS0JMzmU0w/s400/hande+yener-yeni-album.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hande Yener Vay Dinle, Hande Yener Vay Şarkı Sözleri" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hande Yener Vay Dinle, Hande Yener Vay Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Hande Yener Vay Şarkı Sözleri</b><br />
<br />
Bir kalp bu kadar mı taş olabilir ki<br />
Anlattım oysaki sana hepsini<br />
Aşk emek ister önce<br />
Zoru görünce, kaçmak olmaz<br />
<br />
Ama bir kulaktan öbüründen çıktı<br />
Yazık oldu bu ikili tarih yazardı<br />
Bu kalp bu kadar mı taş hep vay<br />
<br />
Vay başa sardı filmi vay konusu da belli<br />
Vay yine ayrılıktan bahsedecek<br />
Vay başıma gelenler vay bilir çekenler<br />
Vay bana dostu düşmanı güldürecek<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-40504286650697937272017-06-22T17:34:00.000+03:002020-05-26T17:12:16.089+03:00Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Dinle, Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Şarkı Sözleri<b>Hande Yener 2017 </b>yeni albümünde yer alan <b>Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Şarkı </b>Sözlerine sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Dinle, Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Şarkı Sözleri" border="0" data-original-height="465" data-original-width="619" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrjzB1RZHwUIHcMUXw9w4H6ghTsb2muBKvlqzAxjEKX1LQcgXsWlDzJ9_WtyWmDirXEtvoOTNuhvzENWIyt9Ea38lZ2FOTZCxyBagch8HKDFrFnTDiacgs5sw2Fq2YNtcbtS0JMzmU0w/s400/hande+yener-yeni-album.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Dinle, Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Şarkı Sözleri" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Dinle, Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Şarkı Sözler</td></tr>
</tbody></table>
<div>
<br />
<b>Hande Yener Sana Bir Şey Olmaz Şarkı Sözleri</b></div>
<br />
Hadi git bakalım<br />
Yüzünü güneşe gölgeye çevir<br />
Hadi git bakalım<br />
Elimi kolumu bağladı bu şehir<br />
<br />
Hadi sus bakalım<br />
Sözünü tuttun yine beni unuttun<br />
Hadi yak bakalım<br />
Aşkın ormanlarını acımadan<br />
<span style="color: white;">www.nedirkibu.com</span><br />
Hadi uç bakalım<br />
Bir yürekten diğerine korkmadan<br />
Hadi göç bakalım<br />
Hikayeler kalsın yarım<br />
<br />
Sana bişey olmaz,<br />
Bakma içimin yandığına<br />
Kiminle ne kadar aldığına<br />
Ayrılık yarışında benim hep sona kaldığıma<br />
Gönül gidiyorsun belli ki aşkın birazını al<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-64079526167243459372017-06-22T17:31:00.001+03:002020-05-26T17:12:18.886+03:00Hande Yener Alev Alev Dinle, Hande Yener Alev Alev Şarkı Sözleri<b>Hande Yener</b> yeni albümünde yer alan <b>Alev Alev Şarkı</b> Sözlerine sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Hande Yener Alev Alev Dinle, Hande Yener Alev Alev Şarkı Sözleri" border="0" data-original-height="465" data-original-width="619" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrjzB1RZHwUIHcMUXw9w4H6ghTsb2muBKvlqzAxjEKX1LQcgXsWlDzJ9_WtyWmDirXEtvoOTNuhvzENWIyt9Ea38lZ2FOTZCxyBagch8HKDFrFnTDiacgs5sw2Fq2YNtcbtS0JMzmU0w/s400/hande+yener-yeni-album.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hande Yener Alev Alev Dinle, Hande Yener Alev Alev Şarkı Sözleri" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hande Yener Alev Alev Dinle, Hande Yener Alev Alev Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Hande Yener Alev Alev Şarkı Sözleri</b><br />
<div>
<br /></div>
Havan mı soğudu yoksa yine<br />
Kalbin buz kesti de ben dondum<br />
Üşüdüm diyorum dinlesene<br />
Sar tenini, tenime yoksa mahfoldum<br />
<span style="color: white;">www.nedirkibu.com</span><br />
Kalp bu değil ki çelikten<br />
Alçıda tutmuyor kahretsin<br />
Kırılsa kırılır elinden<br />
Korkmuyorum sen varsan hiç bir şeyde<br />
<br />
Yak beni de kendini de<br />
Tutuşur kor olasın var be senle<br />
Yok kadere inkar edemezsin<br />
Korkma bir şey olmaz hadi alev alev<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-89658672952540545042017-06-22T17:27:00.000+03:002020-05-26T17:12:22.112+03:00Hande Yener Ben En Çok Dinle, Hande Yener Ben En Çok Şarkı Sözleri<b>Hande Yener</b> yeni albümünde yer alan <b>Ben En Çok</b> Şarkı Sözlerine sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="" border="0" data-original-height="465" data-original-width="619" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQ8MCUnLu0Zcuqf81-dl2OF-RdPXaeulUmC1xFVne-CIaMsIDg1riZJHB0BWuvsRAOLXcbXbLb8_EXsgBGIsyXrdbtIvmpycPubJqxDU-ushf5twNGBXzv6GL_NJg5r1NU8JIWmwHmjQ/s400/hande+yener-yeni-album.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hande Yener Ben En Çok Dinle, Hande Yener Ben En Çok Şarkı Sözleri" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><b>Hande Yener Ben En Çok Dinle, Hande Yener Ben En Çok Şarkı Sözleri</b></td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Hande Yener Ben En Çok Şarkı Sözleri</b><br />
<br />
Ben en çok kendimi sevdim haklısın sevgilim<br />
Ben en çok kendimi sevdim haklısın sevgilim<br />
Güneşimi sevdim en çok, mehtabımı sevdim<br />
Acıyı sevdim mecbur, ya sevmeseydim?<br />
<span style="color: white;">www.nedirkibu.com</span><br />
Güneşini sevdim en çok, mehtabını sevdim<br />
Gülmeyi sevdim de o kadar gülebilseydim<br />
Kendini sevemeyen biri nasıl olur sever beni<br />
Kendini sevemeyen biri nasıl olur sever beni<br />
Ne sen beni kendinden çok sev<br />
Ne ben daha az beni<br />
Ne sen beni kendinden çok sev<br />
Ne ben daha az beni<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-12158189019667576902017-06-22T17:18:00.000+03:002020-05-26T16:54:54.896+03:00Hande Yener Benden Sonra Dinle, Hande Yener Benden Sonra Şarkı Sözleri<b>Hande Yener</b> yeni albüm şarkısı <b>Benden Sonra Şarkı Sözlerine</b> sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><span style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="Hande Yener Bende Sonra Dinle, Hande Yener Benden Sonra Şarkı Sözleri" border="0" data-original-height="465" data-original-width="619" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQ8MCUnLu0Zcuqf81-dl2OF-RdPXaeulUmC1xFVne-CIaMsIDg1riZJHB0BWuvsRAOLXcbXbLb8_EXsgBGIsyXrdbtIvmpycPubJqxDU-ushf5twNGBXzv6GL_NJg5r1NU8JIWmwHmjQ/s400/hande+yener-yeni-album.png" title="Hande Yener Bende Sonra Dinle, Hande Yener Benden Sonra Şarkı Sözleri" width="400" /></span></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hande Yener Bende Sonra Dinle, Hande Yener Benden Sonra Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Hande Yener Benden Sonra Şarkı Sözleri</b><br />
<div>
<br /></div>
Ben seni tarihe gömmeye hazırım<br />
Kalmadı gözde ağlayacak yaş<br />
Her kırışında bin parça oldu<br />
Düşünmedin mi kalp mi değil taş<br />
Doldur şimdi yerimi hadi doldur<br />
Başka ben varsa<br />
Hadi bul yoracak yeni birini<br />
Çok üzgünüm onun adına<br />
<br />
Yalan söyleyemem ben hiç<br />
Mutlu olma benden sonra<br />
Her gece gez dur ya da bir yuva kur<br />
Ama gün yüzü görme benden sonra<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-52540034206851375602017-06-22T17:07:00.003+03:002020-04-07T23:02:05.534+03:00Serkan Kaya Sekiz ile Dokuz Dinle, Serkan Kaya Sekiz ile Dokuz Şarkı Sözleri<b>Serkan Kaya Sekiz ile Dokuz Şarkı Sözlerine sayfamızdan ulaşabilirsiniz. </b><br />
<b><br /></b>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1280" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyNAWjupd97uGzxD9DXYE4SCLX8FhgrKRmevWINKd-LEORgXSvGd4x0uOdKVALXbDH0REwmjAqWEGkoTAoW-nSrqGGuOBbrpdVzUilKhVjFaZZHoH_9LEPMydkCBvoUGkTt7peTp6Hxg/s640/serkankaya-sekiziledokuz.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Serkan Kaya Sekiz ile Dokuz Dinle, Serkan Kaya Sekiz ile Dokuz Şarkı Sözleri</td></tr>
</tbody></table>
<div>
<br /></div>
<b>Serkan Kaya Sekiz ile Dokuz Şarkı Sözleri</b><br />
<b><br /></b>
Azar azar içimde büyüdü aşkın<br />
Şimdi ne yere göğe sığıyor<br />
Tutamadım içimde patladı aşkın<br />
Yavaş yavaş kanıma sızıyor<br />
Seninle olması, sarılıp uyuması<br />
Göz göze bakması bile yetiyor<br />
<br />
Biz seninle ekmekle tuz gibi<br />
Yaz gününde buz gibi<br />
Sekizle dokuz gibi ayrılamayız<br />
www.nedirkibu.com<br />
Biz seninle aynı damardaki kan<br />
Bir yürekte iki can<br />
Allah biliyor ki darılamayız<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-52922800889122466802017-06-22T16:58:00.000+03:002017-06-22T16:58:18.163+03:00İnandığım Doğrular Değişmedi Ama...<b>İnandığım Doğrular Değişmedi Ama...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjapgqCYYHQdDwrsLinVIMZNfp5WoRgUO5QV-GIK2uEVfOJgif3aekG20dcUhpS1cgY1NYMxwPDrVBgEHKVxFivIPhUseadArifdkzvh83gAFp-iBJOqci4m2bB70QCp4DS319RUWJolA/s1600/WhatsApp-kapak-resimleri-WhatsApp-resimli-g%25C3%25BCzel-s%25C3%25B6zler-20.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">İnandığım Doğrular Değişmedi Ama...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-5465112839804436282017-06-21T16:59:00.000+03:002017-06-21T16:59:22.034+03:00İki Dakika İnsan Ol Desem...<b>İki Dakika İnsan Ol Desem...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="383" data-original-width="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhQ9TazwJgCwn2QlfTIKAfeY53SGmM03trT3ql7g0P0NiT6Ki2QhfMhRZ-RE4cadM0Cf4bsx_K7jnCRO-vFWbCY0DhSGbAqgBsCnYkEmAkhnXHBTZ0GoEmrLF6RNnToI3lACpuMNlCCCw/s1600/2+dakika+insan+ol.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">İki Dakika İnsan Ol Desem...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-6985121742172789792017-06-21T10:15:00.001+03:002022-10-31T23:16:10.186+03:00Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKRKH4BPc-KUW58SpSL8PKrz2haLSv8TobrDMH4XonqmScL-zFpPqt_8bNzqwisI781wGDBAEytuaz7J6ftC8y-Wqe4Ge_h-cRadT2vwdR7KltxjN0GWlPECje45FaHZYNh9MZJCSNHg/s1600/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se1.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><br /></a><div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img border="0" data-original-height="783" data-original-width="620" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6k2QEWlqWGt2OepP1h-pz9tOHrhyphenhyphen7ic5s3LkzXicxAOVWX4Q7mpB9ZK9iRw1z4Hh2K1qObiK4p28dkiRkn5wA6oQBlBi62evnjKcdMaMmtDWBlOEli-4G_9sjYPjON8hAHK-BvqSBCg/s640/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="506" /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri</td></tr></tbody></table></div><div><br /></div><h2 style="text-align: left;">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri</h2><div><br /></div>1988 yılında Mersin'de dünyaya gelen <b>Hazal Filiz Küçükköse</b>, liseyi Ankara'da bitirdi. Kırıkkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nü 3. sınıfa kadar okuyup bırakan Küçükköse, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya bölümünde eğitimine devam ediyor.<br />
<br />
<b>Rüya dizisinde Elif karakterini canlandırdı.</b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri" border="0" data-original-height="787" data-original-width="620" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKRKH4BPc-KUW58SpSL8PKrz2haLSv8TobrDMH4XonqmScL-zFpPqt_8bNzqwisI781wGDBAEytuaz7J6ftC8y-Wqe4Ge_h-cRadT2vwdR7KltxjN0GWlPECje45FaHZYNh9MZJCSNHg/s640/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri" width="504" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
1.72 santim boyunda ve 55 kilo ağırlığında olan Hazal Filiz Küçükköse'nin ilk dizisi ise Emir'in Yolu oldu.<br />
<div>
<br /></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="792" data-original-width="620" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBH2FFK4gwdCe14SLT-IXKggQtfleXL-C8afeGiyzTEdKxTKW5WFxVYpzHcrwlALFpD63UdBCbEefweqOB_jBEtyyCcKl6WVVEur1-wUyl4v501oDd4dZ6kVRHr8AYVcXtoMm6wit5oA/s640/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se3.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="500" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri </td></tr>
</tbody></table>
<br />
<div>
Kova Burcu olan Hazal Filiz Küçükköse Beni Affet, Kara Sevda, Deniz Yıldızı, Günahkar ve Kalbim seni seçti gibi farklı dizilerde rol aldı.</div>
<div>
<br /></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="774" data-original-width="620" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCPq0h28aFLp5TqcsYUhvqs51zNDlV8FQG-j3Ayp6XtqkoJkotwSFXkIcz4VHzVspv18GdDFxGm-7YrWRR1HhEhKWLkZ5rTInc123Kra6INU9X0J-1GZpVke2bl49rhNMhpqQRZvG7FA/s640/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se4.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="512" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<div>
Beni Affet dizisinde tanıştığı ve aşık olduğu Tuan Tunalı ile evlenmesiyle ilgili konuşan Küçükköse "Vakti gelmiş ki, evlenme kararı aldık. Şu an kendimi “Neden erken evlendim?” diye sorgulamıyorum. Çok mutluyum. İyi ki onun gibi birine sahibim. Arkama dönüp baktığımda hep orada ve bana destek olduğunu biliyorum" diyor.</div>
<div>
<br /></div>
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="783" data-original-width="620" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheDMlFLt4J9_1MG05BmmjYxMZr2-NTmxAAupxxRKD2s9EAi3BOShwXps3Nped3FNWvlXKVzzogEod_7y4L1xD9QjLLRrWX4ncj0pZeomJJRPgqK24joK1zvd8wBSWZ2TGctX65RoGovQ/s640/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se5.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="506" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri </td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="783" data-original-width="620" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6k2QEWlqWGt2OepP1h-pz9tOHrhyphenhyphen7ic5s3LkzXicxAOVWX4Q7mpB9ZK9iRw1z4Hh2K1qObiK4p28dkiRkn5wA6oQBlBi62evnjKcdMaMmtDWBlOEli-4G_9sjYPjON8hAHK-BvqSBCg/s640/hazal+filiz+k%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCkk%25C3%25B6se.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="506" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Hazal Filiz Küçükköse Kimdir, Hazal Filiz Küçükköse Resimleri</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-40015532740061412962017-06-20T16:57:00.000+03:002017-06-20T16:57:29.438+03:00Üzülme, En Azından...<b>Üzülme, En Azından...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="278" data-original-width="588" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjpyfBPDvIBxxuY9D_UX1WGjcaGbYCkAPf7gGzOzhTiVLw27I67pmd6IU0VfBoS2YywtYbiirmQOH-8AhXUkxx-MdZBP4VXubIThW4WULnewCXrckNcf2F4OZyOh3XPSFvQYykawZ1Xw/s1600/Sitem-S%25C3%25B6zleri.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Üzülme, En Azından...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-5676239133640268752017-06-20T10:26:00.001+03:002018-09-23T11:03:27.495+03:00Zeytin çekirdeği yemenin faydaları Nelerdir?Sofralarının baş tacı siyah ve yeşil zeytini sadece kahvaltıda tüketmiyoruz.Zeytin, kozmetikten ilaç sanayiye kadar çok geniş bir kullanım alanı var.Sabunlarıyla, hem cildimizi hem de saçımızı koruyor.<br />
Dr. Fevzi Özgönül zeytin çekirdeği ile ilgili, "Nasıl badem, ceviz ve fındığı yiyor ve güçleniyorsak zeytinin çekirdeğini de yutarak mide yanmalarınızı azaltın, bağırsaklarınızı güçlendirip kabızlığınızı ortadan kaldırın." dedi<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Zeytin çekirdeği yemenin faydaları Nelerdir?" border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjDtF_DVWRR1pFcCvz9gOrt4aLFbh8iMSp3S2WB-eo8V4It5pCm_NGdYviSRv0fJcJ3yC_g_N4vhiGngzx8gu1UBJ5V3U3QAwz3lVJj3hLdghF52afviJDfeutXRg7GtUCj9-DKykYpXA/s640/zeytin-cekirdegi-yemenin-faydalari.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Zeytin çekirdeği yemenin faydaları Nelerdir?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Zeytin çekirdeği yemenin faydaları Nelerdir?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Dr. Fevzi Özgönül, zeytin çekirdeği ile ilgili şunları söyledi:<br />
<ul>
<li>Zeytinin çekirdeği yapısı bol selüloz içerdiği için serttir, çiğneyerek yenmez.</li>
</ul>
<ul>
<li>Ancak bu selülözik madde, sindirim enzimleri ve mide asidini kolaylıkla eriterek içerdiği değerli ve zeytin ağacının gücünü barındıran özünü ortaya çıkarabilir.</li>
</ul>
<ul>
<li>Çekirdekte olan bu öz, mide yanması olan kişilerde mide iç yüzeyini güçlendirerek yanmaları azaltır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Bağırsağın güçlenmesini sağlayarak, kabızlık problemine yardımcı olur.</li>
</ul>
<ul>
<li>Birçok araştırmalarda zeytin çekirdeğinin sindirim sistemi konulu birçok rahatsızlığı giderdiği tespit edilmiş.</li>
</ul>
<ul>
<li>Sabah kahvaltı sırasında yutulan 1-2 adet zeytin çekirdeği, selülozu eriten enzim aktivasyonunu sağlayarak sindirim sistemini güçlendirecek.</li>
</ul>
<ul>
<li>Böylece selüloz içeren birçok yiyeceğin de sindirimi kolaylaşacak.</li>
</ul>
<ul>
<li>Zeytin çekirdeğinin selülozik yapısını tamamıyla eriten enzimlerimiz ve mide asidimiz sayesinde zeytin çekirdeğini yuttuğunuz da korkmayın.</li>
</ul>
<ul>
<li>Bağırsaklarınız tıkanmaz, zeytin çekirdeğinin sivri uçları da size zarar vermez.</li>
</ul>
<ul>
<li>Zeytin çekirdeği yutulması nedeniyle zarar görülen tıbbı bir araştırmaya daha önce rastlanılmadı.</li>
</ul>
<ul>
<li>Dr. Fevzi Özgönül, kendisinin yaklaşık 3 aydır haftada 3-4 gün 2-3 zeytin çekirdeği yuttuğunu ve tüm çekirdeklerin sindirim sisteminde eridğini hissettiğini ifade etti.</li>
</ul>
<ul>
<li>Zeytin çekirdeğinin kabızlıkta faydalı olan kısmı, yoğun selülozik yapısıdır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Bu yoğun odunsu selülozik yapısindirim sisteminin güçlenmesini sağlar.</li>
</ul>
<ul>
<li>Sindirim sistemi bu selülozik yapıyı eritebilmek için enzim sistemini güçlendirmek zorunda kalacaktır.</li>
</ul>
<ul>
<li>Bu enzim aktivitesi sayesinde yediğimiz gıdalar daha iyi sindirilir böylece gaz, şişkinlik, spazm gibi sindirim problemlerinden kurtuluruz.</li>
</ul>
<ul>
<li>Sindirim güçlenince bağırsak iç yüzeyindeki mikrobiyata da güçlenir, böylece kabızlık şikayetinden kalıcı olarak kurtulunabilir.</li>
</ul>
<br />
Genel Bilgilendirme:Bu sitedeki bilgiler tavsiye niteliğinde olup tedavi amaçlı değildir. Uygulamaların sorumluluğu nedirkibu.com'a ait değildir. Sağlık sorunlarınız için mutlaka bir hekime danışınız..Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur. Sadece bilgilendirme amaçlı paylaşılmış yazılardır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-42279309110269729122017-06-20T10:21:00.000+03:002020-04-07T22:57:27.532+03:00Kanser Tedavisi Görenler Nasıl Beslenmeli?Kanser tedavisi gören bir kişinin yediği gıdalara dikkat etmesi gerektiğini belirten uzmanlar, bu hastaların tedavi ve hastalığın etkilerinden dolayı kilo vermeye meyilli olduğunu söyledi.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Kanser Tedavisi Görenler Nasıl Beslenmeli?" border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhywsq6bgiC_v3I7MNGWqwyiveG-fbq4ox9q0tU7cuJHLqHSiu-GXKCe2ez7gWXSUd4sJ0SW1XwF2LehdGW9cWG85Gn6F_ghNVHqNhUHiAcBLJU7PJl1pvGn1IWzGqAw7T5YP6j7uv1Zw/s640/kanser-tedavisi-gorenler-icin-tam-bir-sifa-kaynagi.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Kanser Tedavisi Görenler Nasıl Beslenmeli?" width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kanser Tedavisi Görenler Nasıl Beslenmeli?</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Günümüzde kanserli hastaların tedavi ve psikolojik durumunun hastalığın sürecini etkilediğinin iyi bilinmekte olduğunu belirten uzmanlar, beslenmeden egzersize kadar birçok etkenin de sürece katkı sağladığını söyledi. İlk olarak kanser hastasının beslenmesine özen göstermesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Nilüfer Avcı, özellikle doymuş yağlar ve çok kalorili beslenmenin hem obeziteye hem de birçok kanser tipine sebep olduğunu söyledi. Tekli doymamış yağların kanser ile ilişkisinin daha az olduğunu ifade eden Avcı, bu grup yağların ise <b>zeytinyağı, avakado, fıstık, balık, ceviz</b>de bulunduğunu söyledi.<br />
<br />
Avcı, "Yapılan araştırmalarda çok fazla et tüketen insanlarda kolon, prostat ve mide kanseri riskinin arttığı gösterilmiştir. Etin özellikle mangalda veya kaynatılarak çok yüksek ısıda kimyasal işlemlere maruz bırakılması kanser riskini artırır. Ancak kanser tedavisi sırasında et sağlıklı pişirilerek belirli ölçülerde tüketilebilir. Tümüyle kısıtlanması söz konusu değildir. Şeker alımı ile kanser riskinin arttığına dair direkt bir ilişki gösterilmemiş olsa da çok şekerli ve tatlandırıcı kullanılmış gıdaların tüketilmesi kilo artışına sebep olur. Kilo alımı da kanseri tetikleyebilir" dedi.<br />
<br />
Sebze ve meyve tüketimi ile mide ve bağırsak kanseri riskinin azaldığının gösterildiğini belirten Avcı, <u>"Kanserli hastalarda da günde <b>2-3 porsiyon sebze ve 1-2 porsiyon meyve</b> önerilmektedir. Hangi sebze ve meyvenin daha fazla koruyucu olduğu bilinmediği için tüm sebze ve meyvelerin tüketilmesi öneriliyor.</u><br />
<br />
Orta derecede bir fizik aktivite halsizlik, kas kuvveti, kalp-damar sağlığı ve hastanın ruhsal durumunu iyileştirir. Yaşam kalitesi iyileşir. Hastanın durumu ve hastalığın evresi ile ilişkili olarak kanser tedavisi sırasında da doktorun önereceği ölçüde fiziksel aktivite önerilir. Doktor, önermediği sürece hasta vitamin ilaçları kullanmamalıdır.<br />
<br />
Gereksiz vitamin kullanımı zararlı olabilir. Önerilen kaliteli beslenmektir. Kemoterapi sırasında immun sistemi zayıftır. Bu sebeple kanser hastalarının enfeksiyona yakalanmaması için temizliği çok önemlidir" diye konuştu.<br />
<br />
Tedavide kullanılan ilaçlara değinen Avcı, "Aslında kemoterapi derken tek bir ilaçtan bahsetmiyoruz. Kemoterapide ilk olarak sitotoksikler dediğimiz bir grup ilaç kullanılmıştır. Bu sitotoksiklerde kendi arasında etki mekanizmalarına göre gruplandırılır. Dolayısıyla her bir ilacın etki mekanizması kadar yan etkisi de farklıdır.<br />
<br />
Bu yan etkiler hastanın vücut direnci ile ilişkili olarak farklı şiddet derecelerinde görülür. Sitotoksik ilaçlar, hızlı çoğalma ve bölünme yeteneğine sahip kanser hücrelerini etkiler. Ancak tedavi sırasında hızlı bölünme yeteneğine sahip normal hücreler de etkilenebilir. Yani saç dökülmesi, kansızlık, ağızda yara, bulantı, ishal ve kabızlık gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bazı kemoterapi ilaçları kalp, böbrek, akciğer ve sinir siteminde de yan etki oluşturabilir" şeklinde konuştu.<br />
<br />
Kanser hücrelerinin normal hücrelerden farklı özelliklere sahip olduğunu ifade eden Avcı, "Sadece kanser hücrelerinde bulunan bu özellikleri tanıyan ve kanser hücresini yok etmeye yönelik ilaçlara akıllı ilaç (hedefe yönelik) denir.<br />
<br />
Akıllı ilaçlarda etki mekanizma ve moleküler yapılarına göre ayrılırlar. Bu ilaçlar ile tedavideki amaç normal hücrelere zarar vermeksizin daha fazla kanser hücresini öldürmektir. Günümüzde modern tıptaki gelişmeler ile birlikte kanser hücresinin biyolojik özelliklerini tespit edebiliyoruz. Bu özelliklere göre de hedefe yönelik ilaçları daha fazla kullanıyoruz" dedi.<br />
<br />
Ayrıca Kanser Hastalarına kilo kaybını önlemek amacıyla Günlük olarak <b>Bıldırcın Yumurtası</b> (çiğ olmayacak) yenilmesi tavsiye edilmektedir. Bağışıklığı kuvvetlendiren diğer besinler olarak ise <b>propolis, zerdeçal, zencefil</b>, gibi ürünler doktora danışılarak kullanılabilir.<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-41995185222302656712017-06-20T10:11:00.001+03:002018-01-26T13:31:44.865+03:00Çörek Otunun Faydaları Saymakla Bitmiyor... Saç Dökülmesi, Saç Beyazlaması...<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Çörek Otunun Faydaları Saymakla Bitmiyor..." border="0" data-original-height="406" data-original-width="770" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2dI6mTeQXdhdCw4MfeV27rq_xMtXUGjJtYNfxHLI2EuHk5hUPoK0PMyPd3EDuN84tO0b4xhP7vEqe4TX3lld1jxp83PVnXSF9imt4HgS1C0betduJgyHNQcCTULtjK7GBKrRsyyjnDg/s640/sac-dokulmesini-onluyor.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Çörek Otunun Faydaları Saymakla Bitmiyor..." width="640" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="font-size: 12.8px;">Çörek Otunun Faydaları Saymakla Bitmiyor...</td></tr>
</tbody></table>
Halk arasında <b>karaca ot</b> olarak bilinen ancak tarihten bu yana '<b>her derde deva</b>' niyetiyle tüketilen <b>çörek otunun soğuk sıkım yağının</b> faydaları saymakla bitmiyor. Alternatif tıp meraklıları tarafından yoğun ilgi gören çörek otunun soğuk sıkım yağının yoğun ilgi gördüğünü belirten Gıda Mühendisi Eda Bedir, tarihten bu yana çörek otunun önce sağlık için tüketildiğini belirtti.<br />
<br />
Kalp sağlığını koruması, kanseri önlemedeki gücü, cinsel güce etkisi, damar tıkanıklığı, sinüzit, dolaşım ve boşaltım sistemine kadar çörek otunun her derde deva bir bitki olduğunu belirten Eda Bedir, firma olarak ülke genelindeki tüm mağazalarda soğuk sıkım çörek otu yağı satışı yaptıklarını belirtti.<br />
<br />
İlaç kullanmayı sevmeyen ve ilacın yan etkilerine maruz kalmak istemeyenler tarafından daha çok tercih edilen çörek otu yağının faydalarının saymakla bitmeyecek kadar çok olduğunu kaydeden Gıda Mühendisi Eda Bedir, "Neredeyse her derde derman olan çörek otu yağının faydaları saymakla bitmiyor.<br />
<br />
Günümüzün en büyük sağlık sorunlarının başında gelen kolesterolü düşürücü etkisinden diş ağrısına, hazımsızlıktan zayıflatıcı etkisine kadar birçok sağlık sorunun çözümü için kullanılan çörek otu ve yağı aynı zamanda kalbin de dostu ve koruyucusu bir ürün. Normal çörek otu şeklinde tüketilebildiği gibi soğuk sıkım yağı daha çok tercih ediliyor" dedi.<br />
<br />
Çörek otunun faydası ile ilgili Hadis-i Şerif'in de bulunduğunu kaydeden Gıda Mühendisi Eda Bedir, "Tıp alanından kullanılan ilaçlarda insanları en fazla tedirgin eden durum ilacın yan etkileri oluyor. Bu nedenle pek çok kişi yan etkisi olmayan ürünleri daha çok tercih ediyor" ifadelerini kullandı.<br />
<br />
Çörek otu ve çörek otu yağının faydalarının saymakla bitmeyecek kadar çok olduğunu söyleyen Bedir, "Çörek oto ve yağı mide bulantısı ve ağrıları bire birdir. Kalbi korur.<br />
<br />
Kansere karşı koruma sağlar. Sinüzite iyi gelir. <u>Saçların yapısını korur ve saçların kolay, sağlıklı uzamasına yardım eder. Saç dökülmesini önler, saçların erken beyazlamasını engeller.</u><br />
<u><br /></u>
Sinir, stres depresyon ve gerginlikten uzaklaştırır. Diyabet diğer bir adıyla şeker hastalığı için de faydalıdır. Kan damarı duvarlarının esnekliğini arttırmaya yardımcı olur. Kronik yorgunluğa iyi gelir. Safra kesesi taş oluşumu ve böbrek taş oluşumuna karşı etkilidir.<br />
<br />
<br />
<b>Saç Bakımı, Saç Dökülmesi ve Saç Beyazlamasına çörek otu yağının faydaları</b><br />
<b><br /></b>
Saç dökülmesi ve saç beyazlaması için çörek otu yağını kafa derisi üzerine masaj yapabilirsiniz. Yeni saç çıkarma ve saç gürleştirme için Çörek Otu Yağını saçınıza iyice yedirip 3-4 saat beklemeniz gerekiyor. Çörek otu yağının önemli bir özelliği DHT ( Dihidrotestosteron ) adı verilen aktif testesteron hormonunu baskılamasıdır, bu nedenle çörek otu yağı saça masaj şeklinde sürüldüğü gibi oral yollardan alınarak da DHT hormonunun saç üzerindeki etkisini inhibe eder.<br />
<br />
Çörek otu yağından etkin faydalanmak için 5 günde bir defa masaj şeklinde uygulayabilirsiniz. Bunun için 2-3 çay kaşığı çörek otu yağı bir yemek kaşığı zeytinyağıyla karıştırılıp, saç bölgesine sürülür ve 3-4 saat beklenir. ( Özellikle erkeklerde etki etmeme ihtimali yoktur. )<br />
<br />
<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-14109375090292196592017-06-20T10:00:00.002+03:002020-11-29T01:29:28.314+03:00Nasırları Evde Tedavi Edin, Nasır'ı Geçirmek İçin Tavsiyeler...<div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody><tr><td><img alt="Nasırları Evde Tedavi Edin, Nasır'ı Geçirmek İçin Tavsiyeler..." border="0" data-original-height="375" data-original-width="676" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnhbdaqYX14ftsSibOqq4GKzbdbJFyp_XvGH-C330kfObXrmudNqc4KDUDC2hcuxKrH5438YCsfNRYs6K8vD5j3UjeyW7_Al65MsRTBCwnbIytPikZuMSZ_B7s97Q8YWP0CQwXyVTqOw/s1600/Nasir-Nasil-Gecer-Tedavi-Yontemleri.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Nasırları Evde Tedavi Edin, Nasır'ı Geçirmek İçin Tavsiyeler..." /></td></tr><tr><td class="tr-caption">Nasırlı el ve ayaklar nasıl düzelir</td></tr></tbody></table></div><div><br /></div><div><br /></div>Cilt aşırı sürtünme ve basınca maruz kaldığı zaman dairesel şekilde sertleşir ve kalınlaşır. Bu durumun meydana gelmesine nasır denir. <div><br /></div><div>Nasırın insan vücudunda en fazla oluştuğu yer ayak üstleri, ayak parmakları arası ve ayak tabanlarıdır. Bunun dışında diğer vücut bölgelerinde de gelişebilir<br />
<br /><br />
Nasırın en fazla ayakların üzerinde oluşmasının nedeni kişinin kendi ayağına göre ayakkabı almamasıdır. </div><div><br /></div><div>Nasır sıkı ayakkabı giyinmekten, yüksek topuklu giyinmekten yada uzun süre ayakta beklemekten dolayı meydana gelir.<br />
<br />
Çorapsız ayakkabı giymek, çok fazla yürümek, el emeği gerektiren ağır bir iş yapmak ve ayak üzerinde bir baskı oluşturan sporlarla uğraşmak nasır oluşmanın diğer olası nedenleridir.<br />
<br />
Ayak kemiklerinde çarpıklık olanlar, hasarlı ter bezi hastaları, vücudunda yara veya siğil izi olanlar normal insanlara göre daha fazla risk altındadır. </div><div><br /></div><div>Ayrıca, şeker hastalarında ve ayaklarında zayıf kan akışı olan hastalar da nasırdan kaynaklanan komplikasyon riski daha yüksektir. </div><div><br /></div><div>Bu gibi durumlarda kesinlikle bir doktora başvurulması tavsiye edilir.<br />
<br />
Kalın ve pürüzlü cilt, sert çıkıntılar ve ağrı nasır belirtilerden bazılarıdır. Bu belirtiler ayakta veya yürürken büyük rahatsızlığa neden olabilir .<br />
<br />
Sürtünme ve basınç durumu ortadan kalktığı zaman nasır iyileşir. Nasır tedavisi için gerekirse ilaçlar ve losyonlar kullanılabilir. </div><div><br /></div><div>Ayrıca nasırdan kurtulmak için doğal ev ilaçlarını da deneyebilirsiniz.</div><div><br /><h2 style="text-align: left;">
İşte nasır tedavisi için uygulayabileceğiniz 10 doğal tedavi yöntemi.</h2>
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>1. Ponza Taşı (topuk taşı)</b></h3>
<br />
Ponza taşı nasırın iyileşmesinde çok etkili bir ilaçtır. Ponza taşı ölü, sertleşmiş deriyi kaldırır, ağrıyı azaltır ve iyileşme süresini hızlandırır.<br />
<br />
Sertleşen cildi yumuşatmak için yatmadan önce ayaklarınızı 10 dakika boyunca sıcak suda ıslatın.<br />
Ayaklarınızı kuruladıktan sonra yavaşça ileri geri hareketler yaparak nasırlı bölgeyi üç ile beş dakika boyunca ponza taşına sürtün.</div><div><br />
Sonrasında bir pamuğu hint yağına batırın ve nasırın üzerine yerleştirin. Bantla sabitleyin ve gece açık bırakın.</div><div><br />
Ertesi sabah bandajı çıkartın ve gün içerisinde bir kaç kez hint yağı sürün.</div><div><br />
Nasır tamamen iyileşene kadar, birkaç gün boyunca bu tedaviyi tekrarlayın.</div><div><br />
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>2. Beyaz Sirke</b></h3>
<br />
Beyaz sirke nasırlar üzerinde denenmiş başka bir mükemmel ilaçtır. Beyaz sirkenin yüksek asitlik düzeyi sert cildin yumuşamasına yardımcı olur. </div><div><br /></div><div>Beyaz sirkenin içeriğinde bulunan antifungal (Mantar enfeksiyonlarında kullanılan ajanlar) ve antibakteriyel özellikleri enfeksiyon riskini azaltır.<br />
<br />
Yatmadan önce bir bardak suya bardağın üçte biri kadar beyaz sirke karıştırın.</div><div><br />
Bu seyreltilmiş sirkeyi hafifçe nasırlı bölgeye sürün.</div><div><br />
Yapışkan bir bandaj ile nasırlı bölgeyi kapatın ve gece açık bırakın.</div><div><br />
Ertesi sabah bir ponza taşı veya tırnak törpüsü ile kalınlaşmış deriyi pul pul dökebilirsiniz.</div><div><br />
Nasırlı bölgeyi nemli tutmak için zeytinyağı veya hindistan cevizi yağı sürebilirsiniz.</div><div><br />
Nasır iyileşene kadar günde bir kez bu doğal ilacı kullanın.<br />
<br /><br />
<h3 style="text-align: left;"><b>3. Karbonat</b></h3>
<br />
Karbonat doğal bir peeling görevi yapmasının yanı sıra nasırın iyileşme sürecini hızlandırır. Nasırlı bölgede bulunan ölü derilerden kurtulmanızı sağlar. Ayrıca cildi enfeksiyon riskine karşı korur.<br />
<br />
Ilık su ile dolu bir kovaya 2-3 yemek kaşığı karbonat ekleyin. </div><div><br /></div><div>Ayaklarınızı 10 ila 15 dakika boyunca bu suda ıslatın. </div><div><br /></div><div>Ölü derileri kaldırmak için bir ponza taşı yardımı ile nasırlı bölgeyi ovun.</div><div><br />
Başka bir seçenek de bir miktar suya limon suyu ve bir çay kaşığı karbonat ekleyerek bir macun oluşturmaktır. </div><div><br /></div><div>Bu macunu sadece nasırlı bölge üzerine dikkatlice sürün. Gece açık bırakın. </div><div><br /></div><div>Ertesi sabah, ılık su ile bu macunu durulayın ve sonra ponza taşı ile nazikçe ölü deriyi törpüleyin.</div><div><br />
Şifa buluncaya kadar günde bir kez bu doğal yöntemi kullanabilirsiniz.</div><div><br /></div><div><br />
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>4.Limon</b></h3>
<br />
Ayaklarınızın üzerinde nasırı tedavi etmek için kullanacağınız bir başka doğal çözüm yolu da limon kullanmaktır.</div><div><br /></div><div> Limonun içindeki asit nasır nedeni ile sertleşmiş cildi yumuşatır ve sonunda tamamen iyileştirir.<br />
<br />
Nasırlı bölgeye taze limon suyu sürün ve kurumasını bekleyin. Bunu günlük en az üç kez yapın.<br /><br /></div><div>Alternatif olarak, bir çorba kaşığı limon suyuna iki adet karanfil atın ve yaklaşık 15 dakika boyunca bekletin. </div><div><br /></div><div>Ardından karanfilleri çıkarın ve limon suyunu nasırlı bölgeye sürün. Kuruyana kadar bekleyin ve tekrar sürün. Bu yöntemi günde birkaç kez tekrarlayın.</div><div><br /></div><div>
Sonuçtan memnun olana kadar yukarıda yöntemlerden bir tanesini denemeye devam edebilirsiniz.</div><div><br />
<br />
<b>5. Sarımsak</b><br />
<br />
Sarımsak doğal bir antioksidandır ve dolayısıyla nasır tedavisinde çok yararlıdır. Ayrıca, antibakteriyel ve antifungal özelliklere sahip olması nedeni ile enfeksiyonu önlemeye yardımcı olacaktır.<br />
<br />
Nasırlı bölge üzerine bir dış sarımsak sürün. Cildi kurumaya bırakın. Ertesi sabah ayaklarınızı ılık su ile yıkayın. Nasır kaybolana kadar her gece bunu yapın.</div><div><br />
Başka bir seçenek de , iki diş sarımsağı ezin ve biraz sirke ekleyin. </div><div><br /></div><div>Sonra bu karışımı nasırlı bölgeye sürün. Üzerine bir pamuk koyun ve bantla sabitleyin. Iki ila üç saat boyunca bekletin ve sonra bandı çıkarın ve bölgeyi temizleyin. </div><div><br /></div><div>Birkaç hafta boyunca her gün bu işlemi tekrarlayın.<br />
<br />
<h3 style="text-align: left;"><b>6. Terebentin Yağı</b></h3>
<br />
Terenabentin yağı içerdiği güçlü antiseptik özellik nedeni ile nasır tedavisine yardımcı olabilir. </div><div><br /></div><div>Bu yağ hızlı bir şekilde deri içine nüfuz ettiği için iyileşme süresi daha hızlı olabilir.<br />
<br />
İnce bir beze buz sarın ve iki dakika boyunca bu bezle nasırlı bölgeye masaj yapın. </div><div><br /></div><div>Nasırlı bölgeyi kuruladıktan sonra teranbentin yağını sürün. Üzerine bir bant yapıştırıp gece boyu açık bırakın. Bu tedaviyi yatmadan önce uygulayın.</div><div><br />
Alternatif olarak, bir fincanın dörtte biri kadar hindistan cevizi yağını mikrodalga fırında eritin. </div><div><br /></div><div>Daha sonra içerisine bir çorba kaşığı terebentin yağı ve iki çorba kaşığı kafur yağı karıştırın. Karışımı soğumaya bırakın. </div><div><br /></div><div>Sonra ayaklarınızı birkaç dakika boyunca ılık suda ıslatın ve kurulayın. Daha sonra bu ev yapımı kremi nasırlı bölgeye uygulayın. Kalan karışımı hava geçirmez bir kavanoz içinde saklayın. </div><div><br /></div><div>Günde iki veya üç kez tekrarlayın.</div><div><br />
Nasır iyileşene kadar bu tedavi yöntemlerinden birisini kullanabilirsiniz.</div><div><br /></div><div>Nasır ile ilgili " <a href="https://www.nedirkibu.com/2016/10/el-ve-ayaklardaki-nasr-nasl-gecer-nasl.html" target="_blank">El ve Ayaklardaki Nasır Nasıl Geçer? Nasır Bitkisel Tedavi Yolları</a>! " isimli yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.</div><div><br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-29287989577925743642017-06-20T09:41:00.001+03:002020-04-07T22:32:12.427+03:00Bengü - Hakan Altun Sanki Şarkı Sözü, Bengü Sanki Şarkısı<b>Hakan Altun</b> ile <b>Bengü</b>'nün muhteşem bir düete imza attığı şarkı Sanki isimli şarkının sözlerine sayfamızdan ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img alt="Bengü - Hakan Altun Sanki Şarkı Sözü, Bengü Sanki Şarkısı" border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVC5Xn4qjmzVF3Md4-qkheQ4gkt5O5p4atp2XP9-j2qbWz0144I99IH0vVdJztzvfosURPm1k3Qehap1djuV2qkTNk18-7zAXH_8X-L7yX3DpVpuCeHdgK-ole53xoE4OdrNGWSgl6WQ/s400/Beng%25C3%25BC+%25C5%259Fark%25C4%25B1s%25C4%25B1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" title="Bengü - Hakan Altun Sanki Şarkı Sözü, Bengü Sanki Şarkısı" width="400" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Bengü - Hakan Altun Sanki Şarkı Sözü, Bengü Sanki Şarkısı</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<b>Bengü - Hakan Altun Sanki Şarkı Sözü</b><br />
<br />
Yıllar geçebilir ama sen bir türlü geçmedin<br />
Her aşk bitebilir ama sen<br />
Ahh, bir bitmedin<br />
<br />
Hiç gitmedin<br />
Hep uyuduk biz<br />
Hayal değildik ikimiz<br />
<br />
Hayırlısı değil bu<br />
İnandırıcı değil<br />
Karşılaşmak hiç hoş değil<br />
<br />
<u>Bir geldin sanki zorla getirtmiş gibi</u><br />
<u>Bir baktın sanki hiç tanışmamış gibi</u><br />
<u>Bir öptün hiç darılmamış, hiç sarılmamış</u><br />
<u>Sanki hiç sevişmemiş gibi</u><br />
<br />
Bir geldin sanki zorla getirtmiş gibi<br />
Bir baktın sanki hiç tanışmamış gibi<br />
Bir öptün hiç darılmamış, hiç sarılmamış<br />
Sanki hiç yaşanmamış gibi<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1986273134362587.post-83959342984134128162017-06-19T16:56:00.000+03:002017-06-19T16:56:19.892+03:00Her Gün güzel geçmeyebilir ama...<b>Her Gün güzel geçmeyebilir ama...</b><br />
<br />
Hergün birbirinden güzel anlamlı sitemkar sözler nedirkibu.com da paylaşılmaktadır. diğer resimli sözler için <b><a href="http://www.nedirkibu.com/search/label/S%C3%B6zler" target="_blank">tıklayın</a></b><br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" data-original-height="500" data-original-width="500" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKP0qZebiDRiu6zwfXcSupgCXOxn7LUUYm5KKe_jU2E_XvggtDOwRHY1Pywh07TxW2wCrAr7Zr23cbZmk6GrQal2y1GHqJtM83foX8A5aODePSPKUdJIpKv3EJFTOG6kGKQjvC9n8gew/s1600/g%25C3%25BCzelg%25C3%25BCn.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Her Gün güzel geçmeyebilir ama...</td></tr>
</tbody></table>
Unknownnoreply@blogger.com0